Print Friendly and PDF

Translate

Nokta (2008)...Dot

|



  

85 dk

 

Yönetmen:

Derviş Zaim

Senaryo:

Derviş Zaim

Ülke:

Türkiye  

Tür:

Suç, Dram, Gerilim

Rating:

6.5

Dil:

Türkçe

Müzik:

Mazlum Çimen

Nam-ı Diğer:

Dot

 

Oyuncular


    Numan   Acar

    Cem   Aksakal

    Begüm  Birgören

    Nadi Güler

    Bayazit   Gülercan


Tüm Kadro

Özet

Nokta , bir zamanlar işlediği bir suç yüzünden azap çeken ve çektiği azaptan kurtulmaya çalışan bir adamın hikayesi. Ahmet yakın bir arkadaşının ön ayak olması ile tarihi değeri yüksek bir Kuran hırsızlığına bulaşır. Ancak kalkıştığı iş onu hiç istemediği bir noktaya sürükler.Derviş Zaim tek plandan oluşan filmi “Nokta” ile hat sanatından ilham alan bir yapıyla karşımıza çıkıyor. Bembeyaz Tuz Gölü’nde Ahmet karakterinin çalkantılarını izlerken, polisiye bir öyküyü de yavaş yavaş çözüyoruz. İstanbul Film Festivali’nde ve Altın Portakal’da En İyi Yönetmen ödülü alan Zaim, “Vicdan ve ahlakla ilgili bir film yapmaya çalıştım” diyor

“Tuz Gölü beni çağırdı”

“Nokta”nın polisiye bir hikayesi var. Bunu nasıl oluşturdunuz?

Derinliği olan bir kavrayışla bu konularla ilgilendiğiniz zaman sınırlı sayıda seyirciye ulaşma ihtimali her zaman var. Yapmaya çalıştığım şeyin aynı zamanda izleyici bakımından yine belli bir sayıya ulaşması gibi bir muradım vardı. Senaryoyu yazarken böyle bir kaygıyı da kafamda tuttum. Dolayısıyla bir suç ve ceza hikayesi, kara film anlayışı, bu senaryonun ortaya çıkmasında etken oldu.


İzleyiciyi kitlenizi oluşturmak istediğinizi önceki filmlerinizde de söylemiştiniz.

Mesela “Nokta” tek plandan oluşan deneysel bir film haline gelebilirdi. Ama seyircinin sinema salonuna geldiğinde, bu filmi keyifle izlemesini sağlamak niyetindeydim. Bunu da yaşam alanımı genişletebilmek, daha uzun süre film çekebilmek için yapıyorum. Çünkü eğer siz yaptığınız filmlerle yaşamayı başaramazsınız, başka şeylerin peşine düşmek zorunda kalırsınız. Ya devlete gidip para isteyeceksiniz ya da yurtdışına çıkıp orada da başka pazarlıkların içine kendinizi sokacaksınız. Çağımızda bunlar olmadan film üretmek mümkün değil. 


Son dönemde Türk sinemasının yükselişinden söz ediliyor. Siz şu anki izleyici kitlesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Öğreniyorlar. 15-20 yıldır sinemayı sadece klasik sinema olarak görmeyen bir seyirci oluşuyor. Sinemateğin olmadığı bir ülkede, İstanbul Film Festivali, DVD ve internet böyle bir seyircinin oluşmasında etkili oldu. 


Yazının noktasının peşinde


Türkiye’de yönetmenin işi daha mı zor?

Batılı bir ülkede, Fransa’da film çekiyorsan, yönetmen olarak sana yüklenecek görevler daha az. Sen filmini çeker, dağıtımcıya verirsin, o da ne yaparsa yapar. Burada, aynı zamanda, seyirciyle de ilişkini düşünmek zorundasın. Ya “Kardeşim seyirci beni iplemiyor, ben de iplemiyorum, bundan sonra ben

5 bin kişiye film yaparım” diyeceksin. Ya da sınırları genişletmeye çalışacaksın.  


“Nokta”ya dönersek, kara film hikayesini nasıl buldunuz?

 Esinlediğim hikayelerden biri Konya’da gerçekten olan bir kitap hırsızlığı vakasıydı. Diğeri de, Endülüs’teki bir hattatın bir nokta meselesiydi. Endülüs’teki hattat yazdığı yazının noktasını koymadığını fark ediyor. Yazdığı levha da, yaşadığı şehirden çok uzaklara götürülmüş. Hattat yollara düşüyor, çok uzak yerlerden levhayı bulup eksik bıraktığı noktayı koyuyor. Bu hikayeyi okuduğumda, nokta için kendisini bu kadar tehlikeye atan adamın hikayesini enteresan buldum. Bir nokta, küçük bir şey, bütün bir sistemi değiştirebiliyor. Vicdan ve ahlakla ilgili bir film yapmaya çalışıyorum dolayısıyla bir detay yüzünden ahlaki sistemin, sorumlulukların değişmesi ilgimi çekti. Ahlaki sorumlulukları değerlendirebilmek için bizim neleri kriter almamız gerekir gibi bir soru beni kışkırtmıştı. Bu sorunun, ahlakın önemli olduğunu düşünüyorum. “Eylemlerimiz mi yoksa eylemlerimizin sonuçları mı daha önemli?” enteresan bir soru. 


Ana konu da de buradan yola çıkıyor.

 Evet, Ahmet adlı bir hattat bir suç işliyor. Ama Ahmet bu işlere girişirken iyi niyetli, hiç suçu yok ama olay cinayetle bitiyor. “Başındaki kasıt mı ahlakı belirler yoksa ortaya çıkan sonuç mu?” sorusunu sormaya gayret ettim. Bu ülkenin yaşadığı problemlerin bu temayla direkt ilgisi var. 

Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar