Örümceğin Maskesi (2001) Along Came a Spider
| |
104 dk
Yönetmen:Lee Tamahori
Senaryo:James Patterson, Marc Moss
Ülke:ABD , Almanya , Kanada
Tür:Dram, Gerilim
Vizyon Tarihi:10 Ağustos 2001 (Türkiye)
Dil:İngilizce, Rusça
Müzik:Jerry Goldsmith
Oyuncular: Morgan Freeman ,Monica Potter
Michael Wincott ,Dylan Baker,
Mika Boorem
Mika Boorem
Devam Filmleri
1997 - Kızları Öp(61,317)6.6
2001 - Örümceğin Maskesi(71,408)6.4
2012 - Alex Cross(31,392)5.1
Özet
DC dedektifi, adli tıp psikoloğu ve yazar Alex Cross (Morgan
Freeman) bir operasyonun kontrolünü kaybeder. Ve kendisini suçlu hissettiği
için görevinden ayrılır. Yıllar sonra Bir ABD senatörün kızı, bilgisayar bilimi
öğretmeni Gary Soneji tarafından kaçırılır. Güvenlik ihlalinden sorumlu tutulan
ABD Gizli Servisi Özel Ajan Jezzie Flannigan (Monica Potter), kayıp kızı bulmak
için Cross ile güçlerini birleştirir.
Alt yazı
Bu gece kulübe ilk gelişindi, değil mi?
- Daha önce de orada
bulunmuştum.
- Nasıl oldu da seni
görmedim?
Ben seni daha ilk
geceden fark ettim.
Her zaman göze
çarpıyorsun.
Teşekkür ederim.
Konuşmak için neden
bu geceye kadar bekledin?
Utangaç değilsin,
değil mi?
Belki biraz.
Herhangi bir
rahatsızlık duyuyor musun?
Doğru dürüst
tanımadığın biriyle berabersin.
- Kendime güvenirim.
- Ne demek istiyorsun?
İnsan tabiatına
güvenirim.
- İnsanların genelde
iyi olduklarına.
- Haklısın.
Çok insan öyledir.
Tracie, ''y'' ile mi
yoksa ''i-e'' ile mi yazılır?
''i-e'' ile.
Erkekler her zaman T-R-A-C-Y
olduğumu farz ediyorlar.
- Farz eden
erkeklerden nefret ederim.
- Ben de.
- Sana James diyesim
geliyor.
- Hayır, sadece Jim.
- Jimmy'ye ne dersin?
- Hayır, sadece Jim.
Ah, haydi, sen
utangaçsın.
Dinle, sana söylemek
istediğim bir şey var.
- Bence çok güzel
saçların var.
- Sence öyle mi?
Esmer Torba, burası
Esmer Kuş.
Görüntü ve ses
sağlandı.
Sence seksi mi?
Esmer Torba, biraz
daha yaklaş.
Ah, evet.
Güzel bir kadında kısa
saçtan daha seksi bir şey olamaz.
Neden uzun saç erkekleri
tahrik eder?
Uzun saçın erkekleri
tahrik etmesinin sebebi nedir?
Zevksizlik.
Bak bana.
Gözlerini görmek
istiyorum.
Masum bakışlar.
Tam hoşlandığım gibi.
- Bu, o.
Aradığımız adam.
- Araba Jim Gelway
adında birine kayıtlı.
Esmer Kuş, burası
Esmer Torba, harekete geç.
Seni deniyor, Tracie.
Söyle ona Midas gibi dokunuyor.
Midas gibi
dokunuyorsun.
Çünkü ben kadınlar
için Tanrı'nın bir lütfuyum.
Bence sen nesin
biliyor musun?
Bence sen doğuştan mükemmel
bir ibnesin.
Becerini ortaya
koymanın zamanı geldi.
Hayır Bu ne?
- Bu kahrolası şey de
ne?
!
- Kahretsin.
- Yakalayın onu.
- Esmer Kuş, harekete
geç.
Yakala onu.
Arabanı kenara çek ve
ellerini görünür bir yerde tut.
Polis.
Çek kenara.
Şimdi!
Onu kıstırdım, Alex.
Yardım isteyin!
Tracie!
Dayan!
Kımıldama!
Olduğun yerde kal!
Kımıldama!
Tracie, dayan!
Seni kurtaracağız!
- Haydi, çocuklar!
- Bağlayabilecek bir
yer yok!
Alex Tracie!
- Selam, Hannah.
- Umarım matematik
sınavı yoktur.
- Jezzie!
- Selam, Megan.
- Dün gece yine kim
aradı, tahmin et.
- Düşüneyim Günaydın, Dimitri.
Çok hoş GIF'ler
yükledim.
Görmek ister misin?
Evet, tabii.
Neyle ilgili?
Ajan Flannigan.
Kontrol, Starodubov
ile Rose'yi kontrol edin.
Edildi.
Bugünlerde Ruslara ne
diyoruz?
Ruslar mı?
Eski Sovyetler mi?
Unuttum.
Yeni dünya düzeni,
Devine.
Alış buna.
Şanslı Lindy veya
Yalnız Kartal olarak bilinen Charles Lindbergh, bugünkü konumuz.
Çünkü o neyi başaran
ilk adamdı?
- Neyi?
Megan?
- Atlantik'i uçarak
geçen miydi?
Çok iyi.
Tek başına durmadan New
York City'den Paris'e uçan ilk kişi.
1927'deydi.
Şaşırtıcı bir başarı,
ki bu da bugünkü konumuz.
Rica ediyorum,
bakalım hanginiz, ana sayfamızdan kahramanımızın web sitesine en kestirmeden
ulaşabilecek.
Tamam mı?
Ve başlayın.
Çok akıllıca, Dimitri.
MESAJINIZ VAR.
Megan, biraz
konuşabilir miyiz?
- Bana bir yer ayır,
tamam mı?
- Tamam.
Ofisime gel.
Otur.
Megan, hayatının
üzerinde yarattığı bazı baskıların farkındayım.
Babanın mevkiinin ve aşırı
beklentilerin farkındayım.
Bütün bunlar oldukça
ağır, değil mi?
Evet, efendim.
Ama bunların hiç biri
muaşeret adabını ihlal etmen için mazeret olamaz.
- Ne?
- Dimitri ile
aranızda olanları biliyorum.
- Hilekarlığı hoş
görmeyiz, değil mi?
- Hilekarlık mı?!
Bay Soneji, bir yanlışlık
var.
Birbirimize sadece
not aktarıyoruz.
Şakalar filan.
Megan, daha ileri
gitmeden şuna bir baksan iyi olacak.
- Bay Soneji?
- Evet?
- Bu ödev benim değil.
- Pardon?
Ne demek istiyorsun?
Ah!
Ah, sevgili kızım,
ben Ah, aman Tanrım.
Gary, kapı neden kilitli?
Tanrım, ne oldu?
Birden yığıldı.
Yanından ayrılma.
Gidip yardım
isteyeyim.
Megan?
Hey, tatlım.
Beni duyabiliyor
musun?
Megan?
- Hey, Jezzie.
- Selam, Kila.
- Hey, Hannah.
Megan nerede?
- Bay Soneji'nin
yanında.
Kontrol, Soneji'nin
sınıfına gidiyorum.
Eminim toplantı uzun
sürmüştür.
Bu, kurallara aykırı.
Bay Soneji bunu daha
iyi bilir.
Ofisine.
Bay Soneji, Gizli
Servis, açın.
Bay Soneji.
Anahtar var mı?
Üzgünüm.
Buraya bir şey
sıkışmış olmalı.
Geride dur.
Kontrol, çıkışları
tutun.
Araçları durdurun.
Soneji ile Rose'yi
arıyorsunuz.
Mükemmel olman için kaç
tekne inşa etmen gerekiyor?
Meşgul görünmek için bu
kadar çok çalışan bir adam görmedim.
Alex.
Sekiz ay oldu.
Kendini bağışlama
zamanı geldi.
Vickie Sen de bilirsin ki, kişinin yapamayacağı tek şey kendini bağışlamaktır.
Bu adamın nasıl ve
neden bir öğretmeni öldürdüğünü ve genç bir öğrenciyi kaçırdığını anlamaya
çalışıyoruz.
İşte kayıp öğrencinin
bir fotoğrafı.
Megan Ann Rose 12
yaşında.
Sarı saçlı ve ela
gözlü.
102 cm boyunda ve 24
kilo ağırlığında.
En son bugün öğlen
saatinde okulun içinde zanlıyla beraber görülmüş.
Aldığımız bilgilere
göre kıdemli FBI ve Gizli Servis görevlileri Senatör Rose'un evine ulaşmışlar.
Uydu bağlantısı
kurulur kurulmaz oradan canlı yayına geçeceğiz.
Teknisyenler Bay
Rose'un evine ekstra telefon hattı çekiyorlar.
Eğer zanlı Anne lütfen Eve
gitmek istiyorum.
FBI ve polis Gary
Soneji adındaki bu adamı arıyor.
Bu en son fotoğrafı Senatör Rose'un 12 yaşındaki kızı ile birlikte
ortadan kayboldu.
Polis bu adamın
gerçek kimliğini ve Amy Masterson'u öldürme ve Megan Rose'u kaçırma gerekçelerini
öğrenmeye çalışıyor.
Alison Peretsky ile canlı
bağlantı kuracağız.
Kendisi polisin hemen
ardından olay yerine ulaştı.
- Evet?
- Anne lütfen -
Eve gitmek istiyorum.
- Alo?
Bana mı bağlandın, Dr
Cross?
WNKW Aksiyon
Haberlerindeki Alison Peretsky gibi.
- Gary Soneji mi?
- Bu isim şimdilik
uygun.
Bu numarayı nasıl
buldun?
Rehber dışı numara mı?
Alex, böyle bir şey yok.
Elde etmeyi bildikten
sonra hepsi ortada.
Demek, kaçırma
olayım, Jim Gelway ile olan trajedinden daha önemli bir haber.
O gece olanları basına
açıklamalısın.
Acıları paylaşma
konusunda ne dediklerini bilirsin, ilaç gibidir.
Sağol ama buna
ihtiyacım yok.
Bunu duyduğuma
sevindim.
Bu çok iyi.
Kendini
toparlayacağına inanmıyordum, ki öyle olsaydı, yazık olurdu.
Çok uzun zamandır plan
yapıyordum, seni de Bayan Muffet'in kaderine ortak edebilmek için.
Megan.
İsmini söylemek zor
mu geliyor?
İlk isimle ilişki
kurmak mı?
Rehine görüşmeleri
101 ?
Alex, daha iyisini
yapabilirsin.
Beni göz açıp
kapayana kadar analiz edebileceğini mi sanıyorsun?
O kadar kolay dize
gelmem.
Ama biraz sabır ve
biraz da yardımla belki karakter tahlilimi yapabilirsin.
İlgilendiğimi nereden
çıkartıyorsun?
Ben ölünce dava
kapanacak deniyor.
Bir kitabı
kapatmışım gibi olacakmış.
Ama kitap asla
kapanmayacak.
Çok şairane.
Neymiş o?
Bu gece Rose'lara
yapacağın ziyaret için sana bir şey bıraktım.
Onu soğuk, oluklu
posta kutunda bulacaksın.
İşe dönme zamanın
geldi, Dr Cross.
Çok uzun zamandır plan
yapıyordum, seni de Bayan Muffet'ın kaderine ortak edebilmek için.
Megan.
İsmini söylemek zor
mu geliyor?
Üzgünüm, dedektif.
Bu federal bir mesele.
Davet edildim.
Elinde olayla ilgili
delil bulunan bir dedektif geldi.
Alex?
Özel Ajan Craig.
Ben Sorabilir miyim?
- Posta kutumdaydı.
- Başka?
Bunlar seni içeri
sokar.
Terry.
Bunu McArthur'a
ulaştır.
- Sorumlu kim?
- Ollie McArthur.
Mükemmel ajan.
Seattle bürosunda sapık
yakalayarak ün kazanmış.
- Soneji temiz çıktı
mı?
- Temiz mi?
Fare gibi.
Fiberlerin bir
özelliği yok.
Parmak izleri nafile.
Okul da tertemiz.
Bize bıraktığı tek
şey düzgünce boğazlanmış bir öğretmen.
Gizli Servis'te epeyi
canlar yanacak.
Jezzie Flannigan,
Alex Cross.
Flannigan, Gizli
Servis'te Katedral Okulundan sorumluydu.
Dr Cross.
Karakter tahlili
hakkındaki kitaplarınızı okudum.
Yeterince detaylı
inceleyemedim ama Kyle.
Rose'lar botu
tanıdılar.
Megan'ın botu.
Dr Alex Cross, sorumlu
Özel Ajan Oliver McArthur.
- Alex, sonra
görüşürüz.
- Adli tıbba.
Senatör ile Bayan
Rose buradalar.
Onlarla görüşmeden
önce.
Soneji sizi niye
olaya karıştırdı?
- Hiç bir fikrim yok.
- Bu taraftan.
Pardon.
Ajan Flannigan'ın da odada
olması gerekmez mi?
Hayır.
Bayan Flannigan kabul
edilmiyor.
Ama kendisi önemli
bir şahit.
Hem Rose'ları hem de
Servisi hayal kırıklığına uğrattı.
- Sanırım Ajan
McArthur haklı.
- Hayır, haksız.
Soneji'yi haftanın
beş günü ne kadar zamandır gördünüz?
İki yıl boyunca.
Dava hakkında neler
bildiğinizin farkında değilsiniz.
Ajan Flannigan.
Ben ölünce dava
kapanacak deniyor.
Bir kitabı kapatmışım
gibi olacakmış.
- Ama kitap asla
kapanmayacak.
- Çok şairane.
Neymiş o?
Bu gece Rose'lara
yapacağın ziyaret için sana bir şey bıraktım.
Onu soğuk, oluklu
posta kutunda bulacaksın.
Neye yarar bilmiyorum
ama bu Soneji.
Konuşma modeli aynı.
O bir Aradığımız kişi bir seks manyağı mı?
Belki, anlarsınız ya Hayır, efendim.
Bu adamın kızınıza
karşı böyle bir ilgisi yok.
- O sadece bir son
için vesile.
- Ne demek
istiyorsunuz?
Yaptıklarında herhangi
bir standart tarz görmüyorum.
Hayır.
Bu profesyonelce bir
kaçırma.
Para işin içine
girecek, ki bu iyi.
Ama parayla bir
ilgisi olmadığını mı söylüyorsunuz?
Sanırım olayı
uzatmaya çalışıyor.
Söyledikleri, gerekçesi
ne olursa olsun bu çok garip.
''Ama kitap asla
kapanmayacak'' demekle neyi kastetti?
Gerçekten
bilmiyorum.
Sanırım ben
biliyorum.
Gary Soneji'nin neyin
peşinde olduğunu söyleyeyim.
İstemediği bir şey
varsa, o da iyi bir kriz idaresi.
Akıl karıştırmak
istiyor.
Kin, karışık sinyaller,
yön şaşırtmak onun metodu.
Onun için yerel bir
polis kullanıyor.
Omuzunda ağır yük
olan acılı bir polisi.
- Dr Cross'u ulak
olarak kullanıyor.
- Pardon.
Suçlu sizi
aramadığına göre sizin yapmak istediğiniz ne?
- Aradığı adama
hakaret etmek mi?
- Niyetim asla
Siz bir saniye bekleyin!
Kızımız bir delinin
elinde!
Her nedense bu adamla
temasa geçmiş!
Sebebini biliyor
musunuz?
Hayır, hanımefendi.
Henüz değil.
Merhaba.
İyi misin?
Sen çaresizliğe karşı tavsiyede bulunabilir
misin?
Günde bir karton
sigara içebilirsin.
Veya karşı
gelebilirsin.
Neye karşı geleceğimi
bilemiyorum.
Buradan çıkmak ister
misin?
Sana bir şey
sorabilir miyim?
Elbette.
McArthur sana ''acılı''
demekle ne kastetti?
Geçen yaz bir
operasyonun kontrolden çıkmasına izin verdim.
Ortağım öldü.
Selam, Megan.
Nasılsın?
Seni görmeye geldim.
Sesimi tanıdın mı?
Benim.
Bay Soneji.
Sana bal katılmış çay
getirdim.
Boğazını iyileştirir.
Al bakalım.
Korkma.
Korkacak bir şey yok,
Megan.
- Korkmuyorum ki.
- Güzel.
Ama neler olduğunu
merak ediyorsun.
Neler olduğunu
biliyorum.
Hem çocuk hırsızısın
hem de sapıksın.
Megan, sen
sınıfımdaki en inatçı kızsın.
- Bunu annenden mi
aldın?
- Eve gitmek
istiyorum.
Gideceksin.
Uslu olacağına söz
ver.
Tamam mı?
Hepsi bu.
Dinle, tuvalete
gitmek için veya başka bir ihtiyacın için buna bas.
- Eve gitmek
istiyorum.
Derhal.
- Bak.
Temiz elbise getirdim.
Lütfen!
Bay Soneji, lütfen!
Bu güzel bir silah.
Türk malı.
El yapımı.
1924.
Güzel.
Babam bunu pokerde
kazanmış.
Aslar ve sekizliler.
Ölü adamın eli.
Babam hakkında tüm
bildiğim bundan ibaret.
Otur.
Amy Masterson ile
Soneji arasında bir bağlantı var mı?
Amy, imkansız.
Neden soruyorsun?
Onu boğarak öldürdü.
Bir tutku ifadesi.
Bir arzu gösterisi.
Bir mesaj.
''Beni ciddiye al.
'' Ne görüyorsun?
- Dr Cross - Alex.
Kadın sezgisi, üçüncü
görüş, altıncı his, ne dersen de, bunlar bende yok.
Tabii ki var.
Sadece doğru açıdan
bakmıyorsun.
Her yüzün iki tarafı
vardır.
Tam ortadan bak.
Her seferinde bir
tarafa bak.
- Sence kendinden
emin mi?
- Evet.
- Narsisizm?
- Bilemem.
- Nefret işareti var
mı?
- Hayır.
- Hiddet?
Düşmanlık?
- Hayır!
Dinle, onunla ilgili
her şey hatasız.
Sabırlı ve cana
yakındı.
İyi bir mizah
anlayışı vardı.
Mükemmel bir
öğretmendi.
Sen ne görüyorsun?
Ben Hayır, benimle ilgili demek istiyorum.
Benimle ilgili ne
görüyorsun?
Onun için buradasın,
değil mi?
Beni ölçmek için.
Ana şahidi
değerlendirmek için.
- Bir tartışmaya
girmek üzeresin.
- Kızı bulmak için
yardım etmeliyim.
- Ortak istediğimi
nereden çıkarıyorsun?
- İstemiyorsun.
- Anlıyorum.
- Hayır, anlamıyorsun.
Neden umursamadığımı söyleyeyim
mi?
Başla.
Bak Katedral Okuluna atanmayı istememiştim.
Güvenlik kordonunda
bulunmaktan, Başkanın uçağını uçurmaktan farklıydı, ama orada üç yıl boyunca
görev yaptım.
Üç yıl boyunca Megan'dan
sorumlu tutuldum.
O küçük kız benim
için ortaktan bile daha değerli.
Bunu anlayabiliyor
musun?
Sanırım.
Hayır desem bile,
belki beni gittiğim her yerde takip edeceksin.
Ortağım olman ile
beni sinsice takip etmen arasında seçim yapacaksam, sanırım ortaklık seçeneğine
bir şans tanırım.
Teşekkür ederim.
Öğrencilerin
bırakıldığı yer şurası.
Sabahları şuradayım.
Öğrenci girişinde.
Kameralar şurada,
şurada, şurada ve şurada.
Çevre duyarlı
sensorlarla kaplı.
Çılgınları uzak
tutmak için basit bir yol.
Aynen.
Her zaman ters yöne
bakıyormuşuz.
- Hangi kapıdan
çıkmış?
- Oradaki kapıdan.
Park ettiği yere
direkt bakıyor.
İçeri girelim.
Sınıfı.
Çocuklara
İnternetteki her şeyin nasıl bağlantılı olduğunu öğretiyordu.
- Alex.
Vaktin var mı?
- Elbette.
Bence mevki çatışması
zaman kaybından başka bir şey değil.
Dün gece sınırı
aştıysam, özür dilerim.
Dileme.
Ben de oralardan
geçtim.
- Neye ihtiyacın
olursa, bana bildir.
- Tabii, Mac.
Dr Cross, bunu görmek
isteyebilirsiniz.
- Bu Megan'ın sırası
mı?
- Evet.
- Ne yapıyorsun?
- GIF'leri
inceliyorum.
Graphic Interchange
Format'lar.
Hepsi gizli şifreyle
yazılmış.
Milyarlarca sıfırın
ve birin arasında bu imajı oluşturan bir metin var.
Sınıf içinde
kestirmeden not ulaştırma yöntemi.
Öğretmenleri çılgına
çevirir.
- Şifreyi çözmen ne
kadar sürer?
- ''Asla'' yı
deneseniz.
Gizli şifreler
parolasız açılamaz.
Beni onun ofisine
götürür müsün?
Soneji'yi bulunca,
parolayı sorun.
Kızın bilgisayarına gözleyici
bir virüs yerleştirmiş.
Soneji, Megan'ın
bütün yaptıklarını kaydetmiş.
İyi taktik, Jezz.
Polisle işbirliği
yapman.
Beğendim.
Dr Cross, Ajan Ben
Devine.
- Devine güvenlik
sistemlerinin denetçisi.
- Şimdilik.
Megan'ın cesedini
hendekte bulur bulmaz bizi kurtlara atacaklar.
Bunun olacağından neden
bu kadar eminsin?
İşten atılmamdan mı
yoksa kızın cesedinden mi?
Özür dilerim.
Karamsar bir gün geçiriyorum.
Söylesene, Soneji, İşinle hiç ilgilendi mi?
Ve işini nasıl
yaptığınla?
Adam benimle asla
konuşmadı.
Ben de onunla
konuşmadım.
Zamanın için
teşekkürler.
Vay canına Ne var?
Sence bu ne?
Boş bir çerçeve.
Veya başka anlamda Kayıp bir resim.
Bir şey mi arıyorsun?
Kayıp resim.
Bizim Bay Soneji'nin iyi
bir mizah anlayışı var.
Kız kaçırmakla
kalmadı, olayı da oyuna döndürdü.
Pekala.
Bakalım neler
biliyorsun, Bay Lindbergh.
Aman, Tanrım.
Dr Cross artık hayali
alanda değil.
Canlı bir siteden ve
video kameradan bakıyorsun.
Oklar oynatıyor.
Neredeyiz?
Sanırım Soneji'nin
evindeyiz.
Şimdi buranın neresi
olduğunu öğrenmeliyiz.
- Oliver McArthur'un
ofisi.
- Evet, benim.
Bekle.
Ya dosyalar?
- Duvarda.
- Yaklaşabilir misin?
Evet.
- Jonathan M - M-E -
M-E - Bekle.
Etrafından geçemeyiz.
Kırtasiye.
İşimize yarar bir şey
olmalı.
- Tam orada.
- Yaklaşabilirsin.
- Yaklaş.
- Bulduk.
- M-E-R - Mercusio.
M-E-R-C-U-S-l-O.
1432 35 Granville.
Soneji, Jonathan
Mercusio olarak da biliniyor.
1435 Granville Street.
Aferin, Alex.
İçeri!
İçeri!
İçeri girin!
Sola!
Gözlerinizi dört açın!
Orada.
MİNİBÜSE GİDER Onun
gözetlemesi bizden daha iyi.
Bunu yıllardır
yapıyordu.
BAŞTAN SAVMA OPERAS
YONDA BİR POLİS ÖLDÜ Sabrını tasavvur etsene.
Kendini tamamen
vermiş.
Hayranı gibi
konuşuyorsun.
Aslında örümceğe benziyor.
Ben de örümcekleri
severim.
Teşkilatını özenle
hazırlamış.
Okulda niye iz
bırakmadığını göstereyim mi?
Elini ince bir
tabakayla kaplıyor.
Şuna bir bakın.
Kauçuk köpüğü.
Görünüşe göre protez
kaplama kullanıyormuş.
Anladığıma göre Gizli
Servis bu gece tedbirli davranıyor.
Gary Soneji'nin bir
öğrenciyi kameralara rağmen nasıl kaçırabildiği hakkında araştırma yapılıyor.
Evet, Kevin.
Gizli Servis
ajanlarından biri İyi akşamlar.
- Sorun nedir?
- İmdat!
Bana yardım edin!
21 . kural sorunu
var: daimi ışıklarınız yanmıyor.
Yine mi?
Sigortayı daha dün
değiştirmiştim.
İmdat!
İmdat!
Beyefendi, ışıklar
yanmıyor.
Bizi takip
edeceksiniz.
Yardım edin!
Lütfen, yardım edin!
Bakayım elimden bir
şey gelecek mi.
Bekleyin.
Buradayım, imdat!
Buradayım!
İmdat!
Şimdi nasıl?
Sağolun, beyler!
İmdat!
Bana yardım edin,
lütfen!
Bana yardım edin,
lütfen!
Yardım edin!
''Başı örtülmeden
önce cellatına karşı böbürlendi.
''Ben ölünce dava
kapanacak sanıyorlar.
''Bir kitabı
kapatmışım gibi olacak sanıyorlar.
''Ama kitap asla
kapanmayacak.
Soneji, Richard Bruno
Hauptmann'ın son sözlerini tekrarlamış.
Üzgünüm ama anlamadım.
1932'de, Amerika'nın en
büyük kahramanı olan Charles Lindbergh'ün en küçük oğlu kaçırıldı.
Bruno Hauptmann
tutuklandığında bu olay ''Asrın Olayı'' olarak nitelendirildi.
Sanırım Soneji de aynı
şeyi yapmak istiyor.
Sence bir taklitçiyle
mi uğraşıyoruz?
- Onun gibi bir şey.
- Dr Cross.
Sizden ne istiyor?
Beni karıştırıp, bu
izi bıraktı, çünkü değerinin anlaşılmasını sağlamamı istiyor.
Ama bunu
başarabilmesi için de - Megan'ı öldürmesi gerekiyor.
- Hayır.
Hayır, bu gerekmez.
Lindbergh'ün
bebeğinin ölümü bir kazaydı.
Bunun yanında, onu
yönetmemiz çok önemli.
Onu ne kadar
efsaneleştirirsek, Megan'ın yaşam şansı o kadar artar.
Gary Soneji hakkında ne
söyleyebilirsiniz?
Soneji'nin kararlı ve
çok becerikli olduğunu söyleyebilirim.
Biz kendisini ciddi
bir muhalif olarak görüyoruz.
- Ya Megan Rose?
- Megan Rose,
Soneji'nin ası.
O elinde olduğu
sürece, kontrol onda.
Kız, Senatör kızı
olmasaydı, bu kadar çok ajan karışır mıydı?
Ekibimizin büyüklüğü,
Megan'ın değil, Gary Soneji'nin kim olduğunu gösteriyor.
Bay Soneji?
İsterseniz, kelimeleri
inceleyebilirsiniz.
- Alo?
- Tuvalete gitmem
gerekiyor.
Pekala.
Hemen geliyorum.
TEK GÜVENEBİLECEĞİM SENSİN.
Haydi.
Haydi.
Lütfen, yardım edin!
İmdat!
Lütfen!
Bana yardım edin!
Lütfen!
Bana yardım edin!
İmdat!
Lütfen!
Geliyorum!
Sıkı dur!
- İmdat!
- Sıkı dur!
Hayır!
Hayır, lütfen!
Lütfen Bana yardım edin, lütfen!
Bu seni sıcak tutar.
İşte.
Megan, uslu olacağına
dair bana söz vermiştin.
Senin yüzünden, bu
yaptığın yüzünden, o adam öldü.
Şimdi, uslu bir kız
olacağına dair bana söz ver, tamam mı?
''Evet, Bay Soneji''
de.
''Evet, Bay Soneji''
de.
Evet, Bay Soneji.
Gidip bir bardak çay
içelim.
Sekiz saat olmuş
derim.
9 sularında.
Tüfek mermisi veya
yüksek kalibreli mermi.
Buralardan vurulmuş.
Son mermi hafifçe
vurmuş.
Alnının ortasından.
Bu, Thomas Mathias.
Bütün bunları bulan o.
Bu taraftan.
Kız suda değil,
Jezzie.
Soneji onu hala
elinde tutuyor.
- Bunu bilmenin bir
yolu yok.
- Düşün bir kere.
Megan değerli bir yük.
Soneji kaderin kıza
zarar vermesine izin vermez.
Ama neden Megan?
Neden o?
Gel.
- Nereye gidiyorsun?
- Şehre dönüyoruz.
Arabada konuşuruz.
''Neden Megan?
'' diye sordun.
Baştan beri sormamız
gereken soru da bu.
Neden Megan?
Senatör Hank Rose kim?
- Kendisi - Hiç kimse.
Çoğu onu tanımaz.
Başkalarının arasında
bile tanıyamazlar.
Artık mesele baş
sayfa haberi oldu.
Ya iki ay sonra?
Ya bir yıl sonra?
Unutulacak.
Neden biliyor musun?
Çünkü Senatör Hank
Rose Charles Lindbergh değil.
Pekala, o zaman kim
Charles Lindbergh?
Rahatsız edici soru
da bu.
Haydi, Jezzie.
İki yıl boyunca haftada
beş gün.
Soneji'yi tanırsın.
Megan Rose'dan daha
büyük balık kim olabilir?
TEK GÜVENEBİLECEĞİM SENSİN.
SONEJİ’NİN
YARDIMCILARI VAR.
KİMSEYE GÜVENME!
GELİYOR.
BURADA KİMSEYE
GÜVENMEDİM.
HER ŞEYİ YAPARIM Dr Cross.
Ajan Flannigan.
İlginize minnettarız
ama Dimitri iyi.
Güvenlik
sistemimiz Rus başkanının oğlunu koruyabilecek kapasitede.
En azından onunla
konuşabilir miyiz?
Yardımcı olmak çok
büyük bir zevk verirdi, ancak şu an Dimitri ile konuşmak uygun değil.
Zamanınız için
teşekkürler.
ELÇİLİK DIŞINDAKİ
TELEFON KULÜBESİNE ULAŞABİLİR MİSİN?
EVET.
BİR YOLU VAR.
KİMİ ARAYACAĞIM?
McArthur körfezi
tarıyor ve bize ihtiyacı yok.
Diyordum ki burada
kalıp, burayı biraz kolaçan etsek.
Ajan Flannigan, sen.?
Gözetlemeyi mi teklif
ediyorsun?
Evet, anlarsın ya, bayat
kahve ve lokma.
Hayır, bu birinci
sınıf bir gözetleme.
Senin bahsettiğin
gösterişsiz olmalı.
Bayat kahveyi ve
lokmayı sadece aklından geçirebilirsin.
Bunu sen
becerebilirsen, ben de becerebilirim.
- Galiba bunu çok sık
yaptın.
- Ah, evet.
Her fırsatta.
Özellikle hava soğuk
ve yağışlı olduğu zamanlar.
- Buraya park
edilemez.
- Beklemedeyiz, memur
bey.
- Her şey yolunda mı?
- Her şey yolunda.
Sorun nedir?
Haydi, Jezzie.
Ne?
- İç bir tane.
- Teşekkür ederim.
Alex, bu Dimitri.
Jezzie.
Bu o.
Bu o!
Soneji!
Kımıldama!
Jezzie, lastiklere
ateş et!
Polis!
Ateş etmeyin!
Megan'ı geri
getireceksiniz, değil mi?
- Evet, getireceğiz.
Söz.
- Bay Soneji'ye
ulaşmak için bunu kullan.
Olur.
Teşekkür ederim.
Hal ile konuş.
Onu süratlendir.
Aferin.
Uluslararası krizi
engelleyip, Soneji'yi köşeye sıkıştırdınız.
- Bir gece için fena
iş değil.
- Soneji arabayı Reno
Park'da bırakmış.
Bir Sierra kaçırmış.
Şoförün kafasına bir kurşun
sıkmış.
50. otoyolda
gidiyormuş.
Annapolis.
Biliyordum.
75,000 tekne var.
Diğer yat limanları?
Biz buradayız.
Ölü balıkçı burada.
Bütün limanlar
gözaltına alındı.
Dinleyin.
Hızlı hareket
etmeliyiz.
50. otoyolu kesin.
Liman gözleyenleri üç
misli artırın.
Beş dakika içinde iki
helikopter istiyorum.
Gidelim.
Sorun nedir?
Sorun işi mahvetmiş
olmam.
Yangın musluğuna
vurmadan önce ateş edebilirdim.
Ama tetiği çekmek
yerine düşündüm.
Düşündüm!
Hedefi şaşırıp, Soneji'nin
beynini dağıtırsın diye.
- Ki öyle olsaydı
- Megan'ı asla bulamazdık.
Tedbirli davrandın
diye kendine kızma.
Anlamıyorsun.
Önce ateş edip, sonra
düşünmek için eğitildim.
Jezzie, Tanrı aşkına.
Beni orada kalmaya
ikna etmeseydin, Soneji'nin iki kurbanı olacaktı.
Artı elimizde
uluslararası bir mesele de olacaktı.
Çok iyi yaptın.
Çok iyi yaptın.
- Herhangi bir şey
var mı?
- Henüz yok.
Bölgede bekliyoruz.
Şef, Soneji telefonda.
- Soneji?
- Dedektif Cross.
Plan değişti.
Bana on milyon
değerinde elmas getirin.
0.5 kırat, D
renginde, S-l 2 duruluğunda.
Dokuz saate kadar bir
termos içinde.
Taşlar sahte, lazer
etiketli, ışın etkinli çıkarsa, kız ölür.
- Anladın mı?
- Anladım.
Saat tam 4'de
arayacağım.
- Atik davrandı.
- Zaman ilerliyor.
Şehre gidelim.
- Dr Cross?
- Buradayım.
Watergate.
20 dakika.
Bay Antwerp adına bir
paket bulacaksın.
Pekala, millet,
gidelim.
- Beni kaybetme,
evlat.
- Beni fark
etmeyeceksin bile.
- Polis meselesi.
- Eddie, bu tarafa.
- Selam, nasılsınız?
- Bay Antwerp adına
paket var mı?
Evet, efendim.
Oradaki.
O paket.
Telefonu bırak.
Arabayı da bırak.
Pennsylvania ile 6.
Cadde'nin köşesine.
Fıskiyeye.
14 dakika.
Koş.
Sağol.
Mac?
Arabayı bırakmamı
istedi.
Galiba bir kovalamaca
oyunu.
Pennsylvania ile 6.
Caddenin köşesine gidiyorum.
Yola çıktım ve
arkandayım, Alex.
Pennsylvania'ya
gidiyorum.
- Cross.
- 12. Cadde ve
Madison.
12 dakika.
Koş.
3. ekip, 23. Sokağı
kuşat.
6. ekip, K Sokağına
git ve hedefi kıstır.
Dört ekip iş üstünde,
Alex.
Cross.
4 dakika.
Union İstasyonu.
Ana giriş.
Union İstasyonu.
Ana giriş.
En kalabalık saat.
Onu kalabalığa doğru
çekiyor.
Hey!
Hey!
Açma o telefonu!
Sanırım bana.
Cross.
Bu telefonu bırakma.
Metroya git.
A platformu.
İki dakikan var.
Fırla.
Jezzie, Metro.
Aşağıya.
A platformu.
Cross.
Platformun ortasına
git.
15. hat.
Fırla.
Birinci vagona git.
- Ulaştın mı?
- Evet, oradayım.
- Sol tarafa git.
Pencereyi aç.
- Bu pencereler sabit.
Sen akıllı bir
dedektifsin.
Kafanı kullan, acele
et.
- Polis memuruyum.
Herkes yere!
- Yere yatın!
Kaçılın önümden!
Hazır mısın?
Pekala.
Şimdi, fırlat.
Soneji'nin MTA tren
olayına karıştığını ne teyit ne de inkar edebilirim.
- Fidye ödendi mi?
- Bu konuda yorum
yapamam.
- Ya Megan Rose?
- Şu an detay veremem.
- Ya Soneji'nin akıl
durumu?
- Bu konuda da yorum
yapamam.
Kendi yorumlarınızı
yapınız.
Şimdi, Senatör Rose bir
demeç vermeyi kabul etti.
Soneji dosyası hala
mutfak masasının üstünde mi?
- Evet, niye?
- Tekrar
inceleyeceğim.
Şu elmas meselesini önceden
düşünemedim.
tamamen çaresizlik.
Kızımı bulmak için
gösterdikleri objektif uzmanlıklarından dolayı FBI'ya teşekkür borçluyum.
İkinci olarak da, Vakit öldürmekten daha kötü.
Çok keresinde gözden
kaçan küçük bir şey bazen çok önemli olabiliyor.
İçimde bir şey
atlamışız gibi bir his var.
Belki yanlış işi
yapıyorum.
Belki daha az azim
gerektiren bir iş yapmalıyım.
- Neysen, onu
yaparsın, Jezzie.
- Ne yapıyorsan, osun
demek istiyorsun.
Hayır, neysen, onu
yaparsın demek istiyorum.
Bazı şeyler Tanrı
vergisidir.
Eğer değilse bile,
bazı şeyleri yaptıkça uzmanlaşırsın.
Başarılı olduğun
şeyi normal bir şey olarak kabul etme.
Ona ihanet etme.
Ya ona ihanet
edersem?
O zaman kendine
ihanet etmiş olursun.
Bu da çok üzücü bir
şey.
Kim o?
- Gary Soneji.
- Selam, Alex.
Sağ el, başparmak ve
işaret parmağı.
Silahı bana ver.
Alex, beni vuramazsın.
Yoksa Megan'ı asla
bulamazsın.
Otur, Alex.
Biraz kaygılanıyorum,
Alex.
Biraz endişeliyim.
Artık anlamak
istemiyorsun ve hiç bir şeyi açığa kavuşturmuyorsun.
Yanılıyorsam, beni
buna ikna etmen gerekecek.
Bunu yapmak için de Megan
hakkında konuşmalıyız.
Hayır.
Pazarlık yapmıyorum.
Basit sorgulama
tekniklerinin gereği yok.
Aşikar ve acemice.
Bu ikimizin arasında.
Görebilmeni istiyorum.
Bunun içine bakıp, ne
bok gördüğünü söylemeni istiyorum!
Ben sana bir
armağanım, Alex.
Ben sana bir
armağanım.
Eğer sen bunu
anlayamazsan, acınacak halde olmaktan da ötesin.
Ben zekanın ne
kadar kötü bir şey olduğunun canlı
ispatıyım.
Bakıyorum da mizah anlayışın
geri gelmiş.
Fidye ödemesinde ona
ne olduğunu merak ediyordum.
- Fidye ödemesi.
- Hak edilmiş bir 12
milyondu.
12 milyon.
Senatör Rose iltimas
yaptırabileceğini söylüyor.
12 milyonla kayıplara
karışmanı ayarlayabilirmiş.
Tek yapman gereken çocuğu
iade etmek.
Megan nerede?
Megan nerede?
Megan nerede?
Megan nerede?
Megan nerede?
Megan nerede?
Teknemde hapis, öyle
değil mi?
Belki de bir
samanlıktadır veya nehirde sürükleniyordur, bir ipin ucunda sallanıyordur, veya
canlı canlı gömülmüştür.
Ona imreniyorum.
Böyle bir anne ve
babayla yaşam neye benzerdi?
Şu anki halinden
dolayı anne ve babanı mı suçluyorsun?
Onları suçlamıyorum,
Alex.
Onlar zaten
cezalandırıldılar.
Uyurlarken evi
yaktım.
15 yaşındaydım.
Umduğun bu muydu?
Değil aslında.
Yeni bir tecrübeydi.
- Ne?
Öldürmek mi?
- Hayır, gazetelere
çıkmak.
Senin görüşünce, doktor, Davranışlarımın
sebebi doğa mı yoksa yetiştirilme tarzım mı?
Tamamen dürüst olmamı istiyorsan, bence sen
cehennemde yanmak için kıvranıyorsun.
Bugünlük işimiz bitti.
Onu beraberimde
götürüyorum.
- Onu hiç bir yere
götürmüyorsun.
- Sana geri yollarım.
Hangi parçasını önce
istediğini bildir.
Ah, kahretsin!
Kahretsin!
Alex!
Aman, Tanrım!
Ne yaptın?
Ne yaptın?
Amerika'daki en çok
aranan kişi olan Gary Soneji'nin vurulduğu haberi, bu mahalleye sızarken mahalle
sakinleri şok içinde.
Soneji, onu takip
eden özel ekibin elemanları ile karşılaşmak için gelmişti.
Dimitri'yi
kaçıramadığı için Jezzie'nin mi peşine düştü?
Görünüşe göre öyle.
- Kayıtlara böyle mi
geçsin istiyorsun?
- Evet, şimdilik.
İşte, geliyorlar.
Kızımın nerede olduğu
hakkında bir fikrin var mı?
Üzgünüm, efendim.
Yok.
Bilen tek adamı
öldürdün ve elinde bir ipucu bile yok?
Bir ipucu bile?
Adam odaya girdi ve sen de onu vurdun!
Yerinde olsam, aynı
şeyi yapardım.
Bu senin işin, onun
değil.
Onun işi kızımı
bulmaktı, yerini bilen adamı vurmak değildi.
Senatör Daha bitmedi.
Kitap daha kapanmadı.
Alex - Hayatımı kurtardığın için teşekkürler.
- Hoşçakal, Jezz.
- Komik bir şey
dinlemek ister misin?
- Elbette.
Beni neşelendir.
Soneji'yi 12 milyon
dolardan dolayı tebrik ettim.
10 milyon demek
istiyorsun.
Aynen.
Neden bahsettiğimden en
ufak bir fikri yoktu.
Seni tanıyorum.
Okulumda çalışıyorsun.
Yemeğini ye, Megan.
Alex, bunun sonu
nereye varacak?
Bu bantları ileri
geri inceleyip duruyoruz.
Megan'ı bulmamıza nasıl
yardımcı olacak?
Biliyor musun?
Biz daha Soneji'yi tanımadan
çok önce biri onun peşindeydi.
Şuna bir bak.
Ne görüyorsun?
Ajan Devine'nın ön
kapıdan fırladığını.
Her tarafı tam
buradan kapatabilirdi.
Bunu neden
yapmadığını söylemek ister misin?
Tanrım Devine da içindeymiş.
Soneji elçiliğe
gittiğinde, onu atlatıp, kendi fidye işini ayarlamış.
Hayır.
Soneji yalnız
çalışıyordu.
Suç ortağı ona
yakışmazdı.
Ben sana neler
olduğunu anlatayım.
Soneji aldatıldı.
Ve biz de.
Detaylar gelmeye
devam ediyor ama şu kadarı kesin.
Bir hafta önce başkentte
başlayan insan avı dün Gary Soneji'nin ölümüyle son bulmuş oldu.
Kımıldama!
Arkanı dön.
Eller duvara.
Aç ayaklarını.
- Selam, Jezz,
nereden çıktın böyle?
- Devine, oldukça
aptalsın.
Araban dışarıda.
TV'nin sesi o kadar
çok açık ki, SWAT ekibi gelse duyamazsın.
- Ne yapıyorsun?
- Kapa çeneni!
- Megan nerede?
- Samanlıkta.
İlaçla
sersemlettiğimden tekneden çıkarttığımı fark etmedi.
Hala yaşıyor mu?
Elmasları aldıktan sonra
onu nehre atacaktın.
Belki tek başıma çocuk
öldürmek istemiyorum.
Soneji onu öldürmüş
gibi olacak.
- Soneji'den sonra
ölmesi imkansız.
- Fark etmez!
Cesedini asla
bulamayacaklar.
Şimdi halledeceğim.
Bu seni mutlu eder mi?
Evet, eder.
Bekle.
Onları görebilir
miyim?
Soneji'nin her
hareketini izleyerek bütün yılı harcadığımızın farkında mısın?
Sanırım bunları hak
ettik.
Gizli Servis
emekliliğinden çok daha iyi.
Karakter tahlili
yapanın tahlilini yapmak.
Çocuk hırsızından
çocuk kaçırmak.
Çok akıllıca.
Sen bir dahisin, Jezz.
Dahilikle bir ilgisi
yok.
Sadece işimin
ustasıyım.
Diğer bulaşanların salak
olmalarının bir zararı olmadı.
Alex Cross'un salak
olduğunu mu düşünüyorsun?
Hayatımı kurtarmak
için Soneji'yi vurduğuna inanıyor musun?
Cross Soneji'yi
Megan'ın artık onda olmadığını bildiği için vurdu.
- Sen neler diyorsun?
- Er veya geç farkına
varacak.
Fidye işini
Soneji'nin yürütmediğini zaten biliyor.
- Daha şimdiden
peşimizde, değil mi?
- Hayır, bizim
peşimizde değil.
Ama sanırım senin
peşinde.
ŞİFRE: KATİLLERİN
KARAKTER TAHLİLLERİ
ALEX CROSS
Türk malı.
Babam bunu pokerde
kazanmış.
Babam hakkında tüm
bildiğim bundan ibaret.
ASLAR VE SEKİZLİLER
CROSS
İNCELEMEDE MAHVOLDU
SATILIK TAYLORSTOWN'DA
Megan?
- Megan, benim,
tatlım.
- Jezzie!
Jezzie, buradayım!
Aç kapıyı.
Seni eve götüreceğim.
Her şey bitti.
Evet, tamam.
Bir saniye bekle.
- Jezzie?
- Evet, tatlım?
Öbür adama ne oldu?
Öldü, Megan.
Artık güvendesin.
Aç kapıyı.
- Jezzie?
- Evet, tatlım?
Yanında neden
başkaları yok?
Megan, benim.
Benden korkma.
Kapıyı aç.
Bir kere daha kapıyı
açmanı söyleyeceğim.
Derhal şimdi.
Aç kapıyı.
Aç kapıyı.
Bak dinle, aç şu
kapıyı !
Megan, aç şu kahrolası
kapıyı !
Açsana!
Orospu!
Dur!
Çok akıllıca, Megan.
Haydi.
Jezzie?
Her şey bitti.
Bırak silahı.
Alex - Sen nasıl.
- Aslar ve sekizliler, Jezzie.
Artı zamanlaman da
biraz kötüydü.
Kasetleri izledim.
Sen ve Devine Soneji'yi
okuldayken durdurabilirdiniz.
Ve sen de Rus
Elçiliğinde durdurabilirdin.
Ama planın farklıydı.
Biliyor musun, Alex?
Neysen, onu yaparsın
dediğinde haklıydın.
Ben bunun canlı
ispatıyım.
İndir silahı, Jezzie.
Bir başka ortağını
öldürür müsün?
Sen benim ortağım
değilsin.
İyi misin?
- Sen çok cesur bir
kızsın, Megan
- Sen kimsin?
Ben bir polisim
Adım Alex Cross
Annenle babanın bir
dostuyum
Beni onlara götürür
müsün?
Başka hiç bir şey
bana daha fazla zevk veremez
Rica etsem?
Sağ ol
Önceki Yazı
« Prev Post
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »
Next Post »