Print Friendly and PDF

Translate

14 Bıçak (2010) Jin yi wei

|

 


114 dk

Yönetmen:Daniel Lee

Senaryo:Daniel Lee, Abe Kwong, Tin Shu Mak

Ülke:Hong Kong, Çin, Singapore

Tür:Aksiyon, Dram, Tarihi

Vizyon Tarihi:04 Şubat 2010 (Çin)

Dil:Çince

Müzik:Henry Lai

Çekim Yeri:Ningxia, Çin

Nam-ı Diğer:14 Blades | The Brocaded Robe Guards

Oyuncular

Donnie Yen

Wei Zhao

Chun Wu

Sammo Kam-Bo Hung

Kate Tsui

Özet

Ming Hanedanı’nın ilk zamanlarında imparator, gücünü pekiştirmek ve soyunu sürdürmek için bir güvenlik sistemi oluşturur. Bu sistemde öksüz çocuklar katı bir disiplinle yetiştirilmektedir. Bu savaşçıların en iyisi olan Qinglong’a, harem ağası Jia tarafından gizli bir görev verilir. Jia’nın gizli planlarından habersiz olan Qinglong, kısa sürede büyük bir komplonun ortasına düştüğünü fark eder ve adını temize çıkarmak için büyük bir savaşa girişi

Altyazı

Ming Hanedanlığı'nın ilk zamanlarında İmparator   kendi soyunu tahtta tutmak ve tüm gücü elinde barındırmak amacıyla   imparatorluk sarayı için sıkı bir güvenlik sistemi kurdu.

Sokak yetimlerini katı ve totaliter bir rejim altında eğitiyordu.

 Yasal olarak, bu gizli muhafızlar, hukuki işlemlerden muaflardı.

 Sarayın haricinde, kendi kuralları vardı.

 Onlara, Brokar Muhafızları anlamına gelen JINYIWEI deniyordu.

 Kumandanları ve en iyi savaşçılarına   QINGLONG ismi verildi.

 Kendisine   14 KILIÇ verildi.

 Bu değerli kutunun içinde 14 farklı çelik kılıç vardı.

 Bunlardan 8 tanesi sorgulama için kullanılıyorlardı ve   Gökyüzü, Dünya, Rütbe, Kanun, Bilgelik, Güven, İyilik ve Cesaret'le damgalanmışlardı.

 Diğer altı tanesi ise infaz için kullanılıyordu.

 Birincisi, İmparatora ve saraya itaatsizlik edenler için.

 İkincisi, İmparatorluk yönetimine müdahale edenler için.

 Üçüncüsü, yolsuzluk yapanlar ve kanunları esnetenler için.

 Dördüncüsü, ihanet suçu işleyenler için.

 Beşincisi, Jinyiwei kardeşleri öldüren muhafızlar için.

 Sonuncusu, altın bir kılıç.

 Görevini tamamlamak, aksi halde, canını feda etmek için.

 Bu yetimler dünyada yalnızdı.

 Akıllıca bir yönetim altında ülkelerini koruyorlardı.

 Fakat aptalca bir yönetimle   insanlar için ayaklı bir terör haline gelmişlerdi.

 JINYIWEI, yüksek derecede askeri ve siyasi mevzulara karışırdı.

 Görevleri başarısız olduğunda, genellikle hayatlarını kaybederlerdi.

 Acı sonlarıyla tanışmaları.

 ''14 KILIÇ''

 Kuzey Prens Qing'in Kraliyet Şehri Prens Qing, İmparator'un Amcasıdır.

 Son İmparatorun idaresi altındayken iki bacağını birden kaybettiği ve   sürgüne gönderilmesiyle sonuçlanan bir ayaklanmaya öncülük etti.

 Lordum.

 Jia Jingzhong hakkındaki planımız hazır.

 O herifin açgözlü yüzü aklıma geldikçe iğreniyorum.

 Daha iğrenç bir gerçek var.

 Hala yaşıyor olmamın sebebi de o.

 Ona söz verdiğiniz her şeyi temin ettiniz.

 Şimdi de daha fazlasını istiyor.

 Ben açgözlü ruhların peşindeyim.

 Para sayılabilir.

 Sayılardan başka bir şey değildir.

 Asıl nefret ettiğim ödenmemiş borçlardır.

 Yasak Şehir Qianqing Sarayı Sadık köleniz, Jia Jingzhong   Majesteleri'ne uzun ve sağlıklı bir yaşam dilemek için huzurunzuda.

 Tuo burada, asil babam.

 Tuo Tuo.

 Seni neden çağırdığımı biliyor musun?

 İsteğinizi yerine getirmem için, benim sevgili, üvey babam.

 Lordum.

 JINYIWEI Karargahı Qinglong.

 Krallığımız kuşatma altında.

 Zhao Shenyan bir isyan komplosu kuruyor.

 İmparator'un ona hediye ettiği değerli kutuyu geri almalısın.

 İçinde ihanetinin sağlam bir kanıtı var.

 İmparator'un emri var mı?

 General Qinglong, emrini almak için diz çök.

 İmparator'un gizli emri.

 Danışman Zhao Shenyan bir isyan komplosu kurmaktadır.

 İmparator, Jinyiwei Qinglong'a infaz görevi uygulamasını emrediyor.

 Bai Hu ve Zhu Que senin yokluğunda önderlik edecek.

 Xuan Wu tekrardan Majesteleri'nin onayıyla   Doğu Bölgesine yerleştirilecek.

 General Qinglong, Majesteleri'nin emrini aldı.

 Danışman'ın Evi Baba, korkuyorum.

 Sakin ol, Shouzheng.

 Shenyan.

 Bizi de yanında götür.

 Hanımım, bunu yapamam.

 Kutu yüzünden.

 Sanırım Jinyiwei'ler geliyor.

 General Huang.

 Hanımımıza bu akşam şehirden çıkışı için eskortluk etmelisin.

 - Evet.

 - Baba, Baba  Baba, söz ver bana  - Bizi almaya geleceksin.

 - Söz veriyorum, oğlum.

 Baba, sözünü unutma.

 - Hadi, çalışma odasına.

 - Tamam!

 - Anne, korkuyorum.

 - Korkma.

 Kardeşlerim.

 - Beni kendinize saldırtmayın.

 - Öldürün!

 Sayın Danışman, lütfen Majesteleri'nin değerli kutusunu verin.

 Bilmen gerekirdi.

 Bu yozlaşmış saraya teslim olmaktansa   ölmeyi tercih ederim.

 Gel buraya.

 Shouzheng.

 - Baba, Baba  - Bırakın gitsin, bırakın!

 Aşağılık herifler.

 Senden öğrenemeyeceğimi biliyorum.

 Bağışla beni, buraya bir görev için geldim.

 Ona sormalıyım.

 Shouzheng, sakın korkma.

 - Beni dinle.

 - Shouzheng, yalan söylüyor.

 - Söyle bana.

 - Shouzheng, sakın söyleme.

 - Sana söyleme dedim!

 - Söylemedim.

 Amca bana ne istersem yapacağını söyledi.

 Ben de seni  Ben de seni geri istedim.

 Jia Jingzhong sana   kutuda İmparator Mühürü olduğunu söylemedi mi?

 Qinglong.

 Mühürü yanlış ellere geçerse neler olacağını hiç düşündün mü?

 Kaç hayat feda edilip öldürülecek!

 - Yeter.

 - Bu Mühürü korumak   Jinyiwei olarak senin vazifendir.

 General Xuan Wu'ya selamlar!

 - Xuan Wu, Xuan Wu!

 - Gong gong.

 Adi şerefsiz!

 Cesaretin varsa bırak beni.

 Seni öldüreceğim!

 Xuan Wu.

 Nefesini boşa harcıyorsun.

 Öldür şunları.

 Xuan Wu, insanlar senin başarının ihtişamını gördüklerinde   yaptığın kötülükleri unutacaklardır.

 Ben haklıydım.

 Muhafızlar, Bai Hu'yu serbest bırakın.

 Tuo Tuo, babamın namıma buradayım.

 Bay Jia'ya yardım için geldim.

 Qinglong'un kaçtığını biliyoruz.

 Gereksiz bir beladan kaçınmak ve   Qinglong'dan kurtulması için Bay Jia'ya yardım edeceğim.

 Prens Qing'in kızı olduğuna dair kanıtın var mı?

 Prens Qing'in Evi Sizindir.

 Koca kafa.

 - Parayı iyi kullan.

 - Patron.

 Çeyizi bile bize verdin.

 Sana geldiklerinde onlara ne vereceksin?

 Merak etme.

 Başımın çaresine bakarım.

 Bayrak Taşıyıcı, bu senindir.

 Patron.

 Bir terhis edildik.

 Peki ya bu bayrak?

 İyi sakla.

 Çünkü bundan sonra   Adalet Eskortu diye bir şey olmayacak.

 İşimize devam etmeliyiz.

 Çok uzun zamandır borç içindeyiz.

 İşi sürdürmemiz zor gözüküyor.

 Qiao Hua, hepimiz yaşlandık.

 Sizinle gelebilirim.

 Baba.

 Evlenmek istemiyorum.

 Alacaklılar zaten gelmemiş miydi?

 İki gün içinde ödeyeceğimizi söylemiştik.

 Qiao Hua.

 - Nasıl yardımcı olabilirim?

 - Elimde sizin için bir iş var.

 Affedersiniz.

 Az önce kapattık.

 Patron.

 Burada 300 gümüş var.

 İş bittiğinde, 300 gümüş daha alacaksınız.

 Efendim, bu kutu için mi eskortluk yapmamızı istiyorsunuz?

 Hayır, kendim için.

 Teşekkürler, teşekkürler.

 - Tebrikler, Patron.

 - Teşekkürler.

 - Çabuk ol.

 - Çabuk ol!

 Bugün buradaki herksin üzerini arayacaksınız!

 Bay Yang.

 Bay Yang.

 Patron Yong.

 Bugün nedir bu sıkı denetim?

 Ne oldu?

 Jinyiwei Qinglong vatan hainliğinden aranıyor.

 İmparatorun emri var, onun kapıdan geçmesine   kim yardım ederse, infaz edilecek.

 Kim o?

 Kızım evleniyor.

 Evleniyor.

 Geçen yıl evlenmemiş miydi?

 Bu konudan bahsetmeyelim.

 Tabii ta, tabii.

 Bay Yang, geçmemize müsaade etseniz?

 Acelemiz var.

 - Lütfen geçmemize izin ver.

 - Elbette.

 Ama önce arama yapmalıyım.

 Bay Yang.

 Merhaba.

 Yang Amca.

 Yeğenim her gördüğümde daha da güzelleşiyor.

 Yang amca, espri yapmayı çok iyi biliyor.

 Tamamdır, bu arabayı aradım.

 Size kendim eskortluk yapacağım.

 Artık elimi bırakabilirsin.

 Bu seferki de iyi gitmezse   benimle evlenmelisin.

 - Çabuk.

 - Hadi.

 Hadi, gidiyoruz.

 - Patron, kendi şarabımız.

 - Herkese biraz dağıt.

 Patronun emri, uzun bir gün geçirdik, herkes dinlensin!

 Bayım, biraz yemek ister misiniz?

 Bayım, bu eski şarap özel olarak mayalanmıştır.

 Yaralanmalara iyi gelir.

 Biraz için.

 Yaralarınıza şifa olur.

 Babam Adalet Eskrot'u kurduğundan beri şarap içmeye başlamış.

 46 yıl olmuş.

 Gençliğimde anlamazdım.

 Büyüdüğümde ve onu izlediğimde   insanlara gösterdiği toleransı ve birilerinin yolunda geçmek için   para verdiğini gördüm.

 Sonunda anladım ki, şarap onun yaralarına iyi gelmiyor   kalbine şifa oluyormuş.

 Ona yardım etmek istiyorum.

 Ama beni reddediyor.

 Evlilik olayım olmasaydı   gelmeme asla izin vermezdi.

 Bu dünyada gerçekten   bir kahraman olmak istiyordum.

 Adalet Eskort'u devralacak biri olmak.

 Ne güzel kokulu şarap öyle.

 Buranın patronu kim?

 Ben, Qiao Yong, şehirdeki Adalet Eskort'tan.

 Burada yeniyiz, kusurumuza bakmayın.

 Biz Gökyüzü Kartalları Klanıyız.

 Bu adam, birinci kılıç   ünlü Çöl Yarıgıcı'nın ta kendisidir.

 Bugün, biz Gökyüzü Kartalları size bir kolaylık göstereceğiz.

 - İnsanlar neden başkalarına

 - Sekiz gümüş para istiyoruz.

  zorbalık yapmayı seviyor?

 - Bir gümüş eksiğine bile geçemezsiniz.

 Doğru.

 Dünya değişti mi?

 Halk olarak, kimseye saygı göstermeden ve itibarımız olmadan mı yaşamalıyız?

 - Bayrağımıza dokunma!

 - Bayrak Taşıyıcı!

 Patron.

 İtibar insanın içindedir, onu senden kimse alamaz.

 Yapma!

 Hayatını tehlikeye atıyorsun.

 Saldırın!

 Kim var orada?

 Saldırın!

 Kimin aklına gelirdi ki?

 Anlamamışım.

 Üzgünüm, Patron.

 Üzgünüm, Pardon.

 Geri çekilin.

 Patron, Jinyiwei plaketini beline takmıştı, gözlerimle gördüm.

 Hadi, hadi, hadi  - Dur!

 - Arabanın içinde.

 Ben de sizi bekliyordum.

 Jinyiwei dizilişi.

 Bu dizilişi benim yarattığımı biliyor musunuz?

 Qiao Hua.

 Bırak beni!

 Bırak beni!

 Bırak beni!

 Jinyiwei Qinglong.

 Bay Jia senden çok bahsetti.

 Demek Qinglong'muş.

 İlki, İmparator'a karşı gelmekten.

 İkincisi, kardeşi kardeşe öldürtmekten.

 Konuşacağım, dur!

 Beni, senin peşinden Xuan Wu yolladı.

 Bai Hu ve Zhu Que'yi kim öldürdü?

 Zhu Que'yi Xuan Wu öldürdü.

 Bai Hu'yu, Prince Qing'nin yolladığı Doğu'lu bir kız öldürdü.

 Çok hızlı kılıç kullanıyordu.

 İsmi Tuo Tuo.

 Jia Jingzhong'a geri dön.

 Artık Jinyiwei'li Qinglong diye biri olmadığını söyle.

 Beni rahat bırakmasını söyle.

 Tamam.

 Defol git!

 Defol!

 Madem ki Jinyiwei'sin, sana olan hizmetimiz burada biter.

 Lütfen paranızı geri alın.

 Babama zarar vermeyeceksin.

 Dur, tamam konuşalım.

 Hayatta sadece bir tek kızım var.

 Lütfen, sana yalvarıyorum.

 Doğuya doğru gideceksiniz ve gittiğiniz her yerde benden bahsedeceksiniz.

 Dikkatleri başka yöne çekeceksiniz.

 Üç gün sonra, Cotton Kasabasında, iki seçeneğiniz olacak.

 Birincisi, kızınızı geri alacaksınız.

 İkincisi, cesedini  Baba.

 Baba!

 Qiao Hua!

 Qiao Hua.

 Baba.

 Baba!

 Beni gözetliyordun.

 Çişim geldi.

 Ne yapıyorsun?

 Git yap şimdi.

 Dikişi bitirince yiyebilirsin.

 Misafirlerimiz var.

 Baba, bak.

 Gel bakalım, bir kucak ver.

 Buyurun lütfen.

 Elimizde çok güzel kızarmış biftek var, denemek ister misiniz?

 Evet, iki porsiyon alabilir miyiz, lütfen.

 Biraz sulu tarafından ama, kokusu harika geliyor.

 - Haşlanmış, sarımsaklı kelle paça da var.

 - İki porsiyon da ondan olsun.

 Benim kelle paçanın soğanı bol olsun.

 Tamamdır.

 Üzüm şarabımız da var.

 - Üzüm şarabı istemiyoruz.

 - Ben de Batı şarabı istemiyorum.

 Bir şişe beyaz şarap.

 Biftek, kelle paça ve beyaz şarap.

 - Çok açız, acele lütfen.

 - Hemen, efendim.

 Afiyet olsun.

 İnsanlar nasıl yapar bilmiyor olabilirim, ama benim bir sofra adabım vardır.

 Elini sürersen yiyemem.

 Bunları kullan.

 Hesap lütfen.

 - Sizi memnun edebildik mi?

 - Evet.

 Fiyatlarımız da çok ekonomiktir, bir lira, beş kuruş.

 Bende para yok ki.

 Ben senin esirinim.

 - Sende de mi para yok?

 - Hepsini babana vermiştim.

 Paranız var mı yok mu?

 Görünüşünüzden anlamıştım.

 İnanılmayacak kadar iyiydi.

 Patron, sen burada bekle, ben gidip muhafızları çağırayım.

 Durun bakalım.

 Siz bu adamın kim olduğunu biliyor musunuz?

 Bu adam, Jin-- Ailemin adı Jin.

 Üzgünüm, yanımızda hiç para yok.

 Umarım bu altın madalyon yeterli gelir.

 En başından beri biliyordum.

 Ben size üstünü getireyim.

 Ne yapıyorsun?

 Onlara verdiğin parayla, kolaylıkla on at alabilirdik.

 Deh!

 Hamam Qinglong gerçek adın mı?

 O benim lakabım.

 Benim adım yok.

 Nasıl bir Jinyiwei oldun?

 Kardeşim!

 Kardeşim!

 Kardeşim!

 Abi!

 Abi!

 Başka şansım yoktu.

 O kadar insanı öldürdüğün için günah işlediğini düşünmüyor musun?

 Neden olduğunu hiç sormadım.

 Sadece ne zaman, nerede ve kim olduğunu sordum.

 Bırakmayı hiç düşündün mü?

 Jinyiwei olduğun zaman bırakmak diye bir şey yoktur.

 Yolumuz kısadır.

 Yakında bitireceğim.

 Peşinden gelen kimse yoksa, bırakabilirsin.

 Bir Jinyiwei'nin itibarı, başladığı görevi bitirmektir.

 Kesin bilinen şu ki   nişanlım beni aldatıyordu.

 Bilmezlikten gelmek ve evlenmek için düğüne gitmek.

 İtibar bunun neresinde?

 Kendimi sevdiğim bir erkeğe adamak istedim.

 Ama ne yazık ki, onun kalbi bana ait değilmiş.

 Aynı zamanda bu dünyada bir kahraman olmayı arzulamıştım.

 Ama ne yazık ki, merhamet etmeden öldürülüyorlar.

 Yine de gelecekten umutluyum.

 Annem bana demişti ki  ''Umudun varsa, talihin açıktır.

'' Herkes kendi yolunu seçer.

 Qinglong, bu senin için de geçerli.

 Yürümeye devam ettiğin sürece   mavi gökyüzünü göreceksin.

 - Dikkatli ol.

 Sakın düşürme.

 - Tamam.

 Abla, bu kızarmış tavuk   ve kızarmış ekmek, ve bu da ev yapımı şarabımız.

 Başka bir şey isterseniz lütfen beni çağırın.

 Deh!

 Yaban Kazları Giriş Kapısı Defol!

 Efendim.

 - Gizli belge geldi mi?

 - Evet, geldi.

 Buyurun.

 Sana yeni kıyafetler alalım.

 Bayan, bu elbisenin içinde harika görünüyorsunuz.

 Tam üzerinize oturdu.

 Bu eşarbı da deneyin.

 Elbisenize uyumlu olur.

 Güzel görünüyorsun.

 Başka bir tane daha dene.

 Bence bu daha güzel oldu.

 - Benim için bir şey yapar mısın?

 - Nedir?

 Muhafızlara git.

 Jia Jingzhong ismindeki bir adamı bul.

 Kim olduğunu sorarlarsa, onlara bu mektubu ver.

 Ama bir kadın muhafızlara-- Bununla bir erkek gibi görünürsün.

 Benim ilgilenmem gereken başka bir şey var.

 Daha sonra sana geleceğim.

 Tamam.

 - Ne işin var burada?

 - Jia Jingzhong için geldim.

 Kimsin sen?

 Yakalayın şunu!

 Ben Qinglong'um.

 Qinglong.

 Cennette durabilecekken, neden kendini cehenneme davet ettirdin?

 Jinyiwei olduğun zaman bırakmak diye bir şey yoktur.

 Jinyiwei olduğun zaman bırakmak diye bir şey yoktur.

 Bay Jia ile ne işin var?

 Biz Jinyiwei'yiz.

 Neden diye sormayız.

 Sadece ne zaman, nerede ve kim olduğunu sorarız.

 Jia Jingzhong üç şehri satmayı planlıyor.

 Ayrıca altın Yüzbaşı Xiahou'nun kendisine verilecek.

 - Bu ayın 12.

 gününde.

 - Bugün!

 Qinglong, burada her istediğini yapabileceğini mi sanıyorsun?

 Bir Jinyiwei'nin itibarı, başladığı görevi bitirmektir.

 Yakalayın!

 Tutuklayın!

 Kadınmış!

 Bırak beni.

 Hoş geldiniz, Yüzbaşım.

 - Yolu göster.

 - Tamam.

 Ne yapıyorsun?

 Senin yardımını istedim mi?

 Beni kullanmak istedin.

 Unutma, gözümün önünden ayrılmaya iznin yok.

 Anladın mı?

 Elini ver.

 Teşekkürler.

 - Garson!

 - Geldim.

 - Misafirlerimiz var.

 - Geliyorum!

 İki kişilik masa.

 Bu taraftan lütfen.

 Buyurun.

 Tam vaktinde geldiniz.

 Aceleniz yoksa bu geceki havai fişek gösterisini izleyebilişiniz.

 Gece burada kalıyoruz.

 Oda ister misiniz?

 İki kişilik harika bir odamız var.

 - İki ayrı oda lütfen.

 - İki oda mı?

 Tamam.

 Afiyet olsun.

 Prens Qing'in Evi Olay çıktığında   ilk sen kaç, tamam mı?

 O sandalye dolu.

 Rica etsem acaba  Havai fişek gösterisini izlemek için burada oturmak istiyorum.

 Bu han herkes için.

 Önemli değil.

 - Yeni bir arkadaş tanımak isterim.

 - Arkadaşa ihtiyacım yok.

 Bu gece için bütün hanı kapatıyorum.

 Ama  Uzun süredir bu tüccar kabilesinin peşindeyim.

 Sakın onlara dokunma.

 Madem ki bugün Qinglong ile tanışma fırsatı yakaladım   ben, Çöl Yargıcı, senin ne kadar önemli biri olduğunu görmeliyim.

 Bu para yere düşmeden, seni yeneceğim.

 Kaç!

 Oley!

 - İyi misin?

 - Evet.

 Asıl ben seni, bu kasenin dönüşü durmadan yeneceğim.

 Durun!

 Qinglong.

 - Neden kılıcını çekmiyorsun?

 - Şimdilik seni öldürmeyi düşünmüyorum.

 Sana bir teklifim var.

 Tüccarlarda 1000 altın var.

 Adamları da çok.

 Birlikte çalışmalıyız.

 Bu harita postaneye ait.

 Saldırı sinyalimiz ok işareti.

 - Nasıl paylaşıyoruz?

 - Pay istemiyorum.

 Mallarından sadece birini alacağım.

 Neden sana güveneyim ki?

 Plan başarısız olursa   kendi hayatımı sonlandıracağım.

 Biz Gökyüzü Kartalları'nın kendi kuralları vardır.

 Hayatımızdan vazgeçmeye değecek soygunu yaptığımız gün   dürüst haydutlar olacağımız gündür.

 Qinglong.

 Neyin peşindesin?

 Jinyiwei İtibarımın.

 - Hadi gidelim.

 - Gidelim!

 Az önce neden kaçmadın?

 Gözünün önünden ayrılmaya iznim yok.

 Nişanlımın burada bir dükkanı var.

 Sonhahar Ortası Festivaline gelmemi istemişti.

 Çok romantik olduğunu söylemişti.

 Gökyüzü ve çöl harika görünüyor.

 Çok hoşuma giderdi.

 Buraya gelirsem, onunla kalmamı söylemişti.

 Yaptığı tüm hataları telafi edeceğini söylemişti.

 Artık buradayım.

 Ama onun yerine bir Jinyiwei ile birlikteyim.

 İşte sana borcum olan para.

 Yarın gidip nişanlını bul.

 Benden ona geri dönmemi mi istiyorsun?

 Artık işine yaramaz mıyım?

 Evet.

 Artık işime yaramazsın.

 Hava fişek festivalinde sen neden burada yalnızsın?

 Ailem yok.

 Yalnız olmasam kiminle olurdum ki?

 Bu gece bana arkadaşlık ettiğin için şanslıyım.

 Peşimden gelen çok oldu, ama şansları tükendi.

 Geride kalan hep ben oluyorum.

 Bunaltıcı bir durum.

 Peşinde olan kişi için de kolay değildir.

 Aradığın kişiyi ne kadar iyi tanırsan   ona daha iyi bir arkadaş olursun.

 Arkadaşının tükenişini izlemek   üzücü bir durum olsa gerek.

 En kötüsü de   kendi öz kardeşimi öldürmemdi.

 Sıkma canını.

 Kabusun yakında bitecek.

 Her gün zihnen hazırlandım.

 Dibe vurmadan önce   başladığım işi bitirmeliyim.

 Dost veya düşman fark etmez, yoluma kim çıkarsa   ilk onun işini bitiririm.

 Hava fişek!

 Şunu içeri al.

 Nereden geldiniz?

 Burada oynamayın!

 Dışarı!

 Dışarı!

 Abla, paramız?

 Teşekkürler, abla.

 Yüzbaşım, uzun bir yolculuk olmalı.

 Prens Qing'e üç şehri almasında yardım etmek   bana çok efor sarfettirdi.

 En derin şükranlarımla, Bay Jia.

 Prens Qing adına size teşekkür ederim.

 Bay Jia istediğimiz şeyi getirdi mi?

 Demek parşömen burada.

 Kontrol etmeliyim.

 Bay Jia, ben ayrılmadan önce   Prens Qing parşömen için tazminat talep etti.

 Sonbahar Ortası Festivali vaktindeyiz.

 İlk İmparatorumuz başlangıcı bugün yapmış   ve Ming Hanedanlığını kurmuş.

 Prens Qing   saklandığı yerden çıkmak için   parşömenin üzerindeki İmparator'un Onay Mühürü'nü istiyor.

 Bu ne saçmalık!

 - Bu resmen küstahlık!

 - Bay Jia!

 Anlamamazlıktan gelmeyin!

 Kellenin alınmasından   korkmuyor musun?

 Xuan Wu, Mühürü al!

 Xuan Wu, sen  Bay Jia.

 Daha önce sen söylemiştin.

 Xuan Wu, insanlar senin başarının ihtişamını gördüklerinde   yaptığın kötülükleri unutacaklardır.

 Artık Prens Qing için çalışıyorum.

 Bay Jia, bana bunu öğrettiğiniz için sağ olun.

 Hazır!

 Atış!

 Adamlarına burayı koruyup nöbet tutmalarını söyle.

 - İçeri giren herkesi öldürün.

 - Tamam!

 Yüzbaşım, lütfen parşömeni bana verin.

 Onu mühürle damgalamalıyız.

 Öldürün!

 Hadi!

 Öldürün!

 İşte Gökyüzü Kartalları!

 - Qinglong.

 - Yüzbaşı.

 Bu iş Jinyiwei aile meselesidir!

 Bugün yoluma kim çıkarsa   ölecektir!

 Ben hepinizden daha güçlüyüm.

 İstediğim şeyin peşinden gitmekte hatalı mıyım?

 Biliyorum.

 Bana daima kardeşin gibi davrandın.

 Ama sen   kendi kardeşini öldürmedin mi?

 Evet, ve bu bana   ölümden daha acılı bir hayat bıraktı.

 Bu acı   hiç bitmeyecek bir kabus gibi.

 Benimki gibi bir hayat istemezsin.

 Merak etme   yalnız ölmeyeceksin.

 İşimi bitirdikten sonra   senin için geleceğim.

 Öldürün!

 - Zorbaları hiç sevmem.

 - Çöl Yargıcı.

 Senin bir tek hırsızlık yapmayı bildiğini sanıyordum.

 Hırsızlığı seviyorum   ama savaşmayı daha çok seviyorum.

 Yakala!

 Araban arka tarafta.

 Yemek ve su da var.

 Beş gün yeter.

 İşte altınların.

 Hepsi benim mi?

 Hepsi senin.

 Soygun yapmanın mantığı zenginleşmekten başka bir şey değildir.

 Gerçekten anlamıyorum.

 Bir daha böyle bir durum olursa   beni hatırla.

 Hatırlarım.

 Kaç!

 Qinglong!

 Deh!

 Gelme!

 Beni boş ver, kaç kurtul.

 Gelme!

 Qinglong, üçe kadar sayıyorum.

 Mühürü vermezsen, onu öldüreceğim.

 Bir.

 İki.

 Benim için   mühürden vazgeçmeyecek.

 Üç!

 Özür dilerim.

 Benim yüzümden mühürü kaybettin.

 Herkesin bir seçimi olduğunu söyleyen sen değil miydin?

 Seni nasıl yakaladı?

 Nişanlıma gittikten sonra   seni bulmak için geri döndüm.

 Orada yakalandım.

 Üzgünüm.

 Senden onu bulmanı istememeliydim.

 Seni ona kendi ellerimle götürmeliydim.

 Deh!

 Qinglong ile Batılı kızın savaştığını gördüğümüz yer burası.

 Qinglong, bizim arabayla kaçtı ve kayıp.

 Çölün kuzeyindeki kardeşlerimiz de görmüş.

 Prens Qing'in sarayında savaş bayrağı çekilmiş.

 On bin kişilik bir ordu saldırmak için hazırda bekliyormuş.

 Aynı zamanda, üç yüz kişilik silahlı bir tabur   Gökyüzü Kurtları şehrini hedef almışlar.

 Niyetleri bilinmiyor.

 Bütün şehir korkudan titriyor.

 Zhao Shenyan, İmparator Mührünü kaybettiği için infaz edilecek.

 Qinglong, şehirdeki görevinde aynı şeyi kaybetti.

 Öyleyse   Qinglong'un aldığı mühürle o mühür aynı olmalı.

 Qinglong'un peşinde olduğu şey   sadece bir mühür değil.

 Jinjiwei'nin 14. ve son kılıcı: Görevini tamamlamak, aksi halde, canını feda etmek için.

 Mühürü geri almak için yalnız gideceğini sanma.

 Qinglong, aramızdaki en iyi savaşçı sensin ama   sivrildiğimiz tek bir konu var, o da yolumuzu bildiğimizdir.

 Giriş çıkış yolunu biliyoruz.

 Vakit yok, izin ver sana yardım edelim.

 Hadi!

 Gidelim!

 Mühürle parşömeni damgalarlarsa   Prens Qing adamlarını şehre gönderebilecek.

 İnsanlar, uzun ve acılı bir savaşta zarar görecekler.

 O yüzden, sınırı geçmeden önce Mühür'ü geri almak zorundayız.

 Tuo Tuo sınırı geçmek için önce Gökyüzü Kurtları şehrinden geçmeli.

 Prens Qing dikkatlidir.

 Yardım etmek için her şeyi yapacaktır.

 Bir planın var mı?

 Tuo Tuo'yu uzaklaştırmak, dikkatlerini dağıtmak ve mühürü almak.

 Gökyüzü Kurtları Şehri, labirent gibi yollarıyla ünlüdür.

 Onları geçmemizi sağlayacak bir kestirme yol biliyorum.

 Kardeşler, acele etmeliyiz!

 Gökyüzü Kurtları Şehri Durun!

 Xuan Wu.

 Sen mühürü götür.

 Ben Qinglong'un icabına bakarım.

 Deh!

 Gidelim!

 Şunu kontrol et!

 Xuan Wu'nun Cesedi Burada Yatıyor Silahlı askerler, atlardan inin ve peşinden gidin.

 Öldür!

 - Peşinden gidin!

 - Tamam!

 Burada ayrılalım.

 - Hadi!

 - Tamam!

 - Ateş.

 - Ateş.

 Ateşi kesin!

 Vur!

 Vur!

 Geri çekilin!

 Saldırın!

 Saldırın!

 Mühür burada.

 Artık geri dönemem.

 Beni öldür.

 Kardeşim.

 Qinglong, çabuk Qiao Hua'ya git.

 Biz burayı hallederiz.

 Qinglong seni ölmen için kandırdı.

 Gökyüzü Kartalları geliyor!

 Yargıç.

 Yargıç.

 Kaç dedim!

 Kaç!

 Benim için Qinglong'a de ki  Beni tekrar bu kumlu ufukta görürsen   çok sevinme.

 Gördüğün Tuo Tuo ise   çok üzülme.

 Buradan geçtikten sonra, sınırı da geçebilirsin.

 Benimle gelmiyor musun?

 Bir Jinyiwei için yol kısadır.

 Yolumun sonuna geldim.

 Ama bana   mühürü birlikte götüreceğimizi söylemiştin.

 Sonra da benimle gelecektin.

 Sana söz veriyorum   şu andan itibaren, bana ihtiyacın olursa   bileğindeki çanı çalman yeterlidir   senin için orada olurum.

 Sana bir sır vermeme izin ver.

 O gün   nişanlımı gördükten sonra   senin için geri döndüm  .seninle konuşmak istedim   teklifi kabul etmediğimi söylemek istedim.

 Ne yapmamı istersen   yapacağım.

 Bana yalan söylüyorsan da   önemli değil.

 Seni bekleyeceğim.

 Qiao Hua.

 Bu mühürü Batı Generaline ver.

 Tuo Tuo'nun icabına baktıktan sonra, derhal sana geleceğim.

 Beni bekle.

 Görevimi tamamladıktan sonra   yoluma çıkan kim olursa   dost ya da düşman fark etmez   işini bitiririm.

 Sonunda mührü güvenli bir şekilde Batı Generaline ulaştırdım.

 Aynen Qinglong'a söz verdiğim gibi.

 Kurulan komplo ortaya çıkarıldı.

 Prens Qing, infazından önce kendini öldürdü.

 Söylentilere göre   Prens Qing hayatında hiç ağlamamış.

 Ama Tuo Tuo'nun öldüğünü duyunca kendini tutamamış.

 İnsanların en çok heyecan duyduğu şey, İmparator'un saraya geri dönmesiydi.

 - Shouzheng.

 - Bay Zhao serbest bırakılmış.

 - Seni çok özledim.

 - Bay Zhao var olduğu sürece   insanların mutlu mesut yaşayacaklarına inanıyorum.

 Huang abi, bu taraftan.

 Tamam, Patron.

 Yemeği çabuk hazırlayın, yedikten sonra hemen yola çıkıyoruz.

 Çabuk, çabuk!

 Babam ölmeden önce, Adalet Eskortu'nun doğruluk ve dürüstlük adına   açık kalmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.

 Ayrıca bir de sır verdi.

 Şarabı yara bereler için değilmiş.

 Geçmişteki güzel anıları hatırlamak içinmiş.

 Ne zaman babamın şarabını içsem   çölde tanıştığım bir arkadaşımı hatırlıyorum   ve kendimi çok şanslı hissediyorum.

 Çünkü şahit olduğum şey   Yargıç'ın iyi birine dönüştüğüydü.

 Tabii ki, onu ve   birlikte seyahat ettiğim yolları da düşüneceğim.

 Dur!

 İnsanlar nasıl yapar bilmiyor olabilirim.

 Bana bir keresinde, ortaya çıkmam için   bileğimdeki çanı çalmamın yeterli olacağını söylemişti.

 Bana ne söylediyse, yapacağım.

 Yalan söyleyip söylememesi önemli değil.

 Umudun varsa, talihin açıktır.

  

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar