Print Friendly and PDF

Translate

The Confines (2015)

|

 


86 dk

Yönetmen:

Eytan Rockaway

Senaryo:

Ido Fluk, Eytan Rockaway

Ülke:

ABD 

Tür:

Korku, Gizem, Gerilim

 Vizyon Tarihi:

20 Ocak 2015

 

Oyuncular

 

    Jason   Patric

    Louisa   Krause

    Mark   Margolis

    Ezra  Knight

    Lou  Carbonneau

Özet

Genç bir kadının, sapmış beynine korkunç bir dalış yapın. Çaresizce hayatını yola koymaya çalışırken, dengesi yerinde olmayan Streak güvenlik görevlisi olarak bir zamanlar lüks, şimdi terk edilmiş olan bir yerdeki mezarlıkta işe girer. Ama işinde ilk gecesinde, çürüyen binanın içinde derinlerde gizlenen korkunç bir varlığı keşfeder. Sinirleri zaten dağılmak üzereyken, Streak şeytanlarla yüzleşmeye başlar ve yerinde olmayan akıl sağlığını gerçekle hayal arasında tutmaya çalışır.

Altyazı

Bu akşam saat 6 civarında özellikle kuzey bölgelerinde büyük bir fırtına bekleniyor     Bu akşam büyük bir fırtına var.

yanlış anlamayın ama,  sizin gibi bir kızın böyle bir şey isstiyeceğin düşünemiyorum.

   Bana biraz para ver lanet olası kadın!

   Hayvanlar.

   - Alo?

   - Selam anne.

   - Geldin mi?

   - Evet.

   - Bu akşam fırtına geliyor.

   - Evet, duydum.

  Clara'ya verir misin?

   Julia   O uyuyor.

   Lütfen, anne.

  Ona verebilir misin ona  iyi geceler demek istiyorum?

   Julia, bu gece onu düşünme.

   İyi, eğer uyanırsa,  sadece onu aradığımı söyleyebilir misin?

   Tamam.

   - Unutma.

   - Kendi işine odaklan.

   Bunu hatırlatmama gerek yok ama bu son şansın  yoksa Clara'yı alıp götürürler.

   Evet,bunu biliyorum, anne.

   - Nefes egzersizlerini hatırla.

   - Evet.

   Bir daha eline ne zaman şans geçer bilmiyorum.

   Evet, Tamam, anne.

  Şimdi gitmem gerekiyor.

  Hadi, görüşürüz.

   - Sen öğrencisin, değil mi?

   - Evet, efendim.

   - Bir gün iyi bir hemşire olmak istiyorum.

   - İyi şanslar.

   Burda gece vardiyasında çalışacaksın.

   Her vardiyada 2 erkek koruma var.

   Birisi devriye görevi,  Diğeri ekranlara bakacak.

   Vay canına.

  Burası nasıl bir yer?

   Bu bina büyük patlamada ayakta kaldı.

   Endüstrileşme gelişmeyide beraberinde getirir.

   Gelişmede daha lüks evleri olan talebe arttırır.

   Böyle bir evde yaşadığını ve konforlu bir hayat için bütün istediğin temin ettiğini düşün.

   Burayı asla terkedemezsin .

   Bildiğin gibi,  patlama fiyaskoya dönüştü,ve şimdi buradayız.

   Ne büyük israf.

   Burada dikkali olmalısınız, Ms.

  Streak.

   Her şey paramparça olmaya başladı.

   Balo salonu, büyük salon, spor salonu,  ambarlar    ve 30 kat yüksekliğinde kule.

   Bir devriye muhafızı olarak,  Kimsenin içeri girmediğnden emin olacaksın,  Kimse buraya zarar veremiyecek    - ve kimse bir şey çalmayacak.

   - Hırsızlık oluyor mu?

   Her zaman.

  Ellerine ne geçerse çalıyorlar.

   Sürekli  olarak buraya izinsiz olarak girmeye çalışan serserilerle uğraşıyoruz.

   Bu yüzden kimseyi içeri sokma.

   Maaşında ona göre artacak.

   Burada gece uzun olabilir   ve karanlık.

   Bazı ışıklar otomatiktir,  kullanılmayınca kendiliğinden söner.

   Bu durum bazılarının hoşuna gitmeyebilir.

   Geceyi severim.

   Binanın her tarafına güvenlik kameraları yerleştirdik  bu yüzden sadece 2 bekçiye ihtyacımız var.

   - Biri devriye geziyor diğeride    - Monitörlerin önünde.

 Anladım.

   - Kontrol odası nerde?

   - Üstkatta.

   Çalışma arkadaşlarını gördüm çoktan gelmişler.

   Bu Dennis Cooper.

   İlk günden beri burada.

   Selam.

 Tanıştığıma memnun oldum.

   Ben Julia, ama herkes bana Streak der.

   Mükemmel.

   İyi.

  Cooper seni çalışma merkezine götürecek.

   Ama kullanmaya başlayınca sistemin oldukça sezgisel olduğunu göreceksin.

   Her 2 saatte bir devrşye ezeceksin.

   Cooper seninle bu kulaklıklarla iletişim kuracak.

   Bunun içinde küçük bir kamera ve mikrafon var.

   Göster bize, Cooper.

   Bu yeterli mi?

   Ayrıca,Elektiriklede sorun yaşıyoruz.

   Zaman zaman video bağlantıları kopuyor bunun için bir devre kesici kullanacaksın.

   - Anladım.

   - Devre kesici nedir biliyor musun?

   Evet.

   Üniformanı unutma.

   Bu işinin en önemli parçası.

   İyi geceler.

   Arka tarafta bir soyunma odası var,  orada üzerini değiştirebilirsin.

   Kural yok rahat hissedersen buradada değiştirebilisin,  Soyunma odasını tercih ederim    tamam.

   Kilitli odaya gidiyorum.

   Tamam.

   Burası gerçekten büyük bir yer.

   İnsan burada baya zaman geçirebilir.

   İyi, ama bir çok insan buraya bir haftadan fazla dayanamıyor.

   Senin hikayen ne?

   Benim hikayem mi?

   Ben.

  Um, düşüneyim.

   Bu çok uzun, bol detaylı ve sıkıcı bir hikaye.

   Her neyse, Bu geceki bölümle başlayalım.

   Dixon'dan sıkıldım usandım.

   Sürekli    Buraya ikili öğretim yapan üniversitelerden kızlar getirir  ve bütün gece onlara iyi davranmamı bekler.

   Benim hikayem bu.

   Yarın bir sonraki gün belki bir hafta sonra  Bu kesinlikle olucak  Bu koca binada her 2 saatte bir devriye gezmenin  Bunun sana ve senin beklentilerine göre olmadığını göreceksin.

   Sonrada gideceksin.

   Sonra Dixon tıpkı sana benzeyen bir kız getirecek.

   ve sağdaki bu sandalyede oturacak,  Aynı konuşmayı yapacağız.

   veona bütün gece boyunca bebek bakıcılığı yapıcam.

   - Gerçekten mi?

   - Bana hak vericeksin.

   - Bu çok uzun bir gece olacak.

   - Hiçbir fikrin yok.

   Üzgünüm, tatlım.

   Büyük güvenlik dünyasına hoşgeldin.

   Afedersin.

 Kaanış saati.

   Işıklar sönüyor.

   2, 3, 4.

  Ta-da.

   İğrenç.

   Çok garip.

 Geğirmeye çalışınca hep böyle oluyor.

   Yaşın kaç 24 mü?

   25?

  23?

   Pekala, 24 diyelim o zaman.

   - Ne, şimdi benimle konuşmak mı istiyorsun?

   - Sert kız değil mi?

   Eminim iyi bir öğrencisindir.

   Küçük öğretmenin evcil hayvanı.

   Değil mi?

   Kolların güçlü görünüyor.

   Savunma sporu yaptın mı?

   Biraz Karate?

   yada biraz tae kwon do?

   Judo?

  Jiujitsu?

  Yağlı güreş?

   Yastık savaşı?

   - Kickboxing, belki?

   - Evet.

   Evet, kickbox yaparım.

   Evet.

  Bu iş için çok gerekli.

   - Evet?

   - Mm-hmm.

   Bunu sana Dixon mu söyledi?

   Bunu kaçırmış olmalıyım.

   Ben kickbox yapamam.

   Bence?

   Yapmıyorsun.

   Sanırım 1982'den beri bunlardan görmemiştim.

   Büyük annemde de bir tane vardı.

   Bana ait şeylere dokunma!

   Bu hızlıydı   kickboxcu.

   - Nereye?

   - Devreye çıkıcam.

   Bunsuz gidemezsin.

   Bunu takmayı unutma.

   Um    Beni özledin mi?

   - Ne yapıyorsun?

   - Ben mi?

   Hiçbir şey yapmıyorum.

   Sadece küçük bir, uh    Hoşgeldin töreni, küçük bir başlangıç    Güvenlik dünyasına.

   Aç kapıyı, Cooper.

   - Cooper, bu bir oyun değil.

   - Oyun mu?

   Ben oyun oynamıyorum.

   Cooper, çıkama izin ver!

   Cooper, Çıkar beni asansörden!

   Lütfen, Cooper, izin ver çıkayım!

   Lütfen, Cooper!

  Lütfen aç kapıyı!

   Cooper!

  Aç kapıyı!

   Sakin ol.

  Sadece acil durum düğmesini kontrol ediyorum.

   - Lütfen aç kapıyı!

  Cooper!

   - Görünüşe göre çalışıyor' iyi.

   Seni görebiliyorum.

   Bu kadar büyük ve  güzel olduğuna inanamıyorum.

   Demek öyle diyorsun.

   Burası inanılmaz.

   Daha iyi  bir şey görmek ister misin?

   - Neden aniden sana inanayım?

   - 'Çünkü bütün gece sadece ben varım, bebek.

   Soluna doğru yürü ve oradan dışarı çık.

   Sonra solundaki,Koridordan yukarı çık.

   Masraftan kaçınmamışlar.

   - ve burada kimse yaşamayacak mı?

   - Daha bitirmediler.

   Burası çok karanlık.

   Ugh!

  Nedir bu koku?

   İlk gecende, davetsiz misafir buldun.

   Ümit vaat ediyorsun, bayan Streak.

   Pislik.

   Bu yoldan.

   - Hey, Cooper, sende duydun mu?

   - NEyi duydum mu?

   Unut gitsin.

   Ah!

   İl geceni serefine.

  afiyet olsun.

   Tıpkı hastane yemekleri gibi.

   Hastane yemeklerinin tadı neden öyledir bilir misin?

   Neden?

   'Çünkü hastaneden çıkmak ister insanlar.

   - Bunu birdüşün.

   - Uh, Bana karşıneden bu kadar iyisin?

   Özelbir şey değil.

 Şirket politikası.

   2 saat sonra, midende birrahatsızlık başlayacak ve uyuya kalacaksın.

   Buna ihtiyacın var.

   Güzel bir kız.

   - Senin kızın mı?

   - Evet.

   - Yakın mısınız?

   - Hey.

   Yeterince.

   Biliyor musun, benimde bir kızım var.

   İyi.

   Adı Clara.

   441'i neden göremiyorum?

   441 yokta ondan.

   Burada 441 diyor.

   Orayı bir türlü bitiremediler,çünkü paraları kalmadı.

   Kameralar için devre kesici nerede?

   Sana 441 yok diyorum.

   Orada ne yazdığı önemli değil.

   Benden daha iyi bilemezsin.

   Başlangıçtan beri buradayım.

   İyi,yinede birinin kontrol etmesi gerek.

   Güzel fikir,Birinin bunu yapması gerek.

   Bu yüzden neden gidip yapmıyorsun?

   Aslında sana oraya gidip 441'i ekrana taşıyıncaya kadar  geri dönmemeni söylüyorum.

 .

   Neyi bekliyorsun?

   İyi, gidiyorum.

   Ah-ah.

   4-4-1-4-3-7-8-5-2.

   4-4-1-4-3-7-8-5-2.

  4-4-1    4-3-7   8-5-2.

   Neredesin?

   4-4-1-4-3-7-8-5-2.

   4-4-1    4-3-7    8-5-2.

   8-5-2.

  8-5-2.

   Şimdi mutlu musun?

   Merhaba?

   Burada biri var mı?

   Burada biri var mı?

   Şimdide duvarla mı konuşuyorsun?

   Ne yapıyorsun?

   Ne yapıyorsun?

   Hiçbir şey.

   Bir şey buldun mu?

   - Orada bir şey duydum.

   - Evet, Nedir bu?

   Bilmiyorum,kapının arkasında.

   Orada hiçbir şey yok,sana söylemiştim.

   Bunu biliyordun, değil mi?

   Neden orada kamera var ve neden kapalı?

   Çünküorası bitmemiş bir bölge ve oraya gitmememiz gerektiğini söylediler.

   - Oradabir şey var.

   - İmkansız.

   Orada.

   Görebiliyor musun?

   Allah'ım!

   Sana söylemiştim bu doğru değil.

   Hayır,bir antlaşmamız var.

   - Nei istiyor?

   - Muhtemelen geceyi geçircek bir yer arıyor.

   - peki ne yapıcağız?

   - Birimiz aşağı inip  camı kırmadan önce gitmesi söyleyecek.

   ve sanırım o kişi benim.

   - Bunu farketmemiştim.

   - Önemli değil.

   Seninle geliyorum.

   Oh, gerçekten mi?

  şimdi mi?

   Üzgünüm, dostum,geri dönmelisin.

   Lütfen, dostum, dışarı çok soğuk.

   - Gidecek hiçbir yerim yok.

   - Bunu yapma.

   Hadi , içerisi çok büyük ve boş.

   - Sadece bir gece için!

   - Başka bir yere gitmelisin.

  Sana söylemiştim.

   Fırtına daha kötü olacak.

   Bir yer bul.

   Lütfen, Yalvarıyorum!

   Yalvarıyorum sana!

   doğru söylüyorum bir zararım olmaz.

   Allah için litfen.

   Sadece br geceiçin.

   Güneş doğunca giderim.

   Kimse bilmez.

 Lütfen,yalvarıyorum!

   Yalvarıyorum!

  Yalvarıyorum!

   Buna yetkim yok.

  Üzgünüm.

   Hareket et.

  Streak, Kapat kapıyı.

  Şimdi!

   - Kapat şunu, Streak!

   - Hadi!

   Hadi.

  Hey,beni hareket ettirme!

   Hadi, biraz insaflı ol, adamım!

   Vicdanlı ol!

   Bu gece burada ölücem.

   SEn içerideyken ben burada ölücem!

   ve umarım yüzümü hatırlarsın!

   Umarım gece yatmadan önce beni düşünürsün!

   Ne yapabilir ki?

  Yaşlı bir adam.

   Böylece onu bırakamayız.

   Vicdanlı ol, Cooper.

   Hayır dedim.

   - İçeri alıyorum.

   - Hayır almıyorsun.

   - Dışarı dondurucu soğuk.

   - Onun için işimi kaybedemem.

   Kaybetmeyeceksin güven bana.

   Teşekkürler.

 Çok teşekkür ederim.

 Saol.

   Cici köpek.

   Şimdi her şey iyi.

   Evet.

   Sana    Çok teşekkür ederim.

   - Burada kalabilisin.

   - Oh, vay canına, evet    - Ama güneş doğmadan gitmelisin.

   - Tamam.

   ve sakın dolaşma.

   Her yerde güvenlik kamerası var.

   Seni hiç çekinmeden dışarı atarız.

   - Adın ne?

   - Jim.

   Bak, Jim, seni tanımıyorum ama sana  yardım etmek için işimi tehlikeye attım.

   Umarım başımı derde sokmazsın.

   Bana güvene bilirsin.

 İsmin ne?

   Julia.

   Dha önceki olaydan dolayı üzgünüm, Julia.

   Ben iyi bir insanım, gerçekten.

   Kötü bir insan değilim.

   Kanıtla.

   Tamam.

   Nasılsın,oğlum?

   Ne düşünüyorsun?

   Huh?

   Ne düşünüyorsun?

   Merhaba?

   Orada kimse var mı?

   Ne düşünüyorsun oğlum?

   Şimdi zamanı geldi mi?

  Hmm?

   Oh, Evet.

   Sanırım   geldi.

   Evet.

   Hadi bakalım.

  Bir, iki, üç.

   ve tekrar buraya koyalım.

   Bakalım yapabilecek miyiz.

   1, 2   Oh, cehennem bununla.

   Mmm.

   Cooper, bunu görüyor musun?

   Cooper, orada mısın?

   Merhaba, Cooper?

   Ne diyorsun, evlat?

   Oh, dışarı çıkıp gezmek mi istiyorsun.

   Hoş bayanı duydun  bizi dışarı fırtınanın içine atarlar!

   Aptal köpek.

   Oh, burada kalmalıyız.

   Öyle değil mi?

   Merhaba?

   Kimse var mı?

   Cooper, orada mısın?

   Senin planını duyuyorum, evlat.

   Evet.

   Evet.

   Burası neresi?

   Merhaba?

   Bu yoldan.

   Merhaba?

   Streak, iyi misin?

   Hangi cehennemdeydin?

   Bazı yapmam gereken şeyleri yapıyordum,    - Peki sen hangi cehennemdesin?

   - Aşağıda sığınaktayım Cooper!

   Burayı daha önce görmüş müydün?

   Daha öncegördüğümü sanmıyorum.

   Duvarlarda bazı resimler var!

   Sanki yatakhane gibi bir yer!

   Burası hakkında bir şey biliyor muydun?

   Bana oraya gitmemem söylendi ve sanada.

   Baraya geri dön.

   Burada yaşayan bir şey var bundan eminim.

   Streak, sığınağın kapısını arkandan kapattın mı?

   - Hayır.

 Neden?

   - Çünkü bir başkası kapatmış.

   O pislik herifi içeri almamanı söylemiştim.

   Oh, hayır, hayır!

  Oh, hayır, hayır, hayır!

   - Bu o değil.

   - Oh, o değil mi?

  gerçekten mi?

   - Kim kilitledi, rüzgar mı?

   - Lütfen çıkışı bulmama yardım et.

   Nasıl girdiğini hatırlıyor musun?

   Bana söyleyemez misin?

   Orada hiç kamera yok sana söylemiştim unuttun mu?

   Şu anda nerede olduğunu bilmiyorum.

   Burası çok karanlık bir şey göremiyorum!

   Bir saniye öyle kal,  ve rahatla.

  Hiçbir şey görebiliyor musun?

   Bir ışık, kemer,sandalye, tanıdık gelen  herhangi bir şey hatırlıyor musun.

   Her şey aynı gözüküyor.

   - Neydi o?

   - Ne?

   Cooper, Ne?

   Hiçbir şey.

 Bir şey gördüğümü sandım.

   Benimle oyun oynama.

   Seninle oyun oynamıyorum.

   Orada bir görüntü bozukluğu olmalı.

   Ekran karardı.

   Kendimi kontrol edebiliyorum.

 Beynimin  bana oyun oynamasına izin vermeyeceğim.

   Kendimi kontrol edebiliyorum.

 Beynimin  bana oyun oynamasına izin vermeyeceğim.

   Dur.

  Bak.

   Arka tarafa doğru sola doğru git.

   Bence oraya gidersen    Yanılıyorsun.

  Nereye gideceğimi iliyorum.

   Ne demek istiyorsun?

   Nerede olduğumu biliyorum.

   Streak    Streak, dinle beni.

  Seni göremiyorum.

   eğer beni duyabiliyorsan,  hareket etme, olduğun yerde kal.

   Hareket etme.

  Aşağıya geliyorum.

   Bu taraftan.

   Ne oldu?

   İyi misin?

   Gördün mü?

  İçeri aldğın evsiz  pislik seni içeri kapattı.

   O değildi.

   Doğru.

  şimdihemen onu bulacağız.

   Onu dışarı atacağız.

   Oda geceyi geçirecek başka bir yer bulacak.

   İçeride başka bir şey vardı.

   O değildi.

   Bir şey mi?

  Ne?

   Odadan çıktığına dair bahse girerim.

   Hadi, gidip bulalım onu.

   Jim?

   Burada değil.

  İşte bu yüzden bu  pislikleri içeri almıyoruz,anladın mı?

   - Nereye gidiyorsun?

   - Onu yakalamaya , işlerimizi kurtaracağım.

   Hadi, oğlum.

  Hadi, oğlum.

   Hadi.

  Sakin ol, evlat.

   Hadi, evlat.

  Gel.

  Hadi, oğlum.

   Hadi, oğlum.

   Hadi.

   Oğlum?

   Bu sen misin?

   Oğlum?

   Neler oluyor?

   Bu da ne?

   Evet.

  Evet!

   Bu da ne    Bunun içinde nefes alamıyorum.

   Burayı kilitliyorum.

   O pisliği hiçbir yerde bulamıyorum.

   Lanet olsun.

   Buldum.

   Wellville, bedensel ve zihinsel engelli  çocukların bulunduğu bir merkez.

   Geçen hafta, ismini açıklayamayacağım  birinden bir telefon aldım.

   Burada kalan çocuklara kötü davranıldığını söylüyordu.

   Bu yüzden bende habersiz bir şekilde  orayı görmeye karar verdim.

   Ve izleyecekleriniz     oldukça rahatsız edici görüntüler    bütün bunlara tanık oldum.

   Bize doğruca bodruma inmemiz söylendi.

   en genç hastalar orada bulunuyordu, çoğu öksüz çocuklardı.

   ve orada korkunç şeyler bulduk.

   5 yaşında çocuklar saatlerce burada bırakılıyorlardı.

   bu ürkütücü bodrum katında.

   Banyo zemininde yüzü kendi dışkısıyla  kaplanmış bir çokcuk bulduk.

   - Bunu izlememize gerek yok.

   - Bekle.

   Bu tesisinyöneticisi olan,  Dr.

  Thorndike bu konuda toplumu işaret ediyor.

   Şunu anlamak zorundasınız    Bu çocukları hiç kimse istemiyor.

   - Görünüşe göre sizde istemiyorsunuz.

   - Personelimiz az.

  Bütçemiz yetersiz.

   Ozaman çocuklara kötü davranma konusunda  ne söylemek istersiniz?

   Bu mantıksız.

   Burada ülkenin en kaliteli  psikiyatristlerine sahibiz.

   Dr.

  Thorndike, bazı hastaların bu tesiste  taciz edildikleri doğru mu?

   Pekala, bu kadar.

  Burada bitiriyoruz.

   Bugün buradan ayrılıyoruz    ama bu çocuklar hala burada  Yardım bile isteyemecek durumdalar.

   Onların arkasında olmalıyız.

   Ben Warren Rawlings.

 Sendeyiz , Bob.

   Bu zavallı çocuklar.

   Muhtemelen bütün hayatlarını burada geçirdiler.

   Bunu hissedebiliyorum, hala buradalar.

   Seni içeri kilitleyen o adam.

   Kafan karışmış ve korkmuşsun.

   Kafası karışık bir kızsın.

   - Sana ne gördüğümü söylüyorum.

   - Bu kadar yeter.

  Yeter!

   - Senin problemini biliyorum.

   - Sen neden bahsediyorsun?

   - Çantamı mı karıştırdın?

   - Evet, yaptım.

   Çünkü bu gece kafamı kurcalayan bir şey vardı.

   Bu işte bir gariplik var diye düşündüm.

   Çünkü hayatım boyunca buradayım, seninle  geçirdiğim bu gece vardiyasında,  Hayatım boyunca görmediğim şeyleri gördüm.

   Ne oldu bugece şizofreni haplarını  almadın mı yoksa?

   - Bu seni ilgilendirmez.

   - Oh, şuan ilgilendiriyor.

   Bak, ben deli değilim.

   Hayatımboyunca bazışeyleri  hissettim bunu anlayamazsın.

   Bunu doktora anlattığımda bana bu hapları verdi.

   ve bu hapları kullanmazsam Clara'yı  elimden alacaklarını söyledi.

   Kızın Clara'yı mı?

   Bunu yapamazsın.

   Bu iş senin için değil.

  Bu senin için  doğru değil.

  Bu bina sana göre değil    Ben deli değilim.

  Bendeli değilim, Cooper.

   Ne gördüğümü biliyorum.

  Lütfen, ben deli değilim!

   Bak.

  Onu oradan çıkarmalı ve  hemen kapıyı kapatmalıyız.

   O çocukların dışarı çıkmasına izin veremeyiz.

   Kapıyı kapatmalıyız, Cooper.

   Cooper, lütfen, sana yalvarıyorum.

   Lütfen, Kapıyı kapatmalıyız.

   Ruhlar kapılardan gecemez mi?

  Bu yüzden mi?

   Anlamıyorsun.

  Aşağıda bazı şeyler  gördüm.

  Aşağıda bazı şeyler gördüm.

   - otur.

  Hiçbir yere gitmiyorsun.

   - Neden gitmiyorum?

   Çünkü hayal görüyorsun da ondan.

   Bu gece yeteri kadar gördüm.

   - Cooper, ben    - Buradan çıkmana izin vermiyorum.

   - Neden?

   - Çünkü doğru düşünemiyorsun.

   Çünkü benide tehlikeye atıyorsun.

   Çünkü bu işe ihtiyacım var.

   Gidecek başka yerim yok !

   İlaçlarını alıp başka birini kandırabilirsin ama beni değil!

   Yapamam.

   Bunu hiçbir ilaç değiştiremez.

   Anlıyor musun?

   - Üzgünüm.

   - Olma.

  Bana acımana ihtiyacım yok.

   Benimle dalga mı geçiyorsun sen?

   Eğer kapıyı kapatmazsak bizi  yanlız bırakmazlar, Cooper.

   Yada ne, Beni şoklayacak mısın?

   - Bunu yapacağım.

   - Bırak o aleti.

  Hiçbir şey yapmayacaksın  Hayır, yapmayacaksın, çünkü bu senin deli  olduğunu kanıtlıyor.

   ve her şeyini kaybedeceksin.

   Lütfen, Cooper, sana yalvarıyorum.

  Lütfen.

   Aşağı gidicem.

   Aşağı gidcem ve kapıyı kapatacağım.

   Tamam mı?

   Tamam mı?

   Tamam mı?

  Gördün mü?

  Böyle daha iyi.

   Ne yapıyorsun?

  Cooper?

   Cooper, hayır!

   Beni böyle bırakma, lütfen!

   Bana başka şans bırakmadın.

   Sana artık güvenemem.

   Lütfen acele et , Cooper!

   Lütfen ben   Beni yanlız bırakma!

   - Cooper.

   - Ne?

   Asansörü kullanma.

   Cidden mi?

   Oh, hadi.

   Streak, Orada bir şeye dokundun mu?

   Hiçbir şey yapmıyorum.

   Lanet olası generator.

   Sorun generator değil.

   - Belki birini aramalıyız.

   - Güzel fikir.

   Böylece ikimizide kovarlar ve  içeri aldıpın evsiz pislikle beraber  dışarı fırtınanın ortasına atarlar.

   Belki onlara hayalet hikayelerini anlatırsın.

   Bu kapıyı açmaya çalışacağım.

   Yapma bunu.

  Güvenli değil.

   Cooper, kapanıyor.

  Dikkat et!

   Cooper!

   Cooper, iyi misin?

   Evet, İyiyim.

   Biliyor musun anlayamadığım ve  bilmek istediğim bir şey var.

   Nedir o?

   Aşağıda sığınakta iken girişin  yerin nereden biliyordun?

   Hangi yöne gideceğin nereden biliyordun?

   Bilmiyorum.

   - Bunu duydun mu?

   - Neyi duydum mu?

   Aman Allah'ım.

   Cooper, hemen oradan gitmelisin.

   İyi,bir şey mi görüyorsun?

   Ne gördün?

   Çocuklar.

   Onlar dışarıda.

   Cooper, beni duyabiliyor musun?

   Hayalet diye bir şey yoktur.

   Uydurduğu şeyler aklımı karıştırdı.

   Birazda içki içmiştim.

   Bekle.

   Evet.

   İyi, pekalaşu işi artık halledelim.

   Burada.

   Köpeği duyabiliyorum.

   Hey, oğlum.

   Hadi dışarı.

   Hadi, oğlum.

 Buraya gel.

   Lanet olsun.

   İçeri girmiyorum.

   Hey!

   Eğer içerideysen    Bu senin son şansın.

   Kapıyı kapatıyorum.

   Kapıyı kapa!

   Neler oluyor?

   Neler oluyor?

   Neler oluyor?

   Ahhh!

   Ne yapıyorsun?

  İçeri girme!

   Bunu kontrol edemiyorum.

   - Cooper, hayır!

   - Durduramıyorum!

   Hayır!

  Cooper, beni duyabiliyor musun?

   Hayır, Hayır, Hayır, Hayır    Lütfen.

   Hadi!

   Hadi!

  Lütfen, lütfen.

   Aç.

  Lütfen aç.

  Lütfen, Lütfen, Lütfen.

   Kim var orada?

   Merhaba?

   Yetişkinlerden biri misin?

   Orada ne yapıyorsun?

   Cooper, beni duyabiliyor musun?

   Selam, oğlum!

  Sen iyi bir çocuksun!

   Bana yardım et!

   Beni ona götürür müsün?

   Hadi, Hadi.

   Git!

  Git!

   Hadi, gidelim!

   Cooper, oraa mısın?

   Cooper.

   Cooper.

   Cooper?

   Cooper, beni duyuyor musun?

  Cooper?

   Cooper?

   Hayır!

   Oh, lütfen!

   Lütfen bunu bana yapma!

  Lütfen!

   Julia?

   Onlar gitmene izin vermez.

   Kim onlar?

   Arkadaşlarım.

   Neden?

  Neden bana bunu yapıyorlar?

   Yetişkinlerden hoşlanmıyorlar.

   Bu yer yüzünden mi?

   Sana göstermemi ister misin?

   İçimizden bazıları kaçmaya çalıştı.

   Onları nereye götürüyorlar?

   Yetişkinlr sessiz olmaları için  onları buraya kapattı.

   Bu ppiis suları içtiler.

   Yetişkinler geldiğinde, çok geç olmuştu.

   Hepsi öldü mü?

   Bir tanesi hariç.

   Anne!

  Anne!

   Anne!

   Clara!

   - Hayır!

   - Hayır!

  Hayır!

   - Hayır, Bebeğim!

   - Bunu yapma!

   Bu o değil.

   Hayır!

   Buradan çıkmalıyız!

   - Hadi, Cooper!

   - Ah!

   Hayır!

  Cooper!

  Cooper, Hayır!

  Hayır!

  Hayır!

   Hayır, Cooper!

  Cooper, Hayır!

  Hayır!

  Hayır!

   - Git!

   - Cooper!

  Cooper!

   Beni bırakma!

   Git!

   Cooper!

  Hayır!

   Cooper!

   Hayır!

   Hayır!

  Hayır!

   Hayır!

  Lütfen, çıkmama izin ver!

  Lütfen!

   Lütfen çıkar beni buradan!

  Lütfen!

  Lütfen!

   Lütfen, çıkmama izin ver.

   Çıkmama izin ver!

  Lütfen!

   Lütfen çıkmama izin ver.

   Lütfen çıkar beni buradan.

  Lütfen.

  Lütfen.

   Ne   ne yapmak   ne yapmak istiyorsun?

   Görmeme izin ver.

   Bu senin hatan değil.

   Bu senin hatan değil.

   Bu senin hatan değil.

   Seni seviyorum.

   Olduğun gibi.

   Şimdi gidiyorum tamam mı?

   Tamam mı?

   Tamam.

   Bu hasta çocukluğundan beri  bizimle birlikteydi.

   Komadaydı.

   Ölüm zamanı, 8:34.

   Kaybınız için üzgünüm, bayan Streak.

   Kızımla yanlız kalabilir miyim.

   Elbette.

   İstediğiniz kadar kalabilirsiniz.

   Beni takip et, Lütfen.

 ||

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar