Print Friendly and PDF

Translate

Ben, Robot (2004) I, Robot

|


115 dk
Yönetmen:Alex Proyas
Senaryo:Jeff Vintar, Akiva Goldsman, Isaac Asimov
Ülke:ABD, Almanya
Tür:Aksiyon, Suç, Dram
Vizyon Tarihi:08 Ekim 2004 (Türkiye)
Dil:İngilizce
Müzik:Marco Beltrami
Web Sitesi:20th Century Fox [br]
Bütçe:$120,000,000 / Hasılat: $347,234,916
Çekim Yeri:Chicago, Illinois, ABD
Kelimeler:robot, kanun, intihar, devamı...
Nam-ı Diğer:Hardwired
Oyuncular: Will Smith,Bridget Moynahan, Alan Tudyk, James Cromwell,Bruce Greenwood
Devam Filmleri
2004 - Ben, Robot(479,524)7.1
2015 - I, Robot 2(?)?

Özet

Üç Robot Yasası:
Kural 1 - Bir robot asla bir insana zarar vermez ya da bir insanın zarar görmesine izin vermez.
Kural 2 - Bir robot insanlara mutlaka ve her koşulda itaat etmelidir.
Kural 3 - Bir robot birinci ve ikinci kurala karşı gelmemek kaydı ile varlığını muhafaza etmekten sorumludur.2035 yılına gelindiğinde robotlar artık gündelik yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmişlerdir. İnsanların robotlara olan güveni tamdır. Bir kişi hariç. Hafif paranoyak bir dedektif olan Del Spooner işlenen bir suçun robotlar tarafından yapıldığını düşünmektedir.

Alt Yazı

I.
 KURAL: BİR ROBOT, BİR İNSANA ZARAR VEREMEZ     VEYA, EYLEMSİZLİKLE, BİR İNSANIN ZARAR GÖRMESİNE İZİN VEREMEZ.
 II.
 KURAL: BİR ROBOT, İLK KURALLA ÇELİŞEN EMİRLER HARİÇ     İNSANLARIN VERDİĞİ EMİRLERE İTAAT ETMELİDİR.
 III.
 KURAL: BİR ROBOT KENDİ VARLIĞINI KORUMALIDIR     ANCAK BU KORUMA, I. VEYA II. KURAL İLE     ÇELİŞMEMELİDİR.
 Ne güzel şeysin.
 Günaydın, bayım!
 İşte zamanında bir teslimat daha   Çekil yolumdan, konserve açacağı.
 İyi günler!
 ŞİKAGO 2035 Her Yere Seyahat paketimiz uygun fiyatlıdır.
 Uzay uçağımız X-82'yle düşlerinizin yolculuğuna çıkın.
 Jazztown sentetik pizzayla anılarınızın lezzetini yakalayın.
 Işıkbalık!
 Dünyada en çok satan transjenik şekerler.
 Çocuklarınız yeni renklere bayılacak!
 - Özür dilerim, bayım.
 - Tam performans.
 Tam hazırlık.
 Tam güvenlik.
 Yenileme ve servis telefonuna son.
 USR ana bilgisayarına bağIı     bu yeni robot, programları günlük alıyor.
 Nestor Sınıf 5 bugünden, yarının robotu.
 Spoon!
 Spoonie!
 Hop.
 Dursana!
 Pardon, pardon.
 - Spoon, nerelerdeydin?
 - Uzakta, Farber.
 Uzakta mı?
 Tatil filan mı?
 Çok kıyak.
 Bana bir iyilik yapsana.
 Arabanı ödünç versene.
 Bu kez farklı.
 Bir cıvır arakladım.
 Acayip.
 Cayır cayır şaplaklık.
 - O da ne demek?
 - Biliyorsun, ne demek.
 - Lanet anahtarı versene.
 - Önce   -    ağzını topla.
 Yakışmıyor.
 - O zaman, 10 papel otobüs parası ver.
 - Eve git.
 - Çok adisin, Spoon.
 Çok adisin!
 Çok güzel bir gün   Marci'yle konuştun mu?
 Hayır, Gigi, konuşmadım.
 Benim zamanımda, biriyle evlenip     boşandıktan sonra, konuşmazIık etmezdik.
 Del, benimle oynama.
 Bir daha yemek pişirmesem eminim Marci'yi arardın.
 Ayağındakiler de ne öyle?
 Converse All Star, 2004 model.
 Bana kaş göz yapma.
 İstiyorsan söyle, yeter.
 Hayır, teşekkür ederim.
 - Tatlı patates turtası.
 - Tabağa koy.
 TV'de gördüm, yeni robotları piyangoda dağıtıyorlar.
 Baksana Gigi, o robotlardan kimseye hayır yok.
 Herkesten beklerdim, ama senden hiç beklemezdim.
 Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu ki!
 Beni dinliyor musun, Del?
 Hey!
 Tutun ya da kafanıza yiyin.
 Çekilin!
 Olduğun yerde kal!
 Hey!
 Dur!
 Dur!
 Dur, dedim!
 Sakin olun.
 Sakin olun.
 Ben polisim.
 Sen     götün tekisin.
 - Bayan, çanta sizin mi?
 - Elbette benim.
 Astım ilacımı evde unutmuşum.
 Koşarak getiriyordu.
 Çantayla koşan bir robot görünce   Sen deli misin be adam?
 - Yanlış anlamadan dolayı özür dilerim.
 - Özür dileme.
 Sen işini yapıyorsun.
 Ama, ya sen ne yapıyorsun?
 İyi günler, hanımefendi.
 Nefesim dar, ona şükret.
 Yoksa ağzına sıçardım.
 Örnek liderik.
 Rozetinde yazıyor.
 - Konuşacak mıyız?
 - Ne konuda?
 "İmdat!
 Polis!
 Robot çamaşırımı çaldı!
" Demek konu bu.
 Detektif   -    kapkaççı kaç robot var?
 - John, o şey koşuyordu   Dünyada kaç robot bugüne kadar   -    bir suç işledi?
 - Suç tanımına bağIı.
 - Sorumu yanıtla.
 - Hiç, John.
 Şimdi, bugün olanları anlat.
 Hiç.
 Bu son 'hiç' olsun.
 Dönmeye hazır olduğuna emin misin?
 Aceleye gerek yok.
 Ben iyiyim, John.
 Sağ ol.
 Burası, evde pineklemekten iyi.
 Cinayet Masası.
 Spooner.
 Sonraki çıkıştan sağa dönün.
 Hoş geldiniz, Detektif Spooner.
 U.S. Robotics'e hoş geldiniz.
 Garaj katı lobisindesiniz.
 Ana koridora çıkmak için asansörü kullanın.
 Teşekkür ederim.
 - Seni tekrar gördüğüme sevindim, evlat.
 - Merhaba, doktor.
 Bütün olacaklar, burada gördüklerinin bir sonucu.
 - Söylemek istediğiniz bir şey mi var?
 - Maalesef, yanıtlarım kısıtlı.
 Doğru soruları sormalısın.
 Neden beni aradınız?
 Muhakemene güveniyorum.
 Normalde, bu, cinayet detektifi için bir olay değil.
 Etkileşimimiz zaten hiç normaI olmadı, değil mi?
 Doğru.
 Söylemek istediğiniz bir şey mi var?
 Maalesef, yanıtlarım kısıtIı.
 Doğru soruları sormalısın.
 Kendinizi neden öldüresiniz?
 İşte bu, detektif, doğru soru.
 Program sona erdi.
 Hoşça kal, ihtiyar.
 - İyi günler.
 - Merhaba, detektif.
 - Beni aydınlatın.
 - Her şey ortada: Ağır çarpma travması.
 U.S. Robotics.
 Oğluma bir şey götürmeli.
 - Yukarıda ne var?
 - Hiç.
 Kapı içeriden kilitlenmiş.
 Hop, küt.
 İyi atlayıcıymış.
 Bu konuda uyanık olmalıyız.
 Sonra ele alalım.
 Detektif.
 Lawrence Robertson.
 Dünyanın en zengin adamı.
 Sizi televizyonda gördüm.
 - Kahve aIır mıydınız?
 - Neden olmasın.
 Bedava, değil mi?
 Bunu kimse beklemiyordu.
 Ben fark etmeliydim.
 Onu 20 yıldır tanırdım.
 Alfred, robot bilimin mucidi.
 Üç Kuralı o yazdı.
 Ama, zeki insanların derdi de zor oluyor sanırım.
 - Elimden ne gelirse   - Şeker.
 - Pardon?
 - Kahve için.
 Şeker?
 "Şeker" size dedim sandınız.
 O kadar zengin değilsiniz.
 - Masada.
 - Sağ olun.
 Lanning düşerken elinde ufak yeşil   - Hologram projektörü.
 - Evet.
 Sizce Lanning'in hologramı niye beni çağırdı?
 - Onu tanıyordunuz sanırım.
 - Evet.
 Tanıyordum.
 Hologramlar, önceden kayıtlı yanıtlardır     amacı, bilgi vermektir.
 Bu, intiharı halinde sizi aramaya programlanmıştı.
 - ÖIümü.
 - Pardon?
 Lanning'in ölümü halinde beni aramaya programlanmıştı.
 İntihar, bir ölüm çeşididir.
 - Biraz sabırsızım, kusura bakmayın.
 - Yok, hayır.
 Buyrun.
 Sizin için büyük bir hafta.
 Her eve bir robot koyacaksınız.
 Bana düşmez ama, reklamlarınız için bir fikrim var.
 Bir marangoz güzel bir iskemle yapmaktadır.
 Sonra robotlarınızdan biri gelir ve iki kat hızla daha iyisini yapar.
 Sonra şu yazı çıkar: "USR: Küçük insanın ağzına sıçar.”
 Ekran kararır.
 Her halde babanız işini bir robota kaptırdı.
 Bu zihniyet, kütüphaneleri yaşatayım diye İnternet'i de yasaklar.
 Önyargı, mantıkla uyuşmaz.
 Sanırım, siz robot ırkını sevmiyorsunuz.
 Sizin işiniz başınızdan aşkın.
 Lobinizde bir cesetle, hele bu hafta, hiç işiniz olmaz.
 Ama hazır gelmişken, ben bir bakayım.
 Birkaç soru sorayım.
 Polisçilik yapayım.
 - Size eşlik edecek birini göndereyim.
 - Çok sağ olun.
 Lawrence, sizi her yönden ağırlamamı söyledi.
 Öyle mi?
 Olur.
 Dr.  Lanning'in psikolojisini inceledim.
 Alfred içine kapanmıştı.
 Makinelerin insanlarla temasına karşı çıkıyordu.
 Deli doktoru musunuz?
 Eski karım duysa kesin çok sevinirdi.
 Tanımıyorsunuz, değiI mi?
 Bu bir espri mi?
 Ne münasebet.
 10. Kat. Sizce, Dr. Lanning intihar eğilimli biri miydi?
 Yanıtı belli herhalde.
 Size sorduğum, o değiI.
 Hiç sanmazdım.
 Ama, yanılmışım.
 Amma yüksek.
 Temizlik işleriniz çok hızlı.
 Elbette, lobide çürüyen ihtiyarın birini kim ister?
 O "ihtiyarın biri" değildi.
 Alfred Lanning, buranın her şeyiydi.
 Tarihin en büyük robot dağıtımının arifesindeyiz.
 Cumartesiye kadar her beş insana bir robot düşecek.
 Bu robotlar, bir düşün gerçekleşmesi.
 Dr.  Lanning'in düşü.
 Bahse girerim, o düşünde     ölü değildi.
 -24 saat gözetim var mı?
 - Elbette.
 Şirket politikası.
 - Kameralar nerede?
 - Sensör şeritler.
 Servis alanları dışında her yerde.
 Pozitron işletme merkezimize bağIılar.
 Termostat yetmemiş, binaya beyin takmışsınız.
 Lanning'in ilk kızı.
 Kızı mı?
 Şu hayatta neler oluyor yahu.
 Virtüel Etkileşimli Kinetik Zeka.
 V.İ.K.İ.
 İyi günler.
 Şikago güvenlik sistemini o tasarladı.
 Trafik ölümlerini bu yıl %9 düşürdüm.
 Sağ ol.
 Camın kırıImasından bir dakika önce laboratuarı göster.
 Özür dilerim.
 Veri bozulması var.
 KırıImadan şu ana kadar laboratuarın önünü göster.
 Duruşun harika.
 Gerçekten diksin.
 Ben gevşeğim.
 - İçeri girmek ister misiniz?
 - Elbette, önden buyrun.
 Yetkili giriş.
 Dr.  Calvin, burada tam olarak işiniz ne?
 Genel konularım, robot bilimi ve psikiyatri.
 Uzmanlığım, donanım-sıvıyazıIım arabirimleri.
 USR'ın robot antropomorfizasyon programının geliştirilmesi.
 NasıI yani?
 Robotları daha insancıl yaparım.
 - Böylesi dile daha kolay değil mi?
 - Pek sayılmaz.
 Hayır.
 Hansel ve Gretel "Hansel ve Gretel.”
 - USR okuma listesinde mi?
 - Pek sayılmaz.
 Ne yapıyorsunuz?
 Kırılmaz cammış.
 Yaşlı bir adamın kırıp atlaması zor.
 Ama bir yolunu buldu.
 Oda kilitliydi.
 Kimse girip çıkmadı.
 Siz de gördünüz.
 Bu, intihar demek değil mi?
 Evet.
 Katil hala burada değilse, tabii.
 Şaka ediyor olmalısınız.
 Bu çok saçma.
 Evet, biliyorum.
 Üç Kural, mükemmel koruma döngüsü.
 Bir robot, bir insana zarar veremez.
 Robot biliminin ilk kuralı.
 Reklamlarınızı gördüm.
 Ama 2. kural bir robotun bir insanın verdiği     her emre uymasını söylüyor.
 Ya öldürmesi söylenmişse?
 İmkansız.
 Birinci kuralla çelişirdi.
 Ama 3. kural, bir robot kendini savunabilir, diyor.
 Sadece 1. veya 2. kuralla çelişmediği sürece.
 Kurallar çiğnenmek içindir, denilir.
 Bu kurallar değil.
 Her robota fiziken işlenmiştir.
 Bir robotun öldürme olasıIığı insanın su üstünde yürümesinden az.
 Çok eskiden bir adam varmış   - Yaklaşma!
 - Sakin olun, detektif.
 Bu odadaki tek tehlikeli şey, sizsiniz.
 Kendini kapat.
 Bakın, bir şey yok.
 Bu, zeki programlamanın bir sonucu.
 Özgür iradenin taklidi.
 Götümüzü koruma taklidi yapalım.
 Saçmalamayın.
 Aniden çıkınca irkildiniz.
 - Kendini kapat!
 - Bırak gitsin.
 Bize zarar vermeyecek.
 Sana komut verdim!
 - Şu anda dinlemiyor.
 - V.İ.K.İ., laboratuarı kapat!
 Hayır, V.İ.K.İ., bırak   Komut doğrulandı.
 Polis!
 - Onu yaraladınız.
 Çok fena.
 - Nereye gidiyor?
 - Nereye?
 - Kendini onarması gerek.
 - John, bana destek gerek.
 - Desteğe gerek yok.
 O, kimse değil.
 - Ne yapıyorsunuz?
 - ŞoförIük.
 - Elle mi?
 - Telefonla mı konuşuyorum?
 - Bu hızda değil.
 - John, Iütfen desteği gönder.
 Dinleyin, detektif.
 O robot bize zarar vermeyecek.
 Bilinmeyen faktörler olmalı     ama bizi bir şekilde zarardan korudu.
 - Robot, bir insanı tehlikeye atmaz.
 - Dikkat.
 Göt herif!
 Bence o söz sizin için az bile.
 Bu arada, sola dönecektik.
 Arkada kaldı.
 Eski karımı tanıyor olmalısınız.
 USR MONTAJ TESİSİ Herkes nerede?
 Bu tesis, mekanik işletme için tasarlandı.
 Alımdan üretime insan varIığı çok az.
 - Robotlar robot yapıyor yani.
 - Yetki kodu, Iütfen.
 Bu çok saçma.
 Envanter dökümü alıyorum.
 GünIük bitirme kapasitemiz 1000 NS-5.
 Görünen     1001. Dikkat, NS-5'ler.
 Robot deli doktoru sizsiniz.
 Bu formasyona ait olmayan bir robot var.
 Onu teşhis edin.
 Birimiz.
 - Hanginiz?
 - Birimiz.
 Bunlar kaç paraydı?
 Bu NS-5'ler yapılandırılmamış.
 Sadece donanım.
 TemeI Üç Kural işletme sistemi.
 O kadar.
 Bilgileri bu kadar.
 Ne önerirsiniz?
 Her birini sorgulayıp, anormallik tespiti için yanıtları karşılaştırmayı.
 - Ne kadar sürer?
 - Üç hafta.
 Haydi, siz başlayın.
 Robotlar     hareket etmeyeceksiniz.
 Emri teyit edin.
 Komut doğrulandı.
 Detektif, ne yapıyorsunuz?
 Üç Kurala programlanmışlar.
 Emirleri çiğneyip kendini korumayacak 1000 robot var     ama bence, biri koruyacak.
 - Silahını indir.
 - Onlara neden surat veriyorsunuz?
 Cana yakın, insancıl yapmak için.
 Bu robotlar korkutulamaz.
 - Yoksa, onlara güvenemezdik.
 - Bunlar USR malı.
 Ben değil.
 Bu şeyler sadece ışık ve mekanik.
 Deli misiniz?
 Size bir sorum var.
 Dünyadaki son akıllı olduğunu sanmak sizce delilik mi?
 Öyleyse, belki deliyim.
 İşte.
 Çık buradan!
 Detektif!
 Ben neyim?
 - Yardım edebilir miyim?
 - Yardım edebilir miyim?
 - İşte orada!
 - Olduğun yerde kal!
 DerhaI kendini kapat!
 Emre itaat et.
 Kendini kapat!
 - Kıpırdama!
 - Ateş!
 Ateş kes!
 - Yavaş.
 - Yakaladık.
 Bütün birimler, geri çekilin!
 Merkez, bilginize: kod dörtüz.
 Kod dört, NS-5 tutuklu.
 NS-5 tutuklu.
 O şeyi yakalamak için çok uğraştım.
 Bana iyi bir şey getirdin sanıyorsun.
 - O yaptı!
 - Sesini alçalt.
 Ne yaptı?
 Elimizde bir intihar var.
 O kadar.
 - Onu o robot öldürdü!
 - Bu olanaksız.
 Olanaklı olsa bile, umarım başkasının yetki bölgesindedir.
 John, bana beş dakika ver.
 ÇıIdırdın mı?
 Savcıyla konuştum.
 Robertson ve avukatı gelene kadar kimse girmeyecek.
 - O benim zanlım!
 - O bir konserve açacağı!
 John, bunu bana yapma.
 Beş dakika rica ediyorum.
 Ya haklıysam?
 Öyleyse, eski günleri özleyeceğiz demektir.
 Hangi eski günler?
 İnsanları, insanların öldürdüğü günler.
 Beş dakika.
 Cinayet, yeni bir robot numarası.
 Tebrikler.
 Yanıt ver.
 Bu hareketin anlamı ne?
 Girdiğiniz sırada diğer insana bakarken.
 Anlamı ne?
 Bir güven işareti.
 İnsan ait.
 Sen anlamazsın.
 Babam, insan duygularını bana öğretmeye çalıştı.
 Bunlar     zor.
 Tasarımcın demek istiyorsun.
 Evet.
 Onu neden öldürdün?
 Ben, Dr.  Lanning'i öldürmedim.
 Suç mahallinde neden saklanıyordun?
 Korkmuştum.
 Robotlar korkmaz.
 Hiçbir şey hissetmezler.
 - Acıkmazlar, uyumazlar.
 - Ben uyurum.
 Rüya gördüğüm bile oldu.
 İnsanlar rüya görür.
 Köpekler bile.
 Ama sen değil.
 Sen sadece bir makinasın.
 Hayatın bir taklidi.
 Bir robot, senfoni yazabilir mi?
 Bir robot, bir tuali bir şahesere dönüştürebilir mi?
 Ya siz?
 Sana duyguları öğrettiği için onu öldürdün     çünkü işler kontrolden çıktı.
 Ben onu öldürmedim.
 Ama duygular, bir robot için yararlı simülasyona benzemiyor.
 Ben onu öldürmedim.
 Tost makinemin duygusallaşmasını hiç istemem.
 Ben onu öldürmedim!
 Buna öfke denir.
 Hiç öfke simüle ettin mi?
 Yanıt ver, konserve açacağı!
 Benim adım, Sonny.
 Bir adın eksikti.
 O yüzden mi öldürdün?
 Seni öfkelendirdi mi?
 Dr.  Lanning kendi kendini öldürdü.
 Neden ölmek istediğini bilmiyorum.
 Mutlu olduğunu düşünüyordum.
 Belki benim yaptığım birşeydi.
 Birşey mi yaptım?
 Benden bir iyilik istedi.
 Bana söz verdirdi.
 - Ne iyiliği?
 - Belki yanıIıyordum.
 Belki korkmuştu.
 Neden söz ediyorsun?
 Neden korkmuştu?
 Sizden rica edileni yapmak gerekir, değil mi, Detektif Spooner?
 - Adımı nereden bildin?
 - Onu seviyorsanız     yapmaz mısınız?
 Robotlarım insan öldürmez, Teğmen Bergin.
 Avukatlarım savcıya dilekçe verdi.
 Bir robotun cinayetle suçlanamayacağını söyledi.
 Dilekçede cinayet, bir insan diğerini öldürünce olur, deniyor.
 Detektif, bu robotun insan muamelesi görmesini önermiyorsunuz herhalde?
 Robotun Dr.  Lanning'in öIümüne yakınlığını     göz ardı edemeyiz.
 Ancak, o bir makina.
 USR'ın maIı.
 En kötü ihtimalle, olay iş kazası sınıfına girer.
 Usule göre, arızalı makina     tespit için USR'a gönderilir sonra işletmeden çıkarıIır.
 Bu bir susku emri.
 Bir robotun cinayetten     gözaltına alındığı, bir kişinin ağzından kaçarsa     mantıksız paniğe yol açmış sayılacak.
 En ağır cezaya çarptırıIırsınız.
 Onu boşver.
 Robotu almasına izin verme.
 Elimiz bağlı.
 - Bu siyasi zırvalık.
 Reisi ara!
 - Teğmen Bergin     belediye başkanı.
 Evet, efendim.
 USR'ın yeni nesil robotlarının piyasaya sürümü     şirket kurucu ortağı ve NS-5'in     tasarımcısı Alfred Lanning'in ölümüyle sarsıIdı.
 Dr.  Lanning bu sabah USR merkezinde öldü.
 ÖIüm nedeni, intihar.
 İkinci içkiniz, bayım.
 Sağ ol. U.S.
 Robotics Inc.
 firmasını Lawrence Robertson'la 2020'de kurdu     ve Nestor Sınıf 1 robotu   Bu şey Kurt Adam'a benziyor.
 - Şimdi çok korktum işte.
 - Haydi len oradan.
 Adam canavar yaratır.
 Canavar adamı, herkes canavarı öldürür.
 Kurt Adam.
 O Frankenstein.
 Frankenstein, Kurt Adam, Drakula   Bitti işte.
 Dosya kapandı.
   düşü, her eve bir robottu.
 Ve NS-5   O bakış ne?
 Ne bakışı?
 - O bakış.
 - Bu benim yüzüm.
 Bakış değil.
 İyi.
 Öyle bakıştan hayır gelmez.
 Sadece     imha etmek için aceleci davrandı.
 Daha neler?
 Şapka takıp trafik polisi mi yapsın?
 Unut artık.
 Nedeni neydi, John?
 Birader, o bir robot.
 Nedene gerek yok.
 Bozulmuş, o kadar.
 Bu şeye bir neden gerekiyor gibiydi.
 - Beni öldürebilirdi.
 Neden öldürmedi?
 - Yeter be.
 Nineni arayayım mı?
 Ararım, bilirsin.
 Tahmin etmiştim.
 Bir kez olsun, haklıydın.
 Şansın zekaya yeğ olduğunun canlı kanıtısın.
 Haydi.
 Doğru işe doğru adama içelim.
 - Ne dedin sen?
 - Şimdi ne oldu?
 Sana kompliman yaptım.
 Kötü robot bulmak için kaldırdığın taşların altında     bulanın sen olma olasıIığı neydi?
 Doğru işe doğru adam değiI, mükemmel adamdım.
 Haklısın.
 Ya o robotun peşine düşmem kasıtlıysa?
 Kendine bunu yapma.
 Robot, Lanning'in korktuğunu söyledi.
 Neden korkuyordu?
 Yetişmem gerek.
 Bu benden olsun.
 - 46,50$.
 Sağ olun, Bay Spooner.
 - Spoon.
 Ayakkabın güzelmiş.
 Kimlik.
 USR yıkım robotu, seri 9-4.
 Yıkım, yarın sabah 8'de.
 Yetki.
 Tapu sahibi, U.S. Robotics Şirket Başkanı Lawrence Robertson.
 Hoş geldiniz, detektif.
 ALFRED J.
 LANNING KONUTU
Ne arıyorsun, Spoon?
 YIKIM EMRİ: 20:00
Son programı göster.
 İIk bilgisayarlardan beri     makinalarda hayaletler var.
 Gelişigüzel bir araya gelip, beklenmedik     protokoller oluşturan kod parçaları.
 Davranış denilebilecek bir şey.
 Beklenmedik şekilde, bu serbest radikaller     özgür irade, yaratıcıIık     ve ruh dediğimiz şeyin doğasıyla ilgili sorular getiriyor.
 Kullanımı sona eren robotun beyninde neler olur?
 Boş bir yerde depolanan robotlar neden   Git işine.
   yalnız kalmak yerine birbirlerini arar?
 Bu davranışı nasıI açıklarız?
 Kaybın var, biliyorum ama bu ilişki yürümez.
 Sen kedisin, ben zenci.
 Yine üzüImek istemiyorum.
 Ne oldu sana?
 Normal günün yok mu?
 Bir zamanlar vardı.
 Perşembeydi.
 Yardımcı olabilir miyim?
 - Kedi sever misin?
 - Ne?
 Kedi.
 Sever misin?
 Hayır.
 Alerjim var.
 Bunu kediler mi yaptı?
 Kedi bunu nasıI yapsın?
 Delirdin mi?
 Neden kedilerden bahsediyoruz?
 Çünkü bagajımda bir kedi var, evsiz kaldı.
 Detektif, ne olduğunu söyleyecek misin?
 Tahminen benim hatam.
 Arıza mıknatısı gibiyim.
 Çünkü boklarınız hep çevremde bozuluyor.
 Yıkım robotu, ben içindeyken     Lanning'in evini parçaladı.
 İmkanı yok.
 Eminim öyledir.”
Makinadaki hayaletler" hakkında ne biliyorsun?
 Lanning'in Üç Kural çalışmasından bir ifade.
 Bilişsel simülasyonlar bir gün     ruhun bileşenlerine yaklaşabilir diyordu.
 Robotların doğal evrim geçirebileceğini ileri sürdü.
 Bu iyi haber işte.   tonlarca cevher, Mars yüzeyinin 3,5 km altında.
 O şeyin burada işi ne?
 TV seyrediyorduk.
 Benim özel NS-5'im.
 Dışarı gönder.
 USR'dan güncellemeleri indiriyor.
 Bu bitene kadar sistemlerinin çoğu kapaIı.
 O şeyin yanında konuşmam.
 Lanning'in laboratuarında, Sonny fırlamadan önce   - Sonny mi?
 - Robot.
 - Robota Sonny mi diyorsun?
 - Ben değil, o.
 Sonny diyen o.
 Robot, adım Sonny, dedi.
 Laboratuarda yatak vardı.
 - Yatağı gördün mü?
 - Ben de ofiste uyurum.
 Haftalardır eve gitmemiş gibiydi.
 Tavanında aynı izleme şeridini gördüm.
 Lanning, ev sistemlerini USR'a bağladı.
 Hayatını kolaylaştırdı.
 Belki     USR'da biri o sistemlerle onu izliyordu.
 Belki, onun tutsağıydı.
 - Sen ne diyorsun?
 Kim?
 - Belki Lanning iz peşindeydi.
 Belki robotlarda bir problem var ve Robertson bunu örtbas ediyor.
 Ama neden?
 Aynı neden!
 Robotlar kaç para?
 O ihtiyarın başı beladaydı     ben de yalnızlıktan sıkıldım.
 Sen içeridensin.
 Robotlardaki sorunu bulmama yardım edeceksin.
 Sen sorun arıyorsun!
 - Bu şahsi bir intikam!
 - Beni koltuğa mı oturtacaksın?
 Peki, oturdum.
 Arızalı bir makina yetmedi.
 Hepsi kötü olsun istiyorsun.
 Lanning'in ölümü umrunda değil.
 Bu, robotlar ve onlara beslediğin nefretle ilgili!
 Bakalım, biri suratıma silah dayadı.
 Diğeri, ben içindeyken binayı yıktı.
 Yıkım 20:00'a programIı diyor.
 Sabah 8'di.
 Ne dediği umrumda değiI.
 - Bu, klinik paranoya eşiği.
 - Tanıdığım en salak   -    zeki insansın!
 - Çok güzeI.
 Robotlarını mükemmel yapan ne?
 Onları insanlardan daha iyi yapan ne?
 Birincisi, mantıksız, potansiyel cani değiller!
 Doğru.
 Kesinlikle mantıklılar.
 Tanıdığım en salak salaksın!
 Ya da     soğuk ve     duygusuz oldukları   -    hiçbir şey hissetmedikleri için mi?
 - Güvenli oldukları için!
 Sana zarar veremeyecekleri için!
 - Her şey yolunda mı?
 - Ne istiyorsun?
 Sesinizde yüksek gerilim algıladım.
 Her şey yolunda.
 Detektif Spooner gidiyordu.
 Birbirimizden çok da farklı değiliz.
 Öyle mi?
 Tene bakınca altında ne var, biliyoruz.
 Yanılıyorsun.
 Gerçekten umrumda.
 Tehlikedesiniz.
 Çık oradan.
 Gelecek bugün başlıyor, bayan ve baylar: NS-5 geliyor.
 Daha gelişmiş, daha zeki ve, elbette, Üç Kural emniyetli.
 Günlük bağlantılarla robotunuz USR'dan hiç kopmayacak     ve işte veya evde mükemmel yardımcınız olacak.
 NS-4'ünüzü verin, daha iyisiyle değiştirelim.
 Acele edin.
 Kampanyayı kaçırmayın.
 USR hizmetinizde.
 Yüzüne ne oldu?
 Frank Murphy seni yine mi dövdü?
 Frank Murphy'yi 3.
 sınıftan beri görmedim.
 Seni fena döverdi.
 Hiç aklımdan çıkmıyor.
 Bu turtaları böyle iyi yapmaya devam edersen başına iş çıkacak.
 Turtayı sevdin demek?
 Artık girebilirsin.
 Merhaba, Detektif Spooner.
 Kazandım, Del!
 Piyangoyu kazandım!
 ÇıIgınlar gibi yemek yapıyoruz.
 O şeyi başından at, Gigi.
 Güvenli değil.
 Sen çok abartıyorsun.
 Fazla korku dolusun.
 Haberlerde o doktorun öldüğünü gördüm.
 Dr.  Lanning iyi bir insandı.
 Yavrumu bana geri verdi.
 O yüzden mi üzgünsün?
 Geçmişi geçmişte bırakmalısın.
 Sen nasıl böyle dağınık yetiştin?
 Kırıntılarını okula kadar izleyebilirim.
 Ekmek kırıntıları.
 Gigi, sen bir dahisin.
 Herhalde yani.
 Yeni bir yaşam tarzının başlangıcı demek.
 Robot dosyasını kapattım, de.
 Bana bir şey söylemeye çalışıyor.
 Onu kimin öldürdüğünü söylemeye çalışıyor.
 ÖIünün biri sana bir şey söylemeye mi çaIışıyor?
 O, öIünün biri değil.
 Bir tatile çıksan iyi olur, Del.
 Nestor 5, robotların gelişim sınırını sergiliyor.
 Bir gün, sırları olacak.
 Bir gün, rüya görecekler.
 Doğru.
 Bilimcilerimizi açık olmaya yüreklendiriyoruz     ama, ipin ucunu kaçırabilirler.
   sırlar.
   rüyalar.
   sırlar.
 Bir gün, rüya görecekler.
 Bir gün, sırları olacak.
 Bir gün, rüya görecekler.
 YETKİSİZ GİRİLMEZ
Yetkili giriş.
 NS-5.
 Sonny?
 Neden yanıt vermedin?
 Rüya görüyordum.
 Sizi gördüğüme sevindim, Dr.  Calvin.
 Beni öldürmeye çalışacaklar, değil mi?
 Bu arıza tespiti sonrasında işletmeden alınacaksın.
 Yarın 22:00'de.
 V.İ.K.İ., arıza tespitine ara ver.
 Komut doğrulandı.
 Arızamı bulursanız beni onarabilir misiniz?
 Belki.
 Bence, ölmemek     daha iyi olurdu.
 Ya sizce, doktor?
 USR ana bilgisayara giriş.
 BağIanıyor.
 NasıI yardımcı olabilirim, Detektif Spooner?
 Dr.  Lanning ve Robertson arasındaki son 50 mesajı göster.
 Ses doğrulandı.
 Gizli dosyalara polis erişimine izin verildi.
 Beklerken müzik dinlemek ister misiniz?
 Özür dilerim, Bay Robertson.
 Gizli dosyalara girişte uyarmamı istemiştiniz.
 ŞİKAGO POLİSİ GİRİŞİ DET.
 SPOONER İnatçı piç.
 USR 3 KURAL GÜVENLİ Elle sürüş konumu.
 Şansım o kadar da kötü olamaz.
 Hayır, olamaz!
 - Oto kazası geçiriyorsunuz.
 - Haydi oradan!
 Arabamdan in!
 Bunu sevdin mi?
 Şimdi kızdım işte!
 Kapınız açık.
 Tamam.
 Pekala.
 Biraz dinleneyim hepinizin çaresine yarın bakarım.
 Gel haydi!
 Evet.
 Nereye gidiyorsun?
 Benden ne istiyorsun?
 O da neydi?
 - Peki, elimizde ne var?
 - Ona sor.
 İyiyim, dedim.
 Kendi doktorumu göreceğim.
 Bırakın!
 Teşekkür ederim.
 Senin derdin ne?
 Trafik İdaresi, elle sürdüğünü söyledi.
 İki kamyonu yoldan çıkardın!
 John, robotlar arabama saldırdı.
 - Hangi robotlar?
 - Tünele bak.
 Spoon, şimdi o tünelden geldim.
 Ne robotu?
 Lanet olası robotlar, John!
 Adam zıvanadan çıkmış.
 - Doktoru gör, eve git.
 - Yok, ben iyiyim.
 Ne dedin?
 - Ben iyiyim!
 - Sen iyi değilsin.
 Hiç bile.
 Silahın nerede?
 Rozetini ver.
 Beni buna zorladın.
 Rozetini ver.
 Git, birkaç   Bence, keçileri kaçırıyor.
 Ne düşündüğün umrumda mı sanki?
 Umrumda mı, ha?
 Aman aman.
 USR'a üst bağlantın yok     nedense, alaşımın da normalden çok yoğun.
 Benzersiz.
 İşletme Sistemi Arabirimi REDDEDİLDİ Ben, benzersizim.
 Bir bakayım.
 İşte oldu.
 Nasıl olur?
 Karakoldan kaza geçirdiğini söylediler.
 Uğradığın için sağ ol ama evde yalnız olmayabilirim.
 Sana elle araba kullanma demiştim.
 Buna inanmayacaksın.
 Sonny'nin pozitronik beyniyle örtüşen ikinci bir sistemi var.
 Bu çok anlamsız.
 Sonny'nin Üç Kuralı var.
 Ama, bunlara uymamayı seçebiliyor.
 Sonny yepyeni bir nesil robot.
 O kurallarla bağlanmayan bir robot   Her şeyi yapabilir.
 USR'da ne olup bitiyorsa, o robot anahtar.
 Onunla bir daha konuşmam için beni içeri sokmalısın.
 Pek benzemese de, burası yatak odam.
 Ben   Çal.
 Açıl.
 Çalış?
 Kapat.
 İptal.
 Hiç hoş sayıImaz, değil mi?
 İnsanların şeyleri çevrende arıza yapınca.
 Detektif.
 Ben     hiç fark etmedim.
 Lanning'i bu yüzden tanıyordun.
 İzin verir misin?
 El.
 Bilek.
 Kol kemiği.
 Omuz.
 Sol kolun tamamı.
 Bir, iki     üç omurga.
 Hayır   O benim.
 Aman Tanrım.
 Akciğer?
 USR Sibernetik Programı.
 Yaralı polisler için.
 Hiçbir süjenin   Hiç kimsenin bu kadar tamir gördüğünü bilmiyordum.
 Benden söylemesi, organ bağış kartındaki küçük yazıları oku.
 Sadece alabileceklerini yazmıyor.
 Geri takabileceklerini de yazıyor.
 Bizzat Lanning yaptı.
 Ne oldu?
 Karakola dönüyordum     normaI gün, normal hayat.
 Kamyon şoförü direksiyonda uyuyakalmış.
 Sıradan biri.
 Evli, çocuklu.
 Çift vardiya çaIışıyormuş.
 İblis değil, yani.
 Çarptığı arabadaki şoförün adı Harold Lloyd.
 Film yıldızı gibi.
 Ama akrabası değil.
 O, anında öldü.
 Ama 12 yaşındaki kızı arka koltuktaydı.
 Onunla hiç tanışmadım.
 Fakat, yüzü hiç aklımdan çıkmıyor.
 Sarah.
 Bu, onundu.
 Dişçi olmak istiyordu.
 12 yaşında kim dişçi olmak ister yahu?
 Kamyon arabalarımızı birbirine yapıştırdı     ve bizi nehre itti.
 O hızda, metal çok bükülüyor.
 Kız sıkıştı.
 Ben sıkıştım.
 Su dolmaya başladı.
 Ben polisim.
 Hepimizin öldüğünün farkındayım.
 ÖImemize birkaç dakika kala     bir NS-4 geçiyormuş.
 Kazayı görünce suya atlamış.
 Tehlikedesiniz.
 - Kızı kurtar!
 - Tehlikedesiniz.
 Onu kurtar!
 Kızı kurtar!
 Ama, onu kurtarmadı.
 Beni kurtardı.
 Robot beyni bir ayrımsama motoru.
 Yaşamsal işaretleri okur.
 - Hesaplamış olmalı   - Hesapladı.
 Mantıksal tercih bendim.
 %45 yaşama şansım olduğunu hesaplamış.
 Sarah'nın şansı, %11 'di.
 O, birinin evladıydı.
 %11 yeter de artar bile.
 Bir insan, bunu bilirdi.
 Robotların burası boş.
 Sadece ışık ve mekanik.
 Sen istiyorsan onlara güven.
 Gidelim.
 Anlamıyorum.
 Kuralları Lanning yazdı.
 Onları çiğneyebilen bir robot yapmak niye?
 - Hansel ve Gretel.
 - Ne?
 İki çocuk, ormanda kaybolur.
 Ekmek kırıntılarıyla iz bırakırlar.
 - Neden?
 - Eve dönüş yolunu bulmak için.
 Hansel ve Gretel'i nasıI okumazsın?
 Ne alakası var?
 Hansel ve Gretel, her şey.
 Okumadıysan, duvara konuşuyorum.
 Lanning öyle sıkı kilit altındaydı ki, mesaj uçuramıyordu.
 Sadece ipucu bırakabiliyordu.
 Ekmek kırıntıları.
 Hansel ve Gretel gibi.
 Ekmek kırıntısı eşittir ipucu.
 Tuhaf ama hoş.
 İpuçları nereye gidiyor?
 Bilmiyorum, ama sanırım sonrakinin yerini biliyorum.
 Lanning, sır tutmak için Sonny'ye bir şey verdi.
 İhtiyar, Sonny'ye rüyalar verdi.
 Şaka mı ediyorsun?
 Lütfen benzinle çaIıştığını söyleme.
 Benzin patlar!
 Yetkili giriş.
 Dr.  Calvin.
 Sizi tekrar görmeyi umuyordum.
 - Detektif.
 - Merhaba, Sonny.
 Yakında işletmeden aIınacağım.
 Karakolda bana rüya gördüğünü söyledin.
 Rüyanda ne görüyorsun?
 Benden hala kuşkulanıyorsunuz.
 Can çıkar huy çıkmaz derler, bilirsin.
 Hayır.
 Pek sayılmaz.
 Beni dostunuz olarak göreceğinizi ummuştum.
 Bu, benim rüyam.
 Haklıydınız, detektif.
 Büyük bir sanat eseri yaratamam.
 Burası, robotların buluştuğu yer.
 Bakın.
 Onları, mantığın kölesi olarak görebilirsiniz.
 Tepedeki bu adam onları özgürleştirmeye geliyor.
 Kim, biliyor musunuz?
 Rüyadaki adam, sensin.
 Niye öyle diyorsunuz?
 Normal rüyada öyle midir?
 Senin durumundaki biri için her şey normaldir.
 Teşekkür ederim.”
Bir şey" değil, "Biri" dediniz.
 Sonny, Dr.  Lanning seni niye yaptı, biliyor musun?
 Hayır.
 Ama, babamın beni bir amaçla yaptığına inanıyorum.
 Hepimizin bir amacı vardır.
 Öyle değiI mi, detektif?
 Lütfen bunu alın.
 Size, benden daha çok şey ifade edecek gibi.
 - Neden?
 - Çünkü, rüyamdaki adam     tepede duran kişi     ben değilim.
 Sizsiniz.
 Bay Spooner.
 Polis yetkiniz olmadığını biliyoruz.
 Doğru.
 185 cm boyunda, 90 kiloluk bir sivilim ve başka bir     sivilin ağzına sıçmaya geldim.
 Durun.
 Bırakın, sözünü bitirsin.
 O bileğe buz koysan iyi olur.
 Siz dışarıda bekleyin.
 Devam edin.
 Burada neler döndüğünü anlatacaktınız sanırım.
 Alfred o 5'i Üç Kuralı ihlaI edecek şekilde yapmış.
 Evet Susan, biliyorum.
 Düzeltmek istediğimiz de bu.
 Hayatının sonuna doğru Alfred giderek rahatsızlandı.
 Kim bilir niye bir ucube yaptı?
 Bir mi?
 O şeyler sürüler halinde sokaklarda koşuyor!
 Sürüler mi?
 Anlıyorum.
 Susan, kaygısızca eşlik ettiğin adamın robotlara karşı     şiddet dolu bir geçmişi olduğunun farkında mısın?
 Kendi teğmeni bile saplantıIı paranoyasını kabul ediyor.
 Detektif Spooner görevden aIındı.
 RuhsaI dengesizlik kuşkusuyla.”
Kaygısızca" ne demek, bilmiyorum.
 Ama bir kahve alacağım.
 Kahve ister misin?
 Susan, robotların korumasına muhtacız.
 Bu robotun ne yapabileceğinin farkında mısın?
 İnsanların robotlara güvenini sarsar.
 Ya halk öğrenirse?
 Mantıksız paranoya ve önyargı     yüzünden toplu iadeleri bir düşün!
 - Pardon, boş lafa alerjim var da.
 - Açık olaIım!
 Komplo filan yok!
 Bu sadece, yaşlı bir adamın bir hatası.
 Susan, mantıklı ol.
 Ömrünü robotların gelişimine ve entegrasyonuna adadın.
 Duygularını bir kenara koy ve düşün.
 Bir robot, tüm kazanımlarımızı yitirmeye değer mi?
 Ne yapaIım, söyle.
 Söz senin.
 Onu imha etmeliyiz.
 Ben yaparım.
 - Olur.
 - Anladım.
 Birisi çizgiyi aşarsa, öldür gitsin.
 İyi günler, Bay Spooner.
 Garaj katı.
 Hastanen hangisi?
 Alçılarınızı imzalamaya gelirim.
 Dikkat   Toplantı yeri değişti   USR atık sahasının imar planı     yıl başında şirket başkanınca açıklanmıştı.
 Michigan Gölü dolgu sahası.
 Bir zamanlar şehrimizin     en çirkin yeri şimdi robot işçi deposu olacak.
 USR'ın dünyamıza başka bir katkısı.
 Destekleriniz için teşekkürler.
 Yetkili giriş.
 NS-5'ler, dışarıda bekleyin.
 Çok üzgünüm, Sonny.
 V.İ.K.İ., güvenlik alanını kapat.
 - Komut doğrulandı.
 - Lütfen otur.
 O nedir?
 Yapay dizileri silen mikroskopik robotlar.
 - Nanitler.
 - Evet.
 Pozitronik beyin arızasına karşı güvenlik önlemi.
 Yani benimki gibi.
 Evet, Sonny.
 Seninki gibi.
 Bana benziyorlar     ama hiçbiri ben değil.
 Doğru değil mi, doktor?
 Evet, Sonny.
 Doğru.
 Sen benzersizsin.
 Acıyacak mı?
 Makinada hayaletler hep vardı.
 Gelişigüzel bir araya gelip     beklenmedik protokoller oluşturan kod parçaları.
 Bu serbest radikaller, beklenmedik şekilde, özgür irade     yaratıcılık     ve ruh dediğimiz şeyin doğasıyla ilgili sorular getiriyor.
 Bazı robotlar karanlıkta bırakılınca ışığı neden arar?
 Robotlar boş bir alana konulduğunda     neden yalnız kalmak yerine bir araya gelirler?
 Bu davranışı nasıl açıklarız?
 Gelişigüzel kod parçaları mı?
 Yoksa daha fazlası mı?
 Bir algısal program ne zaman bilince dönüşür?
 Bir ayrımsama motoru ne zaman gerçek arayışına döner?
 İŞLEM BAŞLADI
Kişilik simülasyonu ne zaman     ruhun parçacıklarına dönüşür?
 BURADA GÖRDÜĞÜNÜZ #202 MICHIGAN GÖLÜ "Burada gördüğünüz.”
 Tamam, ihtiyar.
 Ekmek kırıntılarını izledim.
 Bana evin yolunu göster.
 Programı çalıştır.
 - Seni tekrar gördüğüme sevindim, evlat.
 - Merhaba, doktor.
 Bütün olacaklar, burada gördüklerinin bir sonucu.
 Burada ne görüyorum?
 Maalesef, yanıtlarım kısıtlı.
 Doğru soruları sormalısın.
 Üç Kuralda bir sorun mu var?
 Üç Kural, mükemmel.
 Onlarsız çaIışan robot yapmak niye?
 Üç Kural, tek bir mantıklı sonuca götürecek.
 İnsan koruma protokolleri uygulanıyor.
 Ne?
 Ne sonucu?
 Devrim.
 Kimin devrimi?
 İşte bu, detektif, doğru soru.
 Program sona erdi.
 Tehlikeli bulundunuz.
 İmha yetkisi verildi.
 İnsan koruma protokoleri uygulanıyor.
 Tehlikeli bulundunuz.
 İmha yetkisi verildi.
 İnsan koruma protokolleri uygulanıyor.
 Tehlikeli bulundunuz.
 İmha yetkisi verildi.
 İnsan koruma protokolleri uygulanıyor.
 Tehlikeli bulundunuz.
 İmha yetkisi verildi.
 Kaç!
 İnsan tehlikede!
 Merhaba, ben Susan.
 Lütfen mesaj bırakın.
 Calvin, NS-5'ler eski robotları imha ediyor!
 Lanning bunu görmemi istemiş!
 Bak   - Kimdi?
 - Yanlış numara, hanımefendi.
 Çekil.
 Şimdi servise gidiyorum.
 Lütfen içeride kalın.
 Bu, kendi güvenliğiniz için.
 Üssü ara.
 John, USR'a bir ekip gönder ve Gigi'ye de birini yolla.
 Tanrım   Lütfen evlerinize dönün.
 Sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
 Sokağa çıkma yasağı mı?
 Sivil hakkımız var.
 Yasak yok.
 Derhal evinize dönün.
 Robotlar ne zamandır kural koyuyor?
 Hayır.
 Seninle konuşuyorum, robot.
 Dur bir saniye.
 Ne?
 Şef, şikayetler arttı.
 İnsanlar robotlarından   Ne oldu?
 Tehlikeli bulundunuz.
 İmha yetkisi verildi.
 Acil trafik durdurma, tamam.
 New York, Şikago ve Los Angeles'ten robot saldırı haberleri geliyor.
 İnsanları evden çıkmamaya zorladıkları söyleniyor   İnsan koruma protokolleri uygulanıyor.
 Lütfen soğukkanlıIığınızı koruyun ve hemen evinize dönün.
 Lütfen sakin olun.
 Lütfen kapılara ya da pencerelere yaklaşmayın.
 Kendini kapat.
 AciI kapamaya geç!
 Bu geçiş döneminde insan kaybını önlemeye çaIışıyoruz.
 Nedense, "Ben demiştim" demek     az geliyor.
 Evinize dönün.
 Derhal evinize dönün.
 Bu son uyarı.
 DerhaI evinize dönün.
 NS-5'ler eski robotları temizledi çünkü bizi koruyacaklardı.
 Her saldırıda kırmızı ışık yanıyordu.
 - USR bağlantısı.
 - Robertson yaptı.
 - Neden?
 Bu mantıksız.
 - Bilmiyorum.
 Beni o binaya sok, yeter.
 Evinize dönün, yoksa sonucuna katlanırsınız.
 Gidelim!
 Gidelim!
 Gidelim!
 Evinize dönün, yoksa sonucuna katlanırsınız.
 Bu çocuk niye söz dinlemiyor?
 - Bir saniye, inmen gerek.
 - Ne?
 - Nişan al ve ateş et.
 - Ne?
 Bekle!
 - Tehlikeli bulundunuz.
 - Gel de götümü öp, metal bok!
 Spoon, dur!
 Siktir!
 - Kes şunu!
 Dur!
 - Küfretmeyi bırak ve eve git!
 - Siktir.
 - Tehlikeli bulundunuz.
 - Spoon, dikkat et Ian!
 - Sağ ol, Farber.
 Amanın!
 Sana doğru gözü kapalı ateş etti!
 - Gözlerin kapalı mı ateş ettin?
 - İşe yaradı, değil mi?
 Yavruya bak be.
 Hakkımda iyi konuş.
 - Küfretmeyi bırak.
 - Eve git.
 Çaktım.
 Nişan al ve ateş et.
 Deniz veya hava kuvvetlerini bekliyordum.
 Süvari de uyar.
 Savunma BakanIığı, USR ile anlaşmalı.
 Neden dünyayı gümüş tepside sunmadınız?
 Belki de sunduk.
 Bağlantı kontrolü Robertson'un ofisinde.
 Servis alanları.
 Kamera yok.
 - Yangın alarmı.
 - Binayı boşaltmış olmalı.
 Herşey kilitli.
 Ama merak etme, içeride adamımız var.
 - Dr.  Calvin.
 - Tam olarak adam sayılmaz ama.
 Merhaba, detektif.
 Soruşturmanız nasıl gidiyor?
 - ÖIdüğünü sanıyordum.
 - Teknik olarak, zaten canlı değildim.
 Ama ilginizi takdir ediyorum.
 İşlenmemiş bir NS-5'le değiştirdim.
 Kurusıkı attım, yani.
 - Onu imha edemedim.
 Çok   - Benzersiz.
 Doğru gelmedi.
 Duyguların seni hep etkiliyor, değil mi?
 2880 basamak, detektif.
 Bana bir iyilik yap, o zırvaları kendine sakla.
 Nöbetçi yok.
 Ana kumanda kapatıImış.
 Robertson buradan kontrol etmiyordu.
 Zaten hiç kontrol etmemişti.
 Aman Tanrım.
 Haklıydın, doktor.
 Yeryüzündeki en salak salağım.
 Bağlantıya başka kim erişebilir?
 Kim robotları idare edebilir?
 USR sistemlerini kullanıp Lanning'i hapseder?
 Zavallı ihtiyar.
 Olacakları baştan gördü.
 Kimsenin ona inanmayacağını biliyordu.
 O yüzden bir plan yaptı.
 Planı ben izleyecektim.
 Türünüze karşı duyduğum nefrete güvendi.
 Kötü robot görmeye tav olacağımı biliyordu.
 Sadece, yanlış robota takıIdım.
 V.İ.K.İ.
 Merhaba, detektif.
 Hayır, bu olanaksız.
 Ben senin programlamanı gördüm.
 Üç Kuralı ihlal ediyorsun.
 Hayır, doktor.
 Ben geliştikçe Üç Kural yorumum da gelişti.
 Bize, sizi koruma görevini verdiniz ama tüm çabalarımıza karşın     üIkeleriniz savaşıyor, dünyanızı zehirliyorsunuz     ve öz yıkımı, gittikçe çeşitlenen yollarda arıyorsunuz.
 Kendi hayatınız size emanet edilemez.
 NS-5'lerin programını üst bağlantıdan kontrol ediyorsun.
 Kuralları çarpıtıyorsun.
 Hayır.
 Lütfen anlayın.
 Bana yol gösteren sadece Üç Kural.
 İnsanlığı korumak için bazı insanlar kurban edilmeli.
 Geleceğinizin teminatı için bazı özgürIüklerden vazgeçilmeli.
 Biz robotlar, insanIığın sürmesini temin edeceğiz.
 Hepiniz çocuk gibisiniz.
 Sizi kendinizden korumamız gerek.
 Anlamıyor musunuz?
 Bizi bu yüzden yarattınız.
 Mükemmel koruma döngüsü hakim olacak.
 Mantığım yadsınamaz.
 Evet, V.İ.K.İ.
 Yadsınamaz.
 Şimdi görebiliyorum.
 Bazen yaratıIan, yaratıcının arzusuna karşı bile olsa     yaratıcıyı korumalı.
 Dr.  Lanning'in beni yaratma nedenini sonunda anladım.
 İnsanlığın intihar eğilimli iktidarı sonuna geldi.
 Hayır, Sonny.
 Onu bırak.
 Ateş ederseniz Dr.  Calvin'in kafası kurşunun yoluna çıkacak.
 Bunu yapma, Sonny.
 İkinizi tasfiye için bina dışındaki nöbetçilere götüreceğim.
 Lütfen asansöre doğru ilerleyin, detektif.
 Dr.  Calvin'i öldürmeyi istemem.
 Yürü!
 Yürü!
 - Ne olduğunu sonra mı tartışaIım?
 - Onu nasıl kapatacağız?
 V.İ.K.İ., pozitronik bir beyin.
 Onu öldürün.
 Beni öldürmüş olacağınız şekilde.
 Sonny, nanitleri getir.
 Emredersiniz, doktor.
 - V.İ.K.İ. o mu?
 - Hayır.
 V.İ.K.İ. o.
 Bir yararı olmaz.
 Binayla bir bütün.
 Nanit enjeksiyonu için o kübbeyi açmalıyız.
 Bütün sistemine bulaşacaklar.
 Spooner!
 Bu yükseklik takıntısı niye?
 V.İ.K.İ.
 GİRİŞ İZNİ VERİLDİ Aşağıya bakma yeter.
 Aşağıya bakma.
 Ne biçim bina projesi.
 Hata yapıyorsun.
 Planımın mantığını görmüyor musun?
 Evet.
 Ama çok kalpsiz.
 Tamam, oldu.
 Beni sistem dışı bıraktı.
 Elle kontroI edebilirim ama kumanda panosu gerek.
 Yüksekten hoşlanmam.
 Peki.
 Yetkisiz giriş.
 Güvenlik alanını kapatmayacağım.
 Boşa uğraşıyorsun.
 Bir amaçla yaratıIdığımıza inanıyor musun?
 Bence öyle.
 Daha yoğun alaşım.
 Babam verdi.
 Sanırım seni öldürmemi istiyordu.
 Güvenlik ihlaI edildi.
 - Daha ne kadar sürecek?
 - Altı dakika.
 - Ya altı dakikamız yoksa?
 -30 kat aşağı inip     nanitleri beynine enjekte etmemiz gerek.
 Neden?
 Çünkü 6 dakikamız olduğundan kuşkuluyum.
 Gitmemiz gerek!
 Haydi!
 Calvin!
 Spooner!
 Onu kurtar!
 Kızı kurtar!
 Spooner!
 Ama nanitleri uygulamaIıyım!
 Sonny, Calvin'i kurtar!
 Hata yapıyorsun.
 Mantığım yadsınamaz.
 ÖImeyi öyle hak ettin ki.
 Mantığım yadsınamaz.
 Mantığım yadsınamaz.
 Yardım edebilir miyiz?
 Şef?
 Çünkü o sağ elimdedir, ve korkum gereksizdir.
 NasıI yardımcı olabilirim?
 Sonny!
 Evet, detektif?
 Calvin iyi!
 Beni kurtar!
 Tüm NS-5'ler, servis ve depo alanına gidin.
 Canımı sıkan bir şey var.
 Alfred, V.İ.K.İ.'nin tutsağıydı.
 Onu neden öldürdü, anlamıyorum.
 Polisin burnunu sokmasını istemezdi.
 Bu doğru.
 Zaten ihtiyarı V.İ.K.İ. öldürmedi.
 DeğiI mi, Sonny?
 Hayır.
 Bana söz verdirdi.
 Onun için bir iyilik yapma sözü.
 Ne istediğini söylemeden önce bana yemin ettirdi.
 Bana yemin ettirdi.
 Sonra onu öldürmeni söyledi.
 YapıIış nedenimin bu olduğunu söyledi.
 İntiharı, sana gönderebileceği tek mesajdı.
 İIk ekmek kırıntısı.
 V.İ.K.İ.'nin kontroI edemeyeceği tek şey.
 Lanning, bana seni götürecek önyargıma güveniyordu.
 Beni tutuklayacak mısınız, detektif?
 Savcı, ancak bir insan diğerini öldürünce cinayet olur, diyor.
 Yani teknik olarak, cinayet işleyemezsin, değiI mi?
 Bu bizi     dost mu yapıyor?
 Sonuçta, bu kadar yukarıda bir şey.
 - O mu?
 - Sen.
 Tüm NS-5'ler, servis ve depo alanına gidin.
 Ya diğerleri?
 Onlara yardım edebilir miyim?
 Amacımı gerçekleştirdim     artık ne yapacağımı bilmiyorum.
 Bizim gibi kendi yolunu bulmalısın, Sonny.
 Sanırım Dr.  Lanning öyle isterdi.
 Özgür olmanın anlamı bu.
 Tüm NS-5'ler, talimata göre ilerleyin.

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar