İnternet'te Av (1995) The Net
| |
114 dk
Yönetmen:Irwin Winkler
Senaryo:John Brancato, Michael Ferris
Ülke:ABD
Tür:Aksiyon, Suç, Dram
Vizyon Tarihi:09 Şubat 1996 (Türkiye)
Dil:İngilizce, İspanyolca
Nam-ı Diğer:The Internet
Oyuncular
Sandra Bullock
Jeremy Northam
Dennis Miller
Dennis Miller
Wendy Gazelle
Devam Filmleri
1995 - İnternet'te Av(60,391)5.9
1999 - The Net (380)6.2(Tv Dizisi)
2006 - The Net 2.0(3,400)4.6
Özet
Angela Bennett (Sandra Bullock) bir bilgisayar uzmanıdır.
Genç ve güzel kadın yıllardır modemsiz ve bilgisayarsız bir yerde
bulunmamıştır. Bilgisayarlar dışındaki tek aktivitesi, annesini görmek olan
Bennett birgün İnternet üzerinden konuştuğu arkadaşı Dale Hessman'dan (Ray
McKinnon) bir program alır. Program bir şifre-çözücü olarak tasarlanmıştır. O
gece, Hessman bir uçak kazasında ölür. Angela bu sırada elindeki diskte gizli
bilgiler olduğunu keşfeder. Ancak sanal dünya, Bennett'e acı sürprizler
hazırlamış durumdadır.
Altyazı
İNTERNETTE AV Bilgi için teşekkür ederim.
Bir hata olmuş
olamaz mı?
Yanlış anlama?
İnsan hatası?
Bunlar olur şeyler.
Bu, o olasılığı
ortadan kaldırır o zaman, değil mi?
Yani bu hakikaten
gerçek.
Sayın Bakan,
arabanız.
Evet, teşekürler.
Eddie, park yolundan
gidelim.
Tamam, son teklifim.
Pazarlık yok.
Cebir dersine
çalıştığın her bir saat için Nintendo
ve Sega ile harika iki saat geçireceksin.
Sakın annene söyleme
ama.
Güzel.
Şimdi telefonu ona ver.
Tamam tatlım.
Bir numaralı oğlan tekrar yola geldi.
Ben mi?
İyiyim, kafamı toparlamak için biraz gezintiye
çıktım.
Kabus gibi bir gün.
Sonra görüşürüz.
Elbette.
Seni seviyorum, Liz.
Bu çok hareketli bir
oyun, Bay Depina.
Dürüst olabilirsin
Angela.
Kanlı bir oyun bu.
Çocuklar buna
bayılacak.
Ama neden hep
donuyor?
Virüs bulaşmış.
Bu iyi değil.
ÖLDÜN Sen en iyisisin.
Ne yapabiliriz?
Sakın escape tuşuna
basmayın.
Bütün sisteminizi
çökertir.
Bu nasıl oldu?
Daha geçen hafta o
koruma programını aldım, Gatekeeper.
Hep bunu derler.
Yüklediniz mi?
Kesinlikle.
Alır almaz.
Sanırım.
Merak etmeyin, her
şey düzelecek.
Bu hafta bitmeden
sence bunu satışa sunabilir miyiz?
Evet.
Virüs hariç her şeyi.
Bir arkadaşım onları
topluyor.
Bazıları iplik bile
toplar.
Sen bir dehasın.
Ne kadar teşekkür
etsem azdır.
Cathedral'dan
ücretim gelene kadar bekleyin.
Buna değer.
Sana
minnettarlığımı göstermek istiyorum, içki veya yemek ile.
Seni dışarı
çıkarmak.
Çok naziksiniz,
minnettarım, ama Yemek yemelisin.
Malesef önceden
yapılmış yemek planlarım var.
Peki ya yarın?
Veya öteki gün?
Bu planlar
genellikle her zaman için geçerli.
Ama yine de
teşekkürler.
Sağ olun.
- Yine de en
iyisisin.
- Hoşça kalın.
Selam.
Büyük.
Sarımsak.
Pizzanız 45 dakika
içinde orada.
Kimse evden çıkmıyor
artık.
Kimse seks yapmıyor.
İnternet en üstün
prezervatif.
SANAL SOHBET
Iceman, bu tür konuşmalar neslimizin tükenmesine sebep
olabilir.
Kesinlikle!
Haydi buluşalım ve
üretelim.
Benimle değil.
İki gün sonra tatile çıkıyorum.
Sadece ben kumsal
ve bir kitap.
Ben de oradayım
bebek!
Uzaklara bakma.
Üzgünüm, tipim
değilsin.
Kahroldum!
Bir erkekte ne
ararsın?
Erkeksi yakışıklı
akıllı.
Captain America ile Albert Schweitzer karışımı bir şey.
Sabahları savaşa atılıp dünyayı demokrasi için güvenli yapmaya çalışan biri.
Akşamları da Bach'ın Cantata'larını çalıp kansere çare bulan biri.
Klozetin kapağını
indiren bir erkeğe ne dersin?
Dinle, hayal
görüyorsun.
Sen bizden birisin.
Biz seni kabulleniyoruz.
Sen bizden birisin.
Bizden biri.
Evet, biliyorum.
Harikaydı.
Chopin'a bayılırım.
Bu parçayı bilir
misin?
Bilmeliyim.
Sen bana öğretmiştin.
Sana bir şey
getirdim.
Bu sefer hepsini
hemşirelerin yemesine izin verme.
En sevdiğim!
Nasıl bildin?
İster misin?
Beraber çalabiliriz.
Bir haftalığına
Yucatán'a tatile gidiyorum.
Bana ulaşman gerekirse telefon var mı bilmiyorum, ama bir hemşireye
sor Sen öğrencilerimden biri olmalısın.
Hayır, anne.
Benim adım Angela.
Bir daha geldiğinde
bana şeker getirir misin?
- En sevdiklerim şey - Bademli Roca.
En sevdiklerini
biliyorum.
Angela Bennett?
- Kim o?
- FedEx.
Rezervasyon
servisimizi kullandığınız için teşekkürler.
İyi uçuşlar dileriz.
Merhaba.
Beş numaralı yere
lütfen.
- Benim de
göndereceğim bir tane var.
- Oldu.
Buyrun.
İşte virüsün, Dale.
- Kalemini
kullanabilir miyim?
- Tabii.
Güzel bir ev.
Sağ ol.
- İyi günler bayan.
- Sana da.
BU ÇOK GARİP!
DERHAL DALE'İ ARA.
Mozart'ın Hayaleti, İnternet'teki
en harika grup.
ARABİRİM için BASIN HİT
LİSTESİ
- Cathedral Yazılım.
- Dale Hessman.
- Alo?
- Selam, ben Angela.
FedEx formunu üç
dakika önce imzaladın.
Nerede kaldın?
Mozart'ın Hayaleti ile eğleniyordum.
Sana müthiş bir
virüs yolladım.
Escape tuşuna dikkat
et.
Sorun şu.
Konser bilgilerine gir.
"Houston Kamu
Hizmetleri.
" Sanırım yanlış
yere girmişsin.
Bilet alım yeri
değil.
Tuhaf bir şey
görüyor musun?
Normal gözüküyor, şu
ufak şey dışında Şu ufak bir ikon mu?
Ona tıkla ve
control-shift'e bas.
- Aman Tanrım.
- Ne düşünüyorsun?
İZİNSİZ GİRİŞ
Seni yanlış İnternet adresine yollayan bir program hatası.
Dün gece beni
Amtrak'ın ana bankasına ve Mayo Kliniği'ne yolladı.
Aynı şebekede olmadıkları
halde.
Girmemem gereken
bir sisteme girdim.
Biri o diski ele
geçirirse, inanılmaz bir güce sahip olur.
Neden program
hatasını bulup silmiyorsun?
Bunu yapmaya hazır
değilim henüz.
Yarın ne yapıyorsun?
Hayır!
6 yıldan beri ilk
kez tatile çıkıyorum.
Rezervasyonumu
yaptım.
Geri ödeme yok.
Uçağın saat kaçta?
12:00.
Ama bavul hazırlamalıyım.
İşim başımdan aşkın
olacak.
Gelene kadar bekle.
Hayır.
- Bu ne ile ilgili,
söylesene.
- Telefonda olmaz.
Bu gece planörümle
uçup, kahvaltı vaktinde orada olurum.
Beş saatimiz olur.
Bu boku herkesden
daha iyi biliyorsun.
Tamam.
Saat 7'de görüşürüz.
Harika.
En sonunda
tanışacaklar demek.
Uzun adam ben
olacağım.
Alnında
"karaktersiz gerzek" dövmesi olan da benim.
- Hoşça kal.
Yarın görüşürüz.
- Hoşça kal.
Neden bunu yapıyorum?
Burbank Kulesi,
Cessna 739 Mike Bravo.
ILS rotasına
yaklaşmak üzereyim, sekizinci piste.
3-9 Mike Bravo, radar
bağlantısını kaybettik.
Konum ve irtifanızı
bildirin.
Orta çizgiyi 400
metre sonra geçeceğim.
Olumsuz.
Konumunu tespit et ve cihazlarını kontrol et.
Işıklarımı görüyor
olmalısınız.
Olumsuz.
Derhal yanlış yaklaşım uygula.
Yaklaşım kontrole
124.
5'ten bağlan.
Tamam, Burbank.
Ama her şey yolunda Kahretsin!
Tanrım - Cathedral Yazılım.
- Russ Melbourne.
Bir saniye.
- Russ.
- Ben Angela.
Gittin sanıyordum.
Gitmek üzereydim.
Geri geldiğinde
konuşmalıyız.
ABD ATOMİK ENERJİ
KOMİSYONU - Senin dehana ihtiyacımız var.
- Ben dahi değilim.
Özellikle omzumun
üzerinden bakan insanlarla.
Bir düşün.
Dale'in yerine yeni birini işe alamam geçmişte olan güvenlik ihlallerini göz
önünde tutarsak.
YETKİSİZ Dale'in
yerine mi?
Şaka yapıyorsun,
değil mi?
Üzgünüm, biliyorsun
sandım.
Ne oldu?
Dale öldü.
Dün gece uçağı L.
A.
Civarında düşmüş.
Onunla daha dün
konuştum.
Beni görmeye
geliyordu.
Parçalar birleşiyor,
değil mi?
Döndüğünde
konuşalım.
Ve güzel bir tatil
geçirmeye çalış.
Tamam, sonra
konuşuruz Russ.
H-4 çıkış Daha vakit
var.
Son bir saattir
gelen veya giden hiç uçuş yok.
Bayanlar ve baylar,
bir bilgisayar arızası olduğunu bildirmek istiyoruz.
Bütün uçuşlar
geçici olarak ertelendi.
Bütün havaalanı
çöktü.
GECİKMELİ İPTAL
EDİLDİ Pardon.
KAÇIRILDI KAYIP geçen hafta yapılan bir kan testi Savunma Bakanı Bergstrom'un AIDS'li olduğunu kanıtladı.
İyi misiniz?
Evet, sadece tüm bu
insanlarla İçeceğinizden bahsediyordum.
- Bir tane daha
ister misiniz?
- Hayır, üç tane
içtim bile.
Bir tane daha
içersem, Meksika'ya kendim uçabilirim.
Sanırım buna gerek
kalmayacak.
VAKTİNDE Garson?
Bir Gibson lütfen.
Zeytin yerine içinde
soğan olan bir martini.
Tamam mı?
Sağ ol.
Pardon.
Ben de bir tane alabilir miyim lütfen?
Ben barda içeceğim.
Artık fazla
içilmediğini sanıyordum.
Sanırım eskiden
olduğum kadar modaya uymayan biri değilim.
İş için mi, yoksa
keyif için mi?
İkisinin farkı mı
var?
Eğer hacker isen bu pek
iyi bir iş değil.
Güzel bir makina.
Sanırım sen de bu işin içindesin.
Herkes değil mi?
Hayır.
Tanrım, çok
gülüncüz, değil mi?
Pardon?
Yani, buradayız.
Dünyadaki en
mükemmel sahilde oturuyoruz ve tek
düşünebildiğimiz şey Modemimi nereye
bağlayabilirim?
Kesinlikle.
Ben Jack Devlin.
- Angela Bennett.
- Angela.
Merhaba.
En utandırıcı sırrım
mı?
Breakfast at
Tiffany's filmini bilir misin?
En sevdiğim filmdir.
Videocu aboneliğimi onu kiralayarak tükettim.
O zaman neden
bahsettiğimi anlıyorsun.
Yaklaşık 13
yaşındayken bir tür kimlik bunalımına girmiştim.
- Karakterlerden
biriyim sanardım.
- Audrey Hepburn mü?
- Hayır, kedi
olduğumu sanardım.
- Kedi mi?
Orada oturup filmin son sahnesini oynardım.
Tekrar tekrar.
Son sahneyi bilir
misin?
Arka sokakta, sağnak
yağmurun altında.
İliğime kadar
ıslanmışım, ve korkmuşum ve ben terk edilmişim.
Yalnızım.
Hepsi bu.
Benimle bu akşam
yemek yer misin?
Haydi, son gecen.
Biliyor musun?
Gerçekten de çok
isterim.
Harika.
- Şirketin armağanı.
- Bu şirketin armağanı
mı?
Ne armağanmış ama.
Sanırım
Cathedral'dan geçen sene bir takvim gelmişti.
Nerelisin?
Colorado mu?
Evet, doğudan
olmalısın Belki de eyaletin güneydoğu
civarındansın.
La Junta adlı
kalabalık bir metropol.
Nüfus: 50.
Çok iyi.
Onca yıldan sonra aksanım hala koyu mu?
Hayır, sadece
takılıyorum.
Neden "onca
yıldan sonra"?
Ne kadar oldu ki?
Hay Allah.
Bir ömür boyu gibi.
Bakalım 15 yaşındaydım, 10'uma basacaktım ve La Junta'dan, San Jose'ye taşındık oradan Tulsa'ya - Baban çok mu transfer oldu?
- Aslında hayır.
Bilmiyorum, o sadece bir gün dışarı transfer oldu.
Neye bakıyorsun?
Sana.
Bana mı?
Bilgisayarlar senin
hayatın, değil mi?
Evet, en iyi
saklanma yeri.
Bu senin resmin.
Başka ilgi alanlarım
da var.
Ne gibi?
Bilgisayarlardaki uzmanlık alanın nedir?
Hemen hemen her şey.
Beta testleri,
genelde.
Korkarım bu beni
aşıyor.
İnsanların
sistemlerine girip hataları bulup,
düzeltiyorsun.
Ya hataları yoksa?
Henüz hatası olmayan
çıkmadı hiç.
Üşüyor olmalısın.
O kadar değil.
Evet, biraz.
- Al.
- Ne?
Buraya bağlayacağım.
- İster misin?
- Tanrım, eskiden
içerdim.
Ama bıraktın, öyle
mi?
Ben bırakmayı
reddediyorum.
Hayatta güvenli
olmayan bazı şeyleri denemelisin.
Yoksa hayatta
olduğunu nasıl bileceksin?
Ben de risk alırım
bazen.
Hep diş ipi
kullanmam.
Yeni yastıklarımın etiketlerini
sökerim.
Tam bana göre bir
kadın.
Maceraperest
hissediyor musun?
Bilmem.
Aklında ne var?
Risk almaya var
mısın?
Kahretsin!
Çantam!
Öldürülmeye değmez!
Geri gel!
Sen!
Dur!
Burada değil.
Otelde de değil.
Her yere baktım.
Dediğin gibi buraya
geldim.
Sihirbaz gibi.
Evet, sen cüce bir
Houdini'sin.
Jack?
Her şeyim o
çantadaydı.
Pasaportum, kredi
kartlarım Affedersin.
Bunu yaptığın için
sağ ol.
Ölümüne kanayan
sensin.
MasterCard'ım için
mızmızlanan benim.
- Salaklığım için
özür dilerim.
- Ne demek
istiyorsun?
Salak olan benim.
Seni etkilemeye
çalışıyordum.
İlerisi için aklında
bulunsun yaşayanlar beni ölülerden daha
çok etkiler.
Sanırım bu daha
sağlıklı.
Sanırım Cancún
polisini aramalıyız gemideki telsizden.
Tamam.
Çalışmıyor.
Daha açığa
çıkmalıyız.
Fas'a bile
gidebilirsin, umurumda değil.
Burası çok güzel.
Gelişme var mı?
Hala sinyal yok.
Aşağıya ineceğim.
Hemen dönerim.
- Belki yeteri kadar
açığa çıkmadık.
- Hayır, bu yeterli.
Bu akşam oldukça
kontrol dışıydı.
Evet.
Umarım bunu yanlış
anlamazsın ama bu pek benim tarzım
değil.
Risk almayı
sevdiğini sanıyordum.
Evet, ama ne demek istediğimi
biliyorsun.
- Ne?
- Bilirsin.
İlk randevu
seks, bir gecelik ilişki.
- Ha, seks.
- Evet, o tür şeyler.
- Sen ilişki tarzı
bir kız mısın?
- Kesinlikle.
Her iki seferde de.
En son ne zamandı?
1933.
Anlıyorum.
Kimdi?
Kolejden erkek arkadaşın mı?
Eminim içki içme takımının kaptanıydı.
Bir ilişkiye hazır
değildi.
Keşke o kadar şanslı
olsaydım.
Hayır, aslında benim
psikiyatristimdi.
Hikayeyi bilirsin.
Yalnız olduğumu
sanıyordum ve o da evli olduğunu unuttu.
Fazla sürmedi.
Sonra annem
Alzheimer's oldu ve sonrasında Biliyor
musun?
Şimdi çenemi kapayıp sessiz olacağım.
Sorun değil.
Duymak istemeyen
benim.
Affedersin.
Çenem düştü
çünkü biraz heyecanlıyım.
İçki ister misin?
Evet, çok minnettar
kalırım.
Sağ ol.
Bu ne için?
O O köpekbalığı avlamak için.
Köpekbalığı avlamak
mı?
Susturucuyla mı?
Evet.
Savaş aletlerini
biliyorsun.
Colorado'da
silahlarla büyürsün.
Peki kimsin sen Jack?
Kim miyim?
Sana söyleyeyim.
Captain America ile
Albert Schweitzer karışımı bir şeyim.
İstediğin buydu.
Evet, hatırlıyorum.
Erkeksi, yakışıklı akıllı.
Savaşa atılan
yumruklarını savuran.
Üzgünüm, ben hiç org cantatası bilmem.
Öyle miydi?
Müsade edersen,
dünyayı demokrasi için güvenli yapma
vakti geldi.
Şarjör nerede?
Ver onu bana!
Kaltak!
Birisi, yardıma
ihtiyacım var.
Alo, birisi?
Lütfen.
Yardıma ihtiyacım
var.
Lütfen.
Tamam, anahtarlar.
Affedersiniz?
Ne?
Hayır.
Buraya nasıl geldim?
Bir balıkçı buldu
sizi.
Buraya getirdi.
Orada oldukları için
çok şanslısınız.
- Ne kadar süredir
buradayım?
- Üç gün.
Konuşmamaya çalışın.
Bir adamın para dolu
cüzdanını bulduk.
Ona ulaşmaya
çalıştık Hayır.
Hayır, o
Hayır, bu adamı bulmakta hiç şansımız yoktu.
Şey vardı bir disk.
Yeşil, kare, plastik
disk.
Ha, evet.
Güneş diski
mahvetmişti.
Sen rahatla ve
iyileş.
- Şeye ihtiyacım - Bir iki gün dinlen.
Haline bak.
Hiç gücün yok.
- Giysilerime.
Borcum ne kadar?
- Lütfen,
dinlenmelisin.
Giysilerime
ihtiyacım var.
Gitmeliyim.
Ulusal haberleri
almak için muhabirimiz Daniel Schorr.
Wall Street, hisse fiyatları
düşmeye başlayınca panikledi.
Ticaret, düşüşlerin
bilgisayar düzenbazları tarafından yapılan
bir uydurma olduğu anlaşılınca durduruldu.
Odamın anahtarları
lütfen.
2806.
Angela Bennett.
Wall Street yarın
açılacak Gregg Microsystem'in güvenlik
programı "The Gatekeeper" tarafından
korunarak.
Şehrin merkezindeki
eşek şakasına ne dersiniz?
Birinin yatağını
ıslatmak eşek şakasıdır.
Bu
"Pretoryalılar" ciddi bir hasara yol açabilirlerdi.
LAX'teki son
gelişmeler gibi Bayan Bennett geçen
cumartesi çıkmış.
Anlamıyorsunuz.
Angela Bennett benim.
- Tam burada duruyorum.
- Üzgünüm,
bilgisayarda değil.
Geçen cumartesi
ayrılmış.
Hayır, ayrılmadım.
Ayrılsaydım bilirdim.
Bilgisayara göre
ayrılmışsınız.
Yapabileceğim hiçbir
şey yok.
- Pardon, bayım?
- Buyrun beyefendi.
- O oda güzel,
tutuyoruz.
- Bu sizin için.
Müsade edin bayan.
Lütfen kart
numaranızı tekrar girin.
Girdiğiniz kart
numarası geçerli değil.
Bayan Marx?
Ruth Marx?
Pardon, siz Ruth
Marx mısınız?
Hayır.
- Geçici vizeye
başvurmadınız mı?
- Evet, ama Sosyal güvenlik numaranız 915-30-1717 mi?
407 Finley Avenue
Venice, California'da oturmuyor musunuz?
Evet.
O zaman California
DMV bilgisayarlarına göre siz Ruth
Marx'sınız.
Eğer bu siz iseniz,
burayı imzalayın ve biz de size vizenizi verelim.
Ama değilim Ne değilsiniz?
Bir şeyden emin
değilim.
Bu olmadan,
Amerika'ya geri giremem, değil mi?
Doğru.
Yani tek yapmam
gereken "Ruth Marx" diye imzalamak ve?
Evet.
Şurayı.
H-4 çıkış Tamam,
düşün.
SATILIK SERBEST
GİRİŞ Aman Tanrım.
Aman Tanrım!
Nereye gidiyorsun?
Sakinleş!
Stan Whiteman,
Whiteman Emlakçılık.
Gel, sana etrafı
gezdireyim.
Onun taşındığını
gördüm.
- Ne zamandı bu?
- Üç gün önce.
Taşınma kamyonu,
taşıyıcılar.
Bir haftadır
Meksika'daydım.
Nasıl evimi
satabilirim?
Senin evin değil ki!
Bu Angela Bennett
değil!
Ben Angela
Bennett'ım!
Gerçek olanda tapu
senetleri vardı.
Bilgisayarlarımız
var.
Tüm kayıtlarına baktım.
O değil!
Bir tür kimlik
gösterirseniz çok yardımcı olacak.
Katılıyorum!
Ama size bin kere
söyledim, her şeyim çalındı.
Pasaportsuz nasıl
girdi o zaman?
- Geçici bir tane
verdiler.
- Bunu yaptıklarını
sanmıyorum.
Tanrım.
Bu saçmalık!
İşte burada.
Sadece başka bir
isim altında.
- Nedenmiş?
- Ben ben değilim
sanıyorlar.
Bu sizin imzanız mı?
Benim el yazım,
sadece bana verdikleri ismi imzaladım.
Bu federal bir suç.
Koskoca bir evi
çalmak ne peki?
- Mike, bunu kontrol
etsene.
- Hemen dönerim.
Bütün bilgilerimi ve
parmak izlerimi mahvettiler.
- Kim
"onlar"?
- Hiçbir fikrim yok.
Nerede çalışıyorsun?
Buralarda mı?
Evimde.
Ofisim San Francisco'da ama oraya hiç gitmedim.
ESKİ TUTUKLANMALAR Yok
Burada dört yıldır yaşadın ve kimse seni tanımıyor mu?
KAYITI YENİLE Annem iyi değil ve babam da Hayır.
Fuhuş Yankesicilik Terapistim, Alan Champion.
- Terapistin mi?
- Eski terapistim.
Ruth Marx bir evde
olay çıkarıyor.
Fuhuş ve narkotik
için aranıyor.
Onu getiriyoruz.
Müsade eder misiniz?
Hemen dönerim.
Şeyi kullanmam lazım Bayan Raines?
O mu, yoksa değil mi?
Hep eve kapalıydı, kimseyle
konuşmazdı.
Kız nerede?
Telefonum nerede?
Telefonumu gören var
mı?
Evden koşarak çıkan
bir kadın gördünüz mü?
- Hayır, kimseyi
görmedim.
- Sağ olun.
- Ne oldu, Devlin?
- Merak etme, diski
alacağız.
Kiminle konuştuğunu
da öğreneceğiz.
O yalnız.
Tehlikeye açık hissediyor.
Cozumel adasında
olan bir daha olmasın.
O senin sorumluluğun.
İcabına bakacağımı
söyledim.
Cathedral Yazılım.
- Russ Melbourne.
- O artık bu
şirkette çalışmıyor.
- Ne demek bu?
- Başka birine
bağlayayım mı?
Yönetimden başka
kimse ile konuşmadım.
- Kime bağlamamı
istersiniz?
- Güvenlik Müdürü.
- Angela Bennett
deyin.
- Sizi Bayan
Bennett'a bağlayayım.
Ne?
Hayır.
Angela Bennett benim.
Alo?
Ben Angela Bennett.
- Kimsiniz?
- Ben Angela Bennett.
Sana yardımcı
olabilirim.
Bize diski ver
Angela.
Beni birisiyle
karıştırdınız.
Neden bahsettiğinizi
anlamıyorum.
Bize diski ver, biz
de sana hayatını geri verelim.
Diskiniz bende değil.
Neden bahsettiğinizi
anlamıyorum.
Bize diski ver.
Bu da ne?
- Numara ne?
- 555-7605.
Adres?
3100 California.
Merhaba, ben Doktor
Alan Champion.
Sinyal sesinde,
adınızı ve numaranızı bırakın.
Gerisini bilirsiniz.
- Evde misin?
Lütfen evde ol.
- Alo, evdeyim.
Selam, benim.
Yardımına ihtiyacım
var.
Başım belada.
Kahretsin!
- Başka ne yapmamı
istersiniz?
- Bu bir cep
telefonu, değil mi?
- Evet, izini
süremiyoruz ama.
- Dinle, sorun değil.
Numarayı bul, ama
arama.
Sadece sinyal gönder.
Esas üsten mi
gönderelim?
Sinyali alabilecek
iki tane cep telefonu bul bana eşit
bölümünü ver, bu onu birkaç yüz metre çapında bulur.
Haydi!
KADINLAR GECESİ TOMBALA
- Angie?
- Alan?
Sür.
- Seni görmek de güzel.
- Sadece sür.
- Haydi, ben taksi
değilim.
Merhaba de.
- Merhaba.
Gidebilir miyiz şimdi?
Evet, şimdi
gidebiliriz.
- Sana verdiğim o
laptop duruyor mu?
- Şu an onu
giyiyorum.
- Ben ciddiyim.
- Evet, duruyor.
Onu alıp, beni bir
otele götürmen lazım.
- Bunu yapabilirim.
- Sadece sür!
Sadece sür.
Sür.
Yemin ederim, ondan
bozuk para istedim, bana telefon verdi!
Akıllı kız.
Buyrun!
Alan, eğer
istemiyorsan kalmak zorunda değilsin.
- Eminim şey Adı neydi?
- Amy.
Merak etme, Amy'den
ayrıldım.
Üzgünüm.
Olma.
Biz değiliz.
Bu çok garip.
Seni uzun süredir
görmedim.
- Burada ne
yapıyoruz?
- Senin güvenli
olduğunu düşündüm.
Demek aşağılık
heriften, "güvenli"ye dönüştüm.
Çok teşekkür ederim.
Benim izimi sana
kadar takip edemeyeceklerini düşündüm.
- Hasta kayıtların
gizli, değil mi?
- Hasta kayıtlarım
mı?
Ufak cazibelerim
olduğunu biliyordum.
- Güvenebileceğim
tek insan sensin.
- Biliyor musun
Angie?
Bunu büyük bir
iltifat olarak kabul edeceğim.
Bil bakalım ne vakti?
Gibson.
Ama soğanımız yok, sadece
Seldane var.
Şampiyonların
antihistamini.
- Seni hep
güldürebiliyorum.
- Ben almayacağım.
- İçki istemiyor
musun?
- Hayır.
Sana hediye getirdim.
Amy'nin birkaç
elbisesi.
Bunları giy.
Bu bir kabus.
Ben artık ben
değilim sanki.
Hey, gel buraya.
Bak bana.
Beni korkutuyorsun.
Nefes al.
Mola ver.
Eğer sen sen
değilsen, bana kim olduğunu söyle.
- Dinlemiyorsun.
- Dinliyorum!
Biri çantanı çaldı.
- Bana inanmayacağını
biliyordum.
- İnanıyorum.
Bu doğru değil.
Neye inanıyorum
biliyor musun?
Bence sen çok
korkmuş bir kadınsın.
İnsan ırkından
kopmuşsun, tek başına kalmışsın.
- Babanın seni
bırakması - Hayır.
Onun, arabamın yok
olmasıyla hiç bir ilişkisi yok ya da
evimin bomboş olmasıyla ya da polisin
beni kovalamasıyla ve birinin beni öldürmek istemesiyle.
Bir şeyler olduğunu
biliyorum, ama bu hiç mantıklı değil.
Basitleştirmek
istemiyorum ama bence sen sadece bir
arayış içindesin.
Evet, arayış
içindeyim.
Beni tanıyan, beni
dinleyecek olan ve bana inanan birini ve
dostum olacak birini, güvenebileceğim birini
Üzgünüm.
Bazen dinlemektense, doktor rolüne bürünmek
daha kolay geliyor.
Anlamıyorum.
Neden ben?
Ben hiç kimseyim.
Ben bir hiçim.
Ama her şeyi
biliyorlardı!
Yediğimi, içtiğimi, izlediğim
filmleri nereli olduğumu, eskiden içtiğim
sigara markasını İnternetten takip etmiş
olmalılar.
Tüm hayatlarımız
orada.
Yok edilebileceğimi
ve kimsenin aldırmayacağını biliyorlardı.
Ve önemli
olmayacağını da.
Her şey düzelecek.
Ben ne yapabilirim?
Annemi alıp, başka
bir yere götürmeni istiyorum sahte bir
isimle.
Çünkü ne yapacaklarını bilmiyorum.
Anneni ilçe
sanatoryumuna koyabilirim.
Tamam mı?
Bu benim için çok
önemli.
Tek sahip olduğum o.
Tek sahip olduğun mu?
Gerçekten senin
kafanla oynamışlar.
Kendini benim yerime
koy.
Senden hiç haber
almıyorum sonra beni arayıp bu hikayeyi
mi anlatıyorsun?
Dinle, bütün bu anlattıklarına
inanmıyorum ama FBI'da bir arkadaşım
var.
Adı Ben Phillips.
Hayır.
Ben polisten kaçıyorum.
İhtiyacım olan son
şey bu.
O zaman neden
hayatının geri kalanını bu otel odasında geçirmiyorsun?
Ona güveniyor musun?
Partilerde tuvalete kusarken
kafasını tutardım.
Ciddiyim.
Ona güveniyor musun?
Evet, Ben'e
güveniyorum.
Tamam.
Planımız şu.
Anneni sanatoryuma
nasıl nakledeceğimi düşüneyim.
Sonra Ben'i arayayım.
Ve eğer bir bilgi alırsam, seni ararım.
Bu kadar üzülme.
Gel buraya.
Her şey düzelecek.
Ben arkanı
kollayacağım.
Eğer benimle
kalsaydın bunların hiçbiri olmazdı.
Alan?
Teşekkür ederim.
Her şey için.
Bir şey değil.
Sen burada bekle.
Merci, şimdi beni
bağla lütfen.
Tamam, bunu etrafta
taşıdın Alan, çünkü çok önemliydi.
BAĞLANIYOR Bethesda
Denizci Hastanesi.
Şifre mi?
Tamam.
Seni deneyelim.
Hayır.
Peki.
Seni hatırladım,
seni bir daha deneyeyim.
Haydi.
ÇOK GİZLİ Michael
Bergstrom, yanlış teşhis enfeksiyon BULUNMADI AIDS virüsü BULUNMADI Aman Tanrım!
Şebeke adresini
arıyor - Biri bağlandı.
- Sence bizim kız mı?
Her kim ise, izini
siliyor, şimdilik 12 değişik istikamet.
İsviçre'de bir
tane, Montana'da bir Unix vericisi Berkeley'de
beş yönlendirici.
Akıllılar.
- Ne kadar sürede
tespit edebiliriz?
- Ne kadar bağlı kaldığına bağlı.
- En fazla yarım
saat.
- Onu bulur bulmaz
beni ara.
Ve o diğer mesele?
O müesseseden.
Sağ ol.
SANAL SOHBET ICEMAN
KİM Kelly Mann Yaş: 12 GANDALF KİM Yer: Hindistan CYBERBOB KİM Batı Hollywood,
California Robert Fox, 39 Cyberbob - YARDIM ET uzmanlığına ihtiyacım var Benimle özel odada buluş Özel Odaya Giriş Cyberbob
odaya girdi Hiç bir programa bağlı olan
Pi işareti gördün mü?
Pi = Pretoryalılar Pretoryalılar.
Pretoryalılar mı?
Daha fazla bilgi.
"Büyük Hain
Kurt, Sanal-teroristler.
" Daha fazla
bilgiye ihtiyacım var.
"LAX, Wall
Street, oldukça tehlikeli.
Onlarla uğraşma.
" Onlar benimle
uğraşıyor.
"GH'de benimle
buluş, özel bir yerde.
" Gerçek hayat
da.
Hayır, halka açık
bir yer olmalı.
Güvenli bir yerde, bir
sürü insanın olduğu.
Santa Monica
İskelesi.
Neresinde?
Dönme dolap.
Kabul, bu akşam saat
7'de.
Giyeceğim şey İletişim Hatası TCP/IP bağlantısı koptu - Şansımız nasıl?
- 8833 Rosewood,
Batı Hollywood.
Size güzel bir şey almamı
hatırlatın bana.
Alo?
Angie!
- Gireyim.
Yemekler beni öldürecek.
- Pardon.
- Pardon, şey sandım - Boş ver.
Acıkmış olacağını
düşündüm, ve yol üstünde durdum.
En sevdiğini aldım,
Çin yemeği.
O senin en sevdiğin.
Ben o kadar sevmedim
hiç.
- Birinin sevdiği
olduğunu biliyordum.
- Annem nasıl?
Annen çok iyi.
İlçe sanatoryumunda
güvende.
Teşekkürler.
Şu Çin yemeği
hakkında gel seni şu Yunan lokantasına
götüreyim.
- Olmaz.
Gitmeliyim.
- Gerçekten mi?
Seni ne zaman
görsem, hep kaçıyorsun.
İnternetten bir adam
var, olan bitenle ilgili bilgisi olabilir.
Hiç olmazsa
arkadaşım Ben Phillips'in dediğini anlatayım mı?
Hikayeni anlattım.
Seninle yarın sabah
görüşmek istiyor.
- Bekleyemez misin?
- LAX, Wall Street
olayını biliyor mu?
Tabii ki.
Ne oldu ki oralarda?
Bir iki velet,
elektrikleri kesiyor.
Bu acil bir durum mu?
Cyberbob biliyor.
Onunla konuşmazsam, çok geç olacak.
Kendini bir dinle,
Cyberbob diye birisi ile buluşacaksın.
Onu hiç gördün mü?
Yalnız gidemezsin.
- Benimle gel o
zaman.
- Olur.
Nerede buluşuyoruz?
Santa Monica
İskelesi Selam, Bob Fox?
Dale'i öldürdüler.
Şimdi de program bende sanıyorlar.
Anladım.
Ama önce biri seni öldürmeye kalktı, şimdi de
Dale'i mi?
Cathedral'a benim
yerime birini koydular ve izleri sildiler.
Niye birisi bunu
yapmak istesin?
Cathedral'de,
programları tekrar yazacak birine ihtiyaçları var ki bunun bir daha olmayacağından emin
olsunlar.
Bu haftalar sürer.
Ve bunu dışardan
yapamazsın.
Devlin'in internet numarasını hatırladın mı?
Bana Güvenlik Bakanı Michael Bergstrom'un hastane raporlarını
gösterdi.
- Kafasını uçuran
adam mı?
- Bir bilgisayar
testi AIDS'li demiş.
Ama otopsi
yaptıklarında HIV virüsü bulunmamış.
Benim otopsim
yapıldığında R.
Marx olmadığım kanıtlanır.
Senin
sabuklamadığını düşünmeye başlıyorum.
Cathedral'e gidip
Mozart'ın Hayaleti programına tekrar girmem lazım.
Bütün bastığın
tuşları takip eden bir program var eğer
hata yaptıysan diye.
İyi misin?
Neyin var?
Kenara çek.
- Beni korkutuyorsun.
- Haplar.
Konuş benimle, ne
hapları?
Tamam, hastaneye gidiyoruz.
İyileşecek, değil mi?
Penisiline karşı
alerjisi var.
Midesini yıkadılar.
- Ne dediğinizden
hiçbir şey - İyileşecek.
İsterseniz, gidip onu görebilirsiniz.
Evet, bunu isterim.
Teşekkürler.
Nasıl hissediyorsun?
Açlıktan ölüyorum.
Taburcu olduğunda,
yediğin en güzel mikrodalga yemeğini pişiririm.
Beni burada ne kadar
tutacaklar?
Sanırım bir gün daha.
Ve taburcu hastaya
siz mi bakacaksınız, hemşire hanım?
Sorun olur mu?
Köpüklü banyo
imgeleri kafamda dans ediyor.
Gitmeliyim.
İyi olacak mısın?
Ben iyiyim.
Senin için kaygılanıyorum.
İyi olacağım.
Keşke bitse, ama iyi
olacağım.
Biliyorum.
Buraya gel, sana bir
şey demek istiyorum.
Yaklaş.
Dünden beri bunu
yapmak istedim.
Biliyor musun iyileştiğinde bir daha yapmana izin
verebilirim.
- Hala deli olduğumu
düşünüyor musun?
- Tabii ki
düşünüyorum.
Hep düşündüm.
Harika bir resim!
Hey, nasılsın?
Herkes kazanıyor.
Yaklaşın.
Dans edelim mi?
Haydi, Benny'e bir
sarıl.
Gelsene.
Ben break dansçısıyım.
Burada kalmak daha
güvenli.
Üzgünüm.
Bob gelemedi.
- Eski aşklarını
böyle mi karşılarsın?
- O senin kategorin
değil.
Beni öldürüp, becermediğine çok şaşırdım!
Zordu, çünkü seni
çekici bulmuştum.
Hala da buluyorum.
Eğer gitmezsen ben
de polisi çekici bulacağım.
O evden kaçtığından
beri onlardan çekindiğini biliyorum.
Eminim Dale'in
uçağını nasıl düşürdüğünü ve beni nasıl öldürmeye kalktığını duymak isterler.
- Haydi o zaman yap.
Seninle tanışmak
isterler.
Ruth Marx'ın suç
dosyasının olduğunu biliyor muydun uyuşturucu
için?
Ve fuhuş için?
- Sicilin oldukça
kalın.
- Evet, eminim Bergstrom'un ki kadardır.
- Ne?
Onun intiharını
biliyorum, ve de Pretoryalıları.
Eminim bunları da
duymak isterler.
Herkesin bir düğmesi
vardır.
Bergstrom'unki de eşcinsellik
korkusu idi.
İnsanları, hangi
düğmelerine basacağını bilmek için iyi
tanımalısın.
Diskin bende değil.
Olsaydı, sana
verirdim.
- Meksika'da
mahvoldu.
- Sorun değil.
Şimdi ihtiyacımız
olan şey kafanda, bu yüzden benimle gel.
Sana söz veriyorum
ki sana bakacağım.
Ne istiyorsun?
Benim istediğimle
ilgili değil patronlarımın istedikleriyle
ilgili.
Etrafına bir bak.
Sence her şey
yolunda mı?
Bence değil.
- Onlar her şeyi
daha iyi yapacaklar.
- Öldürerek mi?
Ben soru sormam.
Senin de aynısını yapmanı tavsiye ederim.
Hey, dur!
İtme!
Gerzek herif!
Yangın çıkışı Herkes
açılsın!
Haydi!
Herkes açılsın!
Tamam, nabzı yok.
- Onu çıkarın
buradan!
- O benim dostum.
- Bekle, o benim
dostum.
- Yardım edin bana.
Hayır, bırakın beni!
Alan, hayır!
Çekilin üstümden!
- Bakın, Bayan
Champion, üzgünüm.
- Ben Bayan Champion
değilim.
Bazı komplikasyonlar
vardı.
- Size taksi
çağırayım mı?
- Sizi alacak biri
var mı?
Bayan?
Bir terapist ile konuşmak
ister misiniz?
Belki biraz
uzanmalısınız Anlamıyorum.
İyi olacağını
söylemiştiniz.
Biliyorum.
Üzgünüm.
Ensülinin sebep
olduğu Hayır, penisilin almıştı.
- O şeker hastalığı
için buradaydı.
- Hayır!
- Ensülin şokuna
girdi.
- Hayır!
- O şeker hastası
değildi!
- Ama kayıtları
diyor ki Senin sesini duymak bana neler
yapıyor bilemezsin.
Ama kapatma Angela,
lütfen.
Bu önemli.
Eğer bütün bu
olaylardan biraz kafanı temizlersen seninle
benim o kadar farklı olmadığımızı göreceksin.
İkimiz de yalnızız,
ikimiz de izoleyiz, ikimiz de kimseye
güvenmiyoruz.
İkimiz de aynı şeyin
peşindeyiz.
Açıklık.
- Sen benim için
çok önemlisin.
- Sen benim için bok
gibisin.
Seni anlamakta biraz
kibirli davrandığımı itiraf etmeliyim.
Bir dostumu
ziyarete geldim.
Dostum eski bir
piyano öğretmeni.
Annemi rahat bırak.
Sanırım başka seçeneğim
yok.
Doktor Champion tarafından
nakledilmiş.
Rahmetli Doktor
Champion.
Araç plaka teyitine
başla ÇALINTI İHBARI Kahretsin.
Bu anayol devriyesi.
Hızınızı azaltıp,
kenara çekin ve motoru durdurun.
İşte orada!
İşte orada!
Polis!
Dur!
- Kımıldama!
- Angela Bennett.
Benim adım Angela
Bennett.
Yat aşağıya!
Eğil!
Ellerini arkana koy!
Sessiz kalma hakkına
sahipsin.
Söyleyeceğin her şey
mahkemede aleyhine karşı kullanılabilir.
Avukat tutma hakkına sahipsin REFERANS UYUM UYUM ORANI KİŞİSEL GEÇMİŞ Annesi
aşırı doz uyuşturucudan öldü Size yardımcı olmak istiyorum, ama anlattığınız
her şeye inanmak çok zor.
Adınız, dostunuzun
hastane kayıtlarını değiştirmeler, uçak düşürmeler Ama bir düşünün.
Tüm dünyamız bir bilgisayarın
içinde.
Her şey bilgisayar içinde.
Her şey: Ehliyet kayıtların, sosyal güvenlik
kayıtların kredi kartların, hastane kayıtların.
Hepsi
de orada.
Enselerimizde elektronik bir gölge var,
birinin mahvetmesini bekliyorlar.
Bunu bana yaptılar ve aynısını size de
yapacaklar.
Bakın, Bayan Marx Ben Ruth Marx değilim.
Onu yoktan yaratıp bilgisayarınıza koydular.
Söylemek istemezdim,
ama California Adalet bilgisayarları son
altı aydır Gatekeeper adlı program tarafından korunuyor.
Yani anlattığınız
şey, asla olamaz.
Aman Tanrım,
programdan olmalı.
Gatekeeper
programında bir hata var.
Eğer kimliğimi
değiştirdilerse, Pretoryalılar biliyor olmalı.
- O zaman olay
çözüldü.
- Bir düşünün!
Bana niye çalıntı
bir araba içinde bulunduğunuzu söyler misiniz?
Dinleyin beni.
Şey gibi
bir Truva atı gibi, bu Pretoryalılar.
Bilgisayarlara
izinsiz girip bu karmaşaya sebep oluyorlar.
LAX, Wall Street,
Atlanta'daki Su ve Elektrik Şubesi.
İnsanlar gidip bu
programı alıyorlar, ve güvenli olduklarını sanıyorlar.
Ama aslında
Pretoryalılara, kendi bilgisayarlarına giriş
izni veriyorlar.
Bu güç ile
yapabileceklerini düşünün.
Bu gerçekten çok
ilginç Bayan Marx.
Lütfen, benim adım
Bennett.
Eğer istiyorsanız
yazın.
Adım Bennett.
B-E-N-N-E-T-T.
Bennett.
Bunu uydurmak için
hiçbir sebebim yok.
Size atanan avukat
olarak, istediğinizi yapmaya mecburum.
Eğer isterseniz size
Kleopatra bile diyebilirim.
Ama eğer yargıcın
önüne bu saçmalıklarla çıkarsanız sizi
temin ederim ki davaya çıkmaya yetersiz bulup
sizi sonsuza dek burada tutarlar.
Merhaba.
Evet, ben kızıyım.
Merhaba, anne.
Benim.
Nasılsın?
İyi misin?
O yeni hemşire sana
nasıl davranıyor?
Ben Angela, anne.
Ben Angela.
Anne dinle.
Benim için bir şey yapman
lazım.
Burada bir bayan var
ve seninle Ona telefonu vereceğim ve ona
benim ben olduğumu söylemen gerek.
Çünkü bana inanmıyor.
Ona bunu
söyleyebilir misin, anne?
Anne, yapma.
Hayır.
Orada mısın?
Seni sevdiğimi
bilmeni istiyorum ve de Bayan?
Ne?
Ne?
Birisi şu lanet
telefona bakabilir mi?
- İşte burada.
- Beni almaya kim
geldi?
Özel ajan Ben
Phillips, FBI.
Alan'ın arkadaşıyım.
Ona olan şey çok acı
verici.
Burada olduğunuz
için çok mutluyum.
Hikayeni duyar
duymaz ajanlarımızın yarısı bu işin
peşine düştü.
Çoğu her yeri aradı
seni bulmak için.
Böyle bir yerde
bulduğum için üzgünüm.
Evet, ben de.
Seni güvenli bir
yere götürelim.
- Buradan 40 dakika
ötede bir büro var.
- Sonra ne olacak?
Sonra balığa çıkıyorum.
- Devlin diye bir
balık tanır mısın?
- Evet.
Tek kişilik bir
kirli iş uzmanı.
Akıllı verimli ve
ölümcül.
Bir testerenin
vicdanına sahip.
Ne kadar korkunç
olsa da, klavye arkasındakiler daha da berbat.
- Pretoryalılar.
- Yıllardır onları
kovalıyoruz.
Ama çok hızlı
olmalıyız, o yüzden sen bana hemen bu olayı anlat.
Tamam.
Onların sistemlerine
nasıl oldu da girdin?
Ben yapmadım,
Cathedral'da çalışan bir programcı bana bir disk yolladı.
Baş belası bir disk.
Bütün bunlara sebep
o mu?
Disk Meksika'da
mahvolmadan hiç bir kopyasını yaptın mı?
Hayır.
Kahretsin!
O disk bu herifleri
yakalamamız için tek umudumuz.
Biriyle konuştun mu?
Diskin kopyasını hiç
birisine verdin mi?
- Sizler müthiş
orospu çocuklarısınız.
- Pardon?
Müthiş, müthiş.
Diskin mahvolduğunu nasıl bildin?
Nasıl?
Sadece Devlin'e
söyledim, sen nasıl bildin?
Sen FBI'dan bile
değilsin.
Fark etmez artık.
O diske
dokunduğumdan beri bir kabusun içindeyim.
Yoruldum artık.
Ben bu işte yokum.
Yoruldum.
Ne yapıyorsun?
Bırak.
Bırak, ikimizi de
öldüreceksin!
Bırak!
Bırak!
Emniyet kemerim!
Bir aydır süren
muzip ama pahalı bilgisayar kurcalamalarından sonra olaylar daha karanlık bir yola saptı.
Canlı olarak
Chicago'dan Dermot Conley'e bağlanıyoruz.
Bilgisayar hataları
artınca, polis müdahele etmek zorunda kaldı.
Chicago'nun 6
bankası, ekonomik hayatı alt üst eden devasal
bilgisayar hatalarından dolayı kapılarını kapattı.
Gördüğünüz gibi
durum ümitsiz.
Bütün şehir hizmetleri
artık, bu hatalardan etkilenmeyen tek
bir bankadan işlem görecek.
Bu banka, Gregg
Systems'ın Gatekeeper adlı programıyla korunuyor.
- Chicago'dan
canlı, ben Dermot Conley.
- Teşekkürler.
Gregg Systems'ın
kurucusu Jeff Gregg bugün, yeni tayin edilen Güvenlik Bakanı C. Shoemaker'ın bulunduğu basın
toplantısındaydı.
Bütün federal
devlet, Gatekeeper kullanmaya başlayacak.
Yaşadığımız bu
çağda, bilgi kutsaldır.
Bilgi güçtür.
Halk bunu ne
pahasına olursa olsun korumalıdır.
Bugünün toplantısı, Gatekeeper'a karşı olan
eski bakan Michael Bergstrom'un
intiharından tam iki hafta sonra gerçekleşti.
Yerel haberlerde,
kimliksiz bir adam, bir araba kazasında öldü.
Kaza mahaline canlı
olarak bağlanıyoruz.
Kafasına bir kurşun
sıkılmış cesedin bulunduğu yerden birkaç
metre ötedeyim.
Polis, araçta yolcu
olarak bulunan 20'li yaşlarında olan
ve araba hırsızlığından da aranan Ruth
Marx adlı, genç bir kadını arıyor.
Tüm Cathedral
çalışanları: Bu bir hatırlatmadır Cathedral'ın
fuardaki standı fuar salonunun kuzeybatı
bölümündedir.
Bizim standımız,
fuar salonunun kuzeybatı bölümündedir.
Pekala Mozart'ın Hayaleti!
YASAK Bana bunu
yapma.
Angela Bennett benim.
Terminal Seçimi:
KAPALI ÇALIŞMA ALANI SEÇİN
- Cathedral Yazılım.
- Angela Bennett
lütfen.
Programcılık, ben Angela
Bennett.
Alo?
Kimsin sen?
- Alo?
Eğer bir şey demeyeceksen - Sakın kapatma.
Angela?
ŞİFRE PRETORYALl:
Şüpheli ANGEL yakınlarda Derhal tavsiye verin!
Nerede olduğunu
biliyorum.
Şimdi seni makinenden uzaklaştıralım.
Ya tam şurada, ufak
bir yangın başlatırsam?
Yangın alarmı!
Lütfen en yakın
acil çıkış kapısına ilerleyin.
Angela, binada lanet
olası bir yangın var!
- Bir saniye.
- Başlatma saniyene.
Gidelim!
Şimdi!
Haydi!
Hoş geldin Angela
Bennett Zamanı gelmişti.
ATOMİK ENERJİ
KOMİSYONU Şifre, natoar23ae?
Dış Bağlantı Neredesin?
Zührevi hastalık uyuşturucu
Dosyayı Silmek İçin Merkezi İşlem Biriminden Bağlanmalısınız - Yangın varsa
duman nerede?
- Kontrol ediyoruz.
Yeni Mesaj Bu nedir?
"Tüm Mozart'ın Hayaleti dosyalarını yok
et " PRETORYALI Elimdesin işte, değil mi?
Bakalım Pretoryalı
kimmiş?
Peki, seni arayalım.
Bütün çalışanların
dikkatine, çalışma alanlarınıza geri dönün.
İtfaiye, bunun yanlış bir alarm olduğunu
bildirdi.
Her şey yolunda!
Neredesin?
İşte burada.
Bütün çalışanların
dikkatine, çalışma alanlarınıza geri dönün.
İtfaiye, bunun
yanlış bir alarm olduğunu bildirdi.
Demek bunu sen
yaptın, öyle mi?
- Haydi ama!
- Senin de mi
tuvalete gitmen lazım?
Disk, disk,
neredesin?
Disklerin nerede?
Virüs.
Sağ ol, Dale.
Kaydet DOSYAYI
KAYDEDİYOR Çabuk, çabuk.
Haydi!
Sen fuara gidiyorsun.
Aman Tanrım!
Güvenlik!
Beşinci kata izinsiz
giriş oldu.
Kadın, 1.
60 boylarında, esmer Esmer birini gördünüz mü?
- Buraya kimse
gelmedi.
- Burada sadece
itfaiyeciler var.
Devlin.
- Nerede?
- İtfaiyecilerin
arasında olmalı.
- Diski kopyaladı.
- O diski yok
etmeliydin.
Eğer bir hafta önce
onu öldürseydin, diskin kopyasını yapamazdı.
Akıllıca.
Gregg'i ara.
PAN-PASİFİK
BİLGİSAYAR FUARI Moscone Merkezi'ne gitti!
- Orada olduğuna
emin misin?
- Kesinlikle orada.
Bir yerde
saklanmayacak.
Buraya bir bilgisayar kullanmaya geldi.
E-posta FBI/ADALET
BAKANLIĞI FBI E-POSTA MERKEZİ Jeff Gregg tarafından veya adına işlenmiş çok
ciddi suçlara tanık oldum.
Mesajıma bütün bu
olayların kanıtlarını ekliyorum.
EKLEME DİSKİ SOKUN MESAJI
YOLLA MESAJ YOLLANDI Çekil o bilgisayardan.
Ne yapmaya
çalıştığını sanıyorsun?
Dünyayı mı
kurtaracaksın?
Dünyayı değil,
sadece kendimi.
Bu çok geç.
Teklifimizi geri
çekiyoruz.
O ekrana bir bak.
O diskteki her şey FBI'a gönderildi.
- Her şey.
- Yani?
Gatekeeper'ın bir
arka kapısı olduğunun kanıtı.
- Vay be.
- Gregg'in Bergstrom ve Dale'in ölüm emrini verdiğinin
kanıtı.
Ona dikkat et.
Gatekeeper'ın
güzelliği: FBI'a, devlet kütüphanesiymiş gibi girip çıkıyoruz.
Mükemmel bir sistem.
İşi bitirip buradan
çıkalım.
Bu insanlar sinirlerimi
bozuyor.
Yaptığın her şey,
programdan çıktığımda silinmiş olacak.
Gerçekten mi?
Kahretsin, merkezi
işlem birimindesin!
Gregg'in bütün
sistemini yiyor!
Gatekeeper
programını yiyen bir virüs bu.
Her şeyi mahvediyor.
İleriyi kontrol et!
Angela, dur!
Kahretsin!
İŞÇİ KÖPRÜSÜ SADECE
YETKİLİ PERSONEL Sadece sen ve ben kaldık.
Her şeyi
değiştirdiğinin farkında mısın?
Bir tuşa basıldı ve işverenimi
yok ettin.
Kontratımı iptal
ettirdin.
Sana yapılan her
şeyi geriye çevirdin.
Hayatını geri aldın,
bunu istiyordun.
Doğru şeyi
yapacağını biliyordum.
- Yanıt vermiyor.
- Yeni bir şifre
dene.
Affedersiniz, bayan.
Bana neyi ekmemi söylediğinizi
hatırlamıyorum.
Ben de dışarı gelip sana
yardım edeyim.
Bugün FBI ajanları Jeff Gregg'i özel gökdeleninde yakaladılar.
Gregg, komplo,
sahtekarlık ve Bakan Bergstrom'un ölümünde
suç ortaklığından mahkemeye çıkacak.
Bir FBI yetkilisi,
tutuklamayı, Angela Bennett adlı bir sistem analisti tarafından İnternet aracılığıyla gönderilen
bir mesaja bağladı.
Diğer haberlerde,
polis, Pan-Pasifik Bilgisayar Fuarı'nda bulunan iki cesedi inceliyor.
Vurularak öldürülen
genç bir kadın Ruth Marx olarak teşhis
edildi.
30 yaşlarında bir
erkek olan öteki cesedin kimliği belirlenemedi.
Şimdi hava durumu.
Hafta sonu günlük güneşlik olacak.
Görünüşe göre yaz
nihayet geldi.
||
« Prev Post
Next Post »