Acımasız Katil (1989) Dip huet seung hung
| |
111 dk
Yönetmen:John Woo
Senaryo:John Woo
Ülke:Hong Kong
Tür:Aksiyon, Suç, Dram
Vizyon Tarihi:01 Haziran 1989 (İtalya)
Dil:Çin Lehçesi, Çince, Japonca
Müzik:Lowell Lo
Nam-ı Diğer:The Killer
Oyuncular
Yun-Fat Chow
Danny Lee
Sally Yeh
Kong Chu
Kenneth Tsang
Özet
Kiralık katil Joe (Chow Yun-Fat) son bir iş alıp, sonra bu
pis dünyayı bırakmayı istemektedir. Bir görevi sırasında kazara kör ettiği
Jennie (Sally Jeh) ile, ona gerçeği söylemeden, çıkmaya başlayan Joe'nun peşinde
Müfettiş Li (Danny Lee) vardır. Son görevinde patronları tarafından ücreti
ödenmeyen kiralık katil, Li ile güçlerini birleştirerek amansız bir öfke ile
onları yok etmeye soyunur. Sonuçta bu parayla, kız arkadaşının yeniden
görmesini sağlayacak ameliyatı finanse edecektir.
Ünlü Hong Kong'lu aksiyon ustası John Woo'nun dünya çapında
tanınmasını sağlayan film, bağlılık, dürüstlük ve arkadaşlık üzerine gerçek bir
destan.
Altyazı
Tanrıya inanır mısın?
Hayır,ama buradaki
sakinlikten hoşlanıyorum.
Silahı kontrol etmek
ister misin?
Sana güveniyorum
Bir sessiz gözyaşı daha yüzümden aşağı çizgi oluşturuyor Bir
keder gecesi daha ve yalnızlık Sadece kabul et beni olduğum gibi Sözler verme tutmayacağın
Kimin düşe ihtiyacı olur birbirimize sahipken Yarına kimin ihtiyacı olur bugünümüz
varken
Göremiyorum
-Korneaların kötü zarar görmüş.
İyileşir miyim?
-Görüşünüz asla
mükemmel olmaz.
Görüşüm çok bulanık.
-Transplantasyon
yapabiliriz.
Kör olur muyum?
Jenny, Ben Çavuş
Chang Katilin yüzünü hatırlıyor musun?
Lütfen,beni rahat
bırak.
Ben korktum.
Sakin ol.
ALTl AY SONRA
İmdat !
İmdat !
Lütfen yardım edin!
Uzak dur.
Gitmişler
artık,korkma.
Seni eve götüreyim.
Jenny!
Adımı nereden
biliyorsun?
Şarkını çok dinledim
Kimsin sen?
Seni tanıyormuşum
gibi hissediyorum.
Çok iyi göremediğini
biliyorum.
Yardım etmek istedim ama
hiç şansın yoktu.
Bu dünyada herkes
güvenilmez değildir.
Bu sefer sana yardım
etmeme izin verecek misin?
Gitmemde bir sakınca
var mı?
Sakin ol.
İzin ver kontrol edeyim.
Sadece bir kedi.
Sık sık içeriye girip
mobilyalarımı çizer.
Ne eziyet!
Niçin ışığı söndürdün?
Görebiliyor musun?
Sadece gölgeler
görüyorum.
Geçen ay daha iyiydim.
Şekilleri
görebiliyordum.
lşığı aç,o zaman daha
çok güvende hissediyorum.
Şimdi ne yapıyorsun?
Bu eşarba bakıyorum.
Üzerinde kan
lekelerim var.
Beni vuran adam onu
gözlerimin üzerine sardı.
Bunu asla
unutmayacağım.
Çay ister misin?
Hayır,teşekkürler.
Bir dakika sürmez.
Lütfen,otur.
Biraz müzik açayım.
Bir sessiz gözyaşı
daha yüzümden aşağı çizgi oluşturuyor Bir keder gecesi daha ve yalnızlık Sadece
kabul et beni olduğum gibi Sözler verme tutmayacağın Kimin düşe
Sakin
ol!
Tam olduğun şeye benziyorsun, bir gizli ajan.
Rahatla,yoksa
herkesin bildiği bir sır olacak.
Hadi.
Gülümse!
Şimdi tımarhaneden
çıkmış birşey gibi görünüyorsun.
Chang, bu Eddie bir
deli.
Dikkatli ol.
Sana da aynı, dostum.
Kıçına dikkat !
Eddie, beklettiğim
için üzgünüm.
Bu da kim?
O iyi bir arkadaş.
Eddie'ye merhaba de.
Eddie Ara onu!
Eddie,güvenlikle
sorunun ne?
Bu ilk işimiz değil.
Belki tanıdık geliyor.
İşte 200,000 $.
Önce silahları
kontrol edelim.
Sizler ne
yapıyorsunuz?
Özel bir şey
değil,memur bey.
Bir birleşme.
Bagajı aç.
Aç şunu!
Şimdi !
Lanet olsun sana!
Beni sen tezgahladın,
değil mi.
Polis misin?
Konuş!
Polis değilim!
İhanet etmedim.
Öyleyse nasıl oluyor
da o burada oluyor?
O polis değil !
Buna hayatımı
koyarım, Eddie!
Yalancı piç,sana
güvenmemeliydim!
Herif polis,onu
tanıyorum!
Yanlış anladın.
Chang, onu ben
hallederim.
Şu bokkafa!
Kımıldama.
Tanrının cezası
pislik, it h Cümleni bitir.
İt h it her Müfettiş
Li, zanlı Eddie Hung kalabalık bir troleybüste bir rehin aldı.
Onu net görebiliyor
muydun?
Görebiliyor muydun?
Evet.
-Niçin ateş ettin?
-İçgüdü.
Yolcuların güvenliğini
göz önüne aldın mı?
Ateş etmeden önce hiç
uyarıda bulundun mu?
Yetersiz zaman.
Rehinenin koroner
trombozu vardı.
Kalp krizinden öldü.
Ailesi resmi bir
şikayette bulundu.
Onun ölümünden
sensorumlusun.
Bu delilik!
Kalp sorunu olduğunu
nereden bilebilirdim?
Yedi aydır Eddie
Hung'un vakasındayım.
Adam bir manyaktı.
Herhangibir nedenle
herkese ateş edebilirdi.
Onu öldürene kadar
beklese miydim?
Daha yeni onun bir
polis öldürüşünü gördüğümü unutuyorsun.
O polisin ölümünden
kim sorumlu?
İyi !
Ne istiyorsan yap.
Her türlü şikayete
alışkınım.
Bir fazlası birşey
değiştirmez.
Yakala!
Kullandığın elin
nasıl?
Oldukça yararsız.
İyisi daha fazla
kullanmak.
Yararı olmaz.
Tek elli bir katil
eylem dışıdır.
Günümü yaşadım.
Adı Tony Weng Orta
Amerika'da bir uyuşturucu çetesi için çalışıyor.
Onu ölü isteyen kim?
Soru yok.
Al ya da bırak.
1 .5 milyon.
Yüksek görünüyor.
Bu benim son işim.
Tamam.
Anlaştık.
Para amaç değil.
Bu silahlar temiz.
Seri numaraları yok.
İzlenemez.
Patlayıcı başlıklı mermiler,senin
favorin.
Alması
kolay,bırakması zor.
Fikrini değiştirmek
mi istiyorsun?
Niçin bu işi aldın?
Eğer kısa zamanda ona
kornea nakli yapılmazsa görme yeteneğini tamamen kaybedebilir.
Hong Kong'da bir
kornea bankası var, ama hep boş.
Ne zaman bir bağış
gelse önce başkası alır.
Bu yüzden dışarıda
deneyeceğiz.
Seni birkaç günlüğüne
bırakmak zorundayım.
Döndüğümde,seni
ameliyat için denizaşırı bir ülkeye götüreceğim.
Geri geleceksin,değil
mi?
Söz veriyorum.
Bugün Dragon Boat
Festivali.
Birçok VlP ve devlet
görevlisi açılış törenine katılacaklar.
Onları korumakla
görevlendirildin.
Bilgi dosyalarında.
Ekstra tetikte
olduğuna emin ol !
Evet,efendim!
Tony Weng, bu pisliği
koruyoruz.
Lütfen dikkat, Lütfen
tüm yarışmacılar ejderhanını gözünü noktalamak için yüzer platformun üzerinde
toplansın.
Hoşgeldiniz demekten
zevk duyarız ki Tung Yuan Financial Corp.'un
başkanı, Bay Tony Weng Rotary Club başkanı, Bay Peter Chu Onu sakla,herşeyi
kontrol altında tut.
Kırmızı alarm!
Kırmızı alarm!
Tony Weng yüzer
platformda vuruldu.
Atış balıçkı
tekneleri civarından geldi.
Katil büyük
olasılıkla yakınlarda.
Tüm üniteler!
Bölgeyi kapatmaya hazırlanın!
Bay Weng bayıldı.
Herşey yolunda.
Lütfen gününüzün
tadını çıkarın.
Chang!
Chang, oraya bak!
Bir patlama!
Kontrol edelim!
Chang, onu şimdi
kaybedemeyiz.
Kımıldama!
İyi olacaksın.
Korkma.
Bağırma.
Orada!
Gaza bas!
Olur.
Yakınlarda hiç
hastane var mı?
Vicdanı olduğunu mu
düşünüyorsun?
Küçük kızın ölmesine
izin vermez.
Hemşire,acil servis nerede?
Koridordan aşağı
gidin.
Ne oldu?
Bir mermi.
Çabuk.
Onu aşağı bırak.
Hemşire,kan basıncını
ölç.
Onu ameliyata
hazırlayın.
Oksijen maskesi.
Durumu nasıl?
Kan basıncı düzensiz.
Nabız zayıf.
Kan basıncı düşük.
Yaralı bir çocuğu
taşıyan bir adam gördünüz mü?
Acile gitti.
Şüpheli herkesi
gözaltına alın.
Evet,efendim!
Hastayla akrabalığın
var mı?
Nasıl yaralandı?
Bayım,şimdi
gidemezsiniz.
Adınızı kaydetmek
zorundayım.
Nerede o?
Ben bir müfettişim.
Devam edin.
Doğru,hemşireler,onlara
aldırmayın.
Evet Doktoru rahatsız etme.
Silahlarınızı indirin.
Ne oldu?
Ateş edildi.
Nerede?
Orada.
Herkesi çıkarın.
Merkezi arayacağım.
Weng vakasında
ilerleme var mı?
Hayır,hiç yok.
Zanlıyı neredeyse
yakalıyordum, ama kaçtı.
Nerede senin ustura
gibi keskin önsezin?
Çok insan hata
yapmamı istiyor, bu yüzden bu vaka bana çok şey ifade ediyor.
Beni hayal
kırıklığına uğratmana ihtiyacım yok.
Sen herzaman tam bir
baş belasıydın.
Bana bir iyilik yap
ve yanıldığımı kanıtla.
Efendim,ben kimse için
hiçbirşey yapmam.
Katili yakalayacağım.
Siz terfinizi
alacaksınız.
Umarım zirveye
ulaşmanıza kimin yardım ettiğini unutmazsınız.
Şüpheliyi çizmeni
istiyorum.
Onu canlandırmaya
çalış.
30un üzerinde.
Kararlı görünüşlü acımasız olmaksızın.
Onda destansı
birşeyler var.
Katile benzemiyor.
Karşına çok sakin
gelir bir hayali varmış gibi hareket
eder gözleri tutku dolu.
Alo Benim, John John?
Niçin şehirden
ayrılmadın?
Paramı artık geri
istiyorum.
Bu gece istiyorum.
Bu gece!
Olur,bu gece getiririm.
Bay Weng John'u benim
idare etmeme izin vermelisin.
O benim sorumluluğum.
Ya beni ele verirse.
Yapmaz.
Kimseye güvenmiyorum sen de dahil !
Oyunun kurallarını
biliyorum.
Sözümü tutacağım.
Kuralları unut.
Onu ölü istiyorum çünkü
kimliğini açığa çıkardı.
Artık patron benim ve
işleri benim yolumla yapacaksın.
Tamam,onu benim için
öldür.
Eğer beceremezsen,ölü
bir et parçasısın.
Sana yeterince iyi
ödedim.
Eddie,bu bir ipucu
olabilir.
Altı ay önce, Weng'in
ortağı, Chu Club Nine'de öldürüldü.
Katil hiç
yakalanamadı ama kazayla bir şarkıcıyı kör etti.
Adı neydi?
Jenny Hala iyileşmedi.
Hayat ucuz.
Sadece bir mermi
yeter.
O sıradan bir
suikastçi değil.
Sadece bir adamı
aradığımızı umarım.
Eğer yanılmıyorsam, bu
adam soğukkanlı bir katil değil.
Sadece bir mermi
yeter,soğukkanlı ya da değil.
Küçük kızı kurtarmak
için hayatını tehlikeye attı.
Ve eğer şarkıcı kızı
kazayla kör ettiyse büyük olasılıkla onunla da bağlantı kurmuştur.
Eğer bir daha
karşılaşırsak Nerede durduğumuzu anlarız.
Ama belki hiç yarın
olmayacak.
Sadece zaman gösterir.
John?
Ben John değilim.
Özür dilerim.
Çok iyi görmüyorum.
Seni arkadaşımla
karıştırdım.
Güzel bir şarkı.
Tekrar söyleyebilir
misin?
Sadece bir tek kişi
için söylerim.
John?
Şarkı söyleyişin o kadar
duygu yüklü ki onu şimdiden tanıdığımı hissediyorum.
Keşke şimdi burada
olsaydı.
Nerede olursa
olsun,onun düşüncelerindesin.
Onun bir bölümü hep
burada olacak.
Artık bana
güvenmiyorsun?
Neden olduğunu
biliyorsun.
Muhakkak.
Bizim
mesleğimizde,kimseye güvenmemeliyiz.
Kumsalı nereden
öğrendiler?
Buraya sürerken beni takip
etmiş olmalılar.
Benim hatam.
Kim ölmemi istiyor?
Niçin soruyorsun?
Kuralları biliyorsun.
Neden işten sonra
kasabayı terketmedin?
Henüz paramı almadım.
Kim ölmemi istiyor?
Kimliğini ele
vermemiş olsaydın, ölmeni istemezdi.
Cevap ver bana:Kim
ölmemi istiyor?
Önce şuna cevap
ver:Hiç mermin kaldı mı?
Herzaman son mermimi
saklarım.
Ya kendim ya da
düşmanım için.
Johnny Weng, Tony
Weng'in yeğeni.
Senin ölmeni isteyen
o.
Seni amcasını
öldürtmek için tuttu.
Gerçekten son bir
mermin var mı?
John, bana kıymadığın
için teşekkür ederim.
Artık aynı gemideyiz.
Bizim için çıkış yolu
yok.
Seni tekrar görmeme
izin verme.
Müfettiş Li!
Beş ölü tanık.
Oydu.
Emin misin?
Resmini göster.
Komşulara orda olup olmadığını
sor.
Olur.
Pişmanlık yok,vicdan
azabı yok geçmişi unutalım.
Melankoli işareti
yok, kendine acımanın gözyaşları yok.
Neyin doğru ya da
yanlış olduğuna aldırmıyorum.
Geçmişe karşı
duygusal değilim.
Sadece beni bu derin
düşünmeden kurtar çünkü acı kolay kolay geçmiyor.
Kalbimin ve ruhumun
derinlerinde yerleşiyor.
Sadece zaman
gösterecek Birbirimiz için olup olmadığımızı.
Gözyaşlarım ve
kahkahalarım kendi müsamaham.
Müfettiş, çiviyi tam
kafaya çaktınız.
Komşular burada
yaşadığını söylüyorlar.
Sen deli misin?
Jenny!
John, sen misin?
Niçin geri
dönmüyorsun?
Bu sabah döneceğim.
Yeni bir eve
taşınıyoruz.
Niçin?
Deniz kenarında
yaşamayı sevdiğini sanıyordum.
Seviyorum.
Güzel deniz
rüzgarları Bulutsuz mavi gökyüzü derin mavi deniz manzarasını hayal
edebiliyorum.
Harika!
Eşyalarını topla ve beni bekle.
Orada olacağım.
Niçin Hong Kong'u
hemen terketmedin?
Seni ne durdurdu?
Yeni kapıcı sen misin?
Evet.
Çok berbat bir iş
yapıyorsun.
Bu bir yangın çıkışı.
Bak,heryerde çöp var.
Ya yangın olursa?
Anka kuşu gibi uçup
gidemem.
Aylık bakım ücretimi
ödüyorum.
Eğer seni tekrar
aylaklık ederken bulursam şikayette bulunurum.
Burada hiç çöp
bırakma.
Hepsini götür.
Kahretsin!
John, döndün.
Evet, Jenny.
Bir arkadaşınla mısın?
Evet,eski futbol
arkadaşım.
Aynı gecekondu
bölgesinde büyüdük.
Evet,o Ben Kıç-kafayım, o Uyuşuk-deli.
Birbirinizi böyle mi
çağırırdınız?
Seni yeniden görmek
güzel.
Bu duygu ortak.
Arkadaşını gördüğüne
sevinmedin mi?
O kadar yakın değiliz.
Başıma çok dert
açıyor.
Çözmek için buradayım.
Lütfen otur.
Biraz çay koyayım.
-Canını sıkma.
-Gerek yok.
-Lütfen dikkatli ol.
-Dikkat et, Jenny Nasıl
yapacağımı biliyorum,kendime zarar vermem.
John, arkadaşına
dikkat et, bu esnada kendini evindeymiş gibi hisset, Kıç-kafa.
Öyleyim,Uyuşuk-deli.
Bayan ,çöple niçin bu
kadar ilgilendiniz?
Seni lafa tutmam için
1 .000 papel ödedi.
Şimdi gitme.
Yirmi yıldır hiç bu kadar eğlenmemiştim!
Bu oyunu
kaybedeceksin.
Ben mi?
Bekleyip görelim.
Sen herzaman
kaybedensin.
Bu sefer değil.
İyi hazırlandım.
Hadi hazırlıklarını
teste tutalım.
Hep bu kadar kararlı
mısındır?
Evet,benim tarzım bu.
Benimki de.
Öyleyse ortak
birşeyimiz var.
Düşündüğün bu mu?
Kesinlikle.
Eski zamanlara
takılıyorken biraz çay al.
Teşekkürler, Jenny.
Dikkatli ol.
İşte arkadaşımın eli.
İşte çayın.
Teşekkür ederim.
Zevktir.
Başka bir arkadaşın
mı?
Hayır.
O kapıcı.
Bu binada kapıcımız
yok ki.
Oh,o tesisatçı.
Dışarıda patlak bir
su borusu var.
Senin tanıdık geliyor.
Daha önce karşılaştık
mı?
Seninle gece klübünde
karşılaştık.
Şarkı söyleyişini
sevdim.
Ama John orada
olmadan söylemezsin.
Oh, hatırlıyorum.
Ne tesadüf.
Kıç-kafa,bir süre
Jenny'e dikkat et.
Tuvalete gidiyorum.
Ben de.
Yatak odasında ikinci
bir tane var.
Jenny, mutfakta bir
fare var!
Ben yakalarım onu.
Hey!
Ateş etme!
Benim!
Aşağıdan biri kıçımı
hedefliyor!
Ne oldu?
John nerede?
İkinizin de bana
yalan söylediğinizi biliyorum.
Bana gerçeği söyle!
Kimsin sen,lan?
Ben polisim.
John profesyonel bir
katil.
Birini öldürdü.
Aylardır peşindeyim.
Sana inanmıyorum.
Jenny!
Dinle beni, Jenny Hayır!
Jenny, bu doğru.
Chang!
Jenny, sakin ol.
Dinle,lütfen!
Otur.
Altı ay önce John
kazayla yüzüne ateş etti.
Şimdi işvereni onu
ölü istiyor.
Buna inanmıyorum.
Yardım etmek
isterdim,ama yapamam, benim durumumda.
Bizimle işbirliği
yapacağını umuyorum.
Jenny, seni yem
olarak kullanıyoruz.
John'u bu seferinde
getirebilir.
Onun hayatını senin
için kurtaracağım.
Aksi takdirde onu
kiralayan adam onu öldürecek.
Fiyatını söyle,onu
ölü istiyorum.
İşi yaparken tanındı.
Onu harcanmış
istiyorum,ne kadar çabuk, o kadar iyi.
100,000 $
depozit,hesabıma şimdi, ve tamamlandığında 200,000 daha.
Para yok-iş yok, Bay
Weng parmağını tetikte kafanızı uçurmaya hazır görsem bile.
Hesabına 100.000
yatırın.
Evet,efendim.
Bay Weng!
Ne istiyorsun?
John'a ödemeyi yapın yoksa
peşinizden gelebilir.
Bu saçmalık!
Ben güvendeyim.
Şu adamlara bak,onlar
katil.
Siz
patronsunuz,sözünüzü tutmalısınız.
Bok bok konuşma.
Yalvarsan bile ona
ödeme yapmam.
Bay Weng,sözümü
tutmama ve ona söz verdiğimi ödememe izin verin.
O zaman onu size
getiririm.
Bay Weng, eğer sizi
memnun edecekse size yalvarırım.
Cehenneme git !
Babam için bu kadar
uzun zaman çalışmamış olsaydın, senin bokunu dışarı tekmelerdim.
Kim o?
Anlayışınızı
haketmiyor.
Bunu John için neden
yapıyorsun?
O benim en iyi
arkadaşım.
Kes şu boku!
Hemen buraya gelin!
Bay Weng vuruldu!
Öldür onu!
Öldür onu!
Gitmesine izin
vermeyin!
Bay Weng,
yaralandınız!
Hemen öldür onu!
Gidelim!
Tehlikedesiniz!
Peşinden git !
Eğer beni arkadaşın
olarak görüyorsan, beni hemen öldür.
Yalvararak kendini
alçaltmanı hiç sevmiyorum.
Hernekadar
başaramadıysam da sana senin paranı getirmek için hayatımı riske soktum.
Seni öylece
öldürebilirdim.
Paran için Weng'e
yalvarmak zorunda değildim.
Tamamen onursuz
değilim,değil mi?
Dünyamız çok hızlı
değişiyor.
Hiç böyle olmazdım.
Belki biz çok
nostaljiğiz.
Nostalji bizim
kurtarıcı inceliklerimizden biri.
Hiç olmazsa
öldüğümde,bir arkadaş tarafından hatırlandığımı bileceğim.
Farklılıklarımızı
öbür hayatta giderelim.
Onları hemen silelim.
Arkadaşlar bunun
içindir.
Haklı mıyım?
Bir içki?
Teşekkür ederim.
Jenny herzaman deniz
kenarında yaşamak isterdi.
Onun için çok şey
yaptın.
Senin için neler
hissettiğini merak ediyorum.
Alo?
Jenny!
John, niçin hoşçakal
demeden gittin?
Üzgünüm.
Yapacak birşeyim
vardı.
Bu gece ayrılmak
zorundayız.
-Bu gece?
Dr. Ho bu öğleden
sonra aradı.
Bir çift kornea ayırdı
ama onlar Singapur'dalar.
Geceyarısı orada
olmazsak onları başkası alır.
Pekala,ben seni
alırım.
Bu gece benimle
havaalanında 7.30da buluş.
Danışma masasında
bekleyeceğim, oldu mu?
Kuşkusuz.
Gelecek mi?
Gidecek misin?
Ona güveniyorum.
Herkes burada.
Gidelim.
Nasıl gidiyor?
Doğru.
Şimdi tamamen tetikte.
Buranın her santimini
kontrol etmeni istiyorum.
Herşey hazır.
Asla kaçamaz.
Endişelenme.
Sen uzaktayken biz
herşeye bakarız.
Teşekkür ederim.
İyi yolculuklar.
Ben gitmişken şirket
işlerine iyi bak.
Lütfen dikkatli ol.
John!
Uzaklaş buradan!
Kaç!
O delirmiş!
John!
John,polisler
heryerdeler!
Kaç!
John, polisler seni
istiyorlar.
Bana yaklaşma!
John, orada mısın?
Kaç!
Seni yakalamalarına
izin verme.
John,koş!
Polisler peşinde!
Kıpırdama!
John, polisler
heryerde.
Polisler heryerde!
Kaç!
John, kaç!
Benim, Jenny Hareket
etme.
Gidelim.
Sorun ne,memur bey?
Flört suç değil.
Tutukla onu!
Herkes uzak dursun.
Geçeyim.
Şu valizleri aç.
Bir kıçın peşindeydim.
İşin ne?
Film şirketleri için
oyuncu seçiciyim.
Ama tutuklamaya
direndin.
Sarhoştum.
Ayağa kalk ve düz bir
çizgide yürü.
Arkadaşın nerede?
Ne arkadaşı?
Kim olduğunu
biliyorsun.
Ölümcül tehlikede.
Ona yardım et Bana
nerede olduğunu söyle.
Onun sorununu çözmesine
yardım etmek istiyorum.
Ona soracak bazı
sorularım var.
Bunlar beni
ilgilendirmez.
Eğer bahsettiğin adam
benim arkadaşımsa, kesinlikle senin yardımına ihtiyaç duymaz.
Şu andan itibaren
Weng davasından alındın.
Müfettiş Chan
devralacak.
Sen başka bir dava
alıyorsun.
Nedeni ne?
Sana güvenmiyorum.
Zanlının tarafında
olmak onu yakalamanın yolu değil.
Efendim,nasıl
çalıştığımı anlamıyorsunuz.
Bunu sen söyledin!
Bu yüzden görevden alınıyorsun.
Soruşturmayı
bırakmayacağım.
Saçma!
Chang, Chan'ın yardımcısı
olacaksın.
Evet,efendim.
Şimdi tutukladığın
adamı serbest bırak.
Ona 24 saat gizli
takip ver.
Bizi Weng'in
suikastçısına götürecek.
Onlar yanında mı?
Evet,efendim.
Tekrar öldürür müsün?
Öldürdüğüm
insanların ölmeyi hakettiklerini düşünüyordum.
Şimdi herkesin
yaşamaya hakkı olduğuna inanıyorum.
Hayır,yeniden
öldürmem.
Sözümü
tutabileceğimi umarım.
Takip edildim.
Weng'in adamları ve
polisler de.
Korkma,onları
kaybettim.
Weng seni öldürmesi
için Paul Yau'yu tuttu.
Endişe etme,benim silahlarımı
ve cephanemi kullanabilirsin.
Nereye gidiyorsun?
Paranı Weng'den
almaya.
Seninle kilisede
buluşurum.
Yalnız mı gidiyorsun?
Evet,tabi ki.
Sözümü tutmalıyım.
Weng canımı yakmaz.
Hala biraz saygıyı hakediyorum.
Sidney, paraya
ihtiyacım yok.
Arkadaşlığına
ihtiyacım var.
Chang!
Chang!
Onu 6 Horizon
Drive'ye kadar izledim.
Onu neredeyse
yakaladım.
Biliyorum.
Onu yakalayabilirdim.
Endişe etme,ben onu
yakalarım.
Chang, korkma Eddie Herzaman
kazanamazsın.
Ama herzaman
kaybedemezsin de.
Chang Chang Müfettiş
Li, bize birşey verdi mi?
Git ona kendin sor!
John!
Jenny, ne var?
Niye bu sabah bu
kadar karanlık?
Sadece bulutlu bir
gün.
Sakin ol.
Herşey yolunda gidecek.
Bugün gidiyor muyuz?
Evet.
Kıpırdama!
Kim o?
Kıç-kafa.
Ne istiyor?
Hoşçakal demeye
gelmiş.
Niçin bekliyorsun?
Ben bir polisim.
İnsanları sırtlarından vurmam.
Başka şekilde,biz
aynıyız.
Hayır,aynı değiliz!
Ben kanunu
desteklerim,sen yıkarsın.
Chang senin yüzünden
öldü.
Seni bu sefer
yakalayacağıma yemin ettim.
Üzgünüm ama beni kilitlemene izin vermeyeceğim.
Arkadaşının
intikamını almak istiyorsan beni şimdi vur.
Beni,seni öldürmeye
zorlama.
Beni gerçekten
öldürür müsün?
Bu sefer gitmene izin
vermeyeceğim.
Devam et.
Herzaman kazanamazsın.
John, neredesin?
Nerede o?
Tam önünde.
Onu götürmeyin.
Jenny!
John bana bir daha
öldürmeyeceğine yemin etti.
Bırak o silahı.
Jenny, bırak o silahı.
Bizi yalnız
bırakmadıkça olmaz.
Yalvarırım,lütfen,bırak
gidelim.
Onu tutuklamanıza
asla izin vermem.
Onu öldürdüm mü?
O öldü mü?
Onu öldürmek
istemedim.
Bunu istemedim.
O iyi.
Ben O iyi.
Sakin ol,cesur ol.
Sen orada kal !
John John Buradan
çıkalım.
O zaman beni
tutuklayabilirsin.
Jenny'i buradan
götürelim.
Araba dışarıda.
Hadi !
Beni demirlerin arkasına
koymana izin vermeyeceğim!
At silahı.
Bir polisi
öldürmezdin.
Teşekkür ederim.
Beni bir atışla
öldürebilirdin.
Ben kimseyi öldürmem onların gerçek düşman olduğunu bilene kadar.
Beni gerçekten
tanıyor musun?
Kader herşeyi kontrol
eder.
Beni gerçekten
tanıyan tek kişi polis oldu.
Herzaman teslim
olabilirdin.
Hayır.
Bir söz verdim.
Sözümü tutarım.
Bazen seni
,özgürlüğünü gerçekten kıskanıyorum.
Benim sahip olmadığım
birşey bu.
Adalete inanıyorum ama
kimse bana güvenmiyor.
Bende de aynı sorun
var.
Sen alışılmadık bir
polissin.
Ve sen de alışılmadık
bir katilsin.
Seni de bu pisliğin
içine sürüklediğim için üzgünüm.
Söyle bana,bunların
arkasında olan kim?
Bu benim oyunum değil.
Ben kuralına uygun
oynarım.
Bana asla
anlatmayacağını biliyordum.
Jenny'e iyi bak.
Weng seni öldürene
kadar durmayacak.
Seni tutuklamama izin
versen iyi olur.
Bu gece burada
kalalım.
Sidney bana paramı
getirecek ve yarın gideceğiz.
Bu gangsterlerin bizi
burada bulacağından korkuyorum.
Korkma.
Burayı bulmak kolay
değil.
Niçin bu kadar
karanlık?
Birşeyleri ancak
görebiliyorum.
John John lşıkları
aç.
Niçin ışıkları
açmıyorsun?
John Lütfen aç onları.
Elektrik kesintisi
oldu.
Arkadaşın parayla
dönecek mi?
Döneceğinden eminim.
Döneceğinden eminim.
Patron.
İşte 100,000 $.
Lütfen kontrol et onu.
John'u
öldürebileceğini düşünüyor musun?
Patron,Sidney Fung
burada.
Ya sana yine ihanet
ederse?
Onu hala arkadaşım
olarak görüyorum.
Bana karşı çok iyiydi.
John'un parası nerede?
O hangi cehennemde?
Keşke senin gibi bir
arkadaşım olsaydı.
Olur,bugünlerin
birinde.
Silahlarınızı bırakın!
Sağ elin hala işe
yarıyor mu?
Yeterince iyi.
Hala hızlı ve
isabetli.
Çıkış yolun yok.
Niçin bunu yapıyorsun?
Sen söyle ,alternatif
ne?
Para nerede?
Onu bana ver.
Ben bir adım öndeyim.
Niçin beni kafamdan
vurmadın?
the head?
Belki artık bir
profesyonel değilimdir.
Keşke hepsine yeniden
başlayabilseydim.
Yazık Bana parayı ver.
John nerede?
?
Önce bana parayı ver.
Bunu ona borçluyuz!
İkiyüzlü!
Bütün katillerde onur
duygusu mu var?
Dünya değişti.
Onur artık pis bir
kelime.
Sidney, bazen senin
insan olmadığını düşünüyorum.
Daha çok bir köpeğe
benziyorsun.
Hiç olmazsa ortak
birşeyimiz var: ikimizde silahları geçinmek için kullanıyoruz.
Ama motivasyonlarımız
farklı.
Doğru mu?
Bazı yönlerden köpek
insandan üstündür.
Eğer bana John'un
nerede olduğunu söylemezsen bu senin cenaze törenin.
At şu pisliği.
Bana parayı ver.
Hala mermin olduğuna
emin misin?
Bahse girmek ister
misin?
John söyledi,herzaman
son bir kurşun bırak.
Ya kendin ya da
düşmanın için.
Acele et !
Dön!
Kahretsin!
Yakala onu!
Bana birşeye sözver: eğer
başaramazsam, beni bir hastaneye götür.
Kornealarımı Jenny
için saklamalarını sağla.
Eğer bu olanaksızsa, paramı
ayarla ve onu ameliyat için yurtdışına gönder.
Böyle düşünme.
Bu yaptığım ilk
saygıdeğer şey.
Bana yardım edecek
misin?
Bu ses ne?
Kim o, John?
Sidney İşte paran.
Onun için adam gibi
dövüştüm.
Bu bir arkadaşa son
hediyem.
Sidney,bunu yapmak
zorunda değildin.
Bir köpek olduğumu
söyledi.
Artık bir insan mı
yoksa köpek mi olduğumdan emin değilim.
Sidney, kimse seni
köpek diye adlandıramaz.
Sidney!
Sidney!
Sidney!
Ben bir köpek miyim?
Hayır.
Sen bir köpek değilsin.
Sen büyük bir adamsın!
Biz demode
karakterleriz.
Toplum dışına
itilmişleriz.
Bir köpek gibi ölmek
istemiyorum.
Ama görüyorsun,son
bir mermi saklayamadım.
Bende bir tane var.
John!
Jenny, hareket etme!
Beni yalnız bırakma!
Ne yapacaksın?
Fırtına gibi
çıkacağım!
Artık öldürme,lütfen!
Silahlarını bırak ve
benimle gel.
Ne?
Sidney'i öldürdüğümü gördün.
En iyi arkadaşımdı.
Ve bana teslim
olmamısöylemeye cesaret ediyorsun?
Chang öldüğünde seni
öldüreceğime yemin ettim.
Ama şimdi ölmeni
istemiyorum.
Buradan Jenny ile
çıkın.
Nasıl?
Beni dünyanın sonuna
kadar kovalarlar.
Gidecek yerim yok.
Oraya çık ve polis
olduğunu söyle.
Silahlarını bırakıp
bırakmayacaklarını gör.
Jenny!
John!
Kıç-kafa.
Teşekkürler,Uyuşuk-deli.
Sana borçluyum.
Bana birşey borçlu
değilsin.
Bu arkadaşlık
hediyesi.
İyi şanslar!
Jenny, saklan!
Kımıldama!
Jenny!
Jenny!
Kıç-kafa.
Bana bir silah ver!
İşte!
Ne kadar iy bir
atıcısındır?
Ben bir polisim.
İyi olmak zorundayım.
Çok şeylere girdik ve
ben senin adını bile bilmiyorum.
Önemli mi?
Kazansak da kaybetsek
de ortalıkta olmayacaksın.
Seni onunla
hatırlayacağım bir isim olsun istiyorum.
Beni ölü görmeyi mi
yoksa serbest bırakmayı mı tercih edersin.
Hiçbiri,eğer kader
bizi korursa.
Sen çok iyi bir
arkadaşsın.
Beni Uyuşuk-deli
olarak hatırla.
Neden olmasın?
Onu rahat bırak,o
masum!
At silahını !
Beni duydun,acele et.
John!
Neredesin, John?
Korkma, Jenny, Önündeyim.
At silahını !
Jenny, bir santim
bile kımıldama!
Onun canını yakma.
Onun canını
yakmayacağım.
Onu sadece
öldüreceğim!
Bırak onu!
Bırak onu gitsin,
Johnny!
Asla!
Ya yapmazsam?
Dediğim
gibi,silahlarını bırak!
Kıç-kafa.
Söz verdiğin şeyi
yapacak mısın?
Sorun yok.
Unutma ,herzaman seni
destekleyecek bir arkadaş var.
Silahları bırak,yoksa
onu öldürürüm.
At silahını,geri
zekalı !
John!
John!
John!
Jenny!
John, neredesin?
John!
John!
Kıpırdama!
Tamam,tamam.
Teslim oluyorum.
İşbirliği
yapacağım,tutuklayın beni ,lütfen.
Sen alışılmadık bir
polissin.
Ve sen de alışılmadık
bir katilsin.
Adalete inanıyorum ama
bana kimse güvenmiyor.
Bende de aynı sorun
var.
-Tutukla onu.
-Evet,efendim.
Tutukla beni, Polis
gözetimi istiyorum.
Ben bir
suçluyum,tutukla beni.
John dostum.
« Prev Post
Next Post »