Print Friendly and PDF

Translate

Ip Man 4: Final (2019)Yip Man 4

|



105 dk
Yönetmen:Pou-Soi Cheang, Wilson Yip
Senaryo:Pou-Soi Cheang, Edmond Wong, Hiroshi Fukazawa
Ülke:Hong   Kong, Çin 
Tür:Aksiyon, Biyografi, Dram, Tarihi
Vizyon Tarihi:01 Ocak 2020 (Türkiye)
Dil:Çince, Çin Lehçesi
Müzik:Kenji Kawai
Çekim Yeri:Lancashire, İngiltere, Birleşik Krallık
Nam-ı Diğer:Chung Wah Sin San
Oyuncular
Scott Adkins
Donnie Yen
Danny Chan
Kwok-Kwan
Kwok-Kwan
Chris Collins
Devam Filmleri
2008 - Ip Man(202,623)8.0
2010 - Ip Man 2(91,475)7.5
2015 - Ip Man 3(43,071)7.1
2019 - Ip Man 4: Final(8,629)7.2

Özet

Ip Man 4: Final, Kung Fu ustası Ip Man'ın kendisini bu sefer Amerika'da bir mücadele içerisinde bulmasını anlatıyor.
Dövüş sanatını kötüye kullananlara karşı savaş açan Ip Man güç, ustalık ve tevazuyu birleştirerek bir çok öğrenci yetişirmiş,yaşayan en büyük ustadır. Bruce Lee ile Ip Man 3'teki karşılaşmalarının ardından büyük bir merak uyandıran ikilinin arasında yaşanacaklar son bölümde tüm sorulara cevap verecek

Altyazı

1964 Yılı San Francisco Uluslararası Karate Turnuvası.
 Jan Fan Jung Fu Stüdyosu'ndan   Bay Bruce Lee'ye hoş geldiniz diyelim.
 Hong Kong, 1 ay önce.
 Bay Ip   tümörünüz kötü huylu.
 Baş ve boyun kanseriniz var.
 Henüz başlangıç aşamasında olsa da kanser hücreleri çok hızlı yayılıyor.
 İlaç tedavisiyle kontrol altına alınması gerekiyor.
 Günümüzde, hastanelerde kemoterapi de uygulanmakta.
 Kanser hücrelerini kontrol altına almaya yarıyor.
 Bu yöntemi bir düşünün.
 Ama öncelikle sigarayı bırakın.
 Artık sigara içmek yok.
 Duruşunuzu değiştirin.
 Gövdenizi döndürün.
 Hadi.
 Aynen böyle.
 Elli kez yapın.
 Hayır.
 Hadi ama dostum, yanlış yapıyorsun.
 - Ne yapıyorsun?
 - Sakin.
 Sakin ol.
 Fikrimi söylüyorum sadece.
 Bu adamın ne dediğini anlayan var mı?
 Yok.
 - Artık gitsen iyi olur.
 - Sakin ol.
 Biz Kung Fu Kardeşi'yiz.
 - Dinle beni.
 Sakin ol dostum.
 Yavaş.
 - Ne dediğini anlamıyorum.
 - Dinlesene be!.
 - Kafadan çatlak mısın?
 Dayak yemek mi istiyorsun?
 - Kaybol!.
 Gitmeni rica ediyorum.
 - Sabrımı zorlama!.
 Sabrımı zorlama dedim!.
 Bize meydan okumaya mı geldin?
 Tamam.
 Sifu.
 Büyük Usta.
 Evet!.
 Sizi gördüğüme çok sevindim!.
 Bruce Lee'nin öğrencisiyim.
 Adım Billy.
 Size bir şey getirdim.
 Sifu, önümüzdeki ay ABD'de gerçekleşecek olan Karate Turnuvasına gelmenizi istiyor.
 İşte, bu uçak biletiniz.
 Ve bu kitabı o yazdı.
 Sizin almanızı istiyor.
 Bruce.
 - O iyi mi?
 - Gayet iyi.
 Seattle'da bir Kung Fu okulu var.
 Ben San Francisco'da yeni açılmış olandan geliyorum.
 Billy   Bruce'a söyle   vaktim olmayabilir.
 Teşekkür ederim.
 Teşekkür ederim.
 Bunu Sifu'ya ver.
 Çizgi romanımı geri ver!.
 Lütfen bırak onu!.
 Bay Ip   Ip Jin'i okuldan atmalıyız.
 Jin'i artık okulumuzda tutamayız.
 Müdür Bey   lütfen Jin'e bir şans daha verin.
 Söz veriyorum, uslu duracak.
 Lütfen ona bir şans daha verin.
 Okulda kalsın.
 Bu onun ilk kavgası değil ki.
 Son kavga edişinde zaten ona son şansı vermiştim.
 Bu kadar sportif olduğu için   yurtdışı eğitimi onun için çok daha iyi olabilir.
 Ciddi bir şey yok.
 Sadece ufak kesikler.
 Bir dahakine daha dikkatli ol.
 Teşekkür ederim, doktor.
 Hemşire sana pansuman yapacak.
 - Ailen nerede?
 - Doktor.
 Usta Ip!.
 Epey zaman oldu.
 Ben Ming, Liu Teyze'nin oğluyum.
 Kung Fu Stüdyonuz eskiden bizim çatımızdaydı.
 Çok kötü bir çocuk olduğum için, annem beni ABD'de okumaya yolladı.
 Artık geri döndüm ve bu hastanede çalışıyorum.
 Yurtdışında kendi başına olmak zor bir şey olmalı.
 Pek sayılmaz.
 Usta Ip, Jin iyi.
 Merak etmeyin.
 - Sonra görüşürüz.
 - Teşekkür ederim.
 Kapıyı aç, Jin.
 - Usta Ip.
 - Bob!.
 İçeri buyur.
 Ne oldu?
 Amerika çok uzakta.
 Aceleye ne gerek var?
 Jin'e bir okul bulmak için San Francisco'ya gidiyorum.
 İyi fikir.
 Ba Amca da oğlunu oraya gönderdi.
 Yurtdışı tecrübesi daha iyi hayat yaşamaya katkı sağlar.
 - Lütfen otur.
 - Tamam.
 - Çay ister misin?
 - Hiç zahmet etme.
 Jin.
 - Amcana hoş geldin de.
 - Dedi, başını salladı.
 - Çay iç.
 - Sağ ol.
 Bob.
 Ben yokken gelip Jin'i kontrol edebilir misin?
 Hiç sorun değil.
 Amerika'dayken her gün saat 10'da evi arayacağım.
 Tamam.
 Aramana gerek yok.
 Telefonu açmayacağım.
 Endişelenme.
 Telefona cevap versin diye o saatte burada olacağım.
 Oğluna çok yumuşak davranma.
 Onu şımartıyorsun.
 Hayır, buna mecburum.
 Kendi başına yaşamayı tecrübe etmesini istiyorum.
 - O yüzden yurtdışına gitmeli.
 - Haklısın.
 Gitmeyeceğim.
 İstersen kendi gidebilirsin.
 Bir şey diyeceksen dışarı çıkıp söyle.
 Amerika'ya hayatta gitmem.
 Beni buna ikna edemezsin.
 Sana defalarca söyledim.
 Okula gitmek istemiyorum.
 Okuma işi bana göre değil.
 Okumazsan ne yapacaksın ki?
 Dövüş sanatları öğretebilirim.
 Kung Fu'yu seviyorum.
 Dövüş sanatları mı öğreteceksin?
 Öğretemem mi?
 Kendin öğretmiyor musun?
 - Öğrencilerine dövüş sanatlarını öğrenmek gereksiz desene.
 - Yeter.
 Kimse dövüş sanatlarını öğrenmezse açlıktan ölürsün.
 Öğütlediğin şeyi uygulamıyorsun.
 Her şey için hep beni suçluyorsun.
 Birinin çizgi romanımı alması benim suçum.
 Ondan geri almam yine benim suçum.
 Senin gibi dövüş sanatlarını öğretmek istemem de benim suçum.
 - Yeter artık.
 - Hep sen haklısın.
 Hep ben yanlışım.
 Beni hiç desteklemiyorsun.
 Annem hayatta olsaydı o  Dur!.
 Çık dışarı!.
 Çık hemen!.
 O hala bir çocuk, sabırlı ol.
 Bu kadar üzülme.
 Bob   bunu sana bırakıyorum, sağ ol.
 Gel.
 Otur lütfen.
 Bayanlar ve Baylar, San Francisco Havalimanı'na yaklaşıyoruz.
 Burada yerel saat 11:15.
 Man!.
 - Man.
 Yıllar oldu.
 - Evet.
 - Uzun uçuşundan dolayı yorgunsundur.
 - Ben iyiyim.
 Arabam dışarıda.
 Gidelim.
 Ben taşırım.
 - Teşekkür ederim.
 - Gidelim.
 En son buluşmamızın üstünden yıllar geçti.
 Çok haklısın.
 Söylesene Gun.
 Neden Amerika'ya taşındın ki?
 Bunu kendim planlamadım.
 Gazetem beni NA yayında çalışmaya gönderdi.
 Artık buralarda Çinli çok.
 Birçok insan çocuklarını burdaki okullara gönderiyor.
 Jin'in de gelmesinin tam vakti.
 Okula kabul edilmesi için tavsiye mektubu gerekiyor.
 - Çin Hayırseverler Derneği hazırlıyormuş.
 - Onlarla iletişime geçtim.
 Başkan Wan seninle yüzyüze konuşmak istedi.
 Çin Mahallesi'ne varınca ÇHD'ye geçeceğiz.
 Başkan Wan uzun zamandır burada mı?
 Ailesi nesillerdir burada.
 Dedesi Altına Hücum Devri sırasında Amerika'ya gelmiş.
 Yurttaşlarını çok önemser.
 Gidelim.
 Gwai Amca.
 - Merhaba Gwai Amca.
 - Merhaba Bay Leung.
 Sizi Usta Ip ile tanıştırayım.
 - Merhaba Gwai Amca.
 - Tanıştığımıza memnun oldum.
 Başkan Wan geldi mi?
 - Usta Ip.
 - Geldi.
 - Usta Law.
 - Yıllar oldu.
 Gerçekten.
 Buraya ne zaman geldin?
 Birkaç yıl önce ailemle geldim.
 Sen de taşınmaya hazırlık için mi burayı ziyarete geldin?
 Usta Law, Man buraya taşınmıyor.
 Oturup konuşalım mı?
 Harika.
 Oturalım.
 Ustalar, sizi Usta Ip Man ile tanıştırayım.
 Merhaba üstatlar.
 - Oturalım hadi.
 - Oturalım.
 Herkesi tanıtayım.
 Buradakiler Çin Mahallesi'nin Kung Fu ustaları.
 Choy Li Fut'tan Usta Lau.
 Eagle Claw'dan Usta Chen.
 White Crane'den Usta Han.
 Seven-Star Mantis'ten Usta Chiu.
 Xing Yi'den Usta Chiang.
 Eight Trigrams Palm'den Usta Lui.
 Tam's Kickfight'den Usta Tam.
 Kendimi tanıtmama gerek yok zaten.
 Eski dostuz.
 Son olarak da, Çin Hayırseverler Derneği Başkanı Tai Chi'den Usta Wan.
 Başkan Wan, yardımınız için çok teşekkür ederim.
 Usta Ip, henüz bana teşekkür etmeyin.
 Hakkınızda çok şey duydum.
 Çok iyi bir zamanda buraya geldiniz.
 Sizden bir iyilik isteyeceğim.
 Nasıl yardım edebilirim?
 San Francisco'nun Çin Mahallesi'nde köklü bir kural vardır.
 Kung Fu stüdyoları sadece Çinli öğrencileri kabul eder.
 Senin çırağın Bruce Lee, bu kuralı çiğnemekle kalmayıp   bir de kitap yayınladı   Çin dövüş sanatlarını İngilizce olarak açıklayan.
 Madem buradasın Usta Ip, öncelikle bu sorunu çözmemize yardım eder misin?
 Kendini Çin dövüş sanatlarının sözcüsü mü sanıyor acaba?
 Çırağınız çok küstah.
 Sadece o da değil.
 Karate turnuvasına da katılacak.
 Bizi kışkırtıyor.
 - Açıkça bizi kışkırtıyor.
 - Aynen.
 Bu kitabı okudum.
 Çok iyi yazılmış.
 Çinli olmayanlara öğretmenin nesi yanlış?
 Usta Ip.
 Bay Dong Guo'nun hikayesini duydunuz mu?
 Bir kurt, bir avcı tarafından kuşatılmış.
 Bay Dong Guo bunu görmüş ve kurdu kurtarmış.
 Sonra da kurdu çantasına koymuş.
 Avcı gittiğinde, kurdun yaptığı ilk şey   Bay Dong Guo'yu canlı canlı yemek olmuş.
 Hayvanlar böyledir.
 Minnet dumazlar.
 Bunu şu sözlerle ifade edeyim: "Onlara pilav sunarsın, fırlatırlar.
" Bu epey dramatik.
 Usta Ip.
 Yabancı ülkedeki bir yabancısın.
 Burada yaşamıyorsun.
 Anlayamazsın.
 Buna ne dersin?
 Bu çaydan bir yudum alıp bizden biri ol.
 Ben de tavsiye mektubunu yazayım.
 Üstatlar   Başkan Wan   Bruce'u yanlış anlıyorsunuz.
 Bruce'ın amacı, Çin dövüş sanatlarının daha geniş kitleye yayılmasını sağlamak.
 Bence bu harika bir şey.
 Ün kazanmak için farkı yollar deniyor.
 Ustası neyse öğrencisi de o.
 Dövüş sanatlarına örmek teşkil edecek yeterlilik sizde var mı?
 Kırılacak.
 Man, boşver hadi, gidelim.
 Rahatsızlık için üzgünüm.
 İzninizle.
 Afedersiniz üstatlar.
 Başkan Wan, afedersiniz.
 - Teşekkür ederim.
 - Man  Olanlar için üzgünüm.
 Bunu beklemiyordum.
 Senin hatan değildi.
 Gun   okul müdürüyle görüşmek için tavsiye mektubu gerekli mi?
 Evet.
 Sonuçta biz göçmeniz.
 Buradaki okullar   sadece saygın insanları kabul ediyorlar.
 Tavsiye mektubu bir zorunluluk.
 Merak etme, Amerikalı dostlarım var.
 Tavsiye mektubu yazmayı kabul edeceklerdir.
 - Tamam.
 - Seni oyalamayım, biraz dinlen.
 Kapıya kadar eşlik edeyim sana.
 - Görüşürüz.
 - Görüşürüz, Man.
 Yardımların için sağ ol.
 Santral, nereyi aramak istiyorsunuz?
 Hong Kong'u.
 Tamam, hatta kalın.
 Usta Ip!.
 Benim, Bob.
 Seni duyuyorum Bob.
 Çok net bir şekilde.
 Öyle mi?
 Orada işler nasıl?
 Orada hava daha ferahmış galiba.
 Öyle.
 Jin yanında mı?
 Telefonu ona verebilir misin?
 Jin!.
 Gelip telefonla konuş.
 Çabuk ol.
 Uzun mesafeli aramalar pahalı oluyor.
 Konuşmak istemiyor.
 Gençler böyle.
 Hepsi isyankar.
 Dinle, bu önemli.
 Karım Hong Kong'da satılmayıp   sadece Amerika'da satılan bazı ilaçlar olduğunu duymuş.
 - Onlardan getirebilir misin?
 - Elbette.
 Lütfen ilaçları not et.
 İsimleri İngilizce.
 Yavaşça heceleyeceğim.
 Birincisi  Baba.
 Neden yine geç kaldın?
 Bugün çok yoruldum.
 Tüm ödevleri yeni bitirdim.
 Gelmeden önce biraz kestirdim.
 Amigoluk yaparken yorgun değilsin ama konu dövüş sanatı eğitimi olunca hep yorgunsun.
 Sevdiğin şeyi yapmaktan yorulmazsın.
 - Ne dedin sen?
 - Hiçbir şey.
 Hadi.
 "Dizini kırıp adımını savur.
" "Atın yelesini parçalara ayır.
" Omuzlarını indir.
 Dirseklerini düşür.
 Yuvarlak form.
 Halini hiç iyi görmüyorum.
 Kendine bir bak.
 Sonbahar Ortası Karnavalı'na nasıl katılabilirsin?
 Sahneye nasıl çıkabilirsin?
 Tanrım, bu çok sıkıcı.
 Daha kaç defa diyeceğim?
 Bu evde Çince konuşacaksın.
 Merhaba, Bay Wright.
 Nasılsınız?
 Patronunla konuşacağımı sanıyordum.
 Aslında, beni patronum göndermedi.
 Sizden bir iyilik isteyecektim.
 Tamam.
 Senin için ne yapabilirim?
 Bu dostum Ip Man.
 Nasılsınız?
 Oğlunun Amerika'da okuması için bir okul arıyor.
 Bir tavsiye mektubu yazarak ona yardımcı olabilir misiniz?
 Seninle yalnız konuşalım mı?
 Bay Leung   bugünlerde birçok insan bu ülkeye geliyor   daha iyi bir yaşam umuduyla.
 Şanslısın ki yeteneklisin   ve başardın çünkü harika bir patronla çalışmayı seçtin.
 Ama oradaki dostun  O bir Çin Kung Fu Ustası.
 Dinle.
 Seni pek iyi tanımıyorum.
 Onu ise hiç tanımıyorum.
 Bir tür kaçak olmadığını nereden bileyim?
 Tıpkı Çin Mahallesi'nden her gün sınır dışı edilen diğer kaçak yabancılar gibi.
 Bence önyargılı davranıyorsunuz.
 Tüm Çinliler suçlu değildir, Bay Wright.
 Dinle Sonny.
 Evimde sana zaman ayırıp seni dinlememin tek sebebi patronun.
 Buna dostum için katlanıyorum senin için değil?
 Anladın mı?
 Man, üzgünüm.
 Endişelenme.
 Bir yolunu buluruz.
 Harika dostum.
 Çok iyi.
 Döner tekmeye bayıldım.
 Çılgıncaydı.
 Bu maç önceden ayarlanmış.
 Sadece bir Gook dansı.
 Sahtekarlar.
 Afiyet olsun.
 Tebrik ederim, Bruce.
 Bu geceki performansın harikaydı.
 Teşekkür ederim, Sifu.
 Beni Amerika'ya davet ettiğin için sağ ol.
 Lafı bile olmaz.
 İşin aslı, Jin'e bir okul bulmak için Amerika'ya geldim.
 Ama   okula kabulü için tavsiye mektubu gerekiyor.
 Yani   ÇHD'dekiler sana tavsiye mektubu yazmak istemedi mi?
 Bir öğrencim var.
 Kendisi avukat.
 O bu konuda yardımcı olur.
 - Dert etme.
 - Sağ ol.
 Sifu.
 Buraya.
 Bunlar öğrencilerim.
 - Büyük Usta Sifu.
 - Hartman, gelip otur.
 - Merhaba.
 - İnanılmaz.
 Sifu.
 Bu Hartman.
 Türünün tek örneği.
 Kendini Çin dövüş sanatlarına adamış bir Denizci Çavuş.
 Ve Çin dövüş sanatlarını denizcilere tanıtmak istiyor.
 Amerika'da, çoğu insan Çin dövüş sanatlarını bilmiyor.
 Bir süredir Wing Chun çalışıyorum.
 Hem saldırı hem de savunma için merkez çizgisi teorisi dövüşte çok yararlıdır.
 Bunu subayıma önerebilirim.
 Ne düşünüyorsun Büyük Usta?
 Harika fikir.
 Kung Fu adam.
 Seni bu geceki turnuvada gördüm.
 Bence yaptığın şeyler çok saçma.
 Buna inanmıyorum.
 - Ne oldu dostum?
 - Tadına bakmak ister misin?
 Hartman, dışarıya çıkalım.
 Sana haddini bildireceğim.
 Haddinizi bildireceğim.
 Dışarı çıkalım hadi.
 Sifu, bu hep olur.
 Birazdan dönerim.
 Sen!.
 Kapı karşılık vermez.
 Ama ben veririm.
 Sifu, işte öğrencimin yazdığı tavsiye mektubu.
 İşe yaraması lazım.
 Nasılsınız?
 - Merhaba, siz nasılsınız?
 - Ben çok iyiyim.
 Müdürle bir randevum vardı.
 - Bay Ip Man, değil mi?
 - Evet.
 Gerekli belgeler yanınızda mı?
 - Evet.
 - Tamam, beni takip edin.
 Her şey yolunda mı?
 Yardıma ihtiyacı olan bana söylesin.
 - Bay Spencer.
 - Söyleyin efendim.
 Müdür bugün çok meşgul.
 Şu an bir toplantıda.
 Beklemek ister misiniz?
 - Evet, sorun değil.
 - Tamam.
 Bir, iki, üç, dört.
 Beş, altı, yedi, sekiz.
 Aferin kızlar.
 Tamam.
 Seçmeler bitti.
 Kararımı verdim.
 Yonah, bu yarıyıldan itibaren deplasmanda oynanacak maçların amigo lideri olacaksın.
 Aferin sana.
 Bunu hak etmedi.
 Rutini kafasına göre değiştirdi.
 Hile yaptı.
 Diskalifiye olmalı.
 Tamam, doğaçlamaya izin vermediğimi söylemedim ki.
 Rutini tamamlamadığım için sizin katkınızı hoş gördüm.
 Yonah'ın hareketi harikaydı.
 Kendisi de öyleydi.
 Hepimizin hedefi aynı.
 Birlikte çalışmamız gerek.
 Aferin.
 Dağılabilirsiniz.
 - Bay Ip, beklettiğim için üzgünüm.
 - Sorun değil.
 Çok önemli bir toplantım vardı da.
 Odama geçelim.
 Tavsiye mektubunu yazan bu avukat sizin avukatınız mı?
 Aslında öğrencimin öğrencisi.
 Siz de öğretmen misiniz?
 Öğretmenim.
 Çin Kung Fu'su öğretiyorum.
 Çin dövüş sanatları.
 Jimnastik gibi mi?
 Evet, ona benzer bir şey.
 Pekala, bildiğiniz üzere   burası seçkin bir özel okul.
 Bu mektubu bir tavsiye olarak kabul edebilirim.
 Ama Çin Hayırseverler Derneği'nden de bir tavsiye mektubunuzun olması gerek.
 Okul ödemeleri için garantör olmaları şart.
 - Ancak  - Anlıyorum.
 Sponsor yönetim kurulumuzun bir üyesi olmak için   okulumuza 10 bin dolar bağış da yapabilirsiniz.
 Biz de tavsiye mektubundan feragat edip oğlunu hemen kabul edebiliriz.
 İti an çomağı hazırla.
 Sürtük!.
 Şov zamanı.
 Orada harika gözüktüğünü mü sanıyorsun?
 Küçük sarı bir maymun gibi gözüküyordun.
 Senin liderliğini kabul etmeyeceğiz.
 Amerika'da senin gibi insanların liderliği kabul görmez.
 Ne istiyorsun?
 Beni rahat bırak!.
 Rahatsız oluyorsan Asya'ya geri dön.
 Burası nesillerdir bizim ülkemiz.
 Senin halkın bizden ne istiyor ki?
 Sana neden aptal sarışın dediklerini şimdi anladım.
 Amerika'ya sürekli göçmenler gelmiştir.
 Kızılderililer tek gerçek Amerikalılardır.
 Atalarınız bu toprakları çaldı.
 Soluk yüz.
 Ne dedin sen bana?
 Bu kız.
 Yakalayın onu.
 Amigo lideri ben olmalıyım!.
 Uzun saçların var.
 Ben olmak mı istiyorsun?
 Asla ben olamazsın!.
 Buraya gel!.
 Buraya gel!.
 Nereye gidiyorsun?
 Gel buraya dostum.
 Başındaki bitler gitsin diye saçının tamamını keseceğim.
 Yakalayın onu!.
 Kapıyı kapatın.
 Bu işe karışma, moruk.
 Sen de mi istiyorsun?
 Dur.
 Hayır.
 Hayır.
 Hayır!.
 Bitti.
 Üzgünüm.
 Gidelim buradan.
 Ben Yonah, adın ne amca?
 Bana Ip Amca de.
 Ip Amca, bunu tutabilir misin?
 Ip Amca, saçımın arkasına bir göz at.
 Düzgün olmayan yerlerini kes lütfen.
 - Bitti.
 - Teşekkür ederim.
 Ip Amca, iyi misin?
 Kolun kapıya sıkıştı.
 - İyiyim.
 - Bir bakayım.
 Bir şeyim yok.
 Evde bitkisel toniğim var.
 Sihirli şekilde işe yarar.
 Peki, bugün okulda neler oldu?
 Bu sıkça oluyor mu?
 Bu ilk defa olmuyor.
 Onlardan korkmuyorum.
 - Ailen biliyor mu?
 - Evet.
 Babam buna katlanmamı söyler hep.
 Çok katıdır.
 Ip Amca, neden okulumuzdaydın?
 Oğlum için başvuruda bulunuyordum.
 O zaman babamla tanışmışsındır.
 ÇHD Başkanı'dır.
 Babanla tanıştım.
 Öyleyse tavsiye mektubunu yazmıştır.
 Ip Amca, oğlun ne zaman geliyor?
 Buradaki hayata alışmakta zorlanacaktır.
 Ama ben ona yardım edebilirim.
 Aslında baban tavsiye mektubunu yazmadı.
 Niye ki?
 Sen yabancı değilsin ki.
 Babanın onlara karşı bir garezi mi var?
 Evet.
 Babam hep onların Çinliler için çok kötü olduklarını söyler.
 Bize ayrımcılık ve zorbalık yaptıklarını da söyler.
 Çocukken, dedemle buraya geldiğinden beri hep böyleymiş.
 Çinliler burada hep haksız muamele görmüş.
 Bu yüzden ÇHD'yi kurdu.
 Çinlileri korumak için.
 Tatlım?
 Ne oldu?
 Aman Tanrım!.
 Ne oldu?
 Çinli kız yaptı.
 Derhal eve gelmeni istiyorum!.
 Becky saldırıya uğramış.
 Keşke bu iş gezisinde olmasaydın.
 Sana ihtiyacımız var.
 Hemen eve gel, tamam mı?
 Baba.
 Bu arkadaşım, Ip Amca.
 Çinliler birbirlerine yardım etmeli dersin hep.
 Lütfen ona bir tavsiye mektubu yaz.
 Buraya gel.
 Yine kavga mı ettin?
 - Hayır.
 - Yonah.
 Yalandan hoşlanmadığımı biliyorsun.
 Bir kez daha soruyorum.
 Kavga mı ettin?
 Hayır.
 Sırf amigo lideri oldum diye beni kıskandılar.
 Saçımı kesip beni dövdüler.
 Tahammül mü?
 Nasıl?
 Buna katlanmamı istiyorsan dövüş sanatlarını öğrenmemin anlamı ne?
 - Kapa çeneni!.
 - Başkan Wan.
 Kızınız zorbalığa uğradı.
 Kendini savunması yanlış değil.
 Usta Ip, daha önce de söyledim sana   burada yaşamadığın için bu konuda hiçbir fikrin yok.
 Ben sana söyleyeyim.
 Burada yaşıyoruz.
 Burası evimiz.
 O beyazlar bizden kurtulmaya çalışıyor.
 Çin Mahallesi'nden bile kurtulmak istiyorlar.
 Anlamıyor musun?
 Onlarla doğrudan iletişim kurmak için Çin Mahallesi'nden çıkmayı denedin mi?
 Bir değişim için mücadele ettin mi?
 Şimdi de bana vaaz mı veriyorsun?
 Yonah   değişebilirsin.
 Ip Man.
 Mektubu yazmam için kızımı kullanma.
 Bana kim olduğunu göster.
 Kozlarımızı paylaşalım hadi.
 Ne oldu?
 Eski yaran mı?
 Yonah!.
 - İyi misin?
 - Baba, iyiyim.
 Yonah.
 Yonah!.
 Baba.
 Buradayım.
 Ben iyiyim.
 Ip Man.
 Galiba kazanan Sonbahar Ortası Karnavalı'nda belli olacak.
 Kazanmak veya kaybetmek cidden bu kadar önemli mi?
 Bize karşı önyargıları değiştirmek için Çin dövüş sanatlarını kullansak olmaz mı?
 Yonah'ı geri getirdim çünkü onu korumak istedim.
 Buraya mektup için gelmedim.
 Her şey için beni suçluyorsun.
 Hep sen haklısın.
 Hep ben yanlışım.
 Beni hiç desteklemiyorsun.
 Annem hayatta olsaydı o  - ABD ana hattı.
 - Evet, lütfen bağlayın.
 Tamam.
 - Usta Ip.
 - Bob.
 - Jin nerede?
 - Atıştırmalık almaya gitti.
 Sen ne yapıyorsun peki?
 İşini halledebildin mi?
 Birkaç pürüz var.
 Dönmem birkaç gün daha sürebilir.
 Birkaç gün, bu çok iyi.
 Bol şans.
 Kendine iyi bak.
 Çok teşekkür ederim.
 - Görüşürüz.
 - Görüşürüz.
 Sol, sağ.
 Sol, sağ.
 Hızlanın Denizciler!.
 Siz savaşçılarsınız!.
 Ölüm makinelerisiniz!.
 Tüm gücünüzü verin!.
 Kum torbasını yumruklayın!.
 E.
G.
A'yı gururla giyin!.
 Muz'u egzoz borusundan çıkarın!.
 Canlanın!.
 Başarmalısınız Denizciler!.
 Canlanın!.
 Hadi!.
 - Pes ediyorum, Sensei!.
 - Az önce ne dedin sen?
 Pes ediyorum mu dedin?
 Öyle mi dedin?
 Sloganımızı biliyor musun acemi?
 Ölmek için eğitilmişiz, ölmeye hazırız.
 Bunun anlamını biliyor musun?
 Canım çok yanıyor Efendim.
 Canın yanıyor, öyle mi?
 Canın yanıyor demek.
 Sorun da bu zaten.
 Bu üssün çevresinde bir söylenti dolaşıyor.
 İnsanlar ırkçı olduğumu söylüyor.
 Ben ırkçı değilim.
 Zenci olduğun için senden nefret etmiyorum.
 Korkak bir zenci olduğun için senden nefret ediyorum.
 - Minderin üstünden defol!.
 - Hey Jackson.
 Sıra sende.
 Başçavuş Hartman   bana bu mekanizmayı tam olarak açıklar mısın?
 Bu bir Wing Chun kuklası.
 Kung Fu eğitim yardımcısı.
 Çin dövüş sanatlarının kum torbası diyebilirsiniz.
 Sana bir şey soracağım.
 Bu sabah yatağından düşüp o küçük kafanı mı çarptın?
 Nerede olduğunu sanıyorsun sen?
 Burası antik Çin mirasınızı koruyan bir müzeye mi benziyor?
 Wing Chun, Denizcilere doğaçlama ve uyum sağlar.
 Aylardır pratik yapıyorum ve gerçek savaşa uyum sağlıyorum.
 Bununla pratik yapmanın savaş alanında denizcilere  -  yarar sağlayacağından eminim.
 - Eminsin, öyle mi?
 Bu Kung Fu saçmalığı düşmanlarımızı öldürmemize yardım mı edecek yani?
 Bunu mu söylemeye çalışıyorsun?
 Olağanüstü, Başçavuş!.
 Sen kahrolası bir dahisin.
 Derhal bu şeyi üssümden çıkar!.
 Çin Kung Fu'su hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz.
 Sıfır!.
 Pekala Başçavuş Hartman.
 Bu sözünü kanıtlamana izin vereceğim.
 Colin'i adil bir dövüşte yenersen ahşap sevgilinin   üssümde kalmasına izin vermeyi düşünebilirim.
 Anlaşıldı mı?
 Hadi Colin, hakla onu.
 Olağanüstü iş.
 Çok güzel.
 Gördün mü dostum?
 Artık Karate moda.
 Çin Kung Fu'nuz çamaşırları katlamaya yarar sadece.
 Benim üssümde Kung Fu'ya yer yok!.
 Pekala, Başçavuş'un aptallığı yüzünden   tüm Çinliler bugün 30 tur fazla koşacak.
 Sonra da Başçavuşun kendisi ilave bir 30 tur daha koşacak.
 Anlaştık mı?
 Güzel.
 Hadi bakalım.
 Bir, iki, üç, dört.
 Bir, iki, üç, dört.
 Sol ve sağ ve lei ho.
 - Ip Amca, harika haberlerim var.
 - N'aber, Yonah?
 İmzayı taklit mi ettin?
 Merak etme, babamınki gibi görünüyor.
 Eminim kimse farkı anlamaz.
 Günümüz çocuklarını anlayamıyorum.
 Sonuçlarını düşünmeden hareket ediyorsunuz.
 Ne yapıyorsun?
 Ona bir sürü emek harcadım!.
 Babanın çok üzüleceği aklına geldi mi acaba?
 Umurumda değil, zaten mutlu olup olmadığımı umursamıyor.
 Niye böyle dedin ki?
 Bence seni umursuyor.
 O sadece kendini umursar.
 Karnavaldaki gösteri için beni sürekli Tai Chi eğitimine zorluyor.
 Sırf sevdiği için.
 Ama ben sevmiyorum.
 Tai Chi'yi sevmiyorsan bunu ona söylemelisin.
 Söyledim.
 Beni dinlemedi ki.
 Onun gözünde, yaptığım her şey yanlış.
 Zorbalığa maruz kalınca kavga etmem benim suçum.
 Amigoluğu ve dans etmeyi sevmem benim suçum.
 Hep ben yanlışım.
 Beni hiç desteklemiyor.
 Diğer babaların böyle olduğunu sanmıyorum.
 En azından sen böyle değilsin, Ip Amca.
 Amigoluk   senin tutkun mu?
 Pek sayılmaz.
 Bunu yapıyorum çünkü seviyorum.
 Ip Amca, dövüşte çok iyisin.
 Çünkü dövüş sanatlarını seviyorsun, değil mi?
 Sonbahar Ortası Karnavalı'nda senin amigo dansını yapsana.
 Aynen, neden bunu düşünmedim ki?
 Bu çok iyi bir fikir.
 Ip Amca, geleceksin, değil mi?
 Tabii.
 Harika.
 Artık okula gitmelisin.
 Hadi.
 - Görüşürüz.
 - Görüşürüz.
 Nihayet döndün, Andrew.
 Şükürler olsun.
 Washington DC'deydim, Gabriela.
 Elimden geldiğince çabuk geldim.
 Nasılsın Becky?
 Okuldaki Çinli kız yüzünden az daha yüzü mahvolacaktı.
 Çinli bir öğrenciyi neden okula aldıklarını anlamyorum.
 Bu konuda ne yapmayı düşünüyorsun?
 Bu Çinli vahşilerle ilgili ne yapacağız?
 Kurtul onlardan.
 Onları evlerine gönder.
 - Becky, canım, bunu sana kim yaptı?
 - Yonah Wan.
 Çin Hayırseverler Derneği Başkanının kızı.
 - Bana söylediği bu.
 - Çin Mahallesi.
 İcabına bakacağım.
 Gerçekten etkileyici.
 - Yani, bu Çin Kung Fu'su mu?
 - Evet, Efendim.
 Gerçekten inanılmaz.
 Yani cidden inanılmaz.
 Sağ olun Efendim.
 Bu broşürde kısa bir tanıtımı var.
 Ve işte hazırladığım bir transkript.
 Aslında Efendim, Dolunay Festivali sırasında Çin Mahallesi'nde   dövüş sanatları etkinliği var.
 İzniniz olursa filme çekip araştırmak istiyorum.
 Böylece bu konuda daha fazla bilgi sahibi oluruz.
 - Çin Mahallesi mi?
 - Evet, Efendim.
 İzin verdim.
 Ama zamanımı boşa harcatma.
 - Harcatmam Efendim.
 - Pekala.
 Gel.
 Efendim.
 Lütfen Başçavuşun izinsiz içeri girmesini mazur görün.
 - Ne yapıyorsun burada sen?
 - Bir denizci olarak işimi.
 Pekala, sorun yok.
 Çin Kung Fu'sunu el ele dövüş eğitimimize dahil etme fikrini   keşfetmeye başlayalım.
 Başçavuş Hartman araştırma için Çin Mahallesi'ne gidecek.
 Bu el kitabından bir şeyler öğrenmeye başlamanızı istiyorum.
 Al bakalım şunu.
 - Beyler, hepsi bu.
 - Efendim.
 Üssünü tamir et, acemi.
 Hiç gücün yok, Bay Kreese.
 Eğitmen.
 Gelsene.
 Selamlama.
 Komutan.
 Karate'nin en iyi el ele dövüş şekli olduğuna dair   aklımda hiç şüphe olmadığını biliyorsundur.
 İstisnasız.
 Ama o orospu çocuğu Hartman'ın ne yaptığını biliyor musun?
 Söyleyin.
 Kumandanı, Kung Fu saçmalığının   Karate eğitimimizden daha etkili olduğuna ikna etmiş.
 Bu yanlışı düzeltmeme yardım etmelisin, Colin.
 O insanlara gerçek savaş Karatesinin ne olduğunu göstermeme izin ver.
 O Kung Fu şarlatanlarını sonsuza dek susturacağım.
 Adamsın.
 Komutan.
 Devam edin.
 Hadi.
 Güzel.
 Güzel.
 Büyük Usta.
 Ip Amca, geç kaldın.
 Ustaların yanında sana yer ayırdım.
 Telaşa gerek yok.
 Olduğum yerde kalacağım.
 Ama oranın manzarası daha iyi.
 Gidip hazırlansan iyi olur.
 Sahne için hazırlan, tamam mı?
 Oraya geri dön.
 Pekala.
 Sonrasında gelirim.
 Gwai Amca.
 - Sahnede bunu mu giyeceksin?
 - Evet.
 Baban nerede?
 Babanla gelmedin mi?
 Hayır, tek geldim, onu görmedim.
 Belki de daha sonra teşrif edecek.
 Bay Wan Zong Hua.
 Amerika Birleşik Devletleri Göçmen ve Gümrük Dairesi'nden geliyoruz.
 Çin Mahallesi'nde yaşayan yasadışı göçmenlerle ilgili   sorgulamak üzere sizi gözaltına almaya geldik.
 Hadi.
 Hadi.
 Güzel.
 Güzel.
 İşte öğrencilerim.
 Bu beyazları ne zaman gösteri için davet ettik?
 Bilmiyorum.
 O kim?
 Onu kim davet etti?
 İn aşağı!.
 Hey, Çinli.
 Bu tuğlaları Kung Fu ile kırmaya çalışmak ister misin?
 Korkaklar.
 İn aşağı!.
 Gidip babanı arayacağım.
 Benim adım Colin Frater.
 Kyokushin Karate 4.
 Dan siyah kuşağım.
 Siz sarı sürtüklere gerçek dövüşü tattırmaya geldim.
 Benimle Göz Boyayıcı Kung Fu ile dövüş.
 Sana meydan okuyorum.
 Ne diyorsun sen?
 İn aşağı!.
 Bu ne cüret!.
 Seninle dövüşeceğim!.
 Gwai Amca, Başkan Wan'a ne oldu?
 Ne demek istiyorsun?
 Az önce Başkan Wan'ı gördüm.
 Göçmenlik memurları tarafından alınıp bir arabaya bindirildi.
 Bu işi çabuk bitirelim!.
 - Hemen bitireceğimden emin ol.
 - Seni öldürmem için yalvaracaksın.
 - Başlayalım o zaman.
 - Asla pes etmeyeceğim.
 Usta Law.
 Saçmalık, sahne niye bu kadar küçük?
 Yardım edin.
 Sırada kim var?
 Ucube beyaz.
 Ben varım.
 Bitir işini.
 Usta.
 Usta Chiu, iyi misin?
 Bayan, size merhamet göstermeyeceğim.
 Sakın gösterme.
 Sen kendini kolla.
 Usta Chiang.
 Yeter.
 Usta Ip, bravo!.
 Usta Ip!.
 Ip Amca, ne vurdun be!.
 Evet!.
 Ip Amca, bu muhteşemdi.
 Ip Amca, süpersin!.
 Süper!.
 Çok muhteşem.
 Harika ötesi Ip Amca.
 Yonah.
 Haberler kötü.
 San Teyze, babanın göçmenlik memurlarınca gözaltına alındığını söyledi.
 Seni oraya götüreyim.
 Hadi.
 ÇHD ile ilgili davaları yeniden açtık.
 Bu Çinlilerin sahte kimlikleri olduğundan şüpheleniyoruz   ve onlara yardım ettiğinden   ABD'den sahte referans mektupları yazarak.
 Bu da seni bu göçmenlerle suç ortağı yapar.
 Bu bir kurmaca!.
 Bak ne diyeceğim.
 Bu gece ÇHD'deki   herkesi tutuklayacağım.
.
 Sen ve ÇHD'nin işi   sonsuza dek bitecek.
 Kaburgası kırılmış ama iyileşecek.
 Çin Kung Fu'su kıçımı yesin.
 Bu işi kendi tarzımla bitireceğim.
 Dolunay etkinliği sona erdi.
 Çinliler, Çin Hayırseverler Derneği'ne dönmüş olmalı.
 30 dakika'ya ÇHD'ye gidip hepsini getirin.
 Hanımları arayın beyler.
 Geç kalıyoruz.
 Çin Mahallesi'ne gidiyoruz.
 ÇHD'deki tüm Çinlileri tutuklayacağız.
 - Bu operasyonun bir mantığı yok, Efendim.
 - Kapa çeneni Marshal!.
 Sana denileni yap.
 Man.
 Afedersiniz.
 Burada bana yardımcı olacak biri var mı?
 Ne oldu?
 Ben bir bakayım.
 Mesai saati bitti, buraya giremezsin.
 Babam Wan Zhong Hua yanlışlıkla gözaltına alınmış.
 Onu hemen görmek istiyorum!.
 - Billy.
 - İçeri giremezsin.
 - Büyük Usta.
 - Billy.
 - Bize yardım eder misin?
 - Keşke edebilseydim.
 Bu kızın babası Bay Wan Zhong Hua.
 Ne oldu?
 Hiçbir fikrim yok Efendim.
 Ama lütfen tavsiyeme uyup   bu gece Çin Hayırseverler Derneği'nden uzak durun.
 Bu gece oraya gitmeyin, tamam mı?
 Bu gece oraya baskın yapacağız.
 Gitmeliyim.
 Ama unutmayın, sakın oraya gitmeyin.
 Üstatlar, o Karateci adamları buraya kim getirdi?
 Gereksiz bir gösteriydi.
 Bence Bruce Lee olmalı.
 Bizi bu işe sürükledi.
 Yanlış varsayımlar yapmayın.
 Sifu bize yardım etti.
 Usta Law, ÇHD'den hemen çıkın.
 Göçmenlik memurları sizi tutuklamaya geliyor.
 Sen de kimsin?
 Bu sen misin?
 Ne diyorsun sen?
 Ne yapıyorsun?
 İşler karıştı.
 Bu mu?
 Çin Kung Fu'nuz bu mu, ha?
 Peki ya bu adam?
 Çinlisin.
 Nerede o?
 Bilmiyorum.
 Söyle yoksa kolunu kırarım.
 INS, göçmenlik.
 Aferin.
 Ne oldu?
 Usta Law.
 Usta Ip, beyaz bir adam gelip herkese saldırdı.
 İntikam almaya gelmiş gibiydi.
 Man, göçmenlik memurları birazdan burada olacak.
 Gitmişler.
 Etrafı kontrol edin.
 Pekala arkadaşlar, bir tarama yapalım.
 Nereye gittiklerine dair bir ipucu arayın.
 Memur bey.
 Wan Zhong Hua adında bir Çinli'yi arıyorum.
 Nerede o?
 Onu niye arıyorsun ki?
 Ben Topçu Çavuş Barton Geddes.
 İkinci Tabur Beşinci Donanmadan.
 Adamlarımdan biri bu gece Çin Mahallesi'nde saldırıya uğradı.
 Çin Hayırseverler Derneği Başkanı   Wan Zhong Hua'yı bu gece üssüme götürmek istiyorum.
 Bu adam beni kötü gösterdi.
 Bu iş kişiselleşti.
 Yani işbirliği yapsan iyi olur.
 Yoksa işler senin için de kötüleşir.
 Anlıyor musun?
 Yani gidip onu getir.
 Yankılarını dert etme.
 Beni takip et.
 Resmi olarak ABD Donanması'nın gözetimi altındasın artık.
 Onunla işin bitince bu ülkede kalmasına izin verme, tamam mı?
 Karate koçum bu geceki dövüşte Çin Kung Fusu tarafından yenildi.
 Çin Kung Fusunun temsilcisi olduğun için seni bu olaydan bizzat sorumlu tutuyorum.
 Bu resimdeki Çinliler.
 Hepsini ezip geçtim.
 Geriye bir tek sen kaldın.
 Seninle dövüşmek istiyorum.
 Baba.
 Ne yapıyorsun burada?
 Dışarı çık.
 Becky'nin babasısınız, değil mi?
 Dinleyin, hepsi benim suçum.
 Babamın bu işle bir ilgisi yok.
 Özür dilerim.
 Size yalvarıyorum.
 Lütfen babamı bırakın.
 Lütfen.
 Yonah!.
 Ayağa kalk!.
 Yonah!.
 Ayağa kalk.
 Bu insanlara diz çökme.
 Haklısın.
 Buna artık katlanamıyorsan   o zaman katlanma.
 Seninle dövüşeceğim.
 Gidelim.
 Baba, yapma.
 Bruce.
 Sifu.
 Tüm askerleri derhal PT Gautlet'te istiyorum.
 Emredersiniz Komutan.
 Özellikle de Başçavuş Hartman'ı.
 Kalkın hadi!.
 Uyanın!.
 Derhal sıraya girin!.
 Hadi!.
 Kımıldayın!.
 Kalkın!.
 Kalkın!.
 Kalkın!.
 Güzel!.
 Hadi bakalım Denizciler.
 Hadi!.
 İki kat hızlanın!.
 Hatta üç kat!.
 Sol el, sol diz, sağ el, sağ diz!.
 Oturun!.
 Oturun!.
 Çabuk olun!.
 Adil bir adam olmaya çalışıyorum.
 Başçavuş Hartman canla başla Çin Kung Fu'sunun   müfredatımızın bir parçası olmasını istiyor.
 Bunu adil bir yolla çözeceğim.
 Çinli temsilciye Kung Fu'nun gerçek bir dövüş sırasında   ne kadar yararlı olduğunu kanıtlama fırsatı vereceğim.
 Usta Wan, onun meydan okumasını kabul etmek zorunda değilsiniz.
 Zorundayım.
 Geri adım atarsam Çinli olmaya layık olmam.
 Kural yok.
 Birimiz yenilene dek dövüşeceğiz.
 - Hepsini kameraya çek.
 - Emredersiniz Efendim!.
 Usta Wan, dur!.
 Yeni farkettim.
 Kızınla birbirinize çok benziyorsunuz.
 Yalvardığınızda.
 Yeter!.
 Usta Wan.
 Bir alkışı hak etmedim mi?
 O beyaz insanlar hep bizi suçluyor.
 Bu gece ÇHD'de bir rezalet yaşandı.
 Artık çizgiyi aştılar.
 Aynen öyle.
 Göçmenlik memurlarının ilk baskını değil bu.
 Bizi sebepsiz yere taciz ettiler.
 Evet.
 Büyükbabam buraya çok büyük emek vererek geldi.
 Demiryolu inşa etmelerine yardım etti.
 Amerikalıların Doğu kıyısını Batı ile birleştirmelerine yardım etti.
 Hepsi Çin işçiliği sayesinde oldu.
 Yine de Amerikan hükümeti katkımızı görmezden geliyor.
 Binbir türlü bahaneyle bizi sınırdışı etmeye çalışıyorlar.
 Beyaz insanlar çok kibirli.
 Burada eşitlik yok.
 Bruce, biz de sana öyle davrandık.
 Kafana takma.
 Kin gütmedim.
 Endişelenme.
 Usta Ip, çok teşekkür ederiz.
 Lafı bile olmaz.
 Hepimiz Çinliyiz.
 Birbirimize yardım etmeliyiz.
 Bu her daim inancım olmuştur.
 Çinliler birbirlerine yardım etmeli, değil mi?
 Aynen öyle.
 Usta Law çok haklı.
 Alo.
 Usta, bu geceki Sonbahar Ortası Karnavalı'nda Çin Mahallesi'ndeki   ustalar ordudan askerlerle dövüştü.
 Usta Wan ağır yaralandı.
 Şu an hastanede.
 Küçük serseri, yine telefonu açmıyorsun!.
 Bob   Jin nerede?
 Tahta kukla ile pratik yapıyor.
 Usta Ip, uzun mesafeli aramalar çok pahalı.
 Bob.
 Ben kanserim.
 Ciddi misin sen?
 Aslında, aceleyle ABD'ye gelme nedenim   bu ülkedeki hayatı görmekti.
 Jin için uygun bir ülke mi diye.
 Lütfen onu telefona verir misin?
 Bekle.
 Baban seninle konuşmak istiyor.
 Gelip onunla konuş.
 Konuşmayacağım.
 Hayatta olmaz.
 Beni iyi dinle.
 Bir kez söyleyeceğim.
 Baban kanser.
 Sana bir okul bulmak için Amerika'ya gitmiş.
 Baba.
 Jin.
 Sana attığım tokatta   ben hatalıydım.
 Özür dilerim.
 Dövüş sanatlarını sevdiğini biliyorum.
 Döndüğümde sana öğreteceğim.
 Baba   eve ne zaman döneceksin?
 Halletmem gereken birkaç iş var.
 Halleder halletmez döneceğim.
 Görüşürüz.
 Beni eğitim kampına götür.
 Ip Amca, gitme.
 Başına kötü bir şey gelmesini istemiyorum.
 Ip Amcan dövüş sanatları uzmanı.
 Adaletsizlik karşısında   dik durup savaşmalıyım.
 Dövüş sanatlarını bu yüzden öğrendik.
 Yapmayı çok istediğim bir şey bu.
 Tıpkı senin amigoluk yapmayı istemen gibi.
 Eğer Amerika'ya gelebilecek kadar şanslıysanız, ülkemize ayak basın.
 Sonra da kültürüm hakkında her şeyi öğrenin.
 Burada olmaktan gurur duyun.
 İnanılmaz bir gurur.
 Çünkü Amerika dünyanın en büyük ve en güçlü ülkesidir.
 En üstün ülkedir.
 Bu tartışılmaz bir hakikattir.
 - Anlaşıldı mı?
 - Emredersiniz!.
 Ama geçen gece   alt düzey bir ırkın nasıl yenilebileceğini   ve yenilmesi gerektiğini gösteren talihsiz ama gerekli bir görevim vardı.
 Eminim ki hepiniz sonuçlar konusunda   hemfikirsiniz.
 Bu yüzden, pis kültürünü   Donanma'ma getirmeyi aklından bile geçirme.
 Anlaşıldı mı?
 Emredersiniz!.
 Irkçı pislik!.
 Etrafına bir bak.
 Kültür biziz.
 Üstünlüğünüz saf nefret ve bağnazlık.
 Bu Usta Ip Man.
 Geçen gece Colin'i o yendi.
 Sana da haddini bildirmeye geldi!.
 Kural yok.
 Birimiz yenilene dek dövüşeceğiz.
 Bu mu, ha?
 Elinden gelen bu mu?
 Şunu görüyor musunuz?
 Sarı bir Çinli'den başka bir şey değilsin sen.
 Hadi.
 Hadi bakalım!.
 İşte böyle.
 Topçu Çavuşunu revire götürün.
 Johnson!.
 Harris!.
 Hadi!.
 Hadi!.
 Hadi!.
 Usta Ip   biraz gecikmiş bir mektup bu.
 Beklettiğim için özür dilerim.
 Teşekkür ederim.
 Ne demek!.
 Sen ve oğlun buraya ne zaman geleceksiniz?
 Aslında çitin öbür tarafındaki çim kesinlikle daha yeşil değil.
 Ip Amca   istediğin ilaçların hepsini aldım.
 Sana şeker ve çikolata bile aldım.
 Bu en sevdiğim çikolata.
 Oğlun da çok sevecektir.
 - Teşekkür ederim.
 - Çok tatlısın.
 Baba.
 Bunu iyice düşündüm.
 Amerika'ya gitmek istemiyorum.
 Dövüş sanatlarını çok seviyorum.
 Baba.
 Öğret bana.
 Tamam.
 Özgüven çok önemlidir.
 Seni amacına götürür.
 Jin.
 Bir kez göstereceğim.
 Kameraya çek.
 2 Aralık 1972'de   Büyük Usta Ip Man 79 yaşında baş ve boyun kanserinden öldü.
 1970'den sonra   ABD Ordusu düzenli olarak Çinli Kung Fu ustalarını konuk eğitmen olarak davet etti.
 ABD Deniz Piyadeleri 2001 yılında   dövüş sanatları temel eğitim programını resmen oluşturdu.
||

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar