Print Friendly and PDF

Translate

Şeytanın Sanatı 2 (2005) Long khong

|


100 dk

Yönetmen:Pasith Buranajan, Kongkiat Khomsiri, Isara Nadee

Senaryo:Kongkiat Khomsiri, Yosapong Polsap, Art Thamtrakul

Ülke:Tayland

Tür:Fantastik, Korku, Gizem

Vizyon Tarihi:01 Aralık 2005 (Tayland)

Dil:Tayca

Müzik:Wutichai Praiwan

Nam-ı Diğer:Art of the Devil 2

Oyuncular

Napakpapha Nakprasitte

Hataiwan Ngamsukonpusit

Akarin Siwapornpitak

Chanida Suriyakompon

Namo Tongkumnerd

Devam Filmleri

2004 - Şeytanın Sanatı(1,356)4.8

2005 - Şeytanın Sanatı 2(1,380)5.9

2008 - Long khong 2(471)5.6

Özet

Bayan Panor,hayatı üzerindeki kontrolünü yitirmeye başlar.Hintli bir büyücü iyileşmesi için 'insan eti diyeti' önerdiğinde Byan Panor, büyünün en karanlık ve en derin köşelerine dalar.İntikam almak için artık kadere meydan okumaya başlar.

Altyazı

Bayan Sulee'nin evi ne cehennemde!

  Burası dediler.

  Bayan!

  Bayan.

  Bayan açın kapıyı.

  Acele edin!

  İçeri girin.

  Lütfen.

  Yardımınıza ihtiyacımız var!

  Merak etme, sana yardım edeceğim.

  Sakin ol biraz.

  Bu ne?

  Kamboçya laneti.

  Al şunu.

  İnsanlar stresli durumdayken, beyinleri daha   fazla çalışır.

  Bunun ardından meydana   gelen şey, düzensizliktir.

  Belirtileri ise; çeşitli baş ağrıları ve basit şeylere   karşı tepkiler göstermektir.

  Aynı zamanda endişeli insanların avuç   içleri terli olur ve kolayca dikkatleri dağılır.

  Eğer bu kişiler tedavi edilmezse   intihar etmeleri muhtemeldir.

  Tamam, bugünlük bu kadar.

  Ev ödevlerinizi yapmayı sakın unutmayın.

  Evet şimdi çıkabilirsiniz, bir dahaki derse   kaldığımız yerden devam edeceğiz.

  Siz!

  Birbirinizle konuşacaksanız   bunu dışarıda yapın tamam mı?

  Burada bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz   anladınız mı?

  Alo?

  Sen misin?

  Ne oldu?

  Boşversene.

  Biliyorsun tüm gün boş değilim.

  Çalışmam gereken bir sürü ders var.

  Ve   yorgunum.

  Hoşça kal.

  Senin sorunun ne?

  Sürpriz!

  Mutlu yıllar sana!

  Sadece şakaydı!

  Ciddi misin?

  Şaka öylemi?

  Demek şaka.

  Dur.

  Kim, uzun zamandır arkadaşız.

  Senden çok   hoşlanıyorum.

  Bunu sen de biliyorsun.

  Yani, sence biz, biraz daha  yakınlaşamaz mıyız?

  Şimdilik böylesi çok güzel.

  Alo?

  Alo?

  Pav, bu sana.

  Efendim?

  Merhaba Ta!

  Naber?

  Ne zamandır görüşemiyoruz.

  Yarın ne yapıyorsun?

  Bir ara mutlaka görüşelim.

  Ne, burası çok gürültülü.

  Tamam şimdi iyi.

  Demek herkes geliyor öyle mi?

  Mezun olduğumuzdan beri Ta'yı görmedim.

  Evet eski günlerdeki gibi takılabiliriz.

  Neden mi gidiyorum?

  Söyledim ya!

  Arkadaşlarımla seyahate çıkıyoruz!

  Bunda   büyütecek ne var ki?

  Saçmalama.

  Hepsi de iyi çocuklar.

  Hoşça kal!

  Kimdi o?

  - Hiç kimse.

  Hadi gidelim.

  Hey, sıraya geç.

  Önce bayanlar.

  Hey, bana ha!

  Çekil dedim.

  Okul mezuniyetimizin üstünden iki yıl geçmişti.

  Bu arada, hepimiz oldukça değişmiştik.

  Bir grup öğrenciden yetişkin bireylere.

  Ama sanki, tren ilerlerken, eski anılar da   yavaş yavaş önümüzde belirmeye başlıyorlardı.

  Hayat aşılacak yollarla dolu sanırım.

  Ve her kavşak geleceğimizi de bizler belirliyoruz  Tıpkı trenin makas değiştirişi gibi.

  Rayların bizi götüreceği yer   önceden belirlenmiş midir acaba?

  Seçeceğimiz yol geleceğimizi nasıl şekillendirir?

  Bence geçmişimiz, bizi biz yapan asıl şeydir.

  Ve geçmişe dönüp düşündüğümde, buna   daha çok inanıyorum.

  Bütün yaşadıklarımız.

  İKİ YIL ÖNCE İKİ YIL ÖNCE

Kim?

  Bunu hemen okuyacağım.

  Gitsem iyi olur.

  Gel buraya, seni Kazanova.

  Demek hep bu yüzden gecikiyorsun   fıstıklara asılıyorsun ha?

  Seni üçkağıtçı.

  Devam et kaptan!

  Ver de bir bakalım hadi.

  Saçmalamayın.

  Tatlı çocuk ama.

  Aynı zamanda çok da iyi bir sporcu.

  Dikkat et Kim, bak yine karşımıza çıktı.

  İyi gidiyor.

  Evet, çok hızlılar, her yerde   çocuklar var.

  Al, işte.

  Evet, bir bakalım.

  İçer misin?

  Hayır.

  Öğretmenin hoşuna gitmez.

  Bir tane daha uzatsana.

  Hey Go!

  Ne yapıyorsun!

  Dikkat et hepsini yakacaksın.

  Aptal   İşin gücün saçmalık.

  Biraz ateşten zarar gelmez.

  Yok ya!

  Aptal.

  Yavrum.

  Kes şunu.

  Al.

  Her şey tıpkı eskisi gibi.

  Burnuma harika kokular geliyor.

  Şuraya bakın.

  Hadi çocuklar yumulun.

  Nasıl gidiyor   bakalım çocuklar?

  Neredeyse bitirdik.

  Bakabilir miyim?

  Aferin Kim, İngilizceni iyice ilerletmişsin.

  Sen neden yemiyorsun tatlım?

  Mango turşumdan yemeden gidersen, gerçekten   çok şey kaçırırsın ona göre.

  Hadi bir tadına bak.

  Teşekkürler.

  Anne, bin baht versene.

  Ben birazdan gelirim çocuklar.

  Gerçekten iyi bir öğretmen   Herkese karşı çok iyi niyetli davranıyor.

  Nong annesinin oğlu.

  Ama Ta, babasının.

  Ama bu evin reisi, yine de annesi.

  Kafama kim vurdu?

  Yarışa var mısınız?

  Hadi!

  Ta babasının oğlu dediğinde Go ne demek istedi?

  Ta Pravet'in oğlu.

  Adam bayan Panor'a Ta'nın   gerçek annesi öldükten sonra aşık oldu.

  Bayan Panor da Nong'u doğurdu.

  Babasını ondan daha çok seviyor.

  Sen de   fark etmişsindir, derslerinde çok iyi  Babasının hatırı için.

  Hey sonra görüşürüz.

  Sıkı tutun.

  Kim, Kim  Geldik.

  Merhaba, merhaba  Naber?

  Naber dostum?

  Hoş geldiniz.

  - Merhaba, bizi   özledin mi?

  Hoş geldiniz.

  - Merhaba Ta.

  Hepinizi özledim çocuklar.

  Biz de seni özledik.

  Merhaba.

  Baban için çok üzüldüm.

  Sen iyi misin?

  İyiyim, ya sen?

  Seni görmeyeli çok oldu Kim iyi misin?

  İyiyim.

  Hey.

  Hadi.

  Burada dikilip duracak mıyız?

  Hadi gidelim çocuklar, hadi yürüyün.

  Hey, Nut'a baksana.

  Harika vücudu var   değil mi?

  Bence muhteşem.

  Onun içine   girmek için neler yapmazdım.

  Tamam peki   paylaşırız.

  Oldu mu?

  Ta bu hikaye nedir?

  Bize anlatacak mısın?

  Siz mezun olduktan sonra, annem çok   sorun yaşadı.

  Aslında, daha eve yeni döndüm.

  Yeni mi?

  Neredeydin peki?

  Disiplin okulunda.

  Nong'a da yardım edemedim  Sonunda boğularak öldü.

  Herkes beni suçladı   sonra babam kendini vurdu.

  Beni daha yeni bıraktılar.

  Ben de babamın   cenazesiyle ilgilendim.

  Bunlar geçmişte kaldı artık.

  Bence, unutsan iyi olur.

  Çocuklar.

  Neden bunları Ta'nın evinde   konuşmuyoruz?

  Burası çok sıcak.

  Gidelim Nut.

  Bakın.

  Orada bir şeyler oluyor!

  Şuraya bakın.

  Dur, rahat dur!

  Go, Nong'un yanından ayrılma.

  Yere yat!

  Yat diyorum sana.

  O serserileri tanıyor musun?

  Hayır.

  Bu dayağı ölene kadar unutma.

  Ne yaptığını sanıyorsun sen?

  Ben sana   bunları yapmayı mı öğrettim?

  Cevap ver.

  Sen de tıpkı baban gibisin.

  Babamı   karıştırma, onun bunla ilgisi yok.

  Sesini yükseltmeye nasıl cesaret edersin?

  İyi bir   dersi hak ediyorsun sen.

  Terbiyesiz.

  Sen  Ta, bu kadar yeter, şimdi çık dışarı hemen.

  Defol.

  Ne cüretle bana karşı gelirsin?

  Seni   beş para etmez piç kurusu.

  Aptal.

  Biraz sakin olmalısın.

  Neden ondan bu kadar   çok nefret ediyorsun?

  Kendin için değilse bile, en azından benim   için iyi davran.

  Zamanla her şey düzelecektir.

  Unutma, Nong'u da düşünmeliyiz.

  Hem, şu anda başka bir şey yapamayız.

  Nong'u her zaman kollaman gerek.

  Vay!

  Bu harika be çok güzel olmuş.

  Şuna baksanıza.

  Sakin ol.

  Sakin ol.

  Gördünüz mü?

  Bu işin en iyisidir.

  Herkes   böyle söylüyor.

  En iyi malzemeleri kullanır.

  Söylediklerine göre, bunlar Kamboçya'dan geliyormuş.

  Önce sen Go.

  Gidelim.

  Hadi herkes.

  Şerefe.

  - Şerefe.

  Benim öğrencim olmayanlar hemen dışarı.

  Şimdi de içmeyi mi öğreniyorsunuz?

  Koç biz  Kapa çeneni!

  Kim konuş dedi?

  Senin numaran kaçtı?

  Bir bakayım.

  Kabadayılık mı ediyorsun?

  Öyle mi, ya sen, ya sen?

  Kendinizi ne sanıyorsunuz?

  Ona inanıyor musun yani?

  Her gün bir sorun   çıkartıyor.

  Disipline verildiklerini unuttun mu?

  Bana mı inanıyorsun yoksa ona mı kara versen iyi olur.

  Bu böyle devam edemez.

  Anladın mı beni?

  Böyle devam edemez.

  Ta, sana defalarca söyledim, anneni   kötülemeyeceksin dedim.

  Ama onları gördüm.

  Lafına dikkat et.

  Baba.

  Nasıl olsa o odayı temizlemek zorundayız.

  O kamerayı alalım ve bir işe yarasın.

  İyi fikir.

  - Dinle beni.

  Eğer bunu başarabilirsek   hem koç hem de Panor'un, işleri biter.

  Bunu istemez misin?

  Kim var orada?

  Acele edin, gidelim.

  Hala ne duruyorsun?

  Git hemen buradan.

  Bırak beni.

  Hepiniz biliyorsunuz, daha yeni ceza aldınız.

  Ve şimdi de, okul malzemesi çalıyorsunuz.

  Sizi polise vermem lazım.

  Koç, size yalvarırım bizi polise vermeyin.

  Karşılığında ne alacağım peki?

  Söylesene.

  Hayır.

  Lütfen durun.

  Yalvarıyorum.

  Yalvarırım.

  Çabuk.

  Hadi gidelim.

  Durun!

  Okul eşyasını çalmaktan başka   saldırıdan da ceza alacaksınız.

  Hapse mi gitmek istiyorsunuz?

  Peki   ya sen?

  Ne yapıyorsun?

  Ama merak etmeyin, burada hepinizi   kurtaracak bir şey var.

  Seni pislik herif.

  Dur!

  Ona sakın dokunma, sana söylüyorum!

  Seni pislik!

  Duyuyor musun?

  Yapma diyorum sana.

 " Bırak beni.

  Yapma diyorum sana pislik.

  Seni geberteceğim.

  Lanet olsun!

  Pislik.

  Hayır.

  İyi düşündünüz mü?

  Söyleyin.

  Bunun dönüşü   yoktur, bir kaplanın arkasında gitmeye benzer.

  Ne zaman dönüp ısıracağını bilemezsin.

  Hepinizi   uyarıyorum.

  Bu yola çıktın mı, ömrünün   sonuna kadar, geri dönüşü yoktur anladınız mı?

  Asla.

  Kararınızı verin.

  Kişisel eşyaları gerekecek.

  Bunları getirebilirseniz   gerekeni yaparım.

  Yeni çekilmiş bir  fotoğrafını getirmeniz gerek.

  Yeni olmalı.

  Ayrıca  çok kullandığı bir eşyasını.

  Ve bir de son olarak   bastığı yeri.

  Bunları getirebilirseniz sorun kalmaz.

  Şimdi, sakın gözlerinizi açmayın.

  İyi günler.

  Size de.

  Buranın yemekleri çok güzel.

  Hep buradan yerim.

  Çocuklar.

  Koça olanları duydunuz mu?

  Kes şunu.

  Daha kaç kere söyleyeceğim?

  Bu konuda daha fazla konuşma.

  Ta'yı gören var mı?

  Neler oluyor?

  Hey, nereye gidiyorlar?

  Hadi gelin bakalım.

  Hadi çabuk olun çocuklar.

  Hey, açın şu kapıyı hemen.

  Neler oluyor?

  Çabuk hadi.

  Şimdi istediğiniz oldu mu?

  Ta Ta!

  Daha sonra ne oldu?

  Ne demek istiyorsun?

  Anneni diyorum.

  Babanın cenazesine gitmedi mi?

  Daha sonra ne oldu?

  Bize her şeyi anlatsana.

  Annenle aranız düzelmedi mi?

  Ben kendi   hayatımı o da kendininkini yaşadı.

  Hepsi bu.

  Zaten fazla konuşmuyoruz.

  Böylesi daha iyi.

  Gel Kim.

  Dikkat et.

  Kişi başı elli'ydi değil mi?

  Evet.

  Elli baht.

  İşte buyurun.

  İyi günler.

  Bu babaannem.

  Kalabalıktan hoşlandığı   pek söylenemez.

  Gelin hadi.

  Buradan.

  Odanı hiç toplamaz mısın sen?

  - İyi böyle.

  Eşyalarınızı şimdilik buraya bırakın.

  Geliyorum.

  Ben burayı hazırlarken, tapınağı gezebilirsiniz.

  Tamam mı?

  - Tamam.

  Hadi gidelim.

  Yürü.

  Hadi Kim.

  Sence Panor bizi gördüğüne sevinecek   mi Pav?

  - Bundan pek emin değilim.

  Sizce akıl sağlığı yerine gelmiş midir?

  Ben   bundan da emin değilim doğrusu.

  Acele edin!

  Kıpırdayın!

  Daha çabuk hadi.

  Acele edin hadi.

  Biraz daha çabuk.

  Hocam, nasılsınız?

  İyi misiniz?

  Sence nasılım?

  Değişik mi görünüyorum?

  Hala çok güzelsiniz.

  Artık iyice yaşlandım.

  Bir şey mi oldu hocam?

  Amcam arıyor.

  Alo?

  Öğrencilerimin hepsi Bangkok'a taşındı.

  Orası nasıl?

  Okul nasıl gidiyor?

  Pav avukatlık okuyor hocam.

  Go ise   mühendislik.

  Bence çok başarılı olacak.

  Nut'la Tae de İngilizce bölümünde.

  Birlikte   Avustralya'ya gitmeyi düşünüyorlar.

  Her zaman çok konuşkan oldun.

  Sınıfın en   çalışkan ikinci öğrencisiydin.

  Hep böyle söylüyorlar.

  Ama birinci   olsaydım daha iyi olurdu tabii.

  Peki sen ne okuyorsun Kim?

  Ben tıp okuyorum.

  Gerçekten mi?

  Fazla korumacı olmuyor musun?

  Tamam   elimden geldiğince çabuk dönmeye   çalışacağım.

  Alo?

  Alo?

  Telefon buradan   çekmiyor.

  Sizinkiler çekiyor mu?

  Benimki de çekmiyor.

  Sadece tapınağın orada çeker.

  İstersen   oradan deneyebilirsin.

  Harika, şimdi ne yapacağım?

  Bu   kadar acil olan ne?

  Amcam aradı.

  Babam hastalanmış.

  Beni şu anda   istasyonda bekliyor.

  Hemen gitmem gerekiyor.

  Cidden mi?

  Gerçekten gitmen mi gerekiyor?

  Lütfen bana kızma.

  Gitmek zorundayım işte Tamam mı, kızma.

  Hadi ama kızma dedim sana.

  Ne manzara ama!

  Gelecek sefere   bize de haber verin!

  Kapa çeneni sen.

  Salak şey.

  Tamam.

  - İşiniz bitti mi?

  Hadi bitirin de gidelim!

  Evet çok doğru, hadi gerisini nerde?

  - Salak şey!

  Ne düşünüyorsun böyle?

  Yoksa Nut'un dilini mi?

  Sana uzatma dedim.

  - Ta'yı gören oldu mu?

  Hiçbir yerde bulamıyorum.

  Galiba, şu tarafa doğru gitmişti.

  Pav, bence o seninle Kim'i çekemiyor.

  Bence   bu meseleyi bir an önce halletmelisiniz.

  Ta, geleceğini hiç düşündün mü?

  Ben düşündüm.

  Gelecekte doktor olmaya   karar verdim.

  Bizimkiler çok mutlu oldu.

  Bunun için elimden   geleni yapmalıyım.

  Artık bu ilişkiyi   bitirmemiz gerekiyor.

  Bunun başka yolu yok.

  Kim!

  Anlayamıyorum!

  Senden ve başarılarından gurur duyuyorum.

  Ama neden ayrılmamız gerekiyor?

  Anlamıyorsun.

  Haklısın.

  Anlamıyorum.

  Neden ayrılmak zorundayız söylesene.

  Bu   çok anlamsız geliyor bana.

  Şimdi neden böyle   birden değiştin?

  Bırak beni!

  Canımı acıtıyorsun!

  Olanları ben başlatmadım!

  Bana nedenini   söylemek zorundasın.

  Söyle dedim.

  Bırak beni!

  - Bunu bilmek benim hakkım  Söyle.

  - Sana bırak dedim.

  Sadece benim için en iyi olanı seçiyorum   anlıyor musun?

  Bana göre değilsin!

  Bana göre değil!

  Lanet olsun!

  Pav, eğer sensen kızacağım ona göre.

  Pav, sen de garip bir ses duydun mu?

  Ne gibi?

  Burada bir şey yok.

  Rüzgardır.

  Kim.

  Eğer işin yoksa, seninle biraz   konuşmam lazım.

  Sana söyleyeceklerim var.

  Benim de sana.

  Bazen, bazen kendimi suçlu hissediyorum.

  Senin de gördüğün gibi Pav'la ben çıkıyoruz.

  Bu benim kararımdı.

  Pav'ın hatası değil.

  Eğer birisi hatalıysa, sadece benim.

  Anlıyor musun?

  Kim.

  Senden hep çok hoşlandım.

  Ama   sen benimle ilgilenmedin.

  Seni hiç   unutmadım.

  Seni hiç unutmadım Kim.

  Lütfen yine başlama.

  Geçmişi unut.

  Her şey çok geride kaldı.

  Hadi şimdi   eve dönelim.

  Hepsi nereye gitmiş olabilir?

  Buz gibi!

  Harikaydı!

  Bir daha yapalım!

  Evet, harikaydı!

  Bizi çok korkuttunuz.

  Yapma.

  Bunu hakkettin.

  Su çok güzel.

  Suda bir şey var.

  - Ne?

  Ne oldu?

  - Suyun altında bir şey var!

  Bir şey yok, burada sadece biz varız.

  Ta, sakın babaannen dalgıçlığa   başlamış olmasın?

  - Hadi be!

  İyi güldük ama.

  Biliyor musunuz, aradan iki yıl geçti ama   her şey, yine eskisi gibi.

  Hayır çok şey değişti.

  Hiçbir şey eskisi gibi   değil.

  Onu gördüm.

  Sen neden söz ediyorsun Go?

  Go, ne gördün?

  Göğüsler!

  Büyümüşler!

  Kes şunu.

  Sen tam bir sapıksın.

  Hey Tae.

  Bir kere dokunabilir miyim?

  Bunu ancak rüyanda görürsün.

  Ne pişiriyorsunuz hocam?

  Baharatlı et suyu güzel görünüyor.

  Çok güzel kokular geliyor.

  - İsterseniz   bütün tencereyi alabilirsiniz.

  Alın hadi.

  Şurada da balık buğulama var.

  Hadi.

  Gelin sofrayı kuralım.

  Açlıktan   ölüyorum.

  Pisicik.

  Bizimle mi yemek istiyorsun?

  Bizimle yemeyecek misiniz hocam?

  Hayır   siz yiyin.

  Ben yedim.

  Meditasyon yapıp   dua etmem gerekiyor.

  Bir şey mi oldu hocam?

  Sizi gördükçe, yine geçmişe dönüp   öğretmen olmak istiyorum.

  Miyav, pisi pisi.

  Neredesin?

  Gel ve yemeğini ye.

  Buraya bırakıyorum.

  Kim!

  Büyükanne!

  Büyükanne.

  Bunu yiyemezsin!

  Bırak   onu büyükanne.

  Beni rahat bırakın!

  Açım!

  Aç!

  Çocuklar, yardım edin bana.

  Hadi büyükanne uyuman gerek.

  Açım!

  Uyuyamam.

  Biraz uyuman lazım.

  Seni götüreyim hadi.

  Ama açlıktan ölüyorum.

  Uyuyamam.

  Açım!

  Büyükannen nasıl?

  Merak etmeyin.

  Sadece bunadı.

  Önemli değil.

  Elimizden bir şey gelmiyor.

  Yavaş ol biraz.

  Söylesene, çok   mu korktun?

  Korkmak mı?

  Ben hiçbir şeyden korkmam.

  Ama ben korktum.

  Bu geceden beri   burada ilginç şeyler oluyor.

  Bugün evimizde misafirlerimiz var.

  Onlara   güzel giyinmek zorundayım.

  Bu senin için   de geçerli.

  Temizlenmen gerekiyor.

  Üç Gözlü   tanrı ile olabilirdin.

  Senin için hala endişeleniyorum.

  Bunu senin iyiliğin için yapıyorum.

  Üç Gözlü   tanrı'ya git.

  Ancak bu şekilde, arınabilirsin  Anne şimdi seni temizlemek zorunda.

  Tertemiz   olacaksın.

  Bu içindeki her şeyi arındıracak.

  Saflığa   kavuşacaksın.

  Bizim elimizden başka bir şey gelmez.

  Dualarımızı ettik.

  Hadi gidelim, karnımızı   doyuralım.

  Çok güzel olmuş.

  Harika!

  Ayılaşma Go.

  Kaşığı kullan.

  - Ne yapayım.

   açlıktan ölüyorum.

  Tahta zeminin gıcırtısı.

  Bir şey yok.

  Go!

  İğrençsin!

  Ne oldu?

  Alt tarafı geğirdim   işte böyle.

  Al sana.

  Geri zekalı piç!

  Sen iğrenç bir yaratıksın!

  Tae, ne biçim konuşuyorsun?

  Ne oldu?

  Ne dedim ki?

  Ne söyledim?

  Ben bir şey söylemedim.

  Tavuk çorbası güzelmiş.

  - Evet çok lezzetli.

  Tuzu versene.

  - Biraz da şundan denesenize.

  Kurt gibi acıkmışım.

  Gördüklerimin doğru olmadığını söyleyin bana.

  Ta üvey annenin deli olmadığından   emin misin?

  Ta nerde o söyle bize.

  Ben aşağıya iniyorum.

  Belki oradadır.

  Kim?

  Hey Kim!

  Kim!

  Uyan Kim!

  Ona ne oldu?

  Kim!

  Kim!

  Çocuklar şuna bakın.

  Bütün bunları neden yapıyor?

  Bay Pan'ın o gün dediklerini hatırlıyor   musunuz?

  - Bir insanın etini yediğinizde   onun gücünü kazanırsınız.

  Bunu neden yaptı, geçmişi unutmadığı için mi?

  Bence, kanıt için videoya çekmeliyiz.

  Haklısın.

  Yoksa asla inanmazlar.

  İyi fikir.

  Başka yolu yok, bunu yapmamız gerek.

  Ama suç işlemiş olacağız.

  Çok dikkatli olmalıyız.

  Bence yapalım.

  Çok iyi fikir.

  Bir düşünsenize   bir taşla iki kuş.

  Yapalım hadi.

  Pekala.

  Şimdi söyleyin bakalım.

  Verdiğim   ödevleri yaptınız mı?

  Ta.

  Annen intikam istiyor olabilir mi?

  Bence   o, çok tuhaf davranıyor.

  Sana söyledim ya, neler oldu bilmiyorum.

  İki senedir burada değildim.

  Tae bir şey mi oldu?

  Neyin var Tae?

  Tae neler oluyor?

  Sakin ol Tae!

  Tae neyin var?

  Pav, onu hemen dışarı çıkaralım!

  Lütfen!

  Hadi gidelim!

  Tae!

  Bakın.

  Orada biri var.

  Yardım edin, buradayız.

  İmdat!

  Buradayız!

  Nereye gitti?

  İşte geliyor.

  Hey buradayız!

  Bu tarafa!

  İmdat!

  Bu tarafa!

  Buraya!

  Bakın, bakın orada!

  Uzak dur!

  Hey!

  Dikkat edin!

  Kim!

  Kim!

  Beni terk edeceksin?

  Öyle mi?

  Bence yapamayacaksın.

  Eğer yürüyemezsen,  beni terk edemezsin öyle değil mi?

  Ne dersin?

  Kim.

  Kim, iyi misin?

  Acele et!

  Çek hadi.

  İyi misin?

  Kim.

  İyi misin Kim?

  Hadi sıkı tutun.

  İyi mi o?

  İyi misin Kim?

  Ta, bir şey gördüm.

  Kim?

  Babamın silahı.

  Kim.

  Burada olduğunu, nerden biliyordun?

  Bilmiyorum.

  Babanın elinden düştüğünü ve   oraya kaydığını gördüm.

  Ne oldu?

  Orada birisi var!

  Lanet olsun!

  Bu nasıl olur?

  Anlayamıyorum.

  Onun cenazesine gitmedik mi?

  Neler dönüyor burada?

  Galiba kandırıldık.

  Tae.

  Şimdi ne görüyorsun?

  Neler oluyor?

  Lanet olsun.

  Onu kutsal odaya götürelim hadi.

  Hadi, acele edin!

  Çabuk!

  Tae.

  Sakin ol.

  Sakin ol Tae.

  Gel hadi.

  Bırakın beni!

  Gel hadi.

  Bırakın beni!

  Bırakın diyorum!

  Tae.

  Pav.

  Kim!

  Pav.

  Yardım et bana!

  Kim!

  Kim!

  Lütfen yardım et!

  Kim!

  Kim!

  Çıkarın beni!

  Kapıyı açın!

  Kim!

  Çıkarın beni burada!

  Çıkarın beni burada   birileri var.

  Kim!

  Odaya başka bir  giriş olduğunu unutmuşum.

  Kim!

  Geçti Kim.

  Güvendesin.

  Burada kalırsak, güvende oluruz.

  Şimdi söyleyin bakalım.

  Aranızda en zeki kim?

   Size gereken bütün dersleri öğreteceğim.

  Kim?

  Sen mi?

  Yoksa sen mi?

  Lütfen yardım et.

  Ölmek istemiyorum.

  İtiraf ediyorum.

  Ben hatalıydım.

  Ama ölmek   istemiyorum.

  Sakin ol Tae.

  Karışmamalıydım.

  Burnumu sokmamalıydım!

  Tae sakin ol.

  Tae!

  Tae sakin ol biraz, bu hiçbir şeye yaramaz.

  Yaptıklarımızın cezasını çekiyoruz.

  Yaptıklarımızın cezasını çekiyoruz.

  Kapa çeneni!

  Ağlayıp durma!

  Bundan kurtulmanın bir yolunu   bulmalıyız.

  Bir de seninle uğraşamayız.

  Asıl sen kapa çeneni.

  Benimle uğraşmandan bıktım.

  Neden benimle uğraşıyorsun?

  Neden   söylesene.

  Cehenneme kadar yolun var.

  Önce sen.

  Anladın mı?

  Anladın mı?

  Sana kapa çeneni diyorum tamam mı?

  Tae!

  Susmayacağım.

  Kes dedim, kapa çeneni   diyorum sana!

  Bırakın beni, bırakın beni diyorum!

  İkiniz de benden uzak durun!

  Eğer sizinle   tanışmasaydım, şimdi bu pisliğin içinde   olmazdım.

  Tae!

  Kes diyorum!

  - Yoksa ne yaparsın?

  Ne   yaparsın?

  O videoyu çekerken de böyle   konuşuyor muydun?

  O zaman da böyle   konuşuyor muydun?

  - Sana kapa çeneni diyorum!

  Söylesene, söylesene!

  - Yeter artık!

  Yeter dedim!

  Şimdi susacak mısınız?

  O olaydan bir daha bahsetmeyeceğiz.

  Şimdi   bununla uğraşamayız.

  Tae, beni dinle!

  Hepimiz, korkmuş durumdayız.

  Şimdi yapmamız gereken, biraz sakin olmak.

  Anladın mı?

  Sakin olalım.

  Hadi hepimiz dua edelim.

  Buda, bizi koruyacaktır.

  Tae, neye gülüyorsun sen?

  Ne diye dua ediyorsunuz.

  Sizin gibileri   hiçbir şey koruyamaz!

  Tae.

  Senin sorunun ne?

  Kes şunu artık!

    Duyuyor musun?

  Pav, vur onu!

  O artık Tae değil!

  Por!

  Yapma!

  Onu vuramazsın.

  Yapma.

  Ateş et!

  Vur onu!

  Vur dedim!

  Go, yapma   sakın.

  Ne cüretle bana sesini yükseltirsin!

  Go!

  Demek öyle!

  Sen ve senin boş boğazın!

  İşte sana konuşma fırsatı!

  Neden konuşmuyorsun?

  Go!

  Neyin var Go?

  Cevap ver.

  Beni duyuyor   musun?

  Lanet olsun Go!

  Kendine gel!

  Kendine gel!

  Hey Go, Go!

  Uyan Tae!

  Tae, uyan hadi.

  Hey!

  Go!

  Go!

  Go!

  Go!

  Hayır!

  Go!

  Go!

  Go!

  Go!

  Şimdi ne yapacağız peki?

  Bunu yapanın o olduğu kesin.

  Bize büyü yapıyor   eminim.

  O zaman, biz de onunla savaşacağız  Başka çaremiz yok.

  Pav, yani sen şimdi bizim  Evet intikam sırası bizde!

  - Hayır.

  Ben hiç   bir yere gitmiyorum.

  Gitmiyorum.

  Kim, sen ona göz kulak ol.

  - Ben burada   kalıyorum.

  Ta, sen benimle geliyorsun.

  Durun!

  Dikkatli olun!

  İkiniz de.

  Kim, beni yalnız bırakma.

  Her yerdeler!

  Onları görmek istemiyorum!

  Tae.

  Ne görüyorsun?

  Kimi görüyorsun   söylesene?

  Tae kimi görüyorsun diyorum.

  Nerdeler?

  Kimi görüyorsun söylesene, hadi söyle bana.

  Tae, neler oluyor, beni korkutuyorsun.

  Neredeler Tae?

  Tae!

  Nereye gidiyorsun Tae?

  Hadi.

  Tae!

  Neredesin Tae?

  Tae, nerdesin?

  Kim?

  Ta, beni bekle.

  Ta.

  Ortaya çık.

  Göster kendini!

  Kim!

  Kim!

  İyi misin Kim?

  Merak etme.

  Seni çıkaracağım.

  Gel hadi.

  Sakin ol.

  Biraz acıyacak!

  Otur biraz.

  Ta.

  Sen git ve Pav'ı bul.

  Ben daha fazla   yürüyemem.

  Yalnız kalabileceğine emin misin?

  Uzak durun!

  Uzak durun benden!

  Bırakın beni!

  Uzak durun benden.

  Gidin bırakın beni.

  Uzak durun gidin.

  Buraya gel Tae.

  Tae yanıma gel hadi.

  Tamam Tae geçti.

  Buradayım.

  Hadi Tae, bu tarafa gel hadi.

  Uzak durun benden!

  Tae neyin var, benim.

  Gel hadi, nereye gidiyorsun?

  Uzak durun!

  Tae, benim.

  Yaklaşma, uzak dur benden!

  Tae.

  Gelme!

  Gelmeyin gidin bırakın.

  Sizi bir daha göremeyeceğim Asla görmeyeceğim.

  Asla görmeyeceğim.

  Tae.

  Ne yapıyorsun?

  Tae!

  Artık sizi görmüyorum!

  Göremiyorum!

  Tae ne yapıyorsun, yapma lütfen, Tae.

  Tae!

  Tae?

  Kim!

  Kim!

  Kim!

  Otur şöyle.

  Yanındayım Kim.

  Merak etme.

  Yanındayım.

  Beni bir daha bırakmayacaksın değil mi?

  Pav, ne yapıyorsun sen?

  Ne o?

  Bana silah mı doğrultuyorsun sen?

  Ne o?

  Bana silah mı doğrultuyorsun sen?

  Beni vurabileceğini mi düşünüyorsun?

  Pav yapma lütfen!

  Vur beni!

  Ateş et!

  Sana vur dedim!

  Çek tetiği!

  Pav hayır!

  Önümden çekil.

  Onu vuracağım!

  Kafayı mı yedin?

  Çekil oradan!

  Çekil!

  Delirdin mi?

  Demek itiraf etmek istemiyorsun, öyle mi?

  Nereye gittiğini sanıyorsun?

  Neden gerçeği söylemiyorsun?

  Beni   seviyorsun öyle değil mi Pav?

   seviyorsun öyle değil mi Pav?

  Hala itiraf etmeyecek misin?

  Bu senin son şansın olabilir.

  Bundan emin misin?

  Talipleri ne kadar çokmuş.

  Ta, üvey anneni koçla birlikte gördüm  Ta, üvey anneni koçla birlikte gördüm   Spor salonundalardı.

  İşkence görmesini istiyorum!

  Bana yardım etmelisiniz.

  Başka kimden   yardım isteyeceğimi bilmiyorum.

  Bakın Bayan Panor.

  Bu beladan   kurtulabilmenin yalnızca bir yolu vardır.

  Size büyü yaptıranların etinden yemeniz  Size büyü yaptıranların etinden yemeniz   gerekiyor başka yolu yok.

  Ama bu sizi   akıl hastası yapabilir.

  Onların bütün güçleri, .

   sizin damarlarınızda toplanacaktır.

  Şimdi bir şey hatırlıyor musun bari?

  Ama sakın korkma.

  Korkma Pav.

  Geçmişin ne kadar kirli olsa da, ben onu  Geçmişin ne kadar kirli olsa da, ben onu   temizleyeceğim.

  İşte.

  Zamanı geldi.

  İşte.

  Zamanı geldi.

  Lütfen hocam!

  Bana zarar vermeyin!

  Her şeyi itiraf edeceğim.

  Her şeyi ben yaptım.

  Videoya çekmeleri için ben cesaretlendirdim.

  Size büyü yaptıran da bendim.

  Bunu size yapmamam gerekirdi!

  Sizi o şekilde   düşünmemeliydim.

  Lütfen.

  Gitmeme izin verin!

  Lütfen!

  Pav.

  Kim?

  Sen misin?

  Bütün bunlar doğru mu?

  Bütün bunlar doğru mu?

  Böyle bir şeyi nasıl yaparsın?

  Kim.

  Yardım et lütfen!

  Kim, hata ettim kabul ediyorum.

  Beni sonsuza kadar sevmeni istedim.

  Bu kadar zalim olabileceğini asla   düşünemezdim.

  Asla.

  Ta!

  Beni bu şekilde bırakma!

  O senin  Ta!

  Beni bu şekilde bırakma!

  O senin   olabilir!

  Ama beni burada bırakma!

  .

  Lütfen Ta!

  Buradan hemen gidelim Ta.

  Ta!

  Beni bu şekilde bırakamazsın.

  Ta, geri   gel Ta!

  Beni böyle bırakma.

  Geri dön Ta!

  Ölmene bu kadar kolay izin vermeyeceğim tatlım.

  Lütfen!

  Bırakın beni gideyim.

  Lütfen!

  Bırakın!

  Bırakın beni!

  Lütfen!

  Lütfen!

  Yalvarırım!

  Bırakın gideyim!

  Lütfen!

  Bırakın.

  Bırakın beni.

  Lütfen.

  Bırakın beni.

  Bırakın.

  Lütfen.

  Bırakın beni.

  Bırakın.

  Hocam.

  Lütfen canımı yakmayın.

  Hocam, yalvarırım bırakın.

  Hocam, yalvarırım bırakın.

  Lütfen hocam.

  Bırakın gideyim, bırakın.

  Yüzümü görsen iyi olur.

  Birazdan Üç Gözlü   tanrı'yı ziyaret edeceksin.

  Ama önce seni   temizlemem gerekiyor.

  Endişelenme.

  Bu seni yatıştırır.

  Seni baştan aşağı   temizlemenin zamanı geldi.

  Ta.

  Sen git.

  Ben devam edemeyeceğim.

  Hayır Kim.

  Seni asla bırakmam.

  Ne yani?

  Hiçbir şey yapmayacak   mısınız?

  Pekala.

  Alo?

  Alo?

  Nut, orda mısın?

  Sen de kimsin?

  Öyle kolay ölmene izin vermeyeceğim!

  Seni   Üç Gözlü tanrı'ya gönderiyorum.

  Uyan!

  Uyan!

  Uyan diyorum sana!

  Yeterince temizlendin.

  Artık seni onun   huzuruna yolluyorum.

  Olduğun yerde kal!

  Elindekini yere bırak.

  Onu üç gözlü Tanrı' ya gönderiyorum.

  Ateş!

  Çekilin.

  Yoldan çekilin!

  İzin verin!

  Geçelim!

  Çekilin.

  İzin verin!

  Yolu açın çekilin.

  - Acele edin.

  Çekilin.

  İzin verin!

  Dayan Kim!

  Hadi çabuk, acele edin!

  Hayatımız boyunca seçimler yapıyoruz.

  Bazen  yaptığımız bu seçimlerin ileride neler getireceğini   bilemeyiz.

  Ama bazen hiçbir şeyi kontrol   edemeyiz.

  Hayat bizi bir yere sürükler.

  Ta ile   yollarımız ayrılmıştı.

  Ama, sonunda kader bizi   yeniden birleştirdi.

  Bunun olacağını asla tahmin edemezdim.

  Hayatın neler getireceğini asla   bilemiyoruz.

  Kötülük de iyilik de etrafımızda   Artık çok daha iyiyim.

  Kendimi toparlıyorum.

  Hayat kaldığı yerden devam ediyor.

  Ve önümüze   yine pek çok seçimler getiriyor.

  Olanları unutmaya   çalışıyorum.

  Bu hiç de kolay   olmayacak.

  İyice dinlen!

  Dinleniyorum.

  Bak sana neler getirdik.

  Sağol anne.

  Geldiğin için sağol Ta.

  Ta, ne dersin, bir kere daha deneyebilir miyiz?

  Şu an olay yerine gelmiş bulunuyoruz.

  Polis Bayan   Panor'un evini araştırıyor.

  Bir zamanlar çok   iyi bir öğretmen olan bu kadın sonradan aklını   yitirerek kendine kurbanlar aramaya ve onları   üç gözlü tanrıya adamaya başlamış.

  Kendisine   ait olan arazide pek çok işçinin cesedi bulundu.

  Öldürülmeden önce işkence gördükleri   bilgisi veriliyor.

  - Kim.

  Sana söylemem   gereken bir şey var.

  Ayrıca kocası olan bay Pravet'in cesedi de   bulunanlar arasında.

  Sana okulum hakkında   yalan söyledim.

  Polis ayrıca küçük oğlunun da cesedini nehirde   bulmayı başardı.

  Ben oraya hiç gitmedim.

  Ayrıca kayıp öğrenciler Nut, Tae, Pav ve   Ko'nun cesetlerine de ulaşıldı.

  Sana daha   önce söylemedim.

  Çünkü anlayamazdın.

  Ve bulunan son ceset nehirden çıkarılan   üvey oğul, Ta'ya aitti.

  Bunlar artık geçmişte kaldı.

  Bence bunları unutmalısın.

  Teşekkürler.

  Tamam, ben süpürmene yardım ederim.

  Bence böyle daha iyi.

  Bana bakın, eğer birbirinizle konuşacaksanız   bunu dışarıda yapın!

  Burada bir şeyler   öğrenmeye çalışıyoruz.

  Gördüklerimi görmeni istiyorum.

  Bunları   sen de görmelisin.

  Çektiğim acıları başkaları da çeksin istiyorum.

  Benim yaşadıklarımı yaşamalılar.

  Bize kötü davrandı Kim.

  Herkes korkunç   şekilde öldü.

  Büyükanne'mi dolaba kilitledi, ve onu açlıktan   öldürdü.

  Bana gelince, suçum olmamasına rağmen   çok acı çektim.

  Ama çaresiz kalmıştım.

  Pav senin hayatında olmamalıydı.

  Por   doğru kişi değildi Kim.

  Hatırlıyor musun, beni hep yakınında isterdin?

  Beni hatırlıyor musun Kim?

  Kim!

  Kim!

  Kim.

  İşte yine birlikteyiz.

  Hatırlasana   olaylar bizi nasıl yönlendirdi değil mi?

  Hey Kim, onu görüyor musun?

  Okul takımının   yıldızı.

  Ona bayılıyorum.

  Onu senden çalabilirim.

  Sen hep iki numarasın.

  İddiaya girelim.

  Eğer iki hafta içerisinde benimle   senin olsun.

  Peki anlaştık.

  Ama şunu sakın aklından   çıkarma.

  Eğer kazanırsam hep iki numara   olursun.

  Sana söylüyorum.

  Sakın unutma.

  Bu yola girdiğinde   asla geri dönüşü yoktur.

  Asla.

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar