Nekromantik (1987)
| |
75 dk
Yönetmen:Jörg Buttgereit
Senaryo:Jörg Buttgereit, Franz Rodenkirchen
Ülke:Batı Almanya
Tür:Korku
Vizyon Tarihi:09 Eylül 1996 (Japonya)
Dil:Almanca
Müzik:Hermann Kopp, Bernd Daktari Lorenz, John Boy Walton
Oyuncular
Bernd Daktari Lorenz
Beatrice Manowski
Harald Lundt
Colloseo Schulzendorf
Henri Boeck
Devam Filmleri
1987 - Nekromantik(8,419)5.
0
1991 - Nekromantik 2(3,358)5.
3
Özet
Kazalardan sonra kaza mahalini temizleyen JSA adlı bir
şirkette işçi olarak çalışan bir genç adamın ölüler ve ölü iç organları ile
ilgili saplantılı bir bağı vardır.
Kaza yerlerinde
buldukları cesetlerin ufak tefek parçalarını çaktırmadan eve getiren adamın en
az kendisi kadar sapık bir de kız arkadaşı vardır
Altyazı
Haydi acele et!
Pislik herif!
Eğer her on dakikada
bir durursak asla varamayacağız.
Haritayı çıkar.
- Hangi cehennemdeyiz?
- Harita sende,
değil mi?
Bırak ben bakayım.
Aman tanrım!
Dikkat et!
Tamam çocuklar.
Geldik.
İnin!
Devam et!
Ceset torbaları
nerde?
Joe'nun Sokak Temizleme
Acentesi Yoldan çekil.
Patronu görmeliyim Hey,
bekle bir dakika.
Göstereceğim sana 'bekle
bir dakika'!
Hepsi senin.
Tamam.
Şey, sonra görüşürüz.
Brono, nasıl gidiyor?
Nasıl olduğunu
düşünüyorsun?
Şu Schmadtke denen
herif, umutsuz vaka.
Böyle yürümez bu iş.
Dinle, çalışmaya
başlayalı fazla uzun zaman olmadı Ona bir şans vermeliyiz Ve, neyse, bu bokla
uğraşmak için çok meşgulüm.
Bu beni rahatlatmadı.
Bu senin problemin.
Tamam, işinin başına
dön!
Selam sevgilim.
Burada bahsettiklerimiz, Krumholtz
ve Thorensen'in korku skalasında yüksek
dereceye sahip gerçek fobiler Ve uzun bir tedavi sürecinden sonra bile olası kötü sonuçlarla yeniden kötüye
gidebilirler.
Ama kişi bu fobisiyle sürekli olarak
yüzleşirse daha az korkutucu olmaz mı?
Özellikle savaşta, kan görmeye
dayanamayan askerleri düşünüyorum ya da sürekli vahşi korku filmleri izleyen
gençleri.
Tabii ki sistematik bir duyarsızlaştırmayla
korkuda bir gerileme elde ediyoruz ama
yalnızca çok önemli olmayan fobilerde.
Ama burada örümcek korkusundan bahsediyoruz.
Şimdi Dr.
Laskowski'den dinleyelim.
Örümcekler, görünüşlerinden dolayı -ki aslında çok yararlı hayvanlardır- pek çok insanda fobiye neden olurlar.
Bu fobiler patolojik korkunun şeklini alır.
Bu insanlar bazen iyileştirilebilirler şok terapisi ya da duyarsızlaştırma ile.
Bir vaka hatırlıyorum.
Hastanın eline bir örümcek koymuştum ve fobisi hemen iyileşmişti.
Daha sonra bu hayvanlarla çok yakın ilişkiler
kurdu.
Tarantulalar beslemeye başladı.
Bu gösteriyor ki, bu tip bir terapi benzer nefretlerin tedavisinde de
kullanılabilir: Örneğin, kir korkusu, dışkı ya da cesetler.
Bu tabii ki psikolojide pek keşfedilmemiş bir
alan biz şaşırtıcı bir dünyada yalnızca
ilk adımları attık.
Joe'nun Sokak
Temizleme Acentesi Şey, nasıl görünüyor memur bey?
Tamam, burayı
bitirdik.
Çıkartabilirsiniz.
Haydi!
İyi eğlenceler,
çocuklar.
Yüzmek için iyi bir
gün seçmiş, değil mi?
Çabuk ol!
Bu günlük bu kadar.
Rob, onu
götürebilirsin.
Betty, buraya gel!
Tahmin et nedir?
İşte, videolar aldım.
Gerçekten sıkı şeyler.
Hmm, güzel!
Bu korkunç koku da
ne?
Sen misin yoksa?
Schmadtke'nin
dolabına bak.
Herşeyini burada
haftasonu boyunca çürümeye bırakmış.
- Her neyse, nerede o?
- Burada değil.
Ne?
Hala gelmedi mi?
Günaydın.
Daima geç kalıyorsun!
Evet, bir iki dakika.
Sana bir iki dakikayı
göstereceğim.
Burası neresi, domuz
ahırı mı?
Yeter artık bıktım
senden.
Patronu göreceğiz.
Hey, deli misin?
Bırak!
"Evet çocuğum,
umarım büyük mutlu bir aile oluruz.
" Eva'nın yüzünden bir damla gözyaşı aktı.
Konuşamıyordu.
Adam onu dikkatlice
bir sandalyeye oturttu.
"Neyin var?
" diye sordu.
"Bu benim için
çok fazla" diye fısıldadı.
Adam gözlerinde aşkla
Eva'nın genç tenine baktı.
"Beni sevdiğini
düşündün mü hiç?
" diye fısıldadı.
Beni sevdiğini düşündün
mü hiç?
"İlk görüşte
aşktı " dedi kız soluk soluğa "ama
senin de beni seveceğini ummamıştım asla.
" "Bunu hissetmiyor musun?
" Tamam, Kendin
de görebilirsin.
Buraya uymuyorsun.
Ustabaşının kararına
güvenmeliyim.
Git ve evraklarını al.
Beni attılar.
Attılar mı?
Kovuldun mu?
Niçin?
Neden?
Bruno ile sorunlarım
vardı.
Bruno ile sorunların
vardı, ve seni kolayca attılar mı?
Neden kendini
savunmadın?
Islak bir battaniye
gibi durma orada.
Bahse girerim
patronun önünde durup ayaklarına baktın.
seni korkak!
Cevap ver bana!
Ne diyebilirim?
Tanrım, inanılmazsın.
Gidip senin için
çalışmamı ister misin?
Senin için ceset mi arayayım?
Ne kadar süre
dayanacağını sanıyorsun?
Şunun haline bak!
Sana birşey diyeyim:
Eğer paralı bir adam bulursam beni bir
daha göremeyeceksin.
Hayatımın en iyi
yıllarını seninle bu delikte
harcamayacağım!
- Kes şunu!
- Hayır, hepsi bu değil!
Her şey bitti!
Sanırım hayatımın en
iyi yıllarını sana feda etmeyeceğimi
anlıyorsun.
"Arkadaşımız"ı
da alıyorum, senden son bir hediye olarak.
Hoşçakal, B.
Bilet.
Üç bira.
Cips ve fıstık.
Film başladı mı?
On dakika önce.
Bilet ve bir bira.
Dokuz elli.
Hiç bacaklarımın
arasında böyle korkunç bir domuz olmamıştı.
İğrenç kokuyordu ve köpek stili yapmak istedi.
Yaşlı piç!
Ne gülüyorsun?
Yarın geri gelirse, beni
burada bulamayacak!
Evet, eğer özel bir
şey yapmak istiyorsan, bana uyar ama
sana pahalıya patlar.
Evet, şurada
yapabiliriz eğer istersen.
İşte, bu.
Tamam, içeri kay!
Ne var?
Kaldıramıyor musun?
Hadi, tekrar dene.
Yanlış olan bir şey
var.
Bana gülme, seni a.cık!
« Prev Post
Next Post »