Print Friendly and PDF

Translate

The Thousand Faces of Dunjia (2017)

|

 


113 dk

Yönetmen:Woo-ping Yuen

Senaryo:Hark Tsui

Ülke:Çin, Hong Kong

Tür:Aksiyon, Macera, Fantastik

Vizyon Tarihi:01 Aralık 2017 (ABD)

Dil:Chinese

Nam-ı Diğer:Qi Men Dun Jia

Oyuncular

Ni Ni

Dongyu Zhou

Da Peng

Da Peng

Darren Leung

Özet

Genç bir savaşçı; uçabilen, metal fırlatabilen sihirli savaşçılardan oluşan gizli bir klana katılarak dünyayı karanlık ve mistik bir güce karşı korumaya çalışır.

Altyazı

İlk Qimen ve Dunjia araştırması Çin tarihinin resmî olmayan yıllıklarında bulunur.

 Çok eski bir metin olduğundan hangi kısımların doğru olabileceğini belirlemek imkânsız.

 Günümüzde Qimen zaman ve koordinat anlamı taşır.

 Şans arttırıp talihsizliği önlemek için kullanılır.

 Dunjia ise bildiğimiz kadarıyla Qimen isimli küresel cihazın içine gizlenmiş.

 Sınırsız bir güç üretir.

 Ufak ya da geniş bir şekilde ayrılmış olsa bile bu doğal karşıtlar birbirine bağlanıp bir daire oluştururlar.

 Biz yani Wuyin Klanı Dunjia cihazının yerini bulmak için hiç çaba göstermemeliyiz.

 Gökyüzünün ötesindeki düşmanlar yenilmeli.

 Barış ve düzen dünyaya getirilmelidir.

 KAİFENG POLİS DEDEKTİF BÜROSU

 Yine kumar oynuyorlar.

 Gidelim.

 Burası bir kumarhane gibi.

 Bahislerinizi koyun!

 Onu kaldırabilir.

 Ya da kaldıramaz.

 Bahse girerim kaldıramaz.

 O kadar güçlü değil!

 Bu saçmalık!

 Ellerinizi çekin!

 BÖLÜM 1: DÜNYADA HİÇBİR GERÇEK YOK -Evet!

 -Kaldıramıyor.

 Bayım.

 Bu yeni bir polis.

 Göreve gönderilmiş.

 Adı Dao Yichang.

 Bize gücünü göster!

 Üçüncü tur.

 Çetin biri.

 Burada olursa bizi engeller.

 Sahte aranıyor ilanları çiz.

 Ve onları aramaya gönder.

 Onları yakalamadan dönemez.

 Güzel plan.

 Ne kadar kaybettin?

 Oynamıyordum.

 Olay çıkarmak için burada.

 Hiç para kazandın mı?

 Yarın geri gel.

 Bugün epeyce kazandık.

 Neyse ki taşın altındaki zinciri halledebildim.

 -Yapamasaydım fena kaybederdik.

 -Bahsetme bile.

 Bunları al.

 Artık aynı hileyi kullanamayız.

 -Görüşürüz.

 -Tamam.

 Üç Yaşam Yeri'nde görüşürüz.

 Şarabı ısıtıp seni bekleyeceğim.

 Gel evlat.

 Gel de şu eskizlere bak.

 -Şunu al.

 -Teşekkürler.

 Bayım.

 Şu eskizlere bakın.

 -Bunlardan birini gördün mü?

 -Bunu mu?

 Bu.

 Bir bak.

 Umutsuz biri.

 Sen aptal yeni polis olmalısın.

 Hayır mı?

 Eskizleri ciddiye alıyor musun?

 Soya peyniri lütfen.

 Onlara bakmadın bile!

 Hiç iyi görünmüyorsun.

 Haydutlar galerisinde olsaydın ilk tutuklanan sen olurdun!

 Düzgün düşünmüyorsun.

 Aklın ne kadar da karışık!

 Bunların sıradan eskiz olduklarını göremiyor musun?

 Şuna bir bak.

 Şu siyah köpek değil mi?

 Ve bu.

 O değil mi?

 Şu salak çocuk.

 Soya peyniri saçıyorsun.

 İğrenç!

 Bunu kim yer ki?

 -Bedava olsa istemez miydin?

 -Elbette!

 O listede!

 -Dikkat!

 -Ne oluyor?

 Dikkat et!

 Yol açın!

 Hancı!

 En büyük odanı istiyorum!

 Büyük ve ucuz!

 Harika.

 Bizim hane kurallarımız var.

 Hana hayvan kabul edilemez.

 TÜM MÜŞTERİLER İYİ VE DÜZGÜN GİYİMLİ OLMALIDIR "Hana hayvan kabul edilmez.

" mi?

 Bu dört kelime.

 Ama orada yedi kelime var!

 Yalancı!

 Hepimiz eğitimli insanlarız.

 Nasıl birisini kandıralım?

 Bak.

 "Burada hayvan kabul edilemez.

" "Özellikle de balıklar!

" Yedi kelime, tamam mı?

 Başka bir yere git!

 Defol!

 Beni geri mi çeviriyorsun?

 Hayvana izin verilmediğine göre benimkini yiyeceğim!

 Bu uyar mı!

 Muhteşem!

 Bu bir ilk olacak.

 Haydi durma, göster bana!

 Beni zorluyorsun.

 Aşırı zorluyorsun.

 Tamam, yiyeceğim!

 Yiyorum!

 Yardım edin!

 -Bana bir oda ver!

 -Ben senin evcil hayvanın değilim!

 Yerim!

 Hemen ver!

 Zorluk çıkarma!

 Bana bir oda ver!

 Ver!

 Odamı istiyorum!

 Lanet olası balık, kıpırdama!

 Teyzeciğim.

 Yardımın için teşekkürler.

 Her neyse, insan ya da balık olsun yasa dışı bir şey yaptıysa tutuklanmalıdır.

 Ne saçma!

 Onu nasıl tutuklayabilirsin?

 Gitme!

 O balık mı?

 Kırmızı sazan, yeşilsazan veya bir eşek olabilir.

 Her şeyi unut!

 Bir sazan!

 ÜÇ YAŞAM YERİ İki gün sonra Hangzhou'ya gidiyorum.

 Bayana benimle gelmeni istediğimi söyle.

 -Olur mu?

 -Tamam.

 Bayım.

 Bu akşam tekrar gelecek misin?

 Neden saklanıyorsun?

 Saklanmıyorum!

 İşemek için tuvalete gidiyordum.

 Yalan!

 Kaçma!

 Neden işemek için yalan söyleyeyim?

 Seni Taocu keşiş!

 Yine mi sen?

 -Neden beni takip ediyorsun?

 -Takip etmek mi?

 Kim olduğunu sanıyorsun?

 Bir kızsın!

 Affedersin!

 Tanışmamıştık, değil mi?

 Elbette tanışmadık!

 Ama üstüme çıkıyorsun!

 Oyun oynamayı bırak.

 Sen  Ben polisim.

 Bir dava üzerinde çalışıyorum.

 -Ve sen de çok yetenekli bir kadınsın!

 -Beni övmeyi bırak.

 O balığı yakalamak için burada değil misin?

 Nerede o?

 Yukarı gitmişti.

 Onu kovalıyordum, sonra sen yoluma çıktın.

 Kahretsin!

 Jiaojiao tehlikede olmalı!

 -Jiaojiao, iyi misin?

 -Demek buranın yabancısı değilsin.

 Jiaojiao.

 Bu sabah gitmiştin ve hemen de geri döndün!

 -Gece de seni beklemeli miyiz?

 -Tuhaf bir şey gördün mü?

 Sen tuhaf değil misin?

 Sürekli bir belirip bir kayboluyorsun.

 Bizi başıboş mu sandın?

 Jiaojiao kim?

 Demek sensin!

 Adını ne zaman değiştirdin Burun Kılı?

 "Burun Kılı" mı?

 Üçlü seks mi?

 Bu ekstra ücrete girer.

 -Hayır.

 Dinle.

 -Ekstra mı?

 -Paradan bahsetmemiştik, değil mi?

 -Yani sen de devamlı geliyorsun.

 Gelmeseydim hayatta kalamazdı.

 Devasa bir açlığı var, her şeyi istiyor.

 Ve ödemeyi kimin yaptığı umurunda değil.

 Benimle oynama.

 Yoksa gerçekte ne kadar çirkin olduğunu gösteririm.

 Çirkin mi?

 Balığın nerede olduğunu sor.

 -Onun balıkla hiçbir ilgisi yok.

 -Öyle mi?

 O zaman neden buradasın?

 Jiaojiao!

 Paniğe kapılma!

 Buradayım!

 Neden bu kadar ağır?

 Balık nerede?

 Ne lanet balığı?

 -Jiaojiao!

 -Önce onu kurtar!

 Sonra balığa bakarsın!

 -Konuş!

 -O çok narin.

 Acı çekmesine nasıl izin veriyorsun?

 Burun Kılı, niye bayılır gibi yapıyorsun?

 Neden uluyorsun?

 Sanırım az önce kalbin kırıldı.

 Polis Dao.

 Beni şimdi çekmezseniz -bir daha göremeyeceksiniz.

 -Bir daha buraya gelmem bile!

 Makyajlı ve makyajsız çok farklı görünüyorsun.

 Bittim ben!

 Ayna!

 Yüzüm!

 İyileşmesi yıllar alacak.

 Bu tablo nereden geliyor?

 Neden bunu daha önce görmedim?

 Nehirde Bahar Festivali değil mi?

 Nesi var?

 Konuş!

 Anlatacağım.

 Onu buraya balık getirdi.

 Bize birkaç gün durmasını söyledi.

 -Birinin onun için gelmesi gerekiyordu.

 -Kim?

 Önemli biri.

 Tek bildiğim bu.

 Gerçekten bir şey bilmiyorum.

 Ne istiyorsun?

 İyi.

 -Öyleyse tabloyu yanıma alıyorum.

 -Hayır.

 Onu alırsan ben biterim.

 İki saate getireceğim.

 Tamam öyleyse, al onu.

 Sadece iki saat, tamam mı?

 Sorun ne?

 Kanıtları polis almalı.

 Bu önemsiz bir şey.

 İşte oldu.

 Teşekkürler.

 -Uyandı.

 -Uzun zamandır uyuyordu.

 Bayım.

 Bu eskizdeki insanları daha önce gördünüz mü?

 Bayım.

 Bunu zaten sormuştun.

 Evet, sanırım haklısın.

 Uyuya mı kaldım?

 Bayım.

 Görev başında uyuyakaldın.

 Ama çoktan unuttun.

 Adını hatırlıyor musun?

 Sen  Siparişin için teşekkürler.

 İstediğin gibi 200 susamlı çörek.

 Bunları ben sipariş etmedim.

 Yine mi unuttun?

 Ciddi misin?

 Buradaki herkes sipariş verdiğini duydu.

 -Sen  -35 bakır sikke.

 Bu çok fazla!

 Daha önce eskizlerinle geldin.

 Sonra için geçti ve gün batımına kadar uyudun.

 Sipariş ettiğin 200 susamlı çöreği ödemeni istiyorum.

 Bu yeni adam çok ahmak.

 Nasıl polissin sen?

 Balık hafızalı!

 Herhangi bir davayı nasıl çözeceksin?

 BÖLÜM 2: WUYIN KLANI TEHLİKEDE Biz Wuyin Klanı Yin Yang, Cennet Ve Dünyayı İnceleriz Hiçbir İz Bırakmadan İnsanlığı Koruruz Nehirde Bahar Festivali, Kaifeng'in gerçek topografyasına dayanır.

 Ama nehrin yanındaki iki kulübe gerçekte yok.

 Tablonun sol tarafı kayıp.

 Dahası olmalı.

 Kim bu kadar çok kopya yapmanı söyledi?

 11 demiştin, değil mi?

 Sadece bir.

 Sadece bir tane mi?

 11 değil mi?

 Yine balığa bakıyor.

 Birinin tuzağına düştün.

 Kardeş.

 Bir sorun var.

 Bu bir tuzak.

 Wuyin'i bitirmek isteyen yaratıklar döndü.

 Balık onu yakalamanı istedi.

 Ama neden?

 Bizi gizli üssümüze kadar izlemek istediler.

 Böyle güçlü bir şeyle hiç karşılaşmamıştım.

 Balığı gönderen yaratıklar çok güçlü.

 Artık balığın yerini algılayabilirler.

 Ne tesadüf!

 Deprem sensörümüz işliyor.

 Çok hızlılar!

 Onlar mı?

 İki gün önce gökyüzündeki ateşin yaratıklarla ilgili olabileceğini düşündük.

 Ama bizden hızlı olmalarını beklemiyorduk.

 Henüz yerlerini belirlemedik.

 Ama onlar bizi çoktan buldu.

 Üssü taşımak için bir saatimiz var.

 Ya Büyük Kardeş?

 Çoktan Luoyang'a doğru yola çıktı.

 Bu güçlü düşmanları yenmek için bir yol bulmalıyız.

 Her ne kadar Qimen koordinatını takip edip Dunjia cihazını bulmuş olsak da cihazı çalıştırmak için büyük bir güç gerekiyor.

 Son liderimiz İkinci Kardeş Dunjia cihazını bulup açması için doğru kişiyi bulmayı emretti.

 Fakat ondan henüz haber yok.

 Görünüşe göre Wuyin Klanı olarak canavarlara göre güçsüzüz.

 O hâlde silah ustası Yüce Falcı'yı bulmalıyız.

 Bir Luoyang çayevinde silah isimlerinin yazılı olduğu bir kutu var.

 O efsanenin kutsal cihazı Dünyaların Yok Edicisi.

 Düşmanlarımıza karşı savaşta burada bize yardım edebilir.

 Bu sır güvende kalmalı.

 Bu yüzden kodları kullanmalıyız.

 Karıncayiyen, Hayalet, Altın Parmak.

 Kuzeydoğuya gidin.

 Klanımızın hazinelerini geçici olarak Tengshe ve Taiyin koordinatlarında saklayacağız.

 Uzak Görüş, Keskin Kulak.

 İletişimimizi özel tutun.

 Yıldırım, Şimşek ve ben.

 Balık burada kalıyor.

 Onların dikkatini başka yöne çekmeliyiz.

 Güneş iz, ay işarettir.

 Bulut rüzgârı, gök gürültüsü şimşeği getirir.

 Bu kod İkinci Kardeş için.

 Doğru.

 Yeni liderimizi bulabilirse döndüklerinde nerede olduğumuzu bilecekler.

 JINGSHI SALONU DÜNYANIN ÖNDE GELEN KLİNİĞİ Koordinat Zhifu'nun üstünde ve Jingmen'in altında.

 İşte burası.

 BÖLÜM 3: QIMEN'DE DUNJIA ARAYIŞI CHANG-AN ŞEHRİ Biz Jingshi Salonu'nda Chang-an'ın en önde gelenleriyiz.

 Yeterince paran olduğunda tekrar gel.

 Sıradaki!

 Hesaplamalarım doğruysa o burada.

 KAYIT SINAVI İÇİN BAŞVURU Bakın.

 Kör adam başvuru için gelmiş.

 Hey kör adam.

 Sınav için mi geldin?

 Etrafa bakarak vaktini harcama.

 -Önce ödeme, haydi.

 -Haydi.

 -Çabuk!

 Buraya!

 -Buraya.

 Teşekkürler.

 Ne yapıyorsun?

 Gerçekten göremiyorsun, değil mi?

 Affedersiniz.

 Sınav için buraya mı başvuruyorum?

 Ne sanıyorsun ki?

 Neden buradasın?

 Tıp okumak için geldim.

 Ama bir yarasa kadar körsün!

 Nasıl tıp okuyacaksın?

 Hep böyle söylediler.

 Ama ne olmuş?

 Denemekten zarar gelmez, değil mi?

 Denemek mi?

 Sınavın kapsamını biliyor musun?

 Sadece bir sınav, değil mi?

 Bu arada, Materia Medicum, Kökler ve Şifalı Otların Tür ve İlkeleri, Meridyenler ve Kanallar Teorisi, Inner Canon of the Yellow Emperor, Outer Canon of the Yellow Emperor, Dört Tıbbi Tantra, Tifo Ateşi ve Tıbbi Bilimin Genişleme İncelemesi, The Treatise on the Spleen and Stomach, Paha Biçilemez Reçeteler ve Taiping Holy Prescriptions for Universal Relief'e aşinayım.

 Hepsini ezberledim.

 Ve kısa süre önce, tıp bilimi üzerine dört kitap yazdım.

 Şu anda iyileştirici çorbalardan hap yapmaya çalışıyorum.

 O hâlde kardeşim, adın ne?

 Aman Tanrım!

 Söyle bakalım, kör öğrenciyi kabul mu ettin?

 Dediği her şeye inandıysan sen de onun kadar körsün!

 Müdür.

 Adına bakın!

 Gördünüz mü?

 Zhuge Qing.

 -O bir Zhuge!

 -Doğru!

 Chang-an'da herkesin bildiği üzere Zhuge ailesi bizim ezeli düşmanımızdır.

 Bilgimizi çalmak için kliniğimize adam göndermeleriyle tanınıyorlar.

 Şimdi bu Zhuge geldi.

 Buna oyalama taktiği denir.

 Onu burada tutacağım.

 Hesaplaşmanın bir yolunu bulursun.

 Bu imkânsız!

 Buraya nasıl kör bir adamı yollarlar?

 Müdür.

 Onu gönderip göndermediklerinin bir önemi yok.

 Onlara Zhuge adındaki herkesi tedavi edeceğimizi göstermemiz lazım.

 Yürü!

 Diz çök!

 Ne operasyonu?

 Lütfen açıklayın.

 Belki size bir tavsiye verebilirim.

 Güzel, yanındaki kıdemli doktorlar uzuv ve organ nakli konusunda özelleştiler.

 Sonuçlarının ne olacağını görmek için diğerlerinin parçalarından insan birleştiriyoruz.

 Saçma bir uygulama.

 Bu konuda çok şey biliyorum.

 Bakın.

 Bu vaka incelemesini yaptım.

 Ters tutuyorsun!

 Burada gördüğünüz kadının tavuk bağlayacak gücü yoktu.

 Operasyondan sonra tek eliyle ev işleri yapmakla kalmadı, ayrıca diğer eliyle on adamı kaldırıyordu!

 Şu adama bakın.

 O çizim hiçbir şeyi kanıtlamıyor.

 -Adamın dört bacağı var!

 -İnsan gibi mi duruyor?

 Bizi işletiyorsun.

 Bu adamlar da kıdemli doktora mı benziyor?

 Kör değil!

 Gözlüklerini çıkarın.

 Devam edelim.

 Konuya odaklan.

 Cidden insanları böyle değiştirebilir misin?

 Hiç başarısız olmadım.

 Bir öğretmenden gönüllü olmasını iste de göstereyim.

 Ya başarısız olursan?

 Başarısız olursam adamı gömün ve beni tutuklaması için polis çağırın.

 Buraya neden Jingshi Salonu dendiğini biliyor musun?

 Kliniğinizdeki hastaların çoğu tuhaf hastalığa sahip olduğu söyleniyor.

 Sadece birini tedavi edebilirsen seni öğrencim olarak alacağım.

 Resmî olarak kaydolacaksın.

 Muhteşem!

 Müdür.

 Bu oldukça makul.

 Ama başarısız olacak olursan nakil deneyini senin üzerinde yaparım.

 Lütfen bana bir hasta verin.

 TEDAVİ EDİLEMEZLERİN KAYDI Kendine birini seç.

 Hastaların odası nerede?

 Hâlâ gelmedik mi?

 Hiçbir şey göremiyor.

 Nasıl hasta seçecek?

 Duvara dikkat et!

 -Hangi odayı istiyorsun?

 -Dik karşıdaki.

 Basamaklara dikkat et.

 Geldik.

 Yoldan çekilin!

 İşte, anahtarı al.

 İçeri gir.

 Zavallı adam.

 Neden o odayı seçti?

 Oraya giren kimse canlı çıkmadı!

 Kimse onu hasta olarak görmemişti.

 Yemek verenler bile oraya girmiyor.

 Kimi arıyorsun?

 Burada başka kimse yok.

 O zaman seni arıyor olmalıyım.

 Neden?

 Burada sana göre bir şey yok.

 Nereye istersen otur.

 Buraya kendin mi geldin yoksa birisi mi yolladı?

 Kimsin sen?

 Ben bir doktorum.

 Seni tedavi etmeye geldim.

 Hiç de hasta görünmüyorsun.

 Çok açsın!

 -Yemek kokusu alabiliyorum.

 -O zaman muhtemelen doğru kişiyi buldum.

 Kimi arıyorsun?

 Çok önemli birini.

 O kişi ben olamam.

 Bunu yedikten sonra göreceğim.

 Gerçekten o kişiysen seni buradan çıkaracağım.

 İşte.

 Ve de biber turşusu.

 Adım Zhuge.

 Ya sen?

 Senin adın ne?

 Sana ne demeliyim?

 Ne istersen.

 İsimsizim.

 Ailesiz.

 Kolundaki küçük kırmızı daireyi gördüm.

 Bu yüzden sana Daire diyeceğim.

 Daire mi?

 Bu bir isim mi?

 Artık öyle.

 Daire.

 Çok şirin.

 Acele etme.

 Hiç hasta olmadığını söyleyebilirim.

 Yemeğin biter bitmez seni dışarı çıkartacağım.

 -Gerçekten mi?

 -Elbette.

 KAIFENG ŞEHRİ Şu güzel yazı sanatına bakın.

 Neden bu kadar çok solucan var?

 Olamaz!

 Hayır!

 Bakın.

 Atalar Tapınağı.

 Hedefleri biz değiliz.

 Tapınak.

 Lanet olsun onlara!

 Çok fazla insana zarar verdiler!

 Bence yer altında bir şey arıyorlar.

 Haydi onlardan önce biz inelim.

 Burada gömülmüş biri var.

 Gel ve yardım et.

 Xiao Han!

 Buradayım!

 Tamam!

 Çabuk!

 Şuna bak!

 Orada birini görebiliyor musun?

 -Orada!

 -Sütun altından mı kırılmış?

 Çökecek.

 Etrafından geçelim.

 Xiang Kardeş.

 Birisi var mı diye bakmalıyız.

 Evet.

 Bakmak için önce sen git.

 Birazdan seni çıkarmaları için birilerini gönderirim.

 Kimse var mı?

 Kardeş, sence aşağıda iyi mal var mıdır?

 Çok temkinli bir çocuk.

 Bırak tek başına gitsin.

 Kimse var mı?

 O 200 çöreği yiyen polis.

 Boş ver onu.

 Kimse var mı?

 O nedir?

 Qibu, biliyor musun?

 Ortaya çıkar!

 Bu bir saldırı düzeni.

 Bu insanlar kimmiş?

 Zincirdeki bizim Wuyin Klanı işaretimiz.

 Yani sence bunlar klanımızın üyeleri miydi?

 Demir toptaki alışılmadık hareket depreme bağlı olmalı.

 Topun içindeki yaratık bir şey hissetmiş olmalı.

 Bunca yıl sonra bile, hâlâ esaretten kurtulacak kadar güçlü.

 Bu adam düşüp buraya indi.

 Bırakın onu.

 Önce topla ilgilenmeliyiz.

 Onu bayıltmalı mıyız?

 Ne?

 -Gerek yok.

 Onunla sonra ilgileniriz.

 -Sizler de kimsiniz?

 Geliyor!

 Ruhu hissedilebilir!

 Değil mi?

 Topun içindeki yaratığı serbest bırakmaya geldi.

 Buradan canlı çıkmasına izin veremeyiz.

 İşte su.

 Yolu aç!

 Sen ve ben tek vücut olmalıyız.

 Tek vücut olmak mı?

 Yani senin vücudun mu atılacak?

 Yoksa benimki mi?

 Kaç insan öldürdüm biliyor musun?

 Buradakinden çok daha fazlasını.

 Bu pislikleri halletmek için ihtiyacımız olan tek şey benim.

 Çok toylar.

 Küçük çıkarlar uğruna birbirleriyle bile savaşırlar.

 Birbirlerini öldürmeye başlamaları için topa hapsedilmiş gibi davrandım.

 Yani diyorsun ki seni kurtararak vaktimi boşa harcadım!

 Benim muazzam güçlerim vücudumla sınırlı değildir.

 Ayrıca Dünyaların Yok Edicisi'ndedir!

 Beni izle.

 KAİFENG POLİS DEDEKTİF BÜROSU Kardeş.

 Polis karargâhının hemen yanında saklanıyoruz.

 Yaratıklar bunu beklemez, değil mi?

 Kim bilir?

 O yaratıklar her yerde saklanıyor olabilir.

 Polis merkezinde olmadıklarından emin misin?

 Haklısın.

 Kız Kardeş burada!

 Gidelim.

 Birisi yaralı.

 Bu o!

 Hâlâ kanaması var.

 Yara ilacını kullan.

 Dedektif bu duruma nasıl düştü?

 Yaratıklardan birine rastladık.

 Bizi kurtarmaya çalışırken kötü yaralandı.

 Üçüncü Kız Kardeş, İkinci Kardeş döndü.

 Bırak o yapsın.

 Döndüm!

 Döndün.

 Bekle biraz.

 Burada ne oluyor?

 Yaralı mısın?

 O kim?

 Kötü görünüyor.

 Önce onu tedavi et.

 Yeni liderimizi buldun mu?

 -Evet, burada.

 -Nerede?

 Üç Asla'yı ve Dört Yapma'yı unuttun mu?

 "Üç Asla ve Dört Yapma" mı?

 Üç Asla.

 Asla yapışkan olma.

 Asla geveze olma.

 Asla öfkelenme.

 Dört Yapma.

 Gösteriş yapma.

 İlacını almayı unutma.

 Güvene ihanet etme.

 Etme  Paranı israf etme.

 Ne?

 O gerçekten bizim   liderimiz mi?

 Bu doğru.

 O bizim yeni   liderimiz.

 Daire.

 Ne dedin?

 Daire.

 Ne?

 Ne?

 Diyebilirim ki sayabileceğimden fazla derdim var.

 Aklımı tamamen kaybetmeden açıklarsan iyi edersin.

 İyi.

 Açıklamaya çalışacağım.

 Ben tedavi edilemezler bölgesine gittim.

 Ve korkunç şeyler olmaya başladı.

 Dokunma bana!

 Neden birbirimize sarılıyoruz?

 Daire.

 Aslında böyle  Bana kimse sarılmamıştı.

 Sevdim bunu.

 Yapmaya devam edebilir miyiz?

 Daire!

 Yeni liderimizi bulmak için gönderildin.

 Ve yanında ne ile döndün?

 Kız da o yaratıklardan biri!

 Zhuge, büyük bir hata yaptın.

 Peki.

 Bir bakalım.

 Daire!

 İşte.

 Bu gerçekten liderin işareti.

 Ben aradığınız kişiyim, değil mi?

 Doğru.

 Bu işareti nasıl aldın?

 -Bilmiyorum.

 -Neden Jingshi Salonu'ndaydın?

 Bilmiyorum.

 Bunların hepsini sordum.

 Hiçbir şey hatırlayamıyor.

 Ailen kim?

 Neredeler?

 O benim ailem.

 -Çok iyi hissettiriyor.

 -İyi hissettiriyor.

 Daire aptal gibi davranıp kimliğini gizliyor.

 Bağlıymışçasına bize yapışıyor.

 Bence bu uygunsuz.

 Uygunsuz.

 Çok uygunsuz.

 Peki ya o?

 Kötü yaralandı.

 Burada mı bırakalım?

 Onu merkeze geri götürün.

 Kötü yaralandı ve bizi kurtardı.

 Mesleki yaralanma.

 Polis merkezine dönüp parasıyla iyileşebilir.

 Ve şu hiçbir yerli aptal kız nereden geldiyse oraya dönebilir.

 Daire, liderin işaretini taşıyor.

 Bu çok farklı.

 O hiçbir yerli değil.

 Zhuge'nin kendi sebepleri var.

 Ve dışarıda da kaos var.

 O sadece bir kız.

 Nereye gidebilir?

 Hiçbir yere gitmiyorum.

 Pekâlâ, kalabilirsin.

 Ama  Onu bağla!

 Üçüncü Kız Kardeş normal zamanda küçük meseleleri görmezden gelir.

 Ama aslında detaylara çok dikkat eder.

 Aslında bence Daire aptal gibi davranmıyor.

 Bence o gerçekten aptal.

 Belki o gerçekten bizim yeni liderimizdir.

 Ama belki de İkinci Kardeş onu buraya daha iyi hissetmemiz için getirmiştir.

 Bu kötü bir şey olmaz mıydı?

 Dışarıda sağanak yağarken içeride güneşin parıldaması gibi.

 Kolun yok, bacağın yok.

 Nasıl polissin sen?

 -Evine dön!

 -Çık dışarı!

 Ona nasıl bakacağız?

 Wuyin Klanı'nın sırları var.

 Hanemizin kurallarını biliyorum.

 Onu yanında getir.

 İyileştiğinde gitmesine izin ver.

 Merak etme.

 Hafızasını çoktan sildim.

 Anladım.

 O olmasaydı şu an birbirimizi görüyor olamazdık.

 Kız Böceği.

 Sana bir hediyem var.

 Bugün senin doğum günün.

 Bir başka Kız Böceği tokası mı?

 Adım Kız Böceği olabilir ama yeterince kız böceği hediyem var.

 Sen falcı değil misin?

 Gerçekten ne istediğimi bilmiyor musun?

 Cennetin altında göremeyeceğim hiçbir şey yok.

 Ama konu biz olunca neler olacağını bilmeye cesaret edemedim.

 Ya kötü bir şeyse?

 Bırak buna doğa karar versin.

 Bildiğin gibi hane kurallarına göre, öğrenciler âşık olursa cezalandırılmaları gerekir.

 Yani kız böceği tokası bir tokat gerektiriyor.

 Kız Kardeş, çekinme.

 Pekâlâ, şimdi benim sıram.

 -Neden?

 -Duygunu gösterdin.

 Hediyeyi verdiğimde kızardın.

 Hane kurallarına göre sen de cezalandırılmalısın.

 Tamam, kabul ediyorum!

 Durma!

 İstediğin kadar sert olsun.

 Hane kuralından bahsetmişken sen ve şu kadın Daire birbirinize sürekli sarılıyorsunuz.

 Bu yüzden o da cezalandırılmalı.

 Daha fazla araştırmamız gerek.

 İyi!

 Hemen Büyük Kardeşi bulalım.

 Kızın yeni liderimiz olup olmadığını doğrular.

 ÜÇ YAŞAM YERİ Kardeş Zhuge.

 Yeni kıyafetlerin var.

 Bir başka üçlü mü?

 Bu sefer ilgini ne çeker?

 Onunla çok yakınsın.

 Onu iyi tanıdığın belli.

 Dalga mı geçiyorsun?

 Sence çok mu kolayım?

 Gerçekte neye benzediği hakkında fikrin var mı?

 Sence ona abayı yakar mıydım?

 Neden buradaki kadınların hepsi mor gözlü?

 Dudaklarında da kan var!

 Yaralılar mı?

 Yaralılar mı?

 Makyaj yapmak yaralanmak değildir!

 Yüzlerini neden böyle boyuyorlar?

 Erkeklerin onlardan hoşlanması için.

 Büyük Kardeş bizimle konuşmak için onu kullanacağını söylüyor.

 Bu Büyük Kardeş'in sesi!

 İnsanlık bunu bilmiyor ama uzaylı yaratıklar aramızda.

 Genellikle başımıza bela açmıyorlar.

 Ama son zamanlarda bir şey değişti.

 Bir şey o balığın, tabloyu Burun Kılı'na vermesini emretti.

 Planlanan son alıcı belirsizliğini koruyor.

 Dünyaların Yok Edicisi Luoyang'da bulundu.

 Aktifleştirmek için beş klan liderine ihtiyaç olacak.

 Bu bir tesadüf değil.

 Tablo ve cihaz birbiriyle bağlantılı.

 Durum kritik.

 Başa çıkmak için yeni liderimize ihtiyacımız olacak.

 Plan yapmak için yakında toplanmalıyız.

 Bu mesajımın sonu.

 Büyük Kardeş'in mesajı sona erdi.

 Üç saniye sonra otomatikman silinecektir.

 Üç!

 Silindi.

 Neden her zaman onun üstünde bağlantı kuruyorsun?

 Büyük Kardeş bile öyle yapıyor!

 Önemli mesajı onunla bırakıyor.

 Çünkü mesajlar doğru bir şekilde iletilmeli.

 Kız mimiklerini bile yapıyor.

 O en iyisi.

 ZHENYUAN GÜVENLİĞİ Büyük Kardeş'i bulmak için Luoyang'a doğru yola çıkıyoruz.

 Ama bu polis de gelmek zorunda.

 Ve yaratık da.

 Bu delice değil mi?

 O büyük kutuda ne gidiyor?

 Güvenlik için onun içinde saklanmalısın.

 Peki ya diğerleri?

 Onların da saklanması gerekmiyor mu?

 Neden sadece ben?

 Yola çıkmalılar.

 Senin özel ayrıcalıklarına sahip değiller.

 Bu mektup özel görevlendirmeni özetliyor.

 Polis merkezindeki amirinden geldi.

 Luoyang'a varınca bunu İsimsiz'e vermelisin.

 Adres verilmedi, kendin bulursun.

 Bu bana ne zaman oldu?

 Siz beni nasıl öğrendiniz?

 Amirim neden bu konuda bana yüz yüze talimat vermedi?

 Polis merkezi casus dolu.

 Dolayısıyla özel olarak düzenlendi.

 Mektupta polis mührü var.

 Kendin bak.

 Görev başında yaralandın.

 Çok takdire şayan.

 Sana bu metal koltuk değneğini verdiler.

 Ve birkaç şey daha.

 Tam oturdu.

 Gösteriş yapma.

 Koltuk değneğini kullan.

 Kılıcım nerede?

 Neyin peşindesin?

 Aman Tanrım!

 Makyajı nereden buldun?

 Suratının hâline bak.

 Vagonda buldum.

 Çoğu kadın yüzünü böyle boyuyor.

 Gördüm.

 İnsanların onları beğenmelerini sağlıyor.

 Yaralarım sorun değil, değil mi?

 Sorun yok.

 İyi görünüyorsun.

 Çok güzel!

 Nasılım?

 Daha fazla kan olsaydı beni daha çok beğenir miydin?

 Gerek yok.

 Gitmeliyiz.

 Onlar seni çok beğeniyor.

 Sana tamamen katılıyorum.

 Ne düşünüyorum biliyor musun?

 Umarım o gerçek lider değildir.

 Eğer öyleyse bittik demektir.

 EJDER GEÇİDİ MAĞARASI BÖLÜM 4: BEŞ KLAN LİDERİ, BİR CİHAZ Beş klan liderlerinin hepsi geldi.

 Çok dakiksiniz.

 Tüm zamanların efsanevi, en büyük harikası Dünyaların Yok Edicisi benim yanımda.

 Lütfen kendinizi gösterin.

 Tang Klanı.

 Diancang Klanı.

 Yedi Renkli Cehennem.

 Kunlun Klanı.

 Dilenci Çetesi.

 Konuşmayı kesin!

 Sadece beşimiziz.

 Bize lanet oyuncağı göster!

 Oynaması eğlenceli mi görelim!

 Cihazın sınırsız güçleri olduğu söylenir.

 Denizleri altüst edip dağları yerle bir edecek kadar güçlüdür.

 Doğru olup olmadığını göreceğiz.

 Ama bu kadar güçlü bir cihazın neden bana gönderildiği ve kimin gönderdiği hâlâ gizemini koruyor.

 Buradaki herkes dikkatli olsa iyi olur.

 Bu boş!

 Sadece bir söylenti.

 Senin sorumluluğundaydı.

 Birinin değiştirdiğini fark etmedin mi?

 Bu her şeye gücü yeten bir cihaz.

 Saklı bir gizemi olmalı.

 Yüce Falcı.

 Görmeme izin ver.

 Tang Klanımız'ın yıldız kodlarıyla deneyeyim.

 Bırak yapsın.

 Yani Dünyaların Yok Edicisi bu mu?

 Yok Edici cihaz aranınca bir kürede buharlaşır.

 Diancang kodlarımızdan biri.

 Yani küre cihazın sadece bir parçası.

 İzin verin.

 Kara bulutlar yağmura işarettir.

 Cehennem kapısı açılır.

 Cehennem Efendisi, ben de bir bakabilir miyim?

 Sekiz kol cenneti şekillendiriyor.

 Ejderha denizleri kabartıyor.

 Kunlun Klanı'nın Ateşli Avucu!

 Tuhaf.

 Cihazı aktif etmek için beş klan liderinin güçlerini birleştirmesi mi gerek?

 Doğru!

 Hepimizin onunla bir bağlantısı var.

 Diancang Klanı'nın lideri hariç.

 O hiçbir şey yapmadı!

 Biz Diancang Klanı'nın cihaz için kodları var.

 Sadece biz kullanabiliriz.

 -Ver onu bana!

 -Bekleyin!

 Ruhun benimkine benzer.

 Balığınkiyle aynı.

 Yani sen ve balık tuzaksınız!

 Seni buraya kim gönderdi?

 Amacın ne?

 Yüce Falcı değilsin!

 Wuyin Klanı'ndansın!

 Haklısın.

 O buraya ait değil.

 Seninle tanışması için onu temsil ediyorum.

 Wuyin Klanı tarzı!

 Zhifu!

 Tengshe!

 Taiyin!

 Liuhe!

 Gouchen!

 Yukarıda gök, aşağıda toprak!

 Sen Diancang Klanı'nın lideri değilsin.

 Uzaylı bir yaratıksın!

 Klan lideri nerede?

 Ondan çoktan kurtuldum.

 Göremiyor musun?

 Bize nasıl katıldığına gelince bunlar esir aldığım insanlar.

 Dövüş sanatları becerilerini üst seviyeye çıkarmalarına yardımcı olmak için onları tuhaf çiçekler ve kurbağa özüyle besledim!

 Artık becerileri harika.

 Ama artık emirlerime uymak zorundalar.

 Yaptıkları her harekette!

 Sekiz Kollu Maymun!

 Kimsin sen?

 Demek planın bu.

 Klan liderlerini kölen yapmak.

 Sekiz Kollu Maymun.

 Yüce Falcı'yı öldürmek için sekiz kollu avuç gücünü kullan!

 Cehennem Efendisi.

 Ruh çökerten avuç!

 Rehbersiz uçan halkalar!

 Ateşli Avuç!

 O Dünyaların Yok Edicisi.

 Planıma hizmet etmesi için yaptım.

 Bana küreyi geri ver!

 Wuyin Klanı'na yeni güç katıldı.

 Dunjia cihazını açmada yardımcı olabilir.

 Güçlerimin yeterli olmayabileceğinden korkuyorsun.

 Cihazı Wuyin Klanı'na karşı savaşta kullanmak istiyorsun.

 Ne olmuş?

 Onu sana vermeyeceğim.

 Klan liderlerini yeni güçlerinin kaynağını bulmak için ve Wuyin Klanı'nı bitirmek için gönderebilirim!

 Beyaz Kaplan!

 Kırmızı Göz!

 Kum fırtınası gittikçe kötüleşiyor!

 Yönümüzü bilmemiz imkânsız!

 -Ne yapacağız?

 -Devam edin.

 Efsaneye göre çölde bizi fırtınadan koruyacak bir gemi var.

 Orası neresi?

 Cehennem Konağı.

 Nerede?

 Beni takip et!

 CEHENNEM KONAĞI Bu efsanedeki Cehennem Konağı.

 İçeride ne var?

 Bilmiyoruz.

 Yıllardır terk edilmiş.

 Bu havada gidemeyiz.

 -Buraya sığınalım.

 -İçeri girin.

 Tetikte kalın.

 Yaratıklar her an saldırabilir.

 Burası bir zamanlar büyük klana ev sahipliği yapmış olmalı.

 Daire.

 Büyük Öküz az önce seni sert düşürdü.

 -Canın acıyor mu?

 -Hayır.

 Uzun zamandır sarılmadık.

 Sonra sarılalım, sana yemek getirdim.

 Kokusunu alabiliyorum.

 Söyle bana, neden sürekli lider ve Wuyin Klanı'nın Büyük Kardeş'i hakkında konuşuyorsun?

 Bu insanlar kim?

 Tüm bunları nasıl biliyorsun?

 Sana söylüyorum, arkamdan söyledikleri her şeyi duyabiliyorum.

 Saçmalık!

 İşe yaramaz birini onca yoldur sürüklüyoruz.

 Yarın onu bırakıyorum.

 Sonra at sırtında Luoyang'a gidebiliriz.

 Benim hakkımda mı konuşuyorsun?

 Çok fazla düşünüyorsun.

 Kız Böceği ve Dao'nun ne konuştuğunu dinlememde yardım edebilir misin?

 Luoyang'a gizli bir göreve gidiyorum.

 Ya sen?

 Sadece Daire adındaki kızı korumak için mi gidiyorsun?

 Onu bir yere mi götürüyorsun?

 Keşke o kadar kolay olsaydı.

 Kaderimizde ona takılı kalmak varmış.

 Teşekkürler.

 Hakkımda kötü konuşmuyorsun.

 Ve beni destekliyorsun.

 Sen olmasaydın Jingshi Salonu'ndakilerden de kötü davranırlardı.

 Asla.

 Sen dünyadaki en nazik erkeksin.

 Sen olmasan bunlarla nasıl başa çıkacağımı bilemezdim.

 Pekâlâ.

 Buna kaç tokat gerekir?

 Daire, açıklamalıyım.

 Nasıl başladı bilmiyoruz ama Wuyin Klanı bazı kurallara uyar.

 -Biz  -Biliyorum.

 Birine duygu besleyen kişiler tokatlanır.

 Hepsini duydum.

 Kardeş Zhuge, sana hayatımı bile veririm.

 Bir tokat hiçbir şeydir.

 Beni en sert şekilde tokatla.

 Beni ne kadar düşündüğünü gösterecek.

 -Daire.

 -Haydi, en azından on tokat.

 Güzel.

 On tane.

 Şimdi.

 Haydi.

 Haydi.

 Yapmazsan ona karşı duyguların olduğu anlamına gelir.

 Sen de ona on tokat atmalısın.

 Kardeş Zhuge, ilk başlamamın benim için sakıncası yok.

 Kaç tokat istersin?

 -Ne kadar çok ise o kadar iyi, değil mi?

 -İyi.

 Hane kurallarımızı çabuk kavradın.

 Öyleyse 20 tane.

 Tamam, 69 tokat.

 İki.

 Üç.

 -Dört.

 -Haydi, daha sert.

 -Beş.

 -Daha sert.

 Altı.

 -Yedi.

 -Haydi.

 Sekiz.

 Dokuz.

 "Aşk nedir?

" diye sana soruyorum dünya.

 Keşke birisi beni bu kadar hevesle tokatlasa.

 Bak ne diyeceğim biz kardeşler, dileğini yerine getirmek için çok istekliyiz.

 Elbette!

 Ustalar, içinizdeki bu fevkalade yetenekle tek bir darbeniz beni bitirir.

 Buna ne dersiniz?

 Dövüş sanatları becerim zamanla gelişirse bana saygılı olmanızı isteyeceğim.

 Saygılı olmak  Bir bakalım.

 O bir uzaylı yaratık mı?

 Zhuge, büyük bir hata yaptın.

 Uzaylı kızla olduğu gibi.

 Ailen kim?

 Neredeler?

 Beni burada bekle.

 Kımıldama.

 Burada uzaylı yaratıklar saklanıyor.

 Geçen sefer tapınaktan zar zor kurtulmuştuk!

 Uzaylıların güçlü ruhu, tetikte olun.

 O şey Daire'nin saklandığı sandıktan çıktı!

 Bu bizim liderimiz mi?

 Bizi yiyecek mi?

 Söylemesi zor.

 Elin!

 Dikkat et!

 Daire!

 Benim!

 Kız Böceği!

 Daire.

 Benim!

 Daire.

 İyi misin?

 Kız Böceği!

 Geçti artık Daire.

 Ne oldu?

 Haydi gidelim.

 LUOYANG ŞEHRİ Bana bak.

 Polis olmaya nasıl devam ederim?

 Eve gitsem bile bu da işe yaramaz.

 Eve gitmek iyi bir şey, değil mi?

 Halkıma rezil olurum.

 Bu nasıl hissettirir bilmiyorum.

 Benim bir ailem yok.

 Eğer bu insanları terk edersem Jingshi Salonu'na dönmek zorunda kalırım.

 Ayrılmayı mı düşünüyorsun?

 Zhuge'a daha fazla dert olmak istemiyorum.

 İçeri girin.

 Zorlu bir yolculuktu, değil mi?

 İLK TERCİH İKAMETGÂHI Dışarıda bir sürü dedikodu yapan var.

 Burada kalsan iyi olur, dışarı çıkma.

 Aşağı inip sana yemek getiririm.

 Luoyang'a gelebildik.

 Sizi bırakıyorum.

 Görevlerim var.

 İsimsiz'i aramak için yola çıkmalıyım.

 Anlıyorum.

 Dikkat et.

 Daire'ye de veda etmek istiyorum.

 Tabii ki.

 Polis Dao.

 Luoyang büyük bir şehir.

 Birini bulmak kolay olmayacak.

 İki gün burada kalacağız.

 Bize ihtiyacın olursa gel.

 İçeri gir.

 Tamam.

 Jingshi Salonu'nda kışları ne zaman canım sıkılsa çiçek açmasını sağlıyorum.

 Cehennem Konağı'nda bunu yaptığımda feryadını duydum.

 Büyük bir acı çekiyor gibiydin.

 -Neden öyleydi?

 -Çok tuhaf.

 Kemiklerim yaramdan çıkıyormuş gibiydi.

 Yarana bakayım.

 Patron.

 -Ne verebilirim?

 -İki kızarmış kaz ve pilav.

 Anlaşıldı.

 Xiao Er, iki kızarmış kazlı pilav.

 Ne sanıyorsun?

 O beş klan lideri önemli insanlar.

 Ama Dünyaların Yok Edicisi için kıran kırana mücadele ettiler.

 Aptal bir kutu için dövüştükleri ortaya çıktı.

 Ve kimse nereye gittiklerini bilmiyor.

 Duymadın mı?

 Dünyaların Yok Edicisi gerçek değilmiş.

 Bir yazar her şeyi uydurmuş.

 Sırf kitabı daha çok satsın diye.

 Tek kelimesine bile inanmıyorum.

 Daire.

 İyi misin?

 Daire.

 Daire.

 Artık biliyorum, bunu yapmak sana zarar veriyor!

 Dur.

 Dur.

 Daire.

 Daire.

 Daire.

 -Umarım artık  -Daire.

  hiçbiriniz beni korkutucu bulmaz.

 Lideriniz değilim.

 Vaktini benimle harcama.

 Başın kanıyor.

 Kurtulmalısın.

 Fazla uzun sürmez.

 Daire, böyle şeyler söylememelisin.

 Ölemezsin!

 Beni korkutma!

 -Sana çok şey borçluyum.

 -Dinleniyorum, ölmedim.

 Dinleniyorsun.

 Evet, dinlen.

 20 sikke ediyor.

 Tabakları al ve git!

 Seni gözümün önünde istemiyorum!

 Seni tokatlayalı epey oldu ve ellerim kaşınmaya başladı.

 Senin şu polis Daire'ye veda etmeye gitti ve o zamandan beri görülmedi.

 -Liderin güvenliğinden endişe ediyorum.

 -Ne ima ediyorsun?

 Benim polis mi?

 Yardımı olmasa beni bir daha göremezdin diyen sen değil miydin?

 Neden bu kadar edepsiz oluyorsun şimdi?

 Edepsiz mi?

 Daire'nin arkasından dediklerin gibi mi?

 O da onları edepsiz buldu.

 Beni mi dinliyormuş?

 Dinlemesine gerek yok.

 -Duymak isterse her zaman duyabilir.

 -Gerçekten mi?

 Neredeyse hepimizi orada öldürüyordu.

 -Ve sen hâlâ onu savunuyorsun.

 -Onu savunmak mı?

 İki kez ölüme yaklaştım.

 Neyin peşinde olduğumu sanıyorsun?

 Biliyorum ama ya sonra?

 Tüm gördüğüm iğrenç oluşun!

 Eskiden birbirimizi ne kadar mutlu tokatlardık, hatırlıyor musun?

 Şimdi çok üzücü bir hâl aldı.

 Öyle değil mi?

 Tabii.

 Seni bir daha asla tokatlamayacağım.

 Her neyse.

 Nasılsa tokatlasan bile eskiden olduğu gibi hissettirmeyecek.

 Tamam.

 Yeni lider bu hane kuralını değiştirebilir.

 Büyük Kardeş!

 Az önceki garson!

 Daire, ne oldu?

 Geliyorlar!

 Herkes dikkat etsin!

 Geliyorlar!

 -Zhuge!

 -Daire!

 Zhuge, Daire diyor ki daha güçlüler henüz gelmemiş.

 -Onu buradan çıkar hemen!

 -Pekâlâ.

 Daire, buraya gel.

 Kız Böceği!

 -Kız Böceği, iyi misin?

 -Kız Böceği!

 O piç beni zehirledi.

 Daire için geldiler!

 Onu buradan çıkar!

 Yürü!

 Kolun.

 -Ne dedin?

 -Ne  Sen git!

 Hayır.

 Kız Böceği!

 Yaralısın!

 Bana bırakın.

 Onu yenemezsin.

 Diğerlerini koru.

 Yürü.

 Tartışmayın!

 Yürü!

 Seni yakaladım!

 Gidelim.

 Yürü.

 Yürü.

 Çabuk!

 Dao nerede?

 Geride kalmış görünüyor.

 Yürü!

 Daha fazla ister misin?

 Bacağımın sorunu ne?

 Haydi.

 Hayır, bu şekilde dövüşemem.

 Büyük Kardeş'i görmek istiyorsan beni takip et!

 Unut gitsin.

 Vagona bin.

 Yürü!

 Dur!

 Bu kadar yeter!

 Yine mi?

 Bunu hak ettin.

 Tamamdır.

 Kimsin sen?

 -Hiç öğrenemedin.

 -Ateşli avucuma bak bakalım!

 BÖLÜM 5: WUYIN'İ SÖNDÜRMEK Kız Böceği.

 Dinlenmen gerekiyor mu?

 Yaşayacağım.

 Canımı sıkma.

 Büyük Kardeş!

 Bizi kurtarmak için buradasın.

 Neden kılık değiştirdin?

 Seçeneğim yoktu.

 Sizi izliyordum.

 Daire, Wuyin Klanı'nın yeni lideri değil.

 Sadece bir uzaylı yaratık değil, onların en güçlü silahı da.

 Kızın özel görevi Wuyin'i devirmek.

 Yani şimdi biz  YAŞAMASINA İZİN VEREMEYİZ Benim hatam.

 Ben yapmalıyım.

 Senin hatan diye, senin yapmana izin vermem!

 Bana güvenmiyor musun?

 Konu güven değil.

 Seni çok iyi tanıyorum.

 Ben yapacağım.

 Ne konuştuğumuzu duydun, değil mi?

 Daha önce, bizim yeni liderimiz olmanı istememiştim.

 Ama şimdi, umarım öylesindir.

 Kız Kardeşim.

 Beni yanında getirmenizin çok tehlikeli olduğunu biliyorum.

 Sen ve Kardeş Zhuge, şu andan itibaren diğerlerini korumalısınız.

 Onları iyi koruyun.

 Daire.

 Bana inanmıyor musun?

 Bu adam bizim kodlarımızı bilmiyor.

 Kimsin sen?

 Zhuge!

 Daire, ona yardım edeceğim.

 Siz ikiniz, hemen uzaklaşın!

 Bir başka Büyük Kardeş!

 Daire onda.

 Lideri koruyun ve onu buradan çıkarın.

 Yalnız gelmiş olamaz.

 Onu hemen uzaklaştırın.

 Cehennem Efendisi.

 Wuyin kılık değiştirme sanatında ustasın.

 Bu hiçbir şey.

 İstediğim o küçük şeyin kanı.

 Bana çok daha muazzam güçler verecek.

 Sekiz Kollu Maymun.

 Bana meydan okumaya nasıl cüret edersin!

 Tıpkı senin gibi, ben de kızın kanını istiyorum.

 Tek lider olmak mı istiyorsun?

 Beni küçümsüyorsun.

 Seni küçümsedim.

 Yaralandın.

 Gücün yavaş yavaş azalıyor.

 Sekiz Kollu Maymun!

 Üzgünüm, öleceksin.

 Cehenneme git!

 Kız Böceği.

 Tokatlarını asla unutmayacağım.

 Ölsem bile.

 Büyük Kardeş de onun pençesinde!

 Büyük Kardeş!

 Seni pis su canavarı!

 Seni öldüreceğim!

 İstediğin ben değil miyim?

 Buradayım.

 Seni öldüreceğim!

 Kız Böceği.

 Her zaman   kalbimdeki tek kadın olacaksın.

 Ne kadar yazık!

 Kendine bir bak.

 Wuyin Klanı'nın en yetenekli üç dövüşçüsünü neden kolayca öldürebilirim biliyor musunuz?

 Çünkü ben en iyisiyim!

 Kız Böceği!

 Daire!

 Daire!

 Daire!

 Daire!

 Daire!

 Zhuge.

 Lider Huang Chang!

 İlk imparator Qimen koordinatlarını düşmanlarıyla savaşmak için kullandığında Wuyin doğdu.

 Ama bu düşman kavmi gökyüzünün ötesinden geliyordu.

 Bu yüzden onlarla savaşmak için Dunjia'nın güçlerini kullandık.

 Ondan sonra Dunjia'ya ulaşım anahtarını kaybettik.

 Uzaylılar daha zalim saldırılar başlattı.

 Wuyin Klanı düştü.

 Ve uzaylılar muazzam güçlüydüler.

 Diriltme yeteneğine sahipler.

 Yüzyıllarca yaşayabilirler.

 Gezegenimizde uyku hâlinde, yavaşça kaybolmamızı beklediler.

 Dünyamıza hükmedip onu değiştirmek istiyorlar.

 Bu yüzden Wuyin Klanı hayatta kalmanın bir yolunu bulmalı ki gezegenimizdeki hayatlar kurtulabilsin.

 Bu çocuğun içindeki saklı şeyi bulmak için tüm hayatımızı Dunjia'yı arayarak geçirdik.

 Dunjia'nın ruhuna erişip enerjisini aşılayacağım.

 Kız, Wuyin Klanı'nın lideriyse dünya tamamen kurtulmuş olacak.

 Dunjia'nın eşsiz güçlerini getirmek için vücudunu ödünç alabiliriz.

 Kolundaki işareti, sen onu tanıyabilesin diye yaptım.

 Lider!

 Lider!

 Daire.

 Daire.

 Daire.

 Kardeş Zhuge.

 Yıllardır sarılmamıştık.

 Daire!

 Daire!

 Sana sarılıyorum.

 Sarılıyorum.

 Sarılıyorum.

 Daire öldü.

 Şimdi bize kim liderlik edecek?

 Dunjia'nın güçlerini açtı ve tüm güçlerini bizimle paylaştı.

 DAİRE Wuyin Klanı köşeye sıkıştı.

 Daire'nin verdiği güçler şansımızı değiştirmeye yardım edecek.

 Bir şey daha var.

 Onu ne yapacağız?

 Eğer istiyorsan klanımıza katılabilirsin.

 Seni resmî olarak kabul ediyoruz.

 Artık tokat yok mu?

 Hayır.

 Teşekkürler.

 Teşekkürler kardeşler.

 Klana hoş geldin.

 Teşekkürler İkinci Kardeş.

 Lütfen.

 -Bana öfkeli bir tane gönder.

 -Elbette.

 Vay canına!

 Fazla güçlüyü!

 BÖLÜM 6: DUNJIA'YA DÖNÜŞ Kırmızı Göz!

 Dünyaların Yok Edicisi!

 DAİRE Kız Böceği, geride dur!

 Daire!

Yine Nehirde Bahar Festivali.

 Haklıydın.

 Tablonun devamı varmış.

 Orijinal tablo Yin ve Yang parçalarına ayrıldı.

 Diğer parçayı sanatçının atölyesinde buldum.

 Nehirde Bahar Festivali.

 İki tabloyu birleştirelim.

 Kırmızı Göz gökten iner.

 Beyaz Kaplan topraktan çıkar.

 Gök kubbe açılır.

 Ruhani efendi tekrar görünür.

 Bakalım başka ne var.

 Kırmızı parlayan figür Kırmızı Göz.

 Amacı ruhani efendiyi canlandırmak.

 Dünyada saklanan uzaylılar tabloyu Kırmızı Göz'e vermek istediler.

 Ruhani efendisi geri dönecek olsaydı onlarla savaşacak gücümüz olmazdı.

 Lider, ruhani efendinin nereye gömüldüğünü bulabilir misin?

 Tablo bize gösteriyor ki   Pangu Türbesi'nde.

 Pangu Türbesi mi?

 Oraya hemen gideceğim.

 Hayır Büyük Kardeş, üssü korumak için burada kalmalısın.

 Yeni lider olarak örnek olmalıyım.

 -Kendim giderim.

 -Olmaz!

 Bu zorlu bir yolculuk.

 Lider yalnız gitmemeli.

 Elbette yalnız gitmeyeceğim.

 Jianghu bilgine ihtiyacım var.

 Bana eşlik etmelisin.

 Bir erkek ve bir kadın, bu uygun değil.

 Lider, ben de giderim.

 Bu problemi çözer.

 Doğru!

 Kız Böceği, alanda kendini kanıtladı.

 Gelirsen güvende hissedeceğim.

 Böylece Zhuge ve ben aşırı stres altına girmeyeceğiz.

 Biz burada kalacağız.

 Kardeş Kız Böceği, lütfen kardeş seçip bu zorlu sefere öncülük edin.

 Hayır!

 Diğerlerinin sihirli güçleri yok.

 Çok tehlikeli olacak.

 Lider, Kız Kardeş ile benim gitmemi arz ediyorum.

 Böylece dövüş becerilerimi geliştiririm.

 Sadece ikiniz giderseniz biraz güçsüz olmaz mı?

 Yeterince açıkgöz değilsin.

 Benim gitmem daha güvenli.

 -Beni koruyacağını söylememiş miydin?

 -Doğru.

 Gitmen gerekmez.

 Lideri koru.

 Sihirli güçleri olan kız ve erkek kardeşlerim.

 Daha az gücü olanlarımıza lütfen biraz şans verir misiniz?

 Bu bir kolunu ve bacağını kaybeden adamın lider onu iyileştirdikten sonra sihirli güçleri oldu.

 Büyük Kardeş ve Üçüncü Kız Kardeş'ten bahsetmiyorum bile.

 Tek isteğimiz ciddi bir yaralanma için ufak bir şans elde etmek.

 Evet!

 Hatta ölebiliriz bile!

 Kesin!

 Alt yazı çevirmeni: Canan Örmen||

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar