Chemical Wedding (2008) Kimyasal Düğün
| |
106 dk
Yönetmen:
Julian Doyle
Senaryo:
Bruce Dickinson, Julian Doyle
Ülke:
İngiltere
Tür:
Korku, Gizem, Bilim-Kurgu
Rating:
4.7
Vizyon Tarihi:
04 Mayıs 2008 (İngiltere)
Dil:
İngilizce
Müzik:
Bruce Dickinson, Dave Howman, André Jacquemin
Web Sitesi:
Offical site
Nam-ı Diğer:
Crowley
Oyuncular
Simon C Callow
Kal Weber
Lucy Cudden
Jud C Charlton
Paul McDowell
Özet
Hakkında birçok efsane bulunan İngiliz şair hedonist büyücü
Aleister Crowley'in reenkarnasyonunu konu alan filmde sıra dışı bilgi
kaynaklarına sahip olan, dünyanın en muzip niyetli ruhunu taşıyan Aleister
Crowley 1947'de hayata gözlerini yumar. 43 yıl yol sonra ise Cambridge
profesör’ü Haddo'nun bedeni, quantum tabanlı bir bilgisayar programı deneyi
sırasında Moonchild'a ulaşılmaya çalışırken bay Crowley tarafından ele
geçirilir
Altyazı
Kimyasal Düğün Hasting - İngiltere, 1947 Dünyanın en tuhaf
adamıyla tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Alex, kendini
tutacağına dair söz verdin.
Fakat iyi anlamda mı
kötü anlamda mı?
Oyun oynama, Alex.
O kuvvetli biri ve
dalaşacak olursan oldukça tehlikeli biri olabilir.
Symonds.
Yolu biliyorsun.
Bunları da
götürebilirsin, değil mi?
Hadi, Symonds, şu işe
yaramaz şeylere bak.
Sihirli adam unutulmuş.
O kadar da unutulmuş
değil.
Hala Amerika'dan
mektup alıyor.
Her dakika biri
doğuyor.
Bay Crowley?
"Cesaretini
kaybetmemek kanunların kanunu olmalı.
" "Asıl kanun olan aşktır her şey sevginin altında
kalır.
" Öğle vakti.
Vaktinde yetişebilmek
için biraz acele etmem gerekti.
Aferin.
Vakit önemlidir.
Çalışmaların nasıl
gidiyor?
Söylediklerinin
ışığında İncil'i tekrar okuyorum.
Çok ilginç.
Ne yazık ki, geride
kalan son kaynak ilkel sihirler.
Bu da kim?
Alex Lepard, efendim.
Ben de kutsal üçlemedeyim.
Symonds gibi teoloji
mi okuyorsun?
Hayır, efendim Fen.
Fen mi?
Yeni sihir.
Anlamadım?
Sen bilim adamı falan
değilsin.
İnançsızlık balçığına
batmış birisin.
Dar ağzından söz
etmezsek güzel bir sevişme ayinin bilincini aydınlatmaya yardımı dokunabilir.
Peki, Symonds benim
için neyin var?
Özel bir şey yok
gazete ve mektuplar.
Teşekkürler.
Sersem kadın.
Şimdi, Symonds vakit
önemli bir esanstır.
Öğrenmek istiyorum.
Hayır, hayır, hayır,
Symonds asla bu şekilde yapma.
Eğer ruhunun derinliklerinden
bana inanmazsan bu bir işe yaramaz.
İnanıyorum, efendim.
Üç haftam kaldı ve
hala bir şey anlamış değilim.
Evet.
En baştan başlayayım.
Bırak onu yerine!
Sihirli yazılarım kör
gözler için değildir.
Bu kitap, cinsel
sihirle ilgili her büyüyü içinde barındırıyor.
Teşekkürler.
Şimdi Mısır
hiyerogliflerinden gelen en eski ve en güçlü sihir de Osiris'in Seth tarafından
ihanete uğraması ve öldürülmesi anlatılır.
Seth, cesedi on beş
parçaya böler ve bu parçaları Mısır'ın dört bir tarafına dağıtır.
Isis bu parçalardan
bir çoğunu bulur ve bulduğu parçaları sihir yardımıyla bir araya getirip onu
diriltmeyi başarır.
Fakat onun penisi
kayıptır.
Bu yüzden penis yerine
kamış kullanır ve Osiris'le olan düğününü gerçekleştirir ve ardından çok güçlü
bir çocuk dünyaya getirir.
Horus.
Bu cinsel anlamda bir
birliktelik değil.
Bakire doğum.
Kesinlikle.
Bu tören sadece dört
kez gerçekleştirildi.
Joshua ile Magdalene
Abelard ile Heloise bunlar herkes tarafından bilinenler.
Diğerleri kimlerdi?
Cuma günü geldiğinde
yalnız senin kabul törenini de başlatırız.
Geri gelebileceğimden
pek emin değilim.
Merak etme, Symonds.
Bu Para nerede?
Ne?
Hayır.
Kaliforniyalı tarikat
üyelerimiz bir bilim kurgu yazarının etkisi altında kalmışa benziyor.
Kızıl ayinimi ay
çocuğunu ortaya çıkarmakta kullanmışlar.
Ay çocuğu mu?
Ne yapacaksın?
Olağanüstü bir
aydınlatma için kullanacağım tıpkı Jack Parsons'un yaptığı gibi Herhangi bir
şey alır mısınız, efendim?
Hayır.
Hayır.
Beni rahat bırak.
İlaçlarıma ihtiyacım
var.
Ay çocuğu da ne?
Ay çocuğu dinsel bir
ayin sonucunda yeniden bedene bürünen saf ruh demektir.
Cinsel bir sihirle mi?
Saf ruh, sevgili
Symonds.
Sapıtmış kaçık bir
adam.
Alex, kafayı yemişsin.
Önceki dokuz hayatı
izlenebilir.
Önceki hayatı mı?
Ko Hsuan, Count
Cagliostro Eliphas Levi her biri düğün ayini denilen kimyasal düğünde denilen
şeyi düzenlemiştir.
Kimyasal düğün mü?
Bay Crowley.
Bay Crowley?
Aman Tanrım.
Alex, onunla kal.
Bay Crowley.
Vaktimi çalan elleri
lanetliyorum.
Ölmüş.
Elli senedir
hayatımdaki zaferleri ve başarısızlıkları sevdiklerimi ve kaybettiklerimi ve
kendimi tanıma yolundaki hüzünler ve acılarla dolu yolun her saniyesini bana
hatırlatan bu saati sakladım.
Ardından dört gün önce
Cal Tech'den geldi.
Dört gün içinde gezegenimizde
değişiklikler olacak.
BİRİNCİ GÜN Salı
Profesör Mathers?
- Merhaba.
- Profesör Mathers.
Bana profesör
dediğiniz için teşekkürler, fakat sadece doktorum.
- Cambridge'ye hoş
geldiniz.
- Teşekkürler.
- Karşılama grubu
musunuz?
- Hayır.
Tam olarak değil.
Ben Lia Robinson.
Röportaj
yapabileceğimizi düşündüm.
Röportaj mı?
Varsity, üniversite
gazetesi için.
Yaptığım iş gazete
röportajları için uygun değil.
Neden olmasın?
Kaos'un esrarı
kitabınızı okudum.
Büyüleyici.
Gerçekten ilginç bir
eser yazabileceğimi biliyorum.
Tamam, hız treninin
üzerindesin ve havaya sıçrıyorsun aynı yere mi düşersin?
- Evet.
Hayır.
Hayır, geriye mi
düşersin?
Lia Robinson.
Varsity'den.
- Bir röportajın var.
- Gerçekten mi?
- Beş'te boş vaktim
var.
- Teşekkürler.
Beş, tamam.
Doğru mu söyledim?
Hayır.
Beyefendinin adı
Victor teknik sihirbazımızdır.
Victor, Joshua
Mathers.
- Nasılsınız?
- Memnun.
Nasıl gidiyor?
Evet, elektromıknatıs
taban ve tavan için vakum pompaları montajına başladım.
Buna uzay tabutu
diyorlar.
Sanırım, artık
başlasak iyi olur.
Bayan Robinson,
görünüşe göre sonra olmasının şu andan daha iyi olduğunu söylüyor.
Julius Caesar'la
kıyasla Affedersiniz, Doktor Haddo.
Biriyle buluşmam
gerekiyordu ve tren gecikti.
Lütfen, oturun, Bayan
Robinson.
Bay Jones'ı,
aydınlatabilir misiniz?
Julius Caesar, Mark
Antony konuşması "İnsanı insan yapan içindeki kötülüktür.
" Anlamı?
Evet, bildiğim
kadarıyla insanın içinde iyilikten çok kötülük vardır demek oluyor.
Fakat manevi manada?
Bayan Robinson?
Suiistimal edilen
kişiler şeytana tapanlar tarafından istismara uğrayan çocukların akıllarında
daimi bir yara kalıyor ve böylece kötülük üzerlerinde yaşıyor.
Şeytana tapıma ve
kötülük.
Belki de bazı
değerleri yargısız olarak kabul etme tehlikesi içindeyiz.
Kilise Lucifer'i kara
listeye almış olabilir fakat ilk olarak insanlara elmadan bir parça ısırtıp
bilgi veren kimdi?
Yılan değil miydi?
Yılan.
Elmadan bir ısırık
alma fikrini düşünmemiş olmanız gerçekten çok kötü, Bay Jones.
Z93 sorununu üstesinden
bir toplayıcı yardımıyla gelebilirsiniz.
- Gerçekten güzel,
değil mi?
- Evet.
Josephson bağlantı
noktaları ve zayıf noktadaki makro kuantum parçacıkları burada bir araya
geliyor.
Eğer işe yararsa,
kâğıt ek yeri Tahmin ediyorum?
Basın ve TV’ye
açıklamada bulunuyormuş gibi davranmalıyım.
Dinle bak, eğer beyin
dalgalarımı Z93'e vermek istemezsem belki de beni kovarlar ve konferanslarıma
bilgisayar çıkarırlar.
Girin.
Victor, bak.
Suyun içinde şarap.
Çok güzel.
Bir sonraki aşamada
ölüleri diriltiyor olacaksın.
Değiştirmişsin.
Evet, gerçekten
böylesi çok daha Evet, içeride.
Bilgisayar?
Aleister Crowley,
ikincil sisteme transfer oldu.
Montevideo'dan
Madras'a kadar herkes onun ritüellerini tekrarladı.
Z93'e kadar virüsü
izleyebilirler mi?
Hayır, yaptığım gibi
harici bir anahtarla, hayır.
Kim açmak ister ki?
Evet, cinsel sihir.
Onu takdir eden şeyin
ne olduğunu gördün.
İlkel dürtülerimizi
uyaran tek şey, seks.
Crowley'in ayinlerini
yerine getirince birleşme görüyoruz.
O olmadan yapılan
merasimler bir işe yaramıyor.
Ayinsel anlayışa sahip
değilsiniz.
Bak, Z93 kuantum
fiziği alanında işe yarıyor ve kuantum fiziği modern simyadır fakat simya bir
alt parçacık düzeyindedir.
Z93'ün ne korku ne kin
ne de ihtiras duygusuna sahip.
Ne yapmasını
bekliyordun?
Sihir yapmasını mı?
Sihir yapması.
Evet.
Evet.
Tam olarak yapma
niyetinde olduğum şey bu.
Peki, şu ziyaret
ettiğin kaos profesörü ön sayfa haberin hala gerçekleşmedi mi?
- Elde edeceğim.
- Fakat bekleyemeyiz.
Peki ya Mason'un hikâyesi?
Bir kaç isim var,
fakat üniversite hiyerarşisinin ne kadar yukarı uzandığını çözemedim.
O halde hazır değil.
Bir fikrin var mı?
Prens William'ın Aziz
Andrews'e gittiğini duydun mu?
Haber bu mu?
Prens William'ın
sünnet olup olmadığını araştırabiliriz.
Sünnet mi?
Evet, Prens Charles
hahambaşı tarafından sünnet edildi.
Bu, İngiliz
krallarının eskiden kalma bir ritüelidir.
Rick, sana ne
söyleyeceğim Masonluk araştırmanın ilk bölümünü bir sonraki sayının büyük
haberi yapacağız.
Bu bazı şeyleri hareketlendirecek.
Tarikat üyeleri
emirleri açmamda yardımcı olur.
Doğru dürüst paylaştın
mı?
Ünlü öğretmen düzgünce
paylaşıldı.
O halde papazı
çağırayım.
Şövalyeler başlama
vaktimiz geldi.
Dudaklarımdan önce
saati ayarlayın.
Öyle olsun.
Kayıt memuru.
Kaydı yapılacak kişi
ortaya çıksın.
"Kutsal
buyrukları korumak senin boynunun borcu yok diğer türlü davranacak olursan
dilin koparılmak zorunda kalır.
" Haddo.
Haddo.
Seninle konuşmalıyım.
Bir dakika sonra
görüşürüz.
Tamam.
Haddo'yu yaşarken en son
o zaman gördüm.
İnsani temas mı
istiyorsun?
Z93'le ruh arasındaki
bağlantıyı mı?
Durum böyle.
Onunla gerçekten deney
yapabilecek miyim?
Korkuyor musun?
Neden korkuyorsun?
Onunla karşılaşmaktan
mı?
Yoksa gizli seni
çözmekten mi?
Sakin ol, Haddo.
Burada ne yapıyorsun?
Burası yasak bölge.
- Bu Doktor Mathers
mi?
- Hayır, o kaldığı
otele döndü.
- Oradaydım.
- Victor, acele et.
Onu görecek olursan
Varsity'den Lia Robinson'un röportajla ilgili olarak onu aradığını söyler
misin?
Evet.
Evet, söylerim.
Çıkarken kapıyı
arkandan kapat.
Victor, kapalı yerden
korkmaya başlıyorum.
Sakin ol.
Kıyafet aktif hale
getirildi.
Elektromıknatıslar
açık.
İşte başlıyoruz.
Victor!
İKİNCİ GÜN Çarşamba -
Doktor Mathers.
- Lia Robinson
Varsity'den.
Evet.
Tuhaf, seni rüyamda
gördüğümü sandım.
Beş'te dedin, fakat
nerede olduğunu söylemedin.
Affedersin.
Yolculuk sonrası
sersem bir haldeyim.
Bak, kimse yokken
neden sorularına başlamıyorsun?
Harika, neden
Cambridge'ye geldin?
Evet, Kaliforniya'daki
makinelerimizde sorunlar yaşıyorduk ve buradaki Z93 Pardon, affedersin.
Çalıştırdınız mı?
Evet, evet.
Kabloları geçen gece
bağladım.
Tamam, deneme yaptınız
mı?
Hayır, aslında daha
denemedim.
Gidip Z93'ü
ateşleyeyim.
Aslına bakılırsa
kişiseldi.
Babamın Alzheimer’den
ölüşünü izledim ve bir şekilde onun hatıralarını koruyabileceğimi düşündüm
Hangi cehennemdesin, Haddo?
bu gerçekler ışığında
Zaman ve mekân diye bir şey yoktur.
Onurunuzu kıracak en
ufak bir durum karşısında ışığınız yavaşlar.
Bu yüzden mi zamana
inanmıyorsun?
Evet, ahbap, hazır
mıyız?
Evet, Victor
bağlantıları gerçekleştiriyor.
Korkarım, kıyafetin
içine giremeyeceksin.
Peki, neden?
Zaman sekansıyla
ilgili bazı sorunlarımız var.
Yardım edebilir miyim?
Bana bu iş için sabaha
kadar zaman ver.
Teşekkürler.
Ayrıca siz kimsiniz?
- Gazeteci.
- Lia Robinson.
Doktor Mathers'le
röportaj yapabilmeyi umuyordum.
Basının izinsiz
yerleşkeye girmesine izin verilmez.
Varsity'denim.
Hangi fakültedensin?
Öğretmenin kim?
Klasikler, Doktor
Haddo.
Bak, korkarım artık
işe dönmeliyiz.
- Gittikçe
tuhaflaşıyor.
- Biliyorum.
Üzgünüm.
Bilim adamlarının
batıl inançları var mı?
Çok az.
Neden?
Röportajın lanetli
olduğuna inanmaya başladım.
Umarım değildir.
Ummak mı?
Unut gitsin.
Bana olasılığı ver
kâfi.
Oldukça mümkün.
Ne kadar belirsizlik
dâhilinde?
Yalnızca Kopenhag’daki
mahkeme kararının tercümesi bilinmeyecek.
Bunun anlamı zaman ve
mekan olarak pozisyonumu tam olarak bilemeyeceğim anlamına geliyor.
Ödevini yapmışsın.
Hayran kaldım.
Tamam.
Muhasebe ofisinde
gideceğim belki daha sonra yemek yiyebiliriz.
Belki masada sen
olunca daha iyi servis yaparlar.
- Orada olacağım.
- Harika.
Fakat İngiliz servisi
masada ben olsam da daha iyi olmaz.
Evet, en azından
bekleme süresi hoş bir şekilde geçer.
Doktor Huddo'nın
öğretmenin olduğunu mu söylemiştin?
- Bugün onu gördün mü?
- Hayır fakat bu
öğlenden sonra Modern Klasikler konferansı verecek.
Tanrım.
Haddo?
Bu şekilde hareket
etmeyi nereden öğrendi?
Genelde oldukça
dakiktir.
Boş ver onu.
Geliyor.
Bu yıl ki Modern
Klasikler konferansını Dr.
Oliver Haddo Hamlet'in
psikolojik yönden tartışılması konusunda verecek.
William Shakspeare bir
doğaüstücüydü.
Karakterleri, Titania
ve Oberon eski Mısır Tanrıları Isis ve Osiris'in birer kopyalarıdır.
Üstelik Hamlet asla
kararsız bir adam değildi.
Bilakis bir hayaletle
karşılaştıktan sonra harekete geçmiştir.
Academia'nın aksini
ispat teşebbüsleri onların Bard'ın kıçından dahi kızgın olduklarını doğruluyor.
Aydınlanma için,
İngiltere'nin yaşayan en büyük şairinden çalışmalarını bekliyoruz.
Aleister Crowley.
Yaşayan mı?
"İşemek ya da
işememek asıl mesele bu.
Eğer zihnindeki ulu
acıları çekip acımasız eleştiri oklarına göğüs gerersiniz ya da idrar yolunu
kapatırsanız her şey bir son bulur mu?
Sikmek, boşalmak daha
fazlası yok ve boşalıyorum sözüyle cümleyi bitirmek.
Kalkmış penisin ve
binlerce doğal seks düşkünü bedensel istekli mirasçı.
Bu bir isteği yerine
getirmedir.
Sikmek boşalmak
Boşalmak, olur da alkışlamak!
Friksiyon yapma var.
Kordi var.
Rüyalarımızı ıslatan
musibetler var!
Pislikler ve sidik
damlaları var.
" "İngiltere'nin yaşayan en büyük şairi Aleister
Crowley.
" - Çılgın mı?
- Yine de saçına
bayıldım.
- Aleister Crowley
kim?
- Kimdi.
Yıllar önce öldü.
1920'lerin doğaüstücüsüydü.
O, Çavuş Acı biberin
albüm kapağındaki karakterlerden biri.
Uygulamalarıyla
dünyayı şok eden A'dan Z'ye seks ayinlerini yapardı.
Sizinde bildiğiniz
gibi Cambridge'deydi.
Keşke bir fotoğraf
makinemiz olsaydı.
Tam bir ön sayfalık
haber.
Hepsini yazayım mı?
Evet, kütüphane de
Crowley'in kitaplarından biri var.
Bekle.
Bu konu üniversitenin
oldukça dikkatini çekecektir.
Olanları yazmamıza
engel olamazlar.
Eğer o, hasta ya da
kriz geçiriyorsa bunu yazmamız gerekir.
Evet, Lia röportaj
alabiliyor.
Öğretmen gözdesi
olarak.
Öğretmen gözdesi mi?
Şaka mı yapıyorsun?
Hadi ama Bayan
Robinson kesinlikle sana nasıl baktığını fark etmişsindir.
Gecikti.
Dert etmeyin.
"Cesaretini
kaybetmemek kanunların kanunu olmalı.
" Lütfen, oturun.
Belki de konferanstaki
hareketlerini açıklayarak başlayabilirsin.
On yıllık süre içinde
öğrencilerin asla unutamayacakları konferans bu oldu.
Bu bir açıklama değil,
Dr.
Haddo.
Haddo cehennemin
dibinde.
Şu an ruh göçümü
gerçekleşen Ko Hsuan Kont Cagliostro ve Eliphas Levi hakkında konuşuyorsunuz.
Bana canavar
yakıştırmasında bulunabilirsin.
Böyle aldatıcı
davranışlar öğrencileri etkileyebilir fakat bu bir açıklama değildir - Doktor
Haddo.
- Geri zekalı!
Sana az önce Haddo'nun
cehennemin dibinde olduğunu söyledim!
Masonik sinyalleri
saklamak için Profesör Brent terfi heyetinde.
İtiraf etmem gerekirse
ruhsal durumunuz yeterince iyi değil.
İyi bir doktor
ziyareti yapana kadar derslerinize ara vermenizi tavsiye ediyorum.
Fakat oldukça sağlıklı
biriyim.
Şeytan'ın kitabında da
söylenildiği üzere üç gün sonra yeniden dirilişim tamamlanmış olacak.
Hakkında herhangi bir
şey bilmediğin bir kitaba kötü sözler söylemen için ortada hiç bir neden
görmüyorum.
Gerçekten mi?
İstediğin herhangi bir
yerini aç.
Karışma niyetinde
değilim.
Hayır, hayır, lütfen.
Aç.
Okumak iyilik dışında
bir şey yapmaz.
Yaradılış, 6:4.
"İlahi varlıklar
gelip insan kızlarıyla evlendiler ve onlardan çocuk sahibi oldular.
" Haksız mıyım?
İnsan kızları mı
diyor?
Çoğul mu?
Evet, öyle.
Sonraki?
Çölde sayım, 31:7.
"Tanrı'nın
Musa'ya verdiği emir uyarınca Midyanlılar'a savaş açıp bütün erkekleri
öldürdüler.
Esirleri Musa'ya
getirdiler.
Onlara, "Bütün
kadınları sağ mı bıraktınız?
" diye çıkıştı.
İsraillilerin Tanrı'ya
ihanet etmesine neden oldular.
Şimdi bütün erkek
çocuklarını ve erkekle yatmış kadınları öldürün.
Yalnız erkekle
yatmamış genç kızları kendiniz için sağ bırakın.
" dedi.
Burada eski ahitlerin
tercümeleri bulunmaktadır.
İncil'de yazan
Tanrımızın kelimelerine bakalım.
Emin misin?
Markos, 14:51 bunlar
Gethsemane'de ki homoseksüel ayinler.
"Hz.
İsa’nın ardından
çıplak vücudunun üzerinde sadece keten bez sarılı olan genç bir adamın gittiği
kesin.
ve bu adam yakalandı
fakat keten bezin içinden sıyrıldı ve çıplak bir şekilde kaçtı.
" Amatör sihir için bu kadar yeterli.
Amatör mü?
Üç gün sonra
döndüğümde sizler ayaklarımın altındaki karıncalar olacaksınız.
Üniversiteyi tehdit
ederek bir yere varamayacaksın, Dr.
Haddo.
Bu bir tehdit değil,
yemin.
Saatim hala iyi
çalışıyor mu, Symonds?
- Ne?
- Sorun değil.
Bu senin hatan değil.
Senin genç hırsız
arkadaşın Alex.
Bu da neydi, Symonds?
Bir fikrim yok.
Fakat İncil'i bu
şekilde bilen sadece tek bir adamla karşılaştım.
Doktor Haddo.
Varsity için bir
açıklama isteyecektim.
Yeniçağ Horus'un ebedi
oluşu için yükseldi.
"Cesaretini
kaybetmemek kanunların kanunu olmalı.
" Okul sizi görevden uzaklaştırdı mı?
Onlar mı?
Karanlık yatak
odalarında saklanıp penissiz bir şekilde sihirli hamile bırakma ayininin nasıl
yapılacağı numarası yapanlar mı?
Halka açık yerde seksi
yapmayı savunmuyorsunuz, değil mi?
Bayan Robinson
"Yaz dönümü Gecesi Rüyası"nı unutuyorsunuz.
Puck, Robin Goodfellow
eski bir bahar bereket töreni için penis şeklinde çiçeklerle süslü direğin
etrafında dans ederken cinsel bir olay ile karşılaştı.
Bu çoluk çocuk
Robin'in oğlu olarak bilindi.
Bu yüzden bir akraban
geçmiş bir zamanda halka açık bir cinsel ayin gerçekleştirdi.
Konferansta Aleister
Crowley'den İngiltere'nin yaşayan en büyük şairi diye söz ettiniz.
Kuşkusuz.
O ölmedi mi?
Ölüm ebediyete uzanan
yolda kısa bir uykudur.
Yani ölmedi mi?
Nasıralı İsa'nın
yeniden dirileceğine inanıyor musunuz?
Nasıralı mı?
Nasıralı, saçını
kesmeyen mistik demektir.
Samson nasıralıydı.
Saçtan konu açılmışken
seninki de Magdalene'nin güzel kızıl saçı gibi.
Muhtemelen ölümsüzlük
şansın er ya da geç gelecektir.
Röportaj yapacağımız
adam burada.
Lazarus dokunuşuna
sahip kişi.
Mükemmel makineler,
Dr.
Mathers.
Daha önce tanıştık mı?
Sadece ruhsal düzeyde.
Pasadena'da doğdu,
Westcliff Lise'sinde okudun ilk kız arkadaşın Susan, değil mi?
İkiniz çok iyi
anlaşacaksınız.
Annesinin kızıl
saçları vardı tabii ki sen evlatlıksın.
Olağanüstü
güzellikteki annesiyle hiç karşılaşmamıştır.
O da kim?
Doktor Haddo klasikler
öğretmenim.
Annen kızıl saçlı
mıydı?
Bilmiyorum.
Evlatlığım.
Beni mi arıyordun?
Hayır, aramıyordum.
Bununla ilgisi var.
Aleister Crowley.
O öldü.
Doktor Haddo'nun
anlattıklarına bakılırsa ölmemiş.
Geldiğini duymadım.
Şunu dinle.
"Evren karanlıklarla
dolu ve zekice yapılmış bir enerji tezahürü var.
" Neden onun kitaplarını okuyorsun?
Daha önce dikkatimi
çekmedi.
Geri döndü, değil mi?
Kahramanı selamlayın.
Haddo.
Buraya nasıl
girebildin?
Canavar'ı
durdurabilecek bir kilit icat edilmedi.
Bu da numaralarından
başka bir tanesi mi?
Victor, seni biraz
itikatsız gördüm.
Mastürbasyon için
sakladığın küçük resimler.
Neden yasalarımı
ciddiye almıyorsun?
Yasalarını mı?
Cesaretini kaybetme.
"Asıl kanun olan
aşktır her şey sevginin altında kalır.
" Kim olduğunu sanıyorsun?
Victor sen kim
olduğumu düşünüyorsun?
Oliver Haddo'sun.
H- A-D-D-O.
Haddo.
Victor, penisim
kalkana kadar beni üç kez daha tersler misin?
Tanrım Ne Ne yaptın?
Kekeleme, sevgili
Victor.
Merak etme.
Victor'u gömmek için
değil yükseltmek için geldim.
Tanrım.
Aptalca şakalarından
bir başkası.
- Ne düşünüyorsun?
- Gerçekten tuhaf.
Aleister Crowley
Eliphas Levi'nin öldüğü yıl doğmuş ve onun ruh göçümü olduğunu iddia ediyor.
Levi'de David'in
kanından yaşlı birinin soyunu korumak için genç bir kızı hamile bırakacağı
yazıyor.
" Menü demek istedim.
Ne?
Tanrım.
Çok üzgünüm.
Muhtemelen benim
Hayır, hayır, hayır, katiyen.
Bu gerçekten harika
bir makale olacak.
"Yeniden canlanan
öğretim üyesi saklı gerçekleri gözler önüne seriyor.
" Ziyaret eden fizikçi mi?
Elinde ne gibi gizli
gerçekler var?
Pasadena'da doğru,
Westcliff Lise'sinde okudu Cal Tech'de araştırma yapıyor ilk kız arkadaşının
adı Susan annesi kızıl saçlı Belki.
Gerçekten etkilendin,
değil mi?
Evet.
Yani, bir profesör
beni doğuran kişinin kim olduğunu bildiğini söylüyor.
Evet, belki de bir
yerlerde okumuştur.
Nerede?
Ben bile kim olduğumu
bilmiyorum.
Susan ilk kız
arkadaşımdı dokuz yaşındaydım.
Sipariş vermeye hazır
mısın?
Bekle bir dakika, Cal
Tech'dendin.
Cal Tech'in kurucusu
Amerika’daki Crowley örgütünün başındaki bir kimyagerdi.
Jack Parsons ?
İkiniz de Crowley
hayranısınız.
Belki Haddo da onu
tanıyordur ve bilgileri ondan edinmiştir.
Bir medyuma
ihtiyacımız var.
Parsons yıllar önce
bulunduğumuz laboratuarda kendini havaya uçurdu.
Peki, bunu nasıl
gerçekleştirdi?
Ruhsal düzeyde sihirli
buluşmalar.
Hadi ama bilim
adamları sihre inanmazlar.
Neden ve sonuç
ilişkisine inanmalısın.
Gerçekten mi?
Peki ya belirsizlik
prensibi?
Ne olmuş?
Dolaylı anlatım
denklemleri de vardır.
Kaos.
Kesinlikle Sebep sonuç
yetersizliği.
Umulmadık.
Anladın.
Umulmayana.
Mesafe bizim için
sürpriz olabilir.
Cinsel büyüye sapıklık
derecesinde bağımlı olduğunu göremeye katlanamıyorum.
Babil'de şehvet içinde
kıvranan bir fahişe gibi ateşin bedeninde nasıl gezindiğine bir bak.
Nefretin anası.
O, kendini kirleten
esrarengiz şeyi içine çekti.
Bunu nasıl ?
Dokun ona.
Okşa onu.
Gel, şehvet iblisiyle
anın tadını çıkart.
Babil'in en büyük
fahişesi Choronzon'la birlikte olduğun yerde kukuna bakmamıza izin ver.
İnsanlığın öfkesinde
Kukunu parmaklamasına izin ver.
Çağır onu.
Adını söyle.
Tanrım!
Kundalini!
Yılan sokar!
Em onu.
Tanrım.
Seni kim
mükâfatlandırıyor, Victor?
Adım ne?
Adım ne, Victor?
- Adım ne, Victor?
- Crowley!
Crowley!
Üzerine çık, fahişe.
Onu bu cehennemden al
götür.
Ve şimdi son yolculuk.
ÜÇÜNCÜ GÜN Perşembe
Merhaba.
Hala yolculuk yorgunu
musun?
Hayır.
Sadece istasyondayken
aklıma gelen bir denklemi düşünüyordum.
Araba kenara park ettiğinde
arkama baktım ve ışığının bizi takip etmesi hakkında düşündüm.
- Işığım mı?
- Evet neden sessizce
konuşuyoruz?
Rose bizi duyabilir.
- Rose da kim?
- Ev arkadaşım.
Aldırış eder mi?
"Cesaretini
kaybetmemek kanunların kanunu olmalı.
" - Ne?
- Crowley böyle
söyledi.
Son sihirbaz.
Haddo'ya göre çok geç
değil.
Geç kalmaktan
bahsetmişken, saat kaç?
- Dokuz.
- Dalga geçiyorsun.
Ne?
Zamana inandığını
bilmiyordum.
Senin Bay Harika
nasıl?
Umarım ilk gününde
büyük bir günah işlememişsindir, genç bayan.
Rose, beyefendi Josh
Mathers.
Nasılsınız?
Merhaba.
Teşekkürler.
Şimdi gidip öleceğim.
Aman Tanrım.
Burada neler oldu?
Düştüm.
Bazen Sibirya'da
dengede kalmak oldukça zor oluyor.
Rusya'da mı?
Hayır, bilgisayar
ekranının diğer tarafındaki ortam.
Sibirya, sibernetik
gibi.
Tabii ki.
Doktor Symonds onu bu
şekilde buldum.
Crowley'in, kutsal
Tanrısı.
Aleister Crowley'in
ölmediğini iddia ediyor.
Ölmemiş mi?
Tamam, prospektüsten
Haddo'nun bir resmini bulurum.
Crowley'in bir resmini
alıp alamayacağına bir bak.
Kütüphaneyi
deneyeceğim.
Haddo'nun kafası
tıraşlı olanından alma şansın var mı?
Harika, işe yarıyor.
Uçuyor.
Tamam, Profesör.
Victor koordinatları
verecek.
- Bu da ne?
- Onu görmek
isteyeceksin.
Neler oluyor?
Zifiri karanlık, bilirsin.
Sadece teknik bir
aksaklık.
Bunu birlikte yaptık
Sen ve ben.
Derdin ne?
Üzgünüm.
Üzgünüm.
Biraz heyecanlandık.
Devam et.
Devam et.
Ateşledin mi?
Hepsi ateşlendi.
Tamam Profesör,
Sibirya'ya hoş geldiniz.
Wi-Fung Şirket
binasının 50.
katındasın.
Tanrım.
Hemen
etkinleştiriyorum.
Arkandaki aynaya bak.
Fakat kıyafetin içinde
değilim.
Hayır, çünkü gerçekte
orada değilsin.
Z93 düşüncelerini
yeniden düzenliyor.
Şimdi, bilgisayarının
bu işi ciddiyetle yapabileceğine bakalım.
"Cesaretinizi
kaybetmeyin.
" Profesör Brent, kendinizi tanıtın.
Merhaba, ben Profesör
Brent.
Merhaba, Profesör.
Adım Mei Ling.
Çok güzel.
Sizden birçok bilgi
alıyoruz.
- Nasıl hissediyorsun?
- Sana nasıl geliyor?
Oldukça normal.
Memnun oldum.
Bu tarafa gelmek ister
misin?
- Ne yapmalıyım?
- Onu takip et.
Oral seks yapıp
yapmadığını sor.
Kahretsin, orada bir
koridor olması gerekiyordu.
Neden Z93 üretim
gerçekleştirmiyor?
Hayır, o alana girme.
Bunun için herhangi
bir bilgi yok.
Gir ve ünlü öğretmenin
önünde diz çök.
Dudaklarımın
kapaklarını kapattı.
Bu da ne?
Profesör Brent, iyi
misiniz?
Canavar krallığında
yeniden buluşuyoruz.
Kıyafeti çıkar.
Elektromıknatısların
icabına bakıyorum.
"Her erkek ve
kadın birer yıldızdır.
" Her zaman derim, Bay Crowley hepimizin içinde biraz
iyilik biraz da kötülük vardır.
Rene, bir filozofsun.
Artık ileride bu
konuda daha dikkatli olmalısın.
Sadece küçük yaralar.
Kalıcı bir zarar yok.
Öyle olduğunu umalım.
Peki, aklında gece
için düşündüğün kızıl saçlı bir kız var mı?
Aklımda bir tane var.
Ne yapabileceğime bir
bakayım.
Öyle olsun.
Tünaydın, bayanlar.
- Doktor Haddo.
- Boleskine Kont'u.
Gece için herhangi bir
şey hazırlamadım.
Saçına ne yaptın?
Bu büyüleyici genç
bayan da kim?
Kız kardeşim Stella.
Yardımcı oluyor.
O kadar da değil.
Belim kötü.
Ne kadar da şanslısın.
Çok eskiden kalma bir
ritüel biliyorum vücut enerjisini omurgaya yolluyor.
Asla başarısızlığa
uğramaz.
Doktor Haddo çok zeki
biridir.
Fakat bunu halledene
kadar hiç kimse kıyafete girmeyecek, anladın mı?
Kıyafet çok tehlikeli.
Bak, anlıyorum.
Sadece Bu gerçek
değil.
Bir yanılsama.
Evet, neyse, burada
ciddi hasara yol açmış.
Kıyafette olan son
kişi kimdi?
Cal Tech'de, ben.
Bilgisayarımızla ilk
bağlantı mıydı?
- Ben - Evet, Doktor?
Evet, travmasal şokun
bir kalp krizine ön ayak olduğu görülüyor.
Peki, iyi olacak mı?
Kalbi düzelir, fakat
beyni donmuşa benziyor.
Bir şeyler duyuların
tamamen kapanmasına neden olmuş.
Beli düzeldi.
Bu inanılmaz.
Şimdi seremoni için,
Pentocostal Eucharist'i icra edeceğiz.
- O değil - Sadece on
iki kişi kabul edilecek.
Bir kaç önemli şeye
ihtiyacım var bazıları oldukça pahalı.
- Evet.
- Ayrıca, üst kattaki
odanın anahtarı gerekiyor.
Sen de dâhil hiç kimse
iznim olmadan oraya girmeyecek.
Anlıyor musun?
- Merhaba.
- Merhaba.
- Victor nerede?
- Paltosunu alıp
gitti.
- Neler oluyor?
- Bir kaza oldu.
Programda ciddi bir
problem var.
Bu çok büyük miktarda
bilgi meydana getiriyor.
Bilgi mi?
Kötü mü?
Hayır.
Evet.
Ne yapıyorsun?
Hiçbir şey.
Şuna bir bak.
- Sen yazmadın değil
mi?
- Kitabına yazmazdım.
Benim kitabım değil.
Bunun bir önemi yok.
Neden bu şekilde
sapıttığına bir anlam veremiyorum.
Kıyafeti son
giydiğimde oldukça iyi çalışıyordu.
Evet, kıyafeti giyen
son kişi sen değildin.
Evet, Cal Tech'de
bendim.
Hayır, Victor geçen
gece onu birine giydirdi.
Victor aklını
kaçırmış.
Aklını kaçırmış
olabilir, fakat geçen gece kıyafeti biri giydi ve kim olduğunu biliyorum.
- Doktor Haddo'ydu.
- Doktor Haddo mu?
O kekelemeyi nerede
olsa tanırım.
Ne kekelemesi?
- Ruhsal düzeyde.
- Ne?
Ruhsal düzeyde
Kıyafetin içindeyken hakkındaki bilgileri bilgisayardan aldı.
Yani, çılgınca
nedenlerden dolayı Dr.
Haddo'nun kendini
Aleister Crowley'nin ruh göçümü olduğunu düşündüğüne mi inanıyorsun?
Evet.
Bundan ne anlam
çıkarıyorsun, Symonds?
Kont Cagliostro'nun
ruh göçümü hakkında bir şeyler gevelememiş miydi?
Kont Cagliostro, Ko
Hsuan, Eliphas Levi önceki hayatlarında Crowley olduklarını iddia ettiler.
Kendini, Napolyon veya
III.
George olarak
görmemesine şaşırdım.
Oscar Wilde'in onun
hakkında ne söylediğini biliyorsunuz "Aleister Crowley, kendisini Aleister
Crowley sanan delinin teki.
" Bunu, Profesör Brent'in başına gelenler için haklı bir
mazeret olarak görmüyorum.
Doktor Haddo, Profesör
Brent'den önce o kıyafetin içindeydi.
- Kıyafette mi?
- Evet.
Victor'un bilgiyi bir
şekilde Z93'den öğrendiğini sanıyorum.
Bilgi mi?
Ne çeşit bir bilgi?
Tahminim, diğerlerinin
yanı sıra enerji belirgin biçimde Crowley'le bağlantılı olan şeyleri seçiyor.
Bay Crowley adım Ruby.
Rene beni, masaj
salonundan gönderdi.
Gelinliğim ve beyaz
duvağım var.
Bu taraftan.
Tıpkı Noel ağacının
tepesindeki periye benziyorsun.
On iki gün geciktin.
Hiç de değil.
On iki günün ne anlama
geldiğini biliyor musun?
Dekorasyonu alaşağı
etmek olarak mı görüyorsunuz?
Yüce İsa 6 Ocak'ta
doğdu.
25 Aralık eski
Putperestlerde kış gün dönümüdür.
Güneşe taparlardı.
İmparator Konstantin
Noel'i tekrar 25 Aralık olmasını sağlayan kişidir.
Yani, Hıristiyan
kerizlerin hepsi gerçekte güneşe tapıyor.
Keriz değiller.
Orada dur.
Kızılmış, kıçımın
kenarı.
Bu senin fikrin miydi?
Hayır, Rene'nin
fikriydi.
"İnsanlar ne
kadar salak olabiliyor.
" Kafayı sıyırdığımı düşünüyor.
Haddo'nun bir
bilgisayar tarafından programlanmış olabileceğine inanmıyor.
Neden Haddo'yu
bulmuyorsun?
Ya da daha iyisi,
Victor'u?
Saymanda adresi var.
Victor'un soyadı ne?
Newman.
Bir kaç kelime
konuşabilir miyiz?
Sorun değil, Victor'un
adresini saymanın ofisinden alacağım.
- Sonra görüşürüz.
- Tamam.
Bak, bilgisayarlar
konusunda çok bir şey bilmiyor olabilirim fakat Aleister Crowley hakkında pek
çok şey biliyorum.
Karmaşıklık
aldatmacası.
Hoşa gitmeyen
filamentler için zaman geldi.
Şimdi gıdıklanmaya
başlıyor.
Böylesi bir haşarata
inanacak kadar aptal bir insanmışım.
Kızıl kadın için
zamanımı boşa harcadım.
"Şimdi de zaman
beni harcıyor.
" Tüm bu veri girişini yapmak yıllarını almış olmalı.
Fakat bu yalnızca
bilgi, program değil.
Harici anahtar
Victor'da olmalı.
Bu sizin için bir anlam
ifade etti mi?
Evet, olağanüstü
imgeler oldukları açıkça ortada.
Bu şeyler hakkında
nasıl oluyor da bu kadar şey bilebiliyorsunuz?
Crowley'le tanıştım.
Orijinaliyle mi?
Öğrenciydim.
Yaşlı bir adamdı.
Büyük bir gösteri
adamıydı fakat bunun haricinde olağanüstü bilgilere erişebiliyordu.
Bunu gördün mü?
Eleusis ayini.
Bu gece.
Bu da ne?
- Victor Newman?
- Evet.
- Varsity için bir kaç
sorum olacak.
- Ne?
Geçen gece Haddo'ya
giydirdiniz kıyafet yüzünden bir şekilde Doktor Brent etkilendi, değil mi?
- Makinedeki hayalet.
- Haddo şimdi nerede?
- Haddo ele geçirildi
- Ele mi geçirildi?
modern zamanların en
büyük ruhani lideri tarafından.
Aleister Crowley.
Bu ebedi Horus'un
ikinci gelişi.
Haddo'nun bedeninde
mi?
Nihai nakil.
Bu olanaklı değil.
O halde seçilen on iki
kişi bu gece imkansıza tanıklık edecek.
Nerede?
Nasıl?
E eşittir MC kare.
Bu ne anlama geliyor?
Ters çevir, ne elde
ettin?
Kütle ve ışık hızının
çarpımlarının karesi enerjiye eşittir.
Hava boşluğundan
maddenin yaratılması.
Buna inanmıyorsun.
Einstein inanıyordu.
Geliyor.
Nasıl oluyor da, o
izinli olabiliyor?
Üzgünüm, talimatlar
oldukça sert.
O, on iki kişiden
biri.
Fakat Glastonbury'den
onca yolu geldim.
Mathers, gelmene çok
sevindim.
Tanıklık edeceksin.
Hayatını değiştirecek.
Sözüm ona kimse içeri
girmeyecekti.
Crowley, anladım.
- Crowley mi dedi?
- Evet, sanırım.
Kutsal kanı temsil
eden şaraptan bir yudum al.
Kutsal kanı temsil
eden şaraptan bir yudum al.
Kutsal kanı temsil
eden şaraptan bir yudum al.
Kutsal kanı temsil
eden şaraptan bir yudum al.
Kutsal kanı temsil
eden şaraptan bir yudum al.
Hadi Kutsal Ruhu
alçaltalım.
Kalmıyor muyuz?
On iki havari dönüşümü
duyuracak.
Kızıl gelini
hazırlamalıyız.
Aleister Crowley
yaşıyor!
O canavardı!
Benimle birlikte gelip
seslerimi kontrol etmek ister misin?
Bozukluğunuz var mı?
Piç!
Senin de zamanın
gelecek!
Zaman!
Zaman!
Sana zaman vereceğim!
Hayır, efendim!
Onu öldüreceksin!
İyi misin?
Canavar!
Canavar!
Yardım edebilir miyim?
Buranın kızıl saçlı
Lia'nın yeri olduğunu sanıyordum.
- O dışarıda.
- Ne bahtsızlık.
Belki Victor'la gidip
çekici genç bayan için yeşil bir adam bulabiliriz.
Geri dönmeme ihtimali
var.
Bir arkadaşıyla.
Evet, bunu ona verin.
Bay Crowley'in
aradığını söyleyin.
Otur.
- Bize inanmalısın.
- Onu gördüm!
Oradaydı!
Aleister Crowley
yaşıyor!
O canavardı!
Doğru.
Çok güzel.
Şimdi de sutyen.
Sahilde hava oldukça
sıcak.
Güneşin keyfini
çıkarmalısın.
Eteğini de çıkar.
Katılıyor musun,
hayatım?
Evet.
Genç bayanın ne hoş
bir vücudu var.
Victor?
Kendini iç çamaşırı
sınırlamasından kurtarmalısın.
İzinim var mı?
Tabii ki var.
Elbiseler insan
bedeninde bir ağırlıktır.
Al bir hediye olarak
kabul et.
Kanepeye uzanmanı
istiyorum.
Ve şimdi Doktor
Victor, üzerinde ayrıntılı bir inceleme yapacak.
Sana göstermek
istediğim bir şey var.
Bunu bana Symonds
verdi.
Crowley'nin 1947'de
Parsons'a yazdığı bir mektup.
El yazısına bakın.
- Aynı.
- Evet.
Kitap yayınlanalı beş
yıldan az bir süre oldu.
Bunu kimin yazdığını
söylüyorsun?
- Crowley.
- Buna inanmıyorsun.
Neden olmasın?
Bunun imkânsız
olduğunu kanıtlayan bir çok bilimsel ilke var.
Bir bilgisayardan
diğerine bellek transferi gerçekleştirebiliyoruz.
- Neden insan hafızası
olmasın?
- Fakat bu şekilde Ne,
ruh göçümü mü?
Çeşitli dinlerin temel
öğretisidir.
Bu yüzden kendini
olduğundan daha büyük görürler.
Bak, yarın Haddo'yla
onu karşılaştıracağım.
Hayır, hayır, hayır,
hayır.
Symonds bana
Crowley'in her zaman zayıf bir nokta gördüğünü ve bunu nasıl istismar ettiğini
söyledi.
Kusursuz olmadığımı mı
söylüyorsun?
Hayır.
Gitmeyeceğine dair
bana söz ver.
DÖRDÜNCÜ GÜN Cuma Beni
önemsiyor.
Ayağa kalk!
Hadi eve gidelim.
Ne?
Beni düşünüyor.
Saat kaç?
Zaman?
Zaman, seni geri
zekâlı?
"Saflığın ve
güzelliğin zamandan başka düşmanı yoktur!
" Yapmamız gereken işler var.
Aramamı bekliyor.
Bu da ne?
Uyuyamadın mı?
Yeni bir ön sayfa
haberim var.
Hikayen şimdiden ön
sayfada.
Her şey değişti.
Endişe etme, ben
hallettim.
Bir göz atalım.
Nasılsınız?
Konuştuğum için
üzgünüm.
"Sarı ya da mor,
örtülü ya da şehvetli tüm şeytani hazların temelinde yatan duygu arzudur.
" Sihir onu bana getirecek.
Sopamı ver.
Sopamı al.
Seni lanet geri
zekâlı.
Kızıl saçlı kadınım
bekliyor.
Vur.
Daha hızlı.
Daha sert!
Şimdi oku.
"Kanatlarını tak
ve içindeki ihtişamı uyandır.
- Gel!
Bana gel!
" - "Gel!
Bana gel!
" Gel!
Gel!
Gel!
Gel!
Bu senin için.
Tanrım!
Makinede bir problem
var.
Mürekkep, çözümleyici
ya da onun gibi bir şey akıtıyor.
Hangi cehenneme
gidiyorsun?
Crowley'in bir
fotoğrafını istediğini söylemiştin, değil mi?
Crowley?
Crowley?
Benim Haddo.
Varsity.
Lia?
Az önce gitti.
Hayır, hiç söz etmedi.
Mathers.
Kızı da beraberinde
getireceğini sanıyordum.
Onu hiçbir yerde
bulamıyorum.
- Siktir.
- Ne?
Evet, bu onun saçı.
1110s Onun saçı mı?
- Bunu görüyor musun,
Rafael?
- Evet.
Ayrıca bu Bellini'yi?
Ayrıca orada bir tane
daha var.
Magdelene'nin tüm
resimleri.
Yüzlerce yıl arayla
yapılmış.
Peki benzer yanlarını
fark ettin mi?
Belki de bu Rosetti de
açıktır.
Hepsinde de kızıl saç
var.
Kızıl kadınların
olağanüstü gücü Crowley'in her zaman önem verdiği bir şeydi.
Sizi götüreceğim yeri
görün.
Çiftleşerek bir olun.
Yani Haddo bir rol mü
oynuyor yoksa gerçekten Aleister Crowley mi?
Nasıl ayırt edebiliriz
ki?
Aleister Crowley'in
ruhu tarafından ele geçirilmiş biri aslında Aleister Crowley'den çokta farklı
olmaz.
Bu safsata, Symonds.
Affedersin, seni
korkuttuk mu?
Bir arkadaşımla
tanışmanı isterim.
Alex, beyefendi Doktor
Mathers.
Alex senin gibi kuramsal
fizik alanında çalışıyor.
Tanıştığımıza memnun
oldum, Mathers.
Ben de memnun oldum,
efendim.
Hatırlarsan sana,
Alex'in Crowley ölürken yanımda olduğunu söylemiştim.
Beni lanetledi.
Bu konuda emin
olamayız, Alex.
Daha önce okul
gazetesindeydi kısa bir süre önce gitti.
O zamandan beri kimse
onu görmedi.
Jack Parsons.
Pardon?
Jack Parsons.
Alex'in senin Cal
Tach'e bir şeyler taşıdığına dair bir teorisi var.
Crowley ölürken Jack
Parsons ve Ron Hubbard Crowley'in ayinini sergilerken saf bir ürün ortaya
çıkarma arzusundaydılar.
Ay çocuğu.
Crowley'in gözü
dönmüştü.
Böyle bir an da tüm
koşullar bir araya gelirse Alın yazısına inanır mısınız?
Pardon, telefonu
kullanmalıyım.
Affedersin, burada
kuramlaştırma yapıyoruz.
Evet, tabii ki.
Buyurunuz.
Orada.
- Merhaba?
- Bu da kim?
Beyefendi, Doktor
Mathers.
Fakülteyleyim.
Nasıl?
Tamam.
Ne oldu?
Lia?
Bir kaza oldu.
Bekle, seni götüreyim.
Üzgünüm, efendim,
fakat siz gidemezsiniz.
- Siz, Dr.
Mathers misiniz?
- Evet, benim.
"Ağzımdan ibret
alınacak öyküler çıkacak.
Dünyanın temelinden
gelen sırları dile getireceğim.
" Sırlar.
Gördün mü, Victor?
Romalılar, 16:25.
"Sonsuz çağlardan
beri gizli tutulmuş olan ayetleri açığa çıkarmaya başlayacağız.
" Seremoni dokuz'da başlayacak.
Dokuz, yaşam ve ölümün
sayısıdır.
Çok güzel, Victor.
Sfenks ve Aslan'ın on
bin yıl önce bir araya gelerek oluşturdukları sırra sadece sizler tanıklık
edeceksiniz.
Altar bıçağım sen de
mi?
Şimdi, tarihin en
esrarlı işine girişmeliyiz.
Yürüyecek misin yoksa
arabayı mı getireyim?
Yürüyelim fakat acele
edelim.
Fırtınanın
yaklaştığını hissediyorum.
Polis, bir intihar
olduğunu düşünüyor.
Onları söylemeli
miydim?
Ne yani, bir rüya için
polise mi gideceksin?
Deliriyor muyum?
Şuna bir bak ve
delirdiğimi söyle.
"Masaj salonunda
vahşet.
Bay Crowley'in dehşet
verici bir şekilde çarmıha gerilmesinden sonraki polis arama emri.
" Haddo.
Onun nerede yaşadığını
biliyor musun?
Evet, biliyorum.
O buradaydı.
Başı gerçekten büyük
dertte, değil mi?
Nerede olduklarını merak
ediyorum.
Bunu gördün mü?
"Harika altın bir
yolda yürüyüp zamanın son duvarını da geçtikten sonra evreni ele geçirmiş
olacaksın.
" Bu da ne?
Crowley yazmış.
- Korkuyor.
- Neden korkuyor?
Zaman.
Eğer bu kez
düzeltilmezse kimyasal düğünü yapması gerekecek.
O da ne, bir çeşit
ayin mi?
Yani, bunu nerede
yapıyor?
Emin değilim fakat
bilen bir kişi var.
Meraklı kedi kendi
isteğiyle geliyor.
- Siktir!
- Üzgünüm.
Aşağı, aşağı derin,
daha derin bir uykuya dal.
Benim sesimin dışında
herhangi bir ses duymayacaksın.
Anlıyor musun?
Evet.
Kıyafette ne gördün?
Konuşmamız yasak.
Konuşmanı kim
yasaklıyor?
Haddo mu?
- Hayır.
- Crowley mi?
Seni duyamaz.
Sadece benim sesimi
duyabilir.
Aleister Crowley mi?
Dudaklarımın kapısını
kapattı.
Bak, Haddo kıyafet
sayesinde hakkımdaki her şeyi biliyor.
Neler olduğunu biliyor
olmalı.
Kimyasal düğün için
neye ihtiyacın var?
Aramatyalı Yusuf'un
kalıntıları.
Bir bıçak kutsal kanı
tutmak için bir kase ve bir kamış.
Nerede uyguladığını
sor.
Profesör Brent seremoni
nerede yapılıyor?
Notre Dame'da.
Paris?
Onu Paris'e mi
götürdü?
Hayır, hayır, hayır,
hayır.
Crowley bana, Abelard
ve Heloise ile en son yaptıkları yerin burası olduğunu söylemişti.
Efsaneden vazgeçtim,
ama Abelard ve Heloise vardı değil mi?
Kızın mezarını
Paris'te görmüştüm.
Alex her ikisin
olduğunu, her ikisinin de aynı ayini yapmış olduklarını söyledi.
Biri, 833'te
mezarlıktaki bir türbede diğeri de 1117 de Notre Dame'da.
Hikayeyi biliyor
musun?
Abelard bir rahip,
Heloise bir rahibeydi Notre Dame'da seks yaparken yakalandılar.
Kızın amcası
kardinaldi ve kızgın bir şekilde Abelard'ın penisini kesip attı.
Tamamen akla yatkın
gibi.
Meğer, kızgın amca
yoktu.
Aslında Notre Dame'da
olanlar bir ayindi.
Abelard'ı büyük bir
ruhani lider yapan bir ayindi.
Bıçak, kan için kâse
tamam da kamış ne için?
Bakire doğum için
kamış, penis yerine kullanılıp cinsel olmayan bir ilişkiyi sağlayacak.
Kız buna iştirak
etmeyecektir.
Sadece kendi isteğiyle
gelmesi gerekiyor ardından da Profesör, Crowley'i nerede gördün?
Seni duyamaz.
Bekle, ben söyleyeyim.
Bir sonraki ses olarak
Dr.
Mathers'in sesini
duyacaksın.
Sorduğu soruya cevap
vereceksin.
Profesör Aleister
Crowley'i nerede gördün?
Tahtında Hayır!
Hayır.
Kapının ardında ne
vardı?
Ho tekton mu?
Karanlık!
Üzgünüm.
Bir hastayı bu şekilde
üzmene izin veremem.
Şimdi onu geri getir.
Kardeş Omnia Vincarn
beni bir aç kurt gibi izliyorsun.
Yemeğimi yedim.
Kırıntıları ister
misin?
"Parmaklarımı
şaklatmamla birlikte, kötü şeyler meydana gelecek.
" "Gecenin büyü yapmaya en uygun saatlerinde kilise
mezarlığı açılır ve cehennem nefes almak için dışarı çıkar artık sıcakkanı
içebilirim görüşü tüm dünyaya yayılır.
" Fakat başlamadan önce, Victor şu boktan saati çıkar!
Ayrıca iyi bir adam ol
ve onun da takmadığından emin ol.
Zaman, sonunda yegâne
dosttur.
Brent'e ne dedin?
Hoticon ya da onun
gibi bir şey mi?
Hayır, "ho
tekton.
" Bu Sami dilindeki dırdırcı kelimesinin yunanca
karşılığıdır.
İncil'de yanlış
tercüme edilerek marangoz denilmiştir.
Sözcüğün gerçek
karşılığı Masonik olarak El ustalarının piri demektir.
" Profesör Brent sözü geçen Masonik kelimeyi bir çok kez
kullanmıştır.
Bunların kıyafette
gördüklerinle herhangi bir bağlantısı var mı?
Hayır, kıyafetin
içindeyken olayların bir parçası olduğunu gördük.
Fakat Brent'in neler
bildiğini öğrenmenin bir yolu olmalı.
Hadi.
Bunlar hazır olduğumda
bilgisayara girileceğin talimatlar.
Oraya en son giren
kişi tek parça halinde çıkamadı.
Bu disk Profesör
Brent'in deneyimlerini içeriyor.
Bundan emin misin?
Başka seçeneğim var
mı?
Eğer başımın dertte
olduğunu düşünüyorsan şunu gir.
"Uzay uçuş
simülatörü.
" Bunun nasıl bir yardımı olacak?
Zaman hızını
artırabiliyor.
Einstein.
Bekle.
Bunu al.
Bu Crowley'e aitti.
Demonoloji'de.
Eğer elinde bir kişiye
ait bir nesne varsa onlar sana güç verir.
İyi şanslar.
Belirsizlik en iyi
şansın olsun.
Kendimi Schrödinger'in
kedisi gibi hissediyorum.
Umalım da Tanrı zar
atmasın.
Bu da kim?
Bilgisayar yapımı mı?
Tanıştığımıza memnun
oldum, Doktor Mathers.
Adımı nereden
biliyorsun?
Bu bilgi Profesör
Brent sayesinde elimize ulaştı.
Size nasıl yardım
edebilirim?
Profesör Brent'i
izlemek isterim.
Kapı nerede?
Profesör Brent'in
tasarımı olmasından endişe ediyorum.
Symonds, Brent'in
kayıtlarını koy.
"Şimdi muzaffer
çelenkleri alınlarımıza bağlayalım.
" "Tacımı ver İçimde ölümsüzlük hasreti var.
" "Dünya şekilsiz ve ıssızdı ve karanlık yüzünün
derinliklerindeydi.
" İşe yarıyor.
Lanet olsun.
Daha önce ne vardı?
Bilmiyorum.
Profesör Brent hiçbir
şey görmedik.
Ağzının içinde bir kaç
dinsel ayin vardı.
Brent'in karanlığı.
Seni karanlık
cehennemden kutsal birliğimize girmen için çağırıyorum!
Choronzon!
- Neler oluyor?
- Görülmemiş bir şey!
Kara delik!
Yükseldiğin kadar
düşersin!
Mathers.
Haddo?
Neden, lanet olası
aptal Victor!
Mathers nerede?
Mathers kim?
Neler oluyor?
Seni lanetli sersem!
Burada boğulabilirdim.
Neden bahsediyorsun?
Otuz saniye sonra mı?
Bu çok daha uzundu,
piç herif!
Şişko sersem,
panikledin.
Mathers'i arayan bir
kız geldi.
Onu başımdan savmam
gerekiyordu.
Doktor Mathers.
Varsity'den Lia
Robinson, evet.
Tuhaf, seni rüyamda
gördüğümü sandım.
Beş'te dedin, fakat
nerede olduğunu söylemedin.
Affedersin.
Yolculuk sonrası
sersem bir haldeyim.
Çok şükür iyisin.
Üzgünüm.
Daha önce tanıştık mı?
Beni tanımıyorsun,
değil mi?
Hayır, tanımıyorum.
Tanımalı mıyım?
Hayır.
Hayır.
Röportaj.
Evet.
Peki, ilk etapta neden
kıyafete ilgi gösterdiniz?
Aniden, birden oradan
çıktığımı ve sanki başka bir gezegene ya da başka bir zaman dilimine gitmiş
gibi hissettim.
Neden diğer insanlar
kayıp günlerin farkına varmadı?
Neden yalnızca ben?
Onun ölümüne ve
yeniden dirilişine şahit oldun.
Belki de her şeyi
hayal ettim.
Hayır, sistematik
denge zamanı olanlarda dahi ters çevrilebilir.
Belirsizlik ilkesi
neredeyse paralel âlemlerin var olduğunu söyler.
Gerçekleşmiş
olabilecek şey Schrödinger'in kutudaki kedi teoritik deneyi.
Sadece deneyi
gerçekleştiren kişi kapağı açınca ya da sizin olayınızda başlığı çıkarınca işte
o zaman nasıl bir evrende olduğunuzu anlıyorsunuz.
Bu yüzden paralel bir
evrende, Aleister Crowley amaçsızca dolaşıyor.
Başka bir âlemdeki
dünya çok daha kötü bir yer savaşlar, depremler ve vahşet var.
Şükürler olsun ki,
bizimkinde böyle şeyler yaşanmıyor.
Zaman geldi.
Anlayamadığım bir kaç
detay var.
Kapı kilitliyken nasıl
oldu da Mathers seremoniden çıktı?
Rose'u kim öldürdü?
- Orada ne oldu?
- Düştüm.
Bazen Sibirya'da
dengeni korumak oldukça zor oluyor.
- Rusya'da?
- Doktor Mathers?
- Evet.
- Kıyafetin virüs
taşımış olması mümkün mü?
- Sanmıyorum.
Neden?
Bilgisayarın zaman
sekansıyla ilgili bir sorunu var.
- Evet, yani?
- Bilmiyorum, tuhaf.
Z932 iki gün sonraki
tarihe ayarlanmış ve düzeltme izin vermiyor.
Kask bilgisayarına
ulaşmayı sağlayacak bir kod var mı?
12-1-47'yi dene.
Doğum günüm.
Bu aynı zamanda
Aleister Crowley'nin ölüm tarihi.
Ay çocuğu?
Merhaba.
Eleştirel konuşmalar
artık sıradan bir hal almaya başladı.
"Zaman uygun
değil: Lanete nispet Buna çeki düzen vermek için doğdum!
" Bunu yoluna koyacaksın çünkü bir saatin var.
Bu da başka bir şey.
Saat nerede?
"Bu çok sağlam
bir beden buzun eridiği gibi yumuşayacak " " ve çiğ haline dönüşecek!
" Çeviri: ogre||
« Prev Post
Next Post »