Henry'nin Kitabı (2017) The Book of Henry
| |
105 dk
Yönetmen:Colin Trevorrow
Senaryo:Gregg Hurwitz
Ülke:ABD
Tür:Suç, Dram, Gerilim
Vizyon Tarihi:02 Haziran 2017 (ABD)
Oyuncular
Naomi Watts
Jaeden Martell
Jacob Tremblay
Sarah Silverman
Dean
Norris
Özet
Senaryosu Gregg Hurwitz tarafından kaleme alınan The Book Of
Henry, birbirlerinden oldukça farklı iki yapıya sahip çocuğa annelik yapan
Susan Carpenter'ın, hikayesini ele almaktadır. Bütçesi 10 milyon dolar olan The
Book Of Henry adlı filmin, yapımcılık görevini Carla Hacken, Jenette Kahn,
Sidney Kimmel ve Adam Richman üstlenmiş, müziklerini ise Michael Giacchino ele
alıp icra etmiştir.
Altyazı
İnsanlar çoğunlukla nazik.
Çoğunlukla diyorum
çünkü etrafta bazı aptallar da var.
İnsanlar nazik çünkü birisiyle
iletişim kurmayı asla unutmuyorlar.
Zaman zaman sizi
şaşırtıyorlar bile.
Fakat bazen
şaşırtmıyorlar.
En başarılı yakartop oyuncusu
olarak hatırlanmak isterim.
Yakartopta Olimpiyat madalyası
kazanmak isterim.
Bu dünyayı daha iyi
bir yer yapacak çünkü diğer çocuklara
da yakartop şampiyonu olmayı öğreteceğim.
İşte mirasım olarak
bunu düşünüyorum.
Aferin, Tommy.
Biraz basit ama
sağlam gramer ve paragraf kurgusu.
Eline sağlık.
Sıradaki kim olmak
ister?
Henry?
Evet.
Hepimiz iz bırakmak hakkında
konuşabiliriz.
Fakat bu varoluşsal
krizimizi için bir bahane değil mi?
Yani sonuç olarak,
Tommy, yakartopun Olimpik spor olmadığını
idrak etmelisin.
Fakat Bizim mirasımız öz geçmişimize ne yazdığımız
ya da banka hesabımızda kaç sıfırımızın
olduğu demek değil.
Hayatımızı yaşayacak kadar
şanslı olmak ve geriye bir şeyler
bırakabilmek.
Bildiğimiz tek şey,
şu an burada olmamız.
Yani yaşamın bu
kısmındayken yapabileceğimiz en iyisini
yapmalıyız diyorum.
Miras hakkındaki düşüncelerim
bunlardır.
Henry, tekrar
hatırlat.
Seni yetenekliler
sınıfına neden koyamıyoruz?
Çünkü normal
seviyedeki akranlarımla aynı ortamda
olmak psikososyal gelişimim açısından
daha iyi.
Peki, tamam.
Teşekkürler.
Ve 3000 tane
TannenTech 76 ya kadar.
70 de zararı durdur.
Ve ne var biliyor
musun?
Bana 10 tane Alimunadla
Liffcom ver.
İki ve çeyrek.
Pekala.
Sanırım işe yarayacak.
Boğa piyasasının
içine doğmamın benim yararıma.
Olduğunu
söyleyebiliriz.
Afedersin, geciktim.
Hadi toparlan.
Bu çanta çok ağır.
Keşke yeni bir araba
alsaydın.
Parasız değilsin.
Olay bu değil, ayrıca Eski arabanın sıkıntısı yok.
Yardım etmeme neden izin vermiyorsun?
Yalnızca bir tanesini
kırdım.
Tamam.
Elektrik yangınına
sebep oldun.
Tamam.
Gofre ızgarası
karmaşık.
Keşke senin yaptığın gibi
şeyler yapabilsem.
Pekala, gel öyleyse.
Ne yapmak istiyorsun?
Uçan trambolin.
Ufaktan başlaman iyi
olur.
Roket botları O da
biraz zor.
Arızalara dayanaklı olarak
inşa etmelisin.
Her şey zamanlarla,
kurulum ve tüm ihtimale karşı önlem hakkında.
Küçük bir yanlış
hesaplama her şeyi batırır.
Tıpkı gofre ızgarası
gibi mi?
Gofre ızgaraları
karmaşık.
Ya köpekbalığı varsa?
Çok sığ.
Peki ya pirana?
Afrika'ya özgü.
Henry "Güney
Amerika" diyor.
Peki, Güney Amerika.
Ama endişelenme, eğer
sana bölgemizde herhangi yerli bir şey
saldırırsa hemencecik orada olacağım.
Tamam?
Tamam.
- İyi misin?
- Evet.
Başkentleri say.
Oklahoma Şehri,
Oklahoma.
Basit.
Augusta, Maine.
Salem, Oregon.
Albany, New York.
Anne, 147.50 dolarlık
eğlence köyü ücreti nedir?
Peter'in doğumgünü için
şişme oyun parkı.
Şu ayak gibi kokan.
Bismarck, Kuzey
Carolina.
O öbür Kuzey lerden biri
değil mi?
Tallahassee, Florida.
Mali bilançomuz
postayla geldi mi?
Juneau, Alaska.
Evet.
Sana vermeyi unuttum.
Cidden okuyup, ne dediğine
bakmalısın.
Annapolis, Maryland.
Yanlış.
Pekala.
Cheyenne, Wyoming.
Öyle eğilince
gerçekten bir işe yaramıyor.
Tabi ki yarıyor.
Şuna bak.
Şuna bak!
Paltosunu
gökkuşağının bütün renkleriyle boyadı.
Bütün sincaplar üzgün
ve kıskançtı çünkü harika görünüyordu.
Gerçek güzelliğin kürkün
üzerindeki renk olmadığını öğrendiler.
Mesele onun altında
ne olduğuydu.
Son.
Peki?
Güzel anlatılmış.
Hey!
Bir şey yazmayı,
çizmeyi bir de sen dene bakalım.
Bir şeyler hakkında.
Bir metafor.
Görünüşe göre birisi mavi
sincabın ahlaki duruşunu.
Kavrayamamış.
Genç mühendis ödülü?
Bunu ne zaman aldın?
Önemli bir şey değil.
Onu kazansam
çıldırırdım.
Kenara atmazdım.
Senin olabilir.
Pekala.
Küçük popolar yatağa.
Burada gece kulübü mü
işletiyorum sandınız?
Yarın film gecesi
yapabilir miyiz?
Yapamam tatlım.
Gece vardiyam var.
Anne, sana artık çalışmaman
gerektiğini söyledim.
Ne demek artık çalışmaması
gerekli?
Hiçbir şey.
Yani diyorum ki artık
ihtiyacımız yok.
Evde kal ve hikaye kitaplarınla
ilgilen.
Özür dilerim.
Emin misin?
Çünkü Senin kişisel alanını ya da başka bir şeyini.
İstila etmek istemem.
Anne!
İyi geceler.
Açık ya da kapalı?
Açık.
Kapalı.
Açık ya da kapalı?
Açık.
Kapalı.
Tüh, sıcak.
Anne?
Evet.
Şuraya çift tıkla.
Yavaş, o pahalı.
Daha sonra programdan
direkt mali.
Bilançoyu
indiriyorsun.
Zeki olmadığını da
kim söylüyor?
Kimse.
Bana öğrettiğimi
göster.
Çocuk değilim, Henry.
Göster.
Pekala, bu kadar
yeter.
Bakalım.
Geçen ayı sildin.
Doğru yapmıyorsun.
Ne?
İşte, anne.
Susan?
Harika.
Glenn.
Bay Sickleman.
Susan?
Hey!
Merak ediyorum da, çimenlerine göz kulak olabilir misin?
Senin taranmamış
yaprakların mülküme giriyor.
Bakımını sağlamak
biraz zor.
Peki.
Deneyeceğim.
Affedersin, Glenn.
Hey, tatlım!
Merhaba.
Gel buraya.
Hey!
Şuna bak.
Hey!
Bunu ormanda buldum.
Küçük polisler
eğitimde, he?
Yapraklar için
başınızı ağrıttığım için özür dilerim.
Biliyorum, büyük bir
mesele gibi gözükmüyorlar ama Hayır,
hayır.
Öyle Anlıyorum.
Yaprak dağıtımımı
ileri doğru yapacağıma and içiyorum.
Takdir ettim.
Müstakbel gelinim.
Tanrım.
Harika birisi.
Fakat üvey babası Glenn.
Bay Sickleman.
Yine geciktin.
Köpek arabamı yedi.
Masa yedi yumurtalarının
çok sulu olduğunu söylüyor.
Sana onunla iyi
eğlenceler.
Ne var ne yok?
Federaller peşimde.
Tüm paramı İsveç
bankalarına taşıdım.
Kurlar berbattı.
Bir de bana sor.
Piyangoyu
kazandığımda vergi oranlarını
görmeliydin.
82 milyon, oldu sana
16 milyon.
Bununla ne alacağım?
Hey, masa yedi hala
yaşıyor.
Şatoyu sattın mı?
Korsika.
Ama Monte Carlo'yu elden
çıkarmak için zorlanıyorum.
Memelerim yukarıda.
Peki.
Bayan?
Bu sipariş ettiğim
değil.
Hey, Susan?
Yeni muhasebeci kız
pek iyi değil.
Bugün buraya
geleceğini söylememe rağmen maaş çekini
evine yolladı.
Yaşadığın mahalle
güzel.
Oralarda hep bir yer kiralamayı
düşündüm.
Allahtan nafaka var,
he?
Evet, doğru.
Sanırım sana doğrudan
mevduat ayarlayabilirim eğer daha kolay
olacaksa.
Bilmiyorum.
Henry'e sormam lazım.
11 yaşındaki çocuğa
mı sorman lazım?
Neredeyse 12.
Henry!
Yardımına ihtiyacım
var!
Morris madalyonunu
aldı!
Acele!
Hadi gidelim Hey!
Teşekkürler, Dot.
İşte burada.
Hey, Christina.
İyi misin?
Evet, iyiyim.
Henry!
Henry!
Peter!
Hey!
- Bırak gitsin.
- Henry!
- Madalyon!
- Derdin ne, dostum?
Ondan uzak durman gerektiğini
söylemiştim.
O biraz ahmağın teki.
Sen en azından
zekisin, ya o?
Pekala, tamam
çocuklar.
Ayrılın.
O hiçbir şey.
O hiçbir şey Neredeydin?
Hatırla bunu.
Özür dilerim.
Hadi.
Hadi ama Peter.
Binlerce kez özür
diledim.
Morris'in yanına
yaklaşmasına bir daha izin vermeyeceğim.
Yemin ederim.
Seni nasıl
güldüreceğimi biliyorum.
Anneniz geldi.
Merhaba?
Şirin ufaklığım!
Ne Aman Henry.
Hayır de.
Sürpriz.
Sheila Merhaba, Peter.
Hank.
Aslında Henry.
Bence o saçın altında
bir yerde basit bir ismi hafızanda
tutacak bir alan vardır.
Güzel gözlük.
Biçimsiz kafanla iyi
uymuşlar.
İkiniz, hemen
başlamayın.
Bunların hiçbirinin yaşanmadığımı
varsayacağım.
Çünkü berbat bir gün
geçirdim.
Sheila ve ben biraz.
Biraz takılacağız,
tamam mı?
Şimdi kör kütük
sarhoş olacaklar.
Biliyorum.
Duyuyorum.
Annem.
Annem cadının tekiydi.
Ama sanki değilmiş
gibiydi.
Denerdi,
arkadaşlarımı korkuturdu.
Nasıl?
Şu Drakula dişlerini
bilir misin?
Evet.
Cadılar Bayramı için
mi?
Ve ne zaman, bir çocuk
beni dışarı çıkarmak istese eve gelir
ve annem birden Drakula dişlerini
takardı.
Tanrım.
Ve sonra birden tıpkı Yavaşça gülümser Belki de sadece seni kollamak istiyordur.
Korkunç Koruyucu oluyordu.
Harikaydı.
Beni düzgün
yetiştirmeye çalışıyordu.
Ne yazık ki başarısız
oldu ama ödül kazanması gerekliydi.
Lütfen Tanrım,
onlarda başarısız olmama izin verme.
Yani, elinden gelenin
en iyisini yapıyorsun, değil mi?
Ama onlar çocuk.
Hayatın
gerçekleşmesini bekleyen küçük narin
yaratıklar.
Nasıl yaptığını
bilmiyorum.
Cidden, tek başına
bütün bunları nasıl yaptığını bilmiyorum.
Hadi ama, Henry im
var.
Bana ondan daha yetişkin
bir erkek bul.
İsterdim.
Burada uyuyabilir
miyim?
Henry!
Hadi kıpırda.
İşte böyle.
Hey, tatlım?
İyi misin?
İyiyim.
Neden?
Yüzüne ne oldu?
Hiçbir şey.
Sadece baş ağrısı.
Peki.
Hey, tatlım.
Bırakmamı ister misin?
İyi misin?
Evet.
Şimdi kötü haberlerim
var.
Zach'in annesi
doğumgünü için donut getirdi.
Pekala, sınıf Gelecek aydaki yetenek şovu için rollerinizi.
Düşünme zamanı geldi.
Formları uzatıyorum.
Ailenizin imzasıyla geri
getirmeyi unutmayın.
Henry/ nereye
gidiyorsun?
Henry Allah
kahretsin, Janice.
Bu daha ne kadar
sürmeli?
Daha ne görmen
gerekiyor?
Müdür Wilder'i
kastettiğini sanıyorum?
Henry, tekrar bu yollardan
geçmeyeceğiz.
Morarmalar,
yorgunluk, okul performansında düşüş.
Bu yılki notları
nasıl?
Diğer öğrencilerin notları
hakkında sana bir şey söyleyemem.
Araştırmamak için hiçbir
baskı altında değilsin.
Yalnızca şüphelerini rapor
etmen gerekir.
Bu senin bir eğitimci
olarak ahlaksal sorumluluğun.
İlk soruşturmalarımı
yaptım ve O zaman ikinci soruşturmanı
yap Göründüğünden daha karmaşık, Henry.
Bay Sickleman, polis
komiseri ve ve bu topluluğun saygın bir
üyesi.
Sanki topluluğun
saygın üyeleri çok da Bu tarz asılsız
iddialar çok ciddi sonuçlara neden
olabilir.
Tanrım!
Bu.
Bu şeyler sana bir şey
ifade ediyor mu?
Bay Sickleman ı sen
hayatta olmadığın zamanlardan beri
tanıyorum.
Sakın beni küçümseme.
Kesin kanıtlar
olmadan onu kamu denetimi önüne
atmayacağım.
Peki.
Bunu sen olmadan
halledeceğim.
Henry Carpenter,
içeri gir.
Tamam.
Annemin ne zaman
burada olacağını düşünüyorsun?
Tamam.
Affedersiniz.
Nereye gidiyoruz?
Sheila da durmak
zorundayız.
Bu sabah vardiyasında
çalışmak zorundaydı ama gelmedi.
Kes şunu.
Sheila?
Merhaba.
Buldum.
Güzel.
Çocukları da
getirmişsin.
Merhaba, Hank.
Sheila.
Aşırı mutluluk
saçıyorsun.
Tahmin edeyim, seni
iki çocukla zor durumda bırakıp giden
eski kocan için içiyorsun.
Bu sensin.
Evet.
Seni işte kolladım.
Hadi.
Kalk.
Hayır!
Hayır.
Bir fırt çekicem.
Zayıflıyorsun.
Oley.
Oley.
Bize.
Onu alkolizme geri
döndürmen gerçekten harika.
Alkolik değil.
Evet, öyle.
Rahatlar mısın?
Cidden çok garip
giyiniyor.
Kolayla ütüleme ben
dogmadan önce son bulmamış mıydı?
Dolabındaki bazı
boklarla karşılaştırınca bunlar hiçbir şey.
Peter in önünde küfür
etme.
Sanki artık çok fark
eder ya.
Annenin iki kafalı
bebeği oldu" işte bu günümü gün etti.
Koduğumun dolabının
önünde.
Tüm gün vardı.
Bunu söyleyecek tüm
günün vardı.
Henry.
Bu seni ilgilendirmez.
Sadece daha kötü
yaparsın.
Beni tehdit mi ettin?
Sen.
Henry.
Hayır.
Dur.
Hadi ama.
Çocuk Koruma Servisi.
Sizi nereye
bağlayayım?
Merhaba?
Merhaba.
Nasıl yardımcı
olabilirim?
Evet, sosyal
görevliyle görüşebilir miyim?
Sosyal görevli.
O benim.
Nasıl yardımcı
olabilirim.
Merhaba.
Çocuk istismarı ihbarında
bulunabilir miyim?
Pekala.
Biri canını mı
yakıyor?
Hayır.
Ben değilim.
Kaç yaşındasın,
tatlım?
Peki neler oluyor?
Sana nasıl
ulaşabilirim?
Dinle.
Ben Ben sana telefon numaramı vermeyeceğim.
Bu yüzden gizli
olarak aradım.
Anladın mı?
Sakin ol.
Henry?
Adres, 3328 Spindle
Lane.
Ve istismarcının adı Glenn
Sickleman.
Teşekkürler.
İyi günler.
Kapama.
Bekle.
Hey, Henry.
Hey.
Kardeşin için.
Benimkilerden biri.
Çok düşüncelisin.
Umarım hoşuna gider.
Hey tatlım.
Henry gelecek ay
dansa katılacağını söyledi.
Görmek için
sabırsızlanıyorum.
Hey, Glenn' Yetenek
gösterisi için heyecanlı olmalısın.
Evet, belirtmem gerek
ki böyle şeyler için biraz sabırsızlanıyorum.
Sandım ki Janie'nin annesi
seni alacaktı.
Jenna.
Bu hafta şehir
dışındalar Aslında ben Onu seve seve
götürürüm.
Ben onu götürürüm.
Harika.
Bayan Carpenter Tatlım, lütfen.
Susan.
Henry ve Peter, sana
sahip oldukları için çok şanslılar.
Teşekkür ederim.
Ve baban da sana
sahip olduğu için şanslı.
Üvey baba.
Akademi üzerinde odaklanmayı
bırakıp biraz boş boş gezmeni istiyorum.
Bir hobi edin ya da
başka bir şey.
Kumar.
Alem yap.
Kafayı bul.
Banka soy.
Hadi ama.
Hiç eğlenceli
değilsin.
Anne Bugün, marketteki o kadın Ona Ona
yardım etmek için bir şey yapmadın.
Dedim ya.
Bizi ilgilendirmez.
Bence Birisi Dirim incittiğinde.
.
bizi ilgilendirir.
Peki, biliyorum o
iyi görünüyor ama yapabileceğim hiçbir
şey yoktu.
Anne eğer.
Eğer herkes böyle
yaparsa muhtaç insanları gözetecek hiç kimse kalmaz.
Peki ne yapmalıydım?
İşlerin kaba
kuvvete evrilmesını istemedim.
Şiddet dünyadaki
en kötü şey değil.
Ne öyleyse?
Duygusuzluk.
Sickleman.
Güneye doğru 400 adım.
Ve kuzeye doğru derin
sular.
Burası mı?
Devam et.
Burası mı?
Devam et.
Fakat daha
ilerlersem, düşeceğim.
Pekala.
Şimdi parmaklarınla
işaret et.
Anlaşıldı.
Evet, aradığım da
buydu.
Dakikada kaç kurşun
atıyor?
Oniki bin.
Kaça patlıyor?
Sekiz.
Sekiz bin dolar?
Hayır.
Sekiz bin drahmi.
Komik.
Ruhsata gerek var mı?
Evet.
Federal.
Pekala.
Benimkisini evde
unuttum.
Evet, üzgünüm
beyefendi.
Böyle bir şeyi
yapamam.
Peki ya Dominic beni
gönderdiyse?
Onbir bin.
Peki.
Yarım saate geri gel.
Dominic'e selamlarımı
ilet.
Tanrım.
Anne cidden mi?
Beni neden Kavanoz
Açıcısı diye çağırdıklarını biliyor musun, Henry?
Hayır.
Ama sanıyorum ki kavanoz
kapaklarıyla ilgili bir şey.
Hadi ama.
Kapa şunu.
Dur, hele bir level atlayayım
şu orusp Anne!
Bir numaralı
şekerpare.
İki numaralı
şekerpare.
Nasıl olur da o bir
numaralı şekerpare olur?
Çünkü senden daha
büyük.
Pekala.
Bir numaralı
şekerpare olabilirsin.
Tamamdır.
Bir numaralı
şekerpare.
İyi geceler.
İyi geceler.
Anne.
Tekrardan değil.
Söyle.
Pekala tamam.
İyi geceler.
Seni seviyorum.
Ben de.
Seni seviyorum.
Bu tek taraflı bir şey
değil.
Ben de seni anne.
Açık, kapalı?
Açık.
Kapalı.
Açık ya da kapalı?
Açık.
Kapalı.
Anne!
Anne!
Tanrım.
Ne oldu Anne!
Gel!
Geliyorum.
Anne!
Anne!
Henry?
Henry.
Henry, bebeğim.
Tatlım.
Tanrım.
911'i ara, Peter.
Buradayım.
Tanrım.
Henry.
Nöbet geçirmişe
benziyor ama güçlü nabızları var.
Henry?
Henry?
Henry, beni
duyabiliyor musun?
Bayan Carpenter,
çocuğunuz.
Henry.
Diğer çocuğunuz!
Tomografi nerede?
Hala bekliyoruz.
Teşekkürler, Kathy.
Bayan Carpenter,
benim adım David Daniels.
Beyin cerrahıyım.
Merhaba.
Bakalım nelerin
varmış dostum.
Henry şimdi bu ışığı gözlerine doğrultacağım.
Nöbete tanık oldunuz
mu?
Evet.
Nasıl görünüyordu?
Tüm vücudu sallanıp
titriyordu.
Baş ağrısı yaşıyor
muydu?
Hayır.
Çok büyük değil.
Sadece Var mıydı?
Ne kadardır?
Uç ya da dört ay.
Dr. Daniels bunları
istemiştiniz.
Ciddi bir şeyin
olmadığını söylemiştin.
Neden bir şey
söylemedin, tatlım?
Kathy, onu üst kata
çıkarmak zorundayız.
Ne?
Nereye götürüyorsunuz?
Ameliyata almalıyız.
Oğlunuzda bir kütle
var.
Görünüşe göre şişmiş
durumda.
Kritik yapıları
tehdit ediyor.
Biliyorum bu zor ama tedaviye
razı olmanız gerek.
Dr. Daniels, nöbet
geçiriyor.
Anne.
Binde bir Ativan
verin.
Henry.
Bayan Carpenter, bunu
imzalamanız gerekli.
Ona danışmadan
imzalayamam.
Ebeveyn iznine
ihtiyacımız var.
Sorun yok, Henry.
Geçti.
Pekala.
Hadi gidelim.
Pekala.
Bir şeyin yok.
Henry, seni
ameliyathaneye götüreceğiz, tamam mı?
Anne.
Hey, bebeğim.
Evet.
Buradayım.
Buradayım.
Her Her şey yolunda mı?
Peki ya bu?
En azından brownie
yer misin?
Hey, ufaklık.
Kendine geldiğin için
minnettarız.
Sen Peter olmalısın.
Henry ve annenle
konuşmak için bize müsaade eder misin?
Sorun olur mu?
Neden benimle
gelmiyorsun?
Henry, şu an kafanın içinde
bir şey var.
Tümör dediğimiz bir
şey.
İyi bir şey değil.
Beyninin herhangi bir
bölümüne zarar vermeden.
Onu oradan çıkartmaya
çalışacağız.
Biraz karmaşık bir iş.
Ve bir kısmını
alabildik.
Hadi ama dostum.
, Anlamadım?
Bu ani müdahale, ardından
yüzünde oluşan bu telaş bu yüksek derecede bir epandimom ya da
gliyoblastom olmalı.
Neden daha önce
aklıma gelmedi bilmiyorum.
Başağrısı ve
görüntüde bulanıklaşmayı stresten
kaynaklı sandım.
Büyük tümör?
Evet.
Geniş?
Evet öyle.
Kritik yapılara
yayılmış mı?
Kesip çıkarmaya
çalıştık ama ne yazık ki.
Anlıyorum.
Emar?
Parlak mı?
Üzgünüm.
Lütfen, yalnız kalmak
istiyorum.
Tatlım, sanmıyorum Anne Yalnız
kalmak istiyorum.
Peki.
Pekala sınıf.
Henry bir süreliğine hastanede
kalacak.
Gerçekten çok hasta.
Ona geçmiş olsun kartları
göndermenin iyi bir fikir olduğunu
düşündüm.
İyileşecek mi?
Şey, Tommy iyileşmeli, değil mi?
Yani, o Henry.
İyi olmak zorunda.
Henüz bilmiyoruz.
Merhaba Hank.
Hey, kokoş.
Ne yapıyorsun?
Bazı notlarım üzerinde
çalışıyorum.
Müthiş olduğunu
düşünüyorsun, değil mi?
Erken gelişmişi
tercih ederim.
Lanet olsun, Hank.
Neden bunları yaşamak
zorunda kaldın?
Henry.
Dinle, biz.
Biliyorum.
Buna karşıt tepki
deniyor.
Ne?
Görünüşe göre etik
dışı bir ilişkimiz var ama biz sadece birbirimize hissettiklerimizin tam tersi
olarak davranıyoruz.
Bence hoşsun, bu
yüzden seni rencide ediyorum.
Evet, çocukça.
Ama Ben çocuğum.
Kendine dikkat et,
Hank.
Dokuz var mı?
On var mı?
Kağıt çek.
Hey, Peter.
Kantinde çok güzel
dondurma var.
Biraz almak ister
misin?
Tatlım.
Ben de buradan çıktığımızda Anne, mali dosyaları getirmene ihtiyacım var.
Hiç kafana takma.
Dolabımın ikinci
çekmecesinde.
Şimdi değil.
Ayrıca emeklilik
bilançolarına bakmak gerek.
Gelecek hafta
konuşalım.
Gelecek hafta burada
olmayabilirim.
Ben Biraz su alacağım.
Ben istemiyorum.
Ben de.
Peter Sana önemli bir şey söylemek zorundayım.
Sonra Sonra Annemin
kırmızı defterimi okuduğundan emin ol.
Tamam?
Ama sen değil, yalnızca
annem.
Ona okumasını
hatırlat.
Peter, bunu yapmanda sana
güveniyorum çünkü sen dünyada en çok güvendiğim
insansın.
Anneme dikkat et,
tamam mı?
Sen nerede olacaksın?
Bilmiyorum.
İyi olacak.
Herkes seninle
arkadaş olmak isteyecek.
Gel buraya.
Geçti.
Her şeyi daha güzel
yapacağım.
Ve Liffcon 200'ü
aşarsa boz gitsin.
Sanırım enerji
bölümünü aşağı seviyeye çektik bir
sıkıntısı kalmadı.
Beni dinliyor musun?
Ne?
Yeni araba almalısın.
Eski arabanın bir
sıkıntısı yok.
Uzun vadeli bir
şekilde.
Vergi de az oluyor.
Bunun hakkında
konuşmak istemiyorum.
Bilançoyu okumalı ve düzenli
bir şekilde Rob'la kontrol etmelisin.
Anne, bu gerçekten
önemli.
Hayır, hiç de değil.
Gözünü teknik
borsadan ayırma.
Herkesten daha
dikkatli incelemen gerekli.
Bunlar hakkında
konuşmak istemiyorum, dedim.
Hiçbiri umurumda
değil.
Affedersin.
Korkuyorum.
Sensiz bunları Sensiz bunları nasıl yapacağımı bilmiyorum.
Annelik yapmayı
bilmiyorum.
Sana onu
öğretmedim ki.
Sen her zaman anne
olmayabilirdin.
Sen benim en iyi yanımdın,
Henry.
En iyi yanım.
Yapamam Henry?
Anne.
Neyin var?
Bebeğim, ne
yapıyorsun?
Henry?
Henry?
Merhaba, ne var?
Neler oluyor?
Neler oluyor?
Neyin var, bebeğim?
Neyin var?
Geçti.
Doktoru çağıracağım.
Neyin var?
Nefes al.
Nefes al.
Nefes al.
Anne.
Evet, buradayım.
Annemi istiyorum.
Buradayım, anneciğin
burada.
Anne.
Geçti.
Gökyüzünü görmek
istiyorum.
Geçti.
Gökyüzünü görmek
istiyorum.
Gökyüzünü mu?
Yukarı bak, tatlım.
Anne?
Hey' Benim bir fikrim
var.
Bir fikrim var.
Sadece bir başlangıç ama
bu da bir şeydir.
Bütün hafta boyunca tatlı
yiyeceğiz.
Başka bir şey yok.
Ne kahvaltı, ne öğle
yemeği, ne akşam yemeği.
S.ktir et.
Önümde küfür etme.
Şu güzel güne bak.
Anne.
Bunların hiçbirini
ummadın, değil mi?
Anne.
Dışarısı hala
güzel.
Hayat devam
ediyor, değil mi?
Anne!
Ne?
Tatlım, özür dilerim.
Ben Şu sıralar zor zamanlar geçiriyorum.
Çünkü yakın birini
kaybedince Benimle böyle konuşma.
Nasıl?
Çocuk gibi.
Tamam.
Tanrım.
Ne yapacağımı
bilmiyorum.
Bilmiyorum,
bilmiyorum.
Henry ne yapardı Henry'nin
yaptığını yapma.
Kendi yapacağını
yap.
Ne yapardın?
Bilmiyorum.
Erkenci miyim?
Yani 4:30 dedik ama eğer
müsait değilsen Hayır.
Sadece unuttum ve Genelde ev ziyareti yapmam ama Peter'le senin neler yaptığını görmek istedim.
Teşekkürler.
O Peter evde mi?
Evet, içeri gir.
Hey.
Hey.
İyi olduğunuzdan emin
olmak istedim.
İyi misin?
Hayır.
Neyin var?
Kafam ağrıyor.
Öyle mi?
Neresi?
Gel buraya.
Bir bakalım.
Bence kalbin
sızlıyor, ufaklık.
Kalbimin aşağıda olduğunu
sanırdım.
Sana kartımı
vereceğim.
Arkasında telefon
numaram yazılı.
Eğer yine böyle
ağrırsa beni araman yeterli.
Anlaştık mı?
Anlaştık.
Bayan, burada mı
çalışıyorsunuz?
Afedersirniz?
Bayan?
Hey, bu normal kola
mı diyet kola mı?
Diyet.
Susan?
Ben Evet.
Belki biraz sonra
gelirsin.
Ne?
İyiyim.
Hayır.
Hayır, iyi değilsin.
Oğlun bunu hastaneden
yolladı.
Hesabında 680 bin
olduğu.
Yazıyor.
Ve üstüne hisseler,
sermayeler.
Biraz ara verecek
kadar paran olduğu yazıyor.
Ve bence de ara
vermelisin.
O O zeki bir çocuktu.
Bak, bu bir rica
değil, Susan.
Üzgünüm.
Hey!
Sen Evet, iyiyim.
Harikayım.
Evet, dönmeliyim.
Maserati'min
kaportasını mahvettim.
İnanabiliyor musun?
Onu Milan'dan buraya
getirdim.
Koskoca şey.
Eve, oğullarıma
dönmek zorundayım.
Meyvesini takas etmek
isteyen var mı?
Son keki isteyen?
Ben geldim.
Anne!
Anne!
Evet.
Bence Henry Glenn'i
öldürmemizi istiyor.
Bay Sickleman?
Aklında tut ki,
kimse bu beş aşamanın, hepsini sırayla geçmiyor.
Ve senin de sıraya
uymana gerek yok.
Bu teorilerden her
biri matem döneminde ayakta kalman için
hayati önem teşkil ediyor.
Kafasındaki
görevin Glenn'i öldürmek olduğunu sanmıyorum.
Bay Sickleman.
Yapabileceklerini
düşünmek bile midemi Ne yapıyor?
Anlamıyorum.
Christina ya iyi
ebeveynlik yapamıyor.
Çocuk Koruma
Servisini arayacağım.
Çocuk Koruma
Servisini aramak bir olasılık değil.
Bunu halledecek başka
birileri olmalı.
Her şeyi denedi.
Hadi ama, Peter.
Düşünmediği bir
şeyler olmalı.
Henry'nin düşünmediği
bir şey mi?
Bu çok saçma.
Christina'ya yardımcı
olmanın başka bir yolu olmalı.
CHRISTINA'YA BAŞKA
YARDIM YOLUNUN OLMAMASININ NEDENİ.
Bu konuyu seninle
tartışmıyorum.
Yapmak zorundayız.
Bu Henry'nin son
isteği.
Polis komiserini öldürmeyeceğiz.
Nokta.
Soruşturmanın
kapandığını anladım.
İşte bu yüzden
anlamaya çalıştığım Doğru.
Toplumun saygıdeğer
üyesine çamur atmayın mı?
Güçlü üyesi demek istediniz
herhalde?
Hayır, bu hiç anlamlı
değil.
Sadece Evet anladım.
Sosyal görevli aynı
bölgeden olmalı.
Ben sadece
başkalarının fikrini almaya çalışıyordum.
Özür dilerim, bu
bizim.
Biz bunların hakkında Standart prosedürleri takip etmekle
yükümlüyüz.
Peki ama standart
prosedürlerden daha önemli şeyler Hanımefendi,
üzgünüm.
Talep oluşturabilirsiniz.
Cidden mi?
Lanet olsun.
Seni seviyorum.
Hayır, hayır tatlım.
Hayır.
Tanrım.
Hadi ama.
Merhaba.
Glenn.
Merhaba.
Seni arıyorum çünkü.
Yolun üstündeki
yaprakları almaya başlıyorum.
Bunu daha önce de
dedin, Susan.
Evet.
Ama şu an
hallediyorum.
Merhaba, anne.
Benim.
Nefes al, anne.
Bunu dinliyorsan, ben
ortalıklarda olmayacağım.
Hepsini kendi başıma
yapmak istedim ama bu şu an bir opsiyon değil.
Umarım sıvıştığım
için bana kızmazsın.
Fakat her şeyin
ayarlanmasından emin olmak gerekliydi.
Bana güvendiğini
biliyorum, anne.
Şimdi de ben sana
güvenmeliyim.
Yardımına ihtiyacım
var.
İhtiyacın olan her
şey burada.
Yarım bırakılamaz.
Daha iyisini yapmak
zorundayız.
Ve anne Evet?
Hep senin yanında
olacağım.
Peki.
Peki.
Her adımı beraber
atacağız.
Küçük bir yanlış
hesaplama, her şeyi batırır.
ATM'den biraz nakit
depolamaya başlayalım.
Tuhaf görünme.
Kamera, yukarıdaki cam
kürenin içinde.
Sakın bakma.
Güzel.
500 dolar çek.
Nasıl yeter?
Biliyorum, yeterli
görünmeyebilir ama köşedeki diğer
ATM'den günlük limitin kadar daha çekebilirsin.
Bir sonraki ATM Longbow
ve Swan da.
Kavşaktan sağa
döneceksin.
Öbür sağdan.
Dinle, bunun hakkında
şüphelerin olduğunu biliyorum.
Öyle mi?
Bu lanet şey tam bir
çılgınlık, Henry.
Güzel.
Tüm küfürleri Peter yokken
et.
Kötü örnek oluyorsun.
Kötü örnek oluyorsun.
Yeşil çöp kovasının
arkasına park et.
Buraya mı geldin?
Tanrım.
Berbat bir ebeveynim.
Güvenlik
kameralarının görüş açısını hatırla.
Planda vardı.
Anne, halledeceksin.
Nemesis Vanquish 7.
62 ile Litton Ranger
gece görüşlü nişan dürbününe ve süpresöre ayrıca.
Üç ekstra mermili
sökülebilir şarjöre ihtiyacım var.
Sence bunu
halledebilir misin yoksa işimi başka yerde mi göreyim?
Süpresörler vatandaş kullanımı
için uygun değil.
Bakalım Dominic buna
ne diyecek?
Evet, Dominic.
Bak Şef, bütün
saygımla söylüyorum ki yetişecek bir uçağım var.
Neden beni başından
savmak için ederini söylemiyorsun?
Plywood insan
kemiğinden biraz daha kalın.
Ve bu mermi
parçalarının, çarpışma esnasında izlerinin
bulunamamasını sağlıyor.
Tetiğe yavaş yavaş
bas.
Gördün mu?
Aferin anne.
Kapıyorsun.
İlk başta bunu
yapacağıma inanamıyordum.
Ama şimdi, gözlerinde
bakışı görüyorum sanki hala orada gibi.
Zorlukla tutunuyor.
Güzel atış, anne.
Şu mermilere bak.
Şimdi mermi
kovanlarını topladığından Yardım lazım
mı?
İyiyim.
Peki, sakın bir şeyi
yakma.
O elektrik yangınını
hatırla.
Gofre ızgaraları
karmaşık.
Hey, Glenn.
Hey, Susan.
Affedersin, hala Hayır, sakın
Oğlun hakkımda, ben.
Evet, teşekkürler.
Halletmek zorunda
olduğum bir şey hakkında tavsiyeni
almak istiyordum.
Uygun mu?
Hey, tatlım.
Nasılsın?
Okul nasıl?
İyi, matematik
dışında.
Yakında düzelir.
Susan?
Evet Son bir aydır yaşanan şeylerle birlikte Ben.
Biraz düşündüm.
Allah korusun, eğer
bana bir şey olursa.
Tek ebeveyn olarak, Peter'in
gideceği yer hakkında anlaşma yapmak
istedim.
Böyle bir
organizasyon biliyor musun?
Ben oldukça
sağlıklıyım.
Fit kalmaya
çalışıyorum.
Tabi her zaman bir
atasözü vardır.
Ama.
Hayır, bu konu
hakkında bir şey bilmiyorum.
Christina'nın annesi
vefat ettikten sonra bile mi?
Yok.
Bu konu hakkında.
Bildiğim bir şey yok.
Neden?
Bilirsin, senin
işlerin.
Sizler işleri organize
etmekte iyisiniz.
Evet, üzgünüm.
Yardımcı olamayacağım.
O nedir?
Evet, neredeyse
unutuyordum.
Eğer Christina'yı
Yetenek gösterisine götüreceksem bunu
imzalaman gerekli.
Bilirsin, Cavalry
ilkokulu form doldurtmayı seviyor.
Evet.
Peki.
İşte.
Harika.
O halde, onu yarın
alacağım.
Peki.
Altı gibi?
Evet.
Vesayet kağıtları
için tanıklara ihtiyaç duyulmaktadır.
Ben de onları
tarihlendirip, geçen sene vefat eden Bayan
Schwartz'ın imzasını taklit ettim.
Yazık oldu şu Bayan
Schwartza.
Ayrıca sana yeni bir
araba aldım.
Eski arabanın sorunu
yoktu.
Biliyorum, daha
güvenli ve göze daha az çarpan bir
araba olacak.
Sadece gidip
almalısın.
Adres defterimde.
Peki.
Anne?
Hey, tatlım.
Ne yapıyorsun?
Sadece bazı işleri
bitiriyorum.
Pekala, hadi seni
yatağına götürelim.
Yarına hazır mısın?
Büyük yetenek
yarışması.
Bir nevi.
Ne yapacaksın Sihir
numarası.
Sihir numarası.
Ne olacak?
Sürpriz.
Kulağa heyecanlı
geliyor.
Ya işe yaramazsa?
Çok hazırlandın,
değil mi?
Evet, çok.
Bayan Ramirez, sanat
odasını kullanmama bile izin verdi.
O zaman rahatla.
Bütün hazırlıklarını
yaptın ve vakti geldiğinde sadece
güven, harika geçecek.
Eğer Henry yapsaydı,
dert edecek bir şey olmazdı.
Harika yapardı.
Bebeğim, ne?
Söyle bana.
Bazen düşünüyorum
da o ben olmalıydım.
Hayır.
Nasıl böyle söyleyebilirsin?
O zaman insanlar
daha az üzgün olurdu.
Dinle beni.
Eğer sana bir şey
olsaydı Ne Ne yapacağımı bilemezdim.
Henry inanılmazdı.
Ama sen.
Sen özelsin.
Ve benim gözümde daha
değersiz olduğunu düşünmen sadece
yanlış değil aynı zamanda çok saçma.
Tamam mı?
Her şey saniyesinde
gerçekleşmeli.
Her hareket, he açı,
her adım.
Hataya yer yok.
Bu asla gerçekleşmedi.
Asla orada değildin.
Şimdi bile orada
değilsin.
Bir hayaletsin.
Aynı senin gibi.
Peter!
Hadi, hareketlenelim.
Bu gece senin gecen.
Sahnede harikalar
yaratacaksın, değil mi?
Ve paniğe yer yok
tamam mı?
Panik kimseye
yardımcı olmaz.
Sadece odaklan, sakin
ol ve derin nefes al.
İyi mi?
Evet.
Gerilme.
Harika olacak.
Peter, ne yapıyorsun?
Neden bunu yaptın?
Henry, eğlenceli
olduğunu söylemişti.
Henry 11 yaşındaydı.
Dahiydi.
Ama ebeveynin
değildi, tamam mı?
Hadi.
Hey.
Merhaba Merhaba, ben
Buradasın, çok şaşırtıcı Ben
davet ettim.
Numaramı görmesini
istedim.
Özür dilerim.
Biliyorsun sandım.
Umarım sorun olmaz.
Evet, tabi.
Sorun yok.
Ama bu gece gönüllü ebeveyn
olmalıyım.
Yani gönüllü
ebeveynlik işlerim var.
Peki Ben sadece
İyi mısın?
Evet.
Öyle mi?
Harika görünüyorsun.
Gerilme.
Tamam.
Seni izliyor olacağım.
Peter.
İyi akşamlar millet.
Öğrenciler hazır.
Onlar adına gurur
duyuyorum.
Bayanlar ve baylar,
Cavalry ilkokulu Yetenek Gösterisine
hoşgeldiniz!
Bana karşı mı
duracaksınız?
Sizi dizlerinizden
tekmeleyeceğim.
Ben göreceğiniz en kötü,
en acımasız kuduz bir köpeğim.
İki kere göz kırp, beni
özleyeceksin.
Hatunlar, beni öpmek
ister.
Ezikler beni görünce kıçlarına
tekmeyi yiyip topuklarlar.
Kaybol ahmak, sen bir
çocuksun.
Ama beni görünce, ha
siktir!
Tamam anne, işte
geldik.
Üç dediğimde.
Bir, iki, uç.
C-A-V-A R-Y!
Ne olursa olsun sakin
paniğe kapılma.
Paniklemiyorum.
Bu benin kız kardeşim
için.
A, B, C, D Zaman kontrolü.
Silahın geri
tepmesine karşı vücudunu doğru konumla.
İhtiyacın olduğu
açıya geçene kadar bekle.
Dikkatini dağıtan her
şeyden kurtul.
Lanet olsun.
Tetiğin basıncından
bile.
Çalışmalarını hatırla.
Sakince nefes al.
Gerilme.
Hazırlan anne.
Hazırlan.
Anne, ateş et.
Şimdi yap Hayır.
Hayır.
Sen çocuksun.
Burada neler oluyor?
Ne yaptığını
biliyorum.
Acil servis
ziyaretleri.
Okula gelmemeler,
morarmalar.
Çocuk Koruma
Servisini aradım.
Hepsi erkek kardeşin tarafından
susturulmuş.
Henry hepsini
dosyaladı.
Senin izlendiğinden
bile haberin yoktu.
Buna kimin
inanacağını sanıyorsun?
Bilmiyorum; Glenn.
Bir skandal
kaldıramam.
Peki ya sen?
Amirimi arayacağım.
Seni karakola
götürsün.
Bana ne olursa olsun bu
senin kim olduğunu değiştirmeyecek.
FBI'a gideceğim.
Gazetelere çıkacağım.
O kıza bir daha elini
sürmemen için her şeyi yapacağım.
Ve tüm yaptıklarının cezasını
ödeteceğim.
Bana bak.
Bana bak!
Kiminle dans ettiğini
görmeni istiyorum.
Doğru olamaz.
Tanrım.
Hey, Stan.
Hey.
Ben Glenn.
Dinle, benim için bir
şeyi halletmeni istiyorum.
Bazı saçma suçlamalar duyacaksın.
Bilirsin Biliyorum Glenn.
Telefon aldık.
Ne diyorsun?
Kimden?
Okul müdürü.
Bölgeden işittik.
Çok geniş, Glenn.
Büyük bir dava açmak
zorundayız.
Ve şimdi, karşınızda Müthiş
Peter.
Bu sihir gösterimde,
kardeşimi yeniden dirilteceğim.
Bitirdiğimde, o
burada yanı başımızda olacak.
Lütfen işe yara.
Bir bilim adamı
olarak sihire asla inanmadım.
Ama bundan sonra.
Müthiş Peter.
Dr.
Daniels.
Seni yakında görecek
miyim?
Umarım.
Ona biraz göz kulak
olabilir misin?
Tabi ki.
Hemen geleceğim,
tatlım.
Ne oldu?
Glenn Sickleman bu
gece intihar etti.
Tanrım.
Sosyal hizmetli
Christina'yla tek başına görüşmek istedi.
Tatlım.
Küçük çocuğun
yararına olan bu mahkeme Susan
Carpenter'a çocuğun sürekli olarak bakımını
üstlenmesi kararına varır.
Bazen iyi bir hikaye
size kim olmak istediğinizi anımsatacak.
Belki de bu yüzden bu
kadar çok var.
İyi ve kötü
hakkındaki hikayeler.
İnsan ruhu ve
zafer hakkındaki hikayeler.
Yaşam ve ölüm
hakkındaki hikayeler.
Ve diğerlerine
rağmen bir şeyler yapmaya çalışmak.
Bu hikaye ben, kardeşim ve karşı binamızda yaşıyan kız hakkındaydı.
Ama artık benim
hikayem değil.
Sizin.
Ve teker teker taç
yaprakları toprağa düştü daha sonra
yapraklar, tomurcuklar ve gövde çiçek
tükenene kadar ama tükenmedi.
Çünkü çiçek
toprakla bütünleşti, onu daha zengin yaptı.
Bu yüzden tüm
bahçe çiçek açtı.
Son.
Bayıldım.
Ben de.
Teşekkür ederim.
Peki, hadi yataklara.
İyi misin?
Odanı boyamayı
bitirmeme az kaldı.
Harika olacak.
İyi geceler, bir
numaralı şekerpare.
İyi geceler,
kelebek.
Açık ya da kapalı?
Açık.
Açık.
Açık, kapalı?
Kapalı.
Kapalı.
« Prev Post
Next Post »